Forumda yenilikler devam etmektedir , çalışmalara devam ettiğimiz kısa süre içerisinde güzel bir görünüme sahip olduk daha iyisi için lütfen çalışmaların bitmesini bekleyiniz. Tıkla ve Git
x

Son konular

Takiyüddin'in Optik Bilimine Katkıları

Takiyüddin'in Optik Bilimine Katkıları
0
144

iltasyazilim

FD Üye
Katılım
Ara 25, 2016
Mesajlar
0
Etkileşim
17
Puan
38
Yaş
36
F-D Coin
14
Takiyüddin başarılı çalışmalar sergilediği optik alanında, Gözbebeğinin ve Aklın Işığı adlı bir yapıt kaleme almıştır Bu kitabın dikkat çekici yönü, temel dokusunun ıslam Dünyası’nda yaklaşık sekiz yüzyıl önce başlatılmış olan köklü ve başarılı optik çalışmaları sonucunda elde edilmiş temel argümanlardan ve problemlerden oluşturulmuş olmasıdır Öyle ki, elde edilen yüksek düzey, 17yüzyıla kadar Batı’da güncelliğini koruyan temel tartışmaların çerçevesini oluştururken, aynı şekilde, Osmanlı ımparatorluğu’nda da bütün canlılığıyla etkinliğini sürdürmüştür Bu durumu anlamak ve anlamlandırmak zor değildir Çünkü 17yüzyıla kadar Batı’da optik konusunda egemen olan görüş, ıbnü’lHeysem’in bir tür gelenek haline dönüşmüş olan görüşleridir Bu görüşe temel olan düşüncesinin iki boyutu vardır:

1) Optiğe ilişkin sorunların, geometrik sorunlara dönüştürülerek geometrik yoldan incelenmesi,
2) Sorunların nedensel olarak açıklanması

Ayrıca, bu iki temel düşünce ayrıntılı ve ustalıklı olarak düzenlenmiş deneylerle de desteklenmiştir Bu tarz bir araştırma modeli, çeviriler yoluyla Batı’ya aktarılırken, Doğu’da 14 yüzyılda Kemâlüddn elFârs’nin araştırmalarıyla çok daha yüksek düzeyli tartışmalara olanak ve zemin hazırlamıştır Daha sonra 1579 yılında , bu kez Takiyüddin, hem ıbnü’lHeysem’in Optik ve hem de Kemâlüddn elFârs’nin Optiğin Düzeltilmesi adlı çalışmalarına dayanarak Gözbebeğinin ve Aklın Işığı adlı yapıtını yazmıştır; Takiyüddin’in amacı, bu iki kitabı yorumlamak ve gereksiz ayrıntılardan arındırarak asıl amaca yönelik bir olgunluk düzeyine ulaştırmaktır

Kitap bir giriş ve üç ana bölümden oluşmaktadır Giriş’te optiğe ilişkin bazı temel kavramlar tanımlanmış ve optik konusunda etkin olan kuramladan kısaca söz edilmiştir

Birinci bölüm aracısız görme konusuna ayrılmıştır Burada ışık, görme, ışığın göze ve görmeye olan etkisi ve ışıkla renk arasındaki ilişki ayrıntılı olarak tartışılmıştır Bunun yanında tartışmaya esas olan bazı temel ilkeler benimsenmiştir Bunlardan bazılarını şöyle sıralayabiliriz:

1 Işığın kaynağı nesne, hedefi ise gözdür
2 Işıkla birlikte göze gelen biçimler, aynı zamanda o nesnenin rengini de taşırlar
3 Göz yalnızca ışıklı ya da ışıklandırılmış nesneleri algılar
4 Görme geometrik bir olgudur Çünkü yayılan ışık, tepesi kaynakta ve tabanı da gözde bulunan bir koni oluşturmaktadır
5 Işık maddesel bir şeydir; ancak optik incelemeler sırasında geometrik bir nesne olarak kabul edilebilir
6 Işık ışınları küresel olarak yayılırlar ve bu yayılım da doğrusal çizgiler boyunca olur
7 Renk ışığa bağlıdır ve ışığın kırılması ve yansıması sonucunda oluşur

Burada öncelikle ışığın doğrusal çizgiler boyunca, ancak küresel olarak yayıldığı savının öne çıktığını hemen belirtelim Takiyüddin’in bu savı, daha sonra Hollandalı fizikçi Huygens (16291695) tarafından ortaya konulacak küresel yayılım kuramının ilk anlatımı olarak görülebilir

Takiyüddin’e göre ışık, ışıklı bir nesneden ve o nesnedeki her bir noktadan küresel olarak yayılır ve yayılım sırasında, ister istemez bazı ışın çizgileri paralel, bazıları birbirine yakınlaşan ve bazıları ise birbirlerinden uzaklaşan doğrular boyunca yol alır Buna bir de bu doğrusal çizgilerde yol alan ışınların küresel olarak yayıldığı düşüncesi eklendiğinde, o zaman, ışığın dalga niteliği taşıdığı ve tıpkı durgun bir suya taş atıldığında, suda oluşan dalganın etrafa doğru büyüyen daireler şeklinde yayılması gibi yayılıyor olduğunun kabul edildiği anlaşılmaktadır ki, bu da küresel yayılımın yalın bir anlatımından başka bir şey değildir

Bunun dışında aracısız görme konusunda Takiyüddin’in üzerinde durmamızı gerektiren bir açıklaması daha bulunmaktadır O da ışık ve renk arasındaki nedensel ilişkiyi irdelerken, rengin ışığa bağlı olduğunu ve ışığın kırılması ve yansıması sonucu oluştuğunu belirtmiş olmasıdır Bu belirlemenin önemi de yine optik tarihinde gizlidir Çünkü rengin gerçek doğasının anlaşılması ilk kez Newton’un ayrıntılı renk incelemeleri sonucu gerçekleşmiştir

Newton öncesi dönemde ise renk konusunda egemen olan kuram, değişim kuramı adı verilen ve rengin ışığın zayıflamasıyla ya da aydınlık ve karanlığın karışımıyla oluştuğunu belirten Aristotelesçi kuramdır Nitekim ünlü astronom Kepler optik üzerine kalem almış olduğu Ad Vitellionem Paralipomena (Vitelo’nun Paralipomena’sına Ek) ve Dioptric (Kırılma Üzerine) adlı kitaplarında rengin oluşumunu Aristotelesçi bir yaklaşımla açıklamıştır Oysa Takiyüddin, bu iki bilim adamından önce rengin oluşumunda kırılmayı söz konusu etmiş, Newton’un prizması yerine cam bir küre kullanmıştır

Kitabın ikinci bölümü yansıma aracılığıyla oluşan görme konusuna ayrılmıştır Burada ışığın aynalarda uğradığı değişimler ve çeşitli aynalarda görüntünün nasıl oluştuğu deneysel olarak tartışılmıştır Yansıma optiği, optik biliminin gelişimini en erken tamamlayan ve bu anlamda nisbeten daha kolay olan bir dalıdır Bu nedenle yansıma kanunu da dahil olmak üzere bütün ilkeleri Antikçağ’da tespit edilmiştir Bu anlamda Takiyüddin’in konuya katkısı, yansıma kanununu her tür aynada kanıtlamaya çalışmasıdır

Üçüncü bölüm de kırılma konusu ele alınmış ve yoğunluğu farklı olan ortamlarda ışığın yol alırken uğradığı değişimler inclenmiştir Ancak yaptığı bütün deneysel ve matematiksel irdelemer sonucunda Takiyüddin, kırılma kanununu bulamamıştır Fakat konuya değişik bir yaklaşımda bulunmuştur Anlaşılan odur ki, Takiyüddin sinüs kanunuyla uğraşmamıştır Çünkü çalışmalarını tamamen geometrik olarak ele almış ve trigonometriyi işin içine sokmayarak açılar arasında oranlar ya da eşitsizlikler kurmak yoluna gitmiştir Oysa sinüs kanununa giden yol kirişler veya sinüslerden geçmektedir Böyle bir girişimde bulunmadığı için, onun kırılma kanunu dediği şeyi, bir aritmetiksel eşitsizlik olarak nitelendirebiliriz

Dr Hüseyin Topdemir
AÜ Bilim Tarihi Anabilim Dalı
 
858,505Konular
982,796Mesajlar
33,075Kullanıcılar
Üst Alt