Tükettiğimiz besinler ve ruhsal dengemiz üzerindeki etkileri 3

Hangi Ruh Halinde Hangi Besin Tüketilmeli

&

Hangi Yaşlarda Hangi Besinler Tüketilmeli

Her türlü besinin dimağımızda iletilen bir ortamı vardır ve bu besinler dimağda ilaç hizmeti görerek düzgünleşme sağlamaktadır. Kıymetli olan hangi ruhsal durumda hangi yemeklere ulaşmanız gerektiğini bilmenizdir. Besinler ile konuşmak ve onları anlamak olarak düşünebilirsiniz bu durumu. Besinler ile arkadaş niteliğinde tanışık olmak sizi bu hayatta 1-0 öne geçirecektir. Ruhsal durumumu kimler uğraşıyor da düzenleyemiyor diye düşünmek alanına haydi bir aşağıya göz atın..

Yorgunluk – C Vitamini Bağlantısı

Bedenen yorgun olmak, iştahın azalmasına sebep olur. Bireyler birden fazla vakit yemek yemek istemezler. Dikkat edilmediği takdirde düşen vücut direnci illetlere daha kolay yakalanılmasına sebep olur. Bu türlü devirlerde C vitamini tüketiminin mahsusen artırılması gerekir.Taze meyve ve sebzeler en ülkü tercihlerdir, vitamin kaybına uğramamaları için çiğ tüketilmeleri önerilir. Suyunu sıkmak hem alınan kalori ölçüsünün artmasına hem de alınan posanın azalmasına sebep olur. Bekletilerek içilen meyve sularında vitamin kayıpları çok çokça olur. Portakal, kivi, elma, armut, havuç, yeşilbiber, maydanoz, tere, roka, tercih edilmesi gereken zerzevat ve meyvelerdir. İçecek olarak kuşburnu ile bitkisel çaylar önerilir.

Halsizlik – Peynir, Süt, Ayran Bağı

İş ve toplumsal hayatın getirdiği halsizlik durumunda, bilhassa kalsiyum ve proteinden varlıklı besinler tercih etmek akıllıca olacaktır. Süt, yoğurt, ayran, cacık ve peynir en büyük yardımcılardandır. C vitamini gereksinimi da bu devirde artacağı için taze meyve ve zerzevat tüketimi artırılmalıdır. Meyveli yoğurtlar ve sütler tercih edilebilir. Mevsim meyveleri ile hazırlanmış meyveli yoğurtlar halsizliği hafifletecektir.

Mutsuzluk- Bilinenin Tersine Tatlı ile Değil Kuru Meyve ile Bağlantısı

Fosfordan varlıklı olan balıklar, kuru baklagiller ve bulgur bu periyodun çabuk atlatılmasına yardımcı olacaktır. Bu devirde daha çok şeker ve şekerli besinler tercih edilir. Oysaki kompleks karbonhidrat içeren yiyecekler, kan şekerini denetim edecektir. Tahıllı ekmeklerle hazırlanan sandviçler en ülkü tercihlerdir. Tekrar bu devirde tatlı gereksinimi için kuru meyveler çok yeterli birer alternatif olacaktır.

Sonluluk, Kızgınlı- Teinli ve Kafeinli İçecekler Tüketmeyin

Öfke durumunda yağlı tohumlar; münhasıran fındık, ceviz, badem ve fıstık tüketilmesi elverişlidir. Kahve, demli çay, gazlı içecekler ve kafeinli içeceklerden bu periyotta münhasıran uzak durulması önerilir. Daha çok rezene, kuşburnu, ıhlamur, adaçayı üzere bitkisel çaylar yahut ılık, tarçınlı süt tüketimi artırılmalıdır.

Kaygı, Kaygı- Su Tüketin

Tasa durumunda vücutta şiddetli likit kaybı olacağından likit alımı artırılmalıdır. Birinci tercih, her devir saf sudur. Daha sonrasında çorba, komposto, meyve suyu, ayran, bitki çayları ve mineralli sular içilebilir.

Hayal Kırıklığı, Mutsuzluk- Muz, Kivi, Çilek

Daha çok şeker, çikolata, pasta, kurabiye üzere besinlerin tercih edildiği bu devirde posalı ve c vitamin içeriği yüksek yiyecekler en yanlışsız tercih olacaktır. Zerzevat ve meyveler bu periyot için en yeterli tercihtir. Bol yeşillikli salatalar, muz, ananas, kivi, çilek âlâ birer kaynaktır.

Evet hayattaki her şeyin bir yaşı varsa; tüketilen besinlerin de bir yaşı var mıdır?

20’Lİ YAŞLAR

Bu devirde, istikrarlı ve ehliyetli beslenme ile vücudun gereksinim duyduğu vitamin ve mineraller sağlanabilir. Lakin, ergenlik periyodunda yaşanan hormonal değişimler ve cilt meselelerine karşı A vitamini alınabilir. Adet periyodunda yaşanan kan kaybı ve yapılan diyetler, yirmili yaşlarındaki hatunlarda kansızlığa yol açabilir. Kansızlık için demir kaynağı olan al et ve ıspanak, brokoli üzere sebzeler tercih edilmeli.

30’LU YAŞLAR

Çoklukla hatunların analığa adım attığı bu devirde, sağlıklı bir hamilelik geçirmek için folik asit desteği büyük değer taşıyor. Hamilelik periyodunda kalsiyum kaynağı olan D vitamini de alınması gereken vitaminlerden. Süt ve süt eserlerinde bulunan kalsiyumu, brokoli, lahana, kabak ve konserve balıklardan alabilirsiniz.

40’LI YAŞLAR

Bu yaşta vitamin muhtaçlıkları tekrar değişir. Antioksidan özelliği olan C ve E vitaminleri, birebir devranda kemikler için kalsiyum desteği sağlayan D vitamini bu periyotta gereksinim duyulan vitaminlerdir. Antioksidan vitaminler, kalp sıhhatinizi korurken, cilt yaşlanmasına karşı da tesirli olacaktır.

50’LI YAŞLAR

Bu yaş öbeğindeki bayanlar, 40’lı yaşlarda aldıkları vitaminlere devam etmeli gelgelelim E vitamini desteğini artırmalılar. E vitamini, cilde yararlı olduğu kadar vücudun kalp, hudut, bağışıklık sistemleri için de yararlı bir vitamin. Vücutta ödem, kramp için de E vitamini yardımcı olacaktır.

60’LI YAŞLAR

Hatunların bu periyotta kalsiyum ve D vitamini seviyesini artıran vitaminlere gereksinimi var. Birebir devranda, çinko ve B12 vitamin desteği bu devirde sıhhat için büyük kıymet taşıyor. Yetişkinlerin yüzde 40’ında B12 vitamini eksikliği varken, 65 yaş üstü bireylerin yüzde 20’si B12 eksikliği meselesi yaşıyor. B vitamini, et, süt ve yumurta da bulunuyor.

Uzm. Klinik Psikolog- Bariatrik Psikolog

Merve PEHLİVAN