Türkiye'nin en güncel forumlardan olan forumdas.com.tr'de forumda aktif ve katkısı olabilecek kişilerden gönüllü katkıda sağlayabilecek kişiler aranmaktadır.
“Doktor hanım/bey ağrısı sızı da yoktu fakat sallanmaya başladı..” Bir bakalım mı neden sallanmış?
Daha evvel gingivitisten(bknz: fırçalıyorum ancak tekrar de kanıyor) bahsetmiştim. Bu makalemde diş eti hastalıklarına devam ediyorum.
Sizlere bugün periodontitisten yani gingivitisin ağabeyinden laf edeceğim Gingivitisin harabiyet bırakmadan geri dönüşü sağlanabilen bir hastalık olduğunun üzerinde durmuştum. Lakin periodontitis için birebir şeyi ne yazık ki söyleyememekteyiz. Pekala nedir bu periodontitis ve ne ağzımızda nasıl bir hasar bırakmaktadır?
Periodontitis
Periodontitisi anlatmaya başlamadan evvel metnimizi okuyamayanlar için gingivitisi kısaca hatırlatalım.
Yemek yedikten sonra temizlenmeyen dişler üzerinde “debris” ismini verdiğimiz yemek artıkları oluşur. Bu artıklar bakteriler için mükemmel besiyerleridir. Besinlerin kokusunu alan bakteriler çabucak buraya üşüşür ve bu besin artıklarının üzerine yapışarak üremeye başlarlar. Bu üreme sürecinde vakit hengam birtakım bakteriler ölür ve bakterilerin toksinleri ismini verdiğimiz zehirli atıklar da ortaya çıkar. Ağız hijyeni sağlanmadığı müddetçe bu süreç devam eder. Bir müddet sonra bu nahiye sertleşir ve “tartar” ismini verdiğimiz diş taşları oluşur. Böylelikle gingivitis tablosu tamamlanmış olur. Gingivitis ağız içerisinde kendini en çok fırçalama sırasında meydana gelen kanama ve ağız kokusu ile muayyen eder. Bu tartarlar temizlenir ve ağız bakımı sistemli olarak sağlanırsa gingivitis tablosu ortadan kalkar. Ya yapılmazsa?
İşte periodontitis kavramı ile bu noktada karşılaşıyoruz. Tartarlar(diş taşları) üzerinde birikmiş olan bakteriler, meyyit bakteriler, besin artıkları ve toksinler ( zehirli bakteri atığı) dişlerimizle diş etimizin birleşme noktasındaki aralıktan sızarak – ki biz buna tıp lisanında “periodontal aralık” diyoruz- kemik yıkımını başlatır. Pek çok kişi dişlerinin sapasağlamken sallanıp düştüğünden kelam eder. Bu kısmen sahihtir. Ancak yanlış olan bir ciheti de vardır. Zira; sağlıklı diş demek çürüksüz bir diş demek değil, sağlıklı muhit dokulara sahip, çürük v.b bir marazı olmayan diş demektir.
Periodontitisin vesair bir etmeni de sigaradır. Sigara içen bireylerde gingivitisin şiddetli olmadığı velev devir zaman görülmediği illetin direkt periodontitis olarak başladığı saptanmıştır. Bu ne demektir? Ağız bakımını ihmal eden insanlar şayet sigara alışkanlığına sahiplerse diş etleri kısa vakitte hastalanmakta ve kemik yıkımı acilen başlamaktadır. Sigara içen pek çok hasta gingivitis aşamasını geçirmediğinden (diş etlerinde şişme, ödem, kızarıklık, yara, fırçalarken kanama) marazının farkına varamamakta gelgelelim kemik yıkımı şiddetli bir hal alıp dişlerinde hareketlenme (sallanma) ile karşı zıdda kaldıklarında diş tabibinin kapısını çalmaktadır.
Periodontitis geri dönüşümü olmayan bir hastalıktır. Lakin durdurulabilir . Bu nedenle münhasıran; sigara içen ve ağız kokusu problemi yaşayan hastalar 3 ayda bir diş doktoru denetimine gitmelidirler.
Daha evvel gingivitisten(bknz: fırçalıyorum ancak tekrar de kanıyor) bahsetmiştim. Bu makalemde diş eti hastalıklarına devam ediyorum.
Sizlere bugün periodontitisten yani gingivitisin ağabeyinden laf edeceğim Gingivitisin harabiyet bırakmadan geri dönüşü sağlanabilen bir hastalık olduğunun üzerinde durmuştum. Lakin periodontitis için birebir şeyi ne yazık ki söyleyememekteyiz. Pekala nedir bu periodontitis ve ne ağzımızda nasıl bir hasar bırakmaktadır?
Periodontitis
Periodontitisi anlatmaya başlamadan evvel metnimizi okuyamayanlar için gingivitisi kısaca hatırlatalım.
Yemek yedikten sonra temizlenmeyen dişler üzerinde “debris” ismini verdiğimiz yemek artıkları oluşur. Bu artıklar bakteriler için mükemmel besiyerleridir. Besinlerin kokusunu alan bakteriler çabucak buraya üşüşür ve bu besin artıklarının üzerine yapışarak üremeye başlarlar. Bu üreme sürecinde vakit hengam birtakım bakteriler ölür ve bakterilerin toksinleri ismini verdiğimiz zehirli atıklar da ortaya çıkar. Ağız hijyeni sağlanmadığı müddetçe bu süreç devam eder. Bir müddet sonra bu nahiye sertleşir ve “tartar” ismini verdiğimiz diş taşları oluşur. Böylelikle gingivitis tablosu tamamlanmış olur. Gingivitis ağız içerisinde kendini en çok fırçalama sırasında meydana gelen kanama ve ağız kokusu ile muayyen eder. Bu tartarlar temizlenir ve ağız bakımı sistemli olarak sağlanırsa gingivitis tablosu ortadan kalkar. Ya yapılmazsa?
İşte periodontitis kavramı ile bu noktada karşılaşıyoruz. Tartarlar(diş taşları) üzerinde birikmiş olan bakteriler, meyyit bakteriler, besin artıkları ve toksinler ( zehirli bakteri atığı) dişlerimizle diş etimizin birleşme noktasındaki aralıktan sızarak – ki biz buna tıp lisanında “periodontal aralık” diyoruz- kemik yıkımını başlatır. Pek çok kişi dişlerinin sapasağlamken sallanıp düştüğünden kelam eder. Bu kısmen sahihtir. Ancak yanlış olan bir ciheti de vardır. Zira; sağlıklı diş demek çürüksüz bir diş demek değil, sağlıklı muhit dokulara sahip, çürük v.b bir marazı olmayan diş demektir.
Periodontitisin vesair bir etmeni de sigaradır. Sigara içen bireylerde gingivitisin şiddetli olmadığı velev devir zaman görülmediği illetin direkt periodontitis olarak başladığı saptanmıştır. Bu ne demektir? Ağız bakımını ihmal eden insanlar şayet sigara alışkanlığına sahiplerse diş etleri kısa vakitte hastalanmakta ve kemik yıkımı acilen başlamaktadır. Sigara içen pek çok hasta gingivitis aşamasını geçirmediğinden (diş etlerinde şişme, ödem, kızarıklık, yara, fırçalarken kanama) marazının farkına varamamakta gelgelelim kemik yıkımı şiddetli bir hal alıp dişlerinde hareketlenme (sallanma) ile karşı zıdda kaldıklarında diş tabibinin kapısını çalmaktadır.
Periodontitis geri dönüşümü olmayan bir hastalıktır. Lakin durdurulabilir . Bu nedenle münhasıran; sigara içen ve ağız kokusu problemi yaşayan hastalar 3 ayda bir diş doktoru denetimine gitmelidirler.
