iltasyazilim
FD Üye
Osmanlı Devletinde Eğitim Kurumları
Osmanlı Devletinin Eğitim ve öğretim Kurumları
Osmanlı Devleti'nde Eğitim ve Öğretim
Osmanlı Devleti'nin eğitim ve öğretiminde birincil değişiklik ihtiyaçları askeri kurumlarda hissedilmişti Çünkü güçlenen Avrupa devletleri XVII yüzyıl sonlarından itibaren Osmanlı Devleti'ni yenmeye ve topraklarını işgale başlamışlardı Zamanla yenilgilerin nedenlerinin askeri ıslahatlarla ortadan kaldırılamadığı görüldükçe öteki alanlarda da değişiklikler yapılması gerektiği anlaşıldı
Lale devrinden itibaren açık bir biçimde ortaya meydana çıkan batı modeli yenileşmede dikkat çekici birincil hareket, matbaanın kurulması sayılabilir I Mahmut ve III Mustafa dönemlerinde askeri eğitim kurumları olan Humbaracı ve Topçu Ocakları batı tarzında örgütlendirilmişti Avrupa'dan uzmanlar getirilmişti
Osmanlı medreseleri XVII yüzyıldan itibaren kendinı, data üretemediği, dünyadaki gelişmeleri takip edemediği için atıl bir ışık halkası getirmişti Osmanlı Devleti, eski eğitim kurumlarının ıslahı ile öyle pozitif uğraşmamış ve onların yanlarına mektepler kurmaya başlamıştır Türk tarihindeki medrese ve mektep ikiliği bu şekilde ortaya çıkmıştır Bu ikilik, 1924 yılında çıkarılan Tevhidi Tedrisatkanunu ile ortadan kaldırılmıştır
1734 yılında Üsküdar'da açılan matematik ve fen bilgilerinin verildiği Hendesehaneile 1773 yılında açılan mühendishane batı tarzındaki ilk eğitim ve öğretim kurumlarıydı 1827 yılında Tıbhanei Amireadıyla açılan askeri tıp okulunu, 1834 yılında Harp Okuluizlemiştir Yurt dışına öğrenciler gönderildi II Mahmut yayınladığı bir fermanla ilköğretim zorunluluğu getirdi Devlet memuru ve tercüman geliştirmek nedeniyle orta dereceli okullar açıldı
Tanzimat döneminde eğitim ve öğretim işlerine daha çok siklet verildi 1845 yılında Maarif Meclisikuruldu 1847'de Maarif Nezaretikurularak eğitim ve öğretim işleri bu kuruma devredildi Her 500 haneli mesken merkezlerinde bir rüştiye açılması prensip olarak kabul edildi Rüştiyelere hoca geliştirmek amacıyla öğretmen okulu açıldı
Tanzimat ile hız kazanan eğitim alanındaki gelişme II Abdülhamit döneminde de sürdü Bu dönemde sivil, askeri, sağlık, hukuk, sanayi ve tarım amaçlı okullar açıldı Bu okullarda okutulmak üzere çok sayıda kitap tercüme edildi ve yayınlandı Okullar ülke genelinde yaygınlaştırıldı
Öğretim Kurumları
Askeri Kurumlar:
Deniz kuvvetleri için deniz subayı ve mühendisleri yetiştirmek nedeniyle 1773 yılında Mühendishanei Bahrı Hümayunokulu açıldı Okulun öğretim kadrosu Fransız teknisyenlerden oluşuyordu III Selim döneminde 1792'de Humbarahaneve sonra Mühendishanei Berri Hümayun'' okulları açıldı Mühendishanede fizik, matematik ve topçulukla ilgili kitaplardan oluşan bir kütüphane kuruldu
II Mahmut vaktinde Yeniçeri Ocağıkaldırıldı ve yerine Asakiri Mansurei Muhammediyeadıyla yeni bir ordu kuruldu Ordunun eğitimi için Prusya'dan subaylar getirildi 1831'de Armonikai Hümayunkuruldu Tanzimat döneminde 1849 yılında Erkanı Harbiye (Harp Akademisi) ve 1870 yılında Bahriye Mektebiile askeri idadiler açıldı
II Abdülhamit döneminde Almanya'dan harp okulunun düzenlenmesi için uzmanlar geldi Goltz Paşa'nın liderliğinde askeri eğitim kurumları yeni bir şekil aldı İstanbul'da bulunan okulun subay ihtiyacını karşılayamadığı düşünülerek Edirne, Manastır, Erzincan, Şam ve Bağdat'ta da birer mektep açıldı
Harp okuluna öğrenci yetiştirmek amacıyla her biri ordu merkezlerinde almak üzere dağıtılmış askeri liseler açıldı Bunlardan Kuleli ve Işıklar Askeri Liseleri ile daha sonra açılan Maltepe Askeri Lisesi bugün de öğrenimlerini sürdürmektedirler Askeri liselere öğrenci geliştirmek üzere üç yıl eğitim veren askeri rüştiyeler açılmıştı
Osmanlı ordusunda subaylar mektepli ve iğneleyici edinmek üzere iki gruba ayrılıyordu Alaylı subayların eksikliklerini gidermek için 1909 yılında Zabitan Talimgâhıkuruldu
1909 yılında kırsal alanda güvenliğin sağlanması için çalışan jandarma birliklerinin subay ihtiyacını karşılamak üzere bir jandarma okulu kurulmuştu
Sivil Kurumlar:
XIX yüzyılın ikinci yarısında Osmanlı eğitim kurumları ilk, orta ve yüksek olmak üzere üç dereceli idi
Birincil Öğretim:
Sıbyan Mektepleri, Mektebi İbtidaiyeler (ilkokul)
Orta öğretim:
İdadiler ve Sultaniler (lise)
Yüksek öğretim:
Darülfünun
Sıbyan mektepleri günümüz anaokullarına aynı eğitim vermekteydiler Onları dört yıl eğitim veren ibtidaiye mektepleri tamamlamaktaydı Rüştiyeler, günümüzdeki ortaokul düzeyinde eğitim veren kurumlardı 1838 yılında açılmaya başlanmış olan rüştiyelere, 1867 yılından itibaren Hıristiyan vatandaşların çocukları
da alınmaya başlandı Birincil kız rüştiyesi, 1861 yılında İstanbul'da açıldı
İdadiler, rüştiyelerin üzerinde üç takvim okullardı 1872 yılında kurulmaya başlandı Cevdet Paşa'nın Maarif Nazırlığı esnasında açılan bu okullarda Türkçe, yabancı dil, belagat, aritmetiksel, geometri, tabiat bilgisi, fotoğraf vb dersler okutulmaktaydı İdadilerin üstünde eğitim veren sultaniler ise, 1869 Nizamnamesine tarafından açıldı İstanbul'da açılan birincil okul, Galatasaray Sultanisi'dir Fransız liselerindeki idare biçimi ve öğretim yöntemleri aynen kabul edildi Öğretim süresi beş yıldı Ülke genelinde tatmin edici sayıda açılamadı
Üniversite olarak 1870 yılında Darülfünunaçıldı 1846 yılında Darül Muallimin (Erkek öğretmen Okulu), 1876 yılında Darül Muallimat (Kız öğretmen Okulu), 1859'da, günümüzdeki Siyasal Bilgiler Fakültesi'nin esasını oluşturan Mektebi Mülkiyeaçıldı Dil ve tarih alanlarında çalışmalar yapmak üzere Encümeni Daniş(İlimler Akademisi) kuruldu (1850) 1873'te Darüşşafaka, 1875 yılında da arkeolog ve müze uzmanı okulu açıldı 1881 yılında Sanayii Nefise Mektebi(Güzel Sanatlar Okulu) açıldı
Mesleki Kurumlar:
Mesleki eğitim ve öğretim kurumlarının açılması ve geliştirilmesi çalışmaları, Tanzimat dönemi ile birlikte baştadı Başlıca bir tarım ülkesi olan Osmanlı Devleti'nde tarım amaçlı ilkokul, 1847 yılında açılan Ameli Ziraat Mektebioldu Ama bu mektep bir vakit daha sonra kapandı 1892'de Halkalı Ziraat Mektebi, 1895'de Baytar Okulu, 1870'de Orman Mektebi, sonradan Bursa'da Koza OkuluaçıldıTanzimat döneminde telgraf önemli bir haberleşme aracı durumuna gelmişti Bu konudâ eleman geliştirmek amacıyla Telgrafçılık Okuluaçıldı Mithat Paşa, Tuna valiliği esnasında Niş ve Rusçuk'ta babasız çocuklara sanat bilgi vermek için Islahhaneleraçtı Abdülaziz döneminde 15 Eczacı Mektebive Kaptan Çarkçı Mektebiaçıldı
II Abdülhamit döneminde, 1885 yılında Mektebi Sanayi, hakim geliştirmek için Mektebi Hukukı Şahaneaçıldı (1878)
Azınlık ve Tanıdık Olmayan Okullar:
Osmanlı Devleti gayri müslim vatandaşları olan topluluklara her türlü hürriyeti ve serbestliği tanımıştı Bu sebeple her toplumun kendi kiliselerine ve dini teşkilatlarına ast olarak eğitim düzenleri vardı Keza gayri müslim vatandaşların bir çoğu fiziki durumları iyi olduğu için Avrupa ülkelerine de çocuklarını gönderirlerdi
Fener Patrikhanesi'nin yönetim ve denetiminde olan önemli iki Rum okulu, Fener Rum Okulu ile Heybeliada Papaz Okulu idi
Ermenilerin kurdukları birincil mektep 1790 yılında Kumkapı'da açıldı XIX asır boyunca birçok mektep açtılar
Yahudilerin birincil okulları 1854 yılında Musevi Asri Mektebi adı ile İstanbul'da açıldı daha sonra Selanik ve İstanbul'da çoğu okul açtılar
1897 yılında Osmanlı Devleti sınırları içinde azınlıkların sahip oldukları okulların sayıları şöyle idi:
Rumlar 4390 Bul arlar 693 Ermenler 851 Yahudiler 331 Giz lar 85 Ulahlar 63 Katolik Rumlar 60
Genelde 5982 ilkokul, 687 rüştiye ve 70 idadidir* Genellikle devletin denetiminden uzaktan kalan bu okullarda milliyetçilik düşüncesi şipşak yayılırken, bununla birlikte Türk düşmanlığı fikirleri de işleniyordu Tanıdık Olmayan devletlerin takviye ve kışkırtmalarıyla da bu okullar bölücü ve yok edici faaliyetlerde bulundular Rum, Ermeni ve Bulgar ayaklanmalarının liderleri genellikle bu okullarda yetişenlerdi
XIX yüzyılda kapitülasyonlardan yararlanan ingiltere, Fransa, Almanya, Avusturya, İtalya, ABD, ve Rusya Osmanlı Devleti'nin değişik bölgelerinde okullar açtılar
Bu ülkelerin amaçları, açtıkları okullar yoluyla kendi dil, din ve kültürlerini yaymak, bu yolla Osmanlı Devleti üzerindeki siyasi etkinliklerini artırmaktı Genelde misyonerler kadar kurulan bu okullar, kendi dini propogandalarını yaptıkları gibi, zaman zaman azınlıkların isteklerini de kışkırtma ve teşvik etmişlerdir
Fransızlar tarafından 1583 yılında kurulan Saint Benoit Okulunun eğitim kadrosunu Cizvit rahipleri oluşturuyordu sonra bu okulların sayıları arttı Günümüzde bile bir kısmı mevcuttur
Amerikan okullarının sayısı XIX yüzyıl sonlarında 534'e ulaşmıştı Bu okulların en tanınmışları, Beyrut Amerikan Üniversitesi ve İstanbul'da açılan Robert Koleji idi
İngilizler, 1857 yılında kız ortaokulunu, 1905 yılında da Nişantaşı İngiliz Lisesi'ni açtılar İngiliz okulları bilhassa Mezopotamya ve Ege bölgesinde tartma kazandı
İtalyanlar başlangıçta 1861'de İstanbul'da bir mektep açtılar 1863 yılında Hatay'da İtalyan özel Okulu açıldı
Ruslar ise ilk olarak 1889'da Bursa'da ve sonradan İstanbul'da, Terkos Rus Okulu'nu açtılar
Avusturya ise 1882 yılında bir kız lisesi, bir erkek lisesi ve ticaret okulu kurdu Bu okullar günümüzde de eğitimlerini sürdürmektedir Almanlar tarafından açılan okullar, İstanbul, Beyrut ve Kudüs'te bulunuyordu
İranlılar da İstanbul ve Bağdat'ta okullar açtılar Osmanlı sınırları içindeki yabancı okulların sayıları şöyle idi:
Amerikan Okulları 131 Fransız Okulları 127 İn iliz Okulları 60 Alman Okulları 22 İtal an Okulları 22 Avustu a Okulları 11 Rus Okulları 7 İran Okulları 4 Toplam: 384 Bir ülkede milli ~ birliğin sağlanmasında verilecek eğitimin önemi büyüktür Bu sebeple eğitimin ulusal olması gerekir 3 Mart 1924 yılında çıkarılan Tevhidi Tedrisatkanunu ile azınlık ve tanıdık olmayan okullar bir düzene alt olmuştur
Darülfünun:
Osmanlı Devleti'nde yüksek öğretim medreselerde yapılmaktaydı XIX yüzyılda reformlar sonucunda yeni yüksek okulların açılması gerekmişti 1870 yılında Darülfünunaçıldı Fakat uzun ömürlü olamadı 1900 yılında bitmiş açılan mektep matematik, ilahiyat, hukuk, natürel ilimler ve edebiyat fakültelerinden oluşuyordu Her fakülte yılda 2530 öğrenci alıyor ve fazla kullanım olursa imtihan yapılıyordu Darülfünun'a girmek isteyen öğrencilerde, asgari 18 yaşında, idadi mezunu ve herhangi bir suçtan suç oluşturan almamış edinmek şartları aranıyordu 1933 yılında iyice kapatıldı Yerine modern üniversite olarak İstanbul Üniversitesi açıldı
Osmanlı Devleti'nin gelişmesinde ve güçlenmesinde, eğitim kurumlarının ve burada yetişen devlet adamlarının, askerlerin, bilim adamlarının büyük rolü olmuştu Ilk zamanlar, eğitim kurumlarına girişte , bir sınıftan diğerine geçişte, develet hizmetine alınışlarda, beceri, tatminkarlık, dürüstlük ön planda tutulmuştu Eğitim kurumlarının dinç bir şekilde işlediği dönemlerde devlet büyümüş ve gelişmişti
Zamanla devletin genel durumunda görülen durgunluk, zayıflama ve çökme eğitim kurumlarına da yansımıştır çok eskiden bilim, kültür ve zihin alanlarında öncülük yapan medreseler bu özelliklerini kaybettiler Devlet eski kurumları kapatmadan onların yanına yeni okullar açmaya başladı Eğitimde ikilik, artan bir şekilde Osmanlı toplumunda dünya görüşleri, bedel yargıları bambaşka iki grubun doğmasına neden oldu Hem ülkedeki mevcut azınlık ve yabancı devletlerin okulları da yok edici ve bölücü faaliyetlere zemin hazırladı
Ülkede ulusal birliğin sağlanmasında önemli bir işlevi olan eğitim, Ulu Önder Atatürk'ün başlattığı inkılâplar çerçevesinde her tarafta düzenlendi Devletin kontrolüne girdi
Alıntı *
Osmanlı Devletinin Eğitim ve öğretim Kurumları
Osmanlı Devleti'nde Eğitim ve Öğretim
Osmanlı Devleti'nin eğitim ve öğretiminde birincil değişiklik ihtiyaçları askeri kurumlarda hissedilmişti Çünkü güçlenen Avrupa devletleri XVII yüzyıl sonlarından itibaren Osmanlı Devleti'ni yenmeye ve topraklarını işgale başlamışlardı Zamanla yenilgilerin nedenlerinin askeri ıslahatlarla ortadan kaldırılamadığı görüldükçe öteki alanlarda da değişiklikler yapılması gerektiği anlaşıldı
Lale devrinden itibaren açık bir biçimde ortaya meydana çıkan batı modeli yenileşmede dikkat çekici birincil hareket, matbaanın kurulması sayılabilir I Mahmut ve III Mustafa dönemlerinde askeri eğitim kurumları olan Humbaracı ve Topçu Ocakları batı tarzında örgütlendirilmişti Avrupa'dan uzmanlar getirilmişti
Osmanlı medreseleri XVII yüzyıldan itibaren kendinı, data üretemediği, dünyadaki gelişmeleri takip edemediği için atıl bir ışık halkası getirmişti Osmanlı Devleti, eski eğitim kurumlarının ıslahı ile öyle pozitif uğraşmamış ve onların yanlarına mektepler kurmaya başlamıştır Türk tarihindeki medrese ve mektep ikiliği bu şekilde ortaya çıkmıştır Bu ikilik, 1924 yılında çıkarılan Tevhidi Tedrisatkanunu ile ortadan kaldırılmıştır
1734 yılında Üsküdar'da açılan matematik ve fen bilgilerinin verildiği Hendesehaneile 1773 yılında açılan mühendishane batı tarzındaki ilk eğitim ve öğretim kurumlarıydı 1827 yılında Tıbhanei Amireadıyla açılan askeri tıp okulunu, 1834 yılında Harp Okuluizlemiştir Yurt dışına öğrenciler gönderildi II Mahmut yayınladığı bir fermanla ilköğretim zorunluluğu getirdi Devlet memuru ve tercüman geliştirmek nedeniyle orta dereceli okullar açıldı
Tanzimat döneminde eğitim ve öğretim işlerine daha çok siklet verildi 1845 yılında Maarif Meclisikuruldu 1847'de Maarif Nezaretikurularak eğitim ve öğretim işleri bu kuruma devredildi Her 500 haneli mesken merkezlerinde bir rüştiye açılması prensip olarak kabul edildi Rüştiyelere hoca geliştirmek amacıyla öğretmen okulu açıldı
Tanzimat ile hız kazanan eğitim alanındaki gelişme II Abdülhamit döneminde de sürdü Bu dönemde sivil, askeri, sağlık, hukuk, sanayi ve tarım amaçlı okullar açıldı Bu okullarda okutulmak üzere çok sayıda kitap tercüme edildi ve yayınlandı Okullar ülke genelinde yaygınlaştırıldı
Öğretim Kurumları
Askeri Kurumlar:
Deniz kuvvetleri için deniz subayı ve mühendisleri yetiştirmek nedeniyle 1773 yılında Mühendishanei Bahrı Hümayunokulu açıldı Okulun öğretim kadrosu Fransız teknisyenlerden oluşuyordu III Selim döneminde 1792'de Humbarahaneve sonra Mühendishanei Berri Hümayun'' okulları açıldı Mühendishanede fizik, matematik ve topçulukla ilgili kitaplardan oluşan bir kütüphane kuruldu
II Mahmut vaktinde Yeniçeri Ocağıkaldırıldı ve yerine Asakiri Mansurei Muhammediyeadıyla yeni bir ordu kuruldu Ordunun eğitimi için Prusya'dan subaylar getirildi 1831'de Armonikai Hümayunkuruldu Tanzimat döneminde 1849 yılında Erkanı Harbiye (Harp Akademisi) ve 1870 yılında Bahriye Mektebiile askeri idadiler açıldı
II Abdülhamit döneminde Almanya'dan harp okulunun düzenlenmesi için uzmanlar geldi Goltz Paşa'nın liderliğinde askeri eğitim kurumları yeni bir şekil aldı İstanbul'da bulunan okulun subay ihtiyacını karşılayamadığı düşünülerek Edirne, Manastır, Erzincan, Şam ve Bağdat'ta da birer mektep açıldı
Harp okuluna öğrenci yetiştirmek amacıyla her biri ordu merkezlerinde almak üzere dağıtılmış askeri liseler açıldı Bunlardan Kuleli ve Işıklar Askeri Liseleri ile daha sonra açılan Maltepe Askeri Lisesi bugün de öğrenimlerini sürdürmektedirler Askeri liselere öğrenci geliştirmek üzere üç yıl eğitim veren askeri rüştiyeler açılmıştı
Osmanlı ordusunda subaylar mektepli ve iğneleyici edinmek üzere iki gruba ayrılıyordu Alaylı subayların eksikliklerini gidermek için 1909 yılında Zabitan Talimgâhıkuruldu
1909 yılında kırsal alanda güvenliğin sağlanması için çalışan jandarma birliklerinin subay ihtiyacını karşılamak üzere bir jandarma okulu kurulmuştu
Sivil Kurumlar:
XIX yüzyılın ikinci yarısında Osmanlı eğitim kurumları ilk, orta ve yüksek olmak üzere üç dereceli idi
Birincil Öğretim:
Sıbyan Mektepleri, Mektebi İbtidaiyeler (ilkokul)
Orta öğretim:
İdadiler ve Sultaniler (lise)
Yüksek öğretim:
Darülfünun
Sıbyan mektepleri günümüz anaokullarına aynı eğitim vermekteydiler Onları dört yıl eğitim veren ibtidaiye mektepleri tamamlamaktaydı Rüştiyeler, günümüzdeki ortaokul düzeyinde eğitim veren kurumlardı 1838 yılında açılmaya başlanmış olan rüştiyelere, 1867 yılından itibaren Hıristiyan vatandaşların çocukları
da alınmaya başlandı Birincil kız rüştiyesi, 1861 yılında İstanbul'da açıldı
İdadiler, rüştiyelerin üzerinde üç takvim okullardı 1872 yılında kurulmaya başlandı Cevdet Paşa'nın Maarif Nazırlığı esnasında açılan bu okullarda Türkçe, yabancı dil, belagat, aritmetiksel, geometri, tabiat bilgisi, fotoğraf vb dersler okutulmaktaydı İdadilerin üstünde eğitim veren sultaniler ise, 1869 Nizamnamesine tarafından açıldı İstanbul'da açılan birincil okul, Galatasaray Sultanisi'dir Fransız liselerindeki idare biçimi ve öğretim yöntemleri aynen kabul edildi Öğretim süresi beş yıldı Ülke genelinde tatmin edici sayıda açılamadı
Üniversite olarak 1870 yılında Darülfünunaçıldı 1846 yılında Darül Muallimin (Erkek öğretmen Okulu), 1876 yılında Darül Muallimat (Kız öğretmen Okulu), 1859'da, günümüzdeki Siyasal Bilgiler Fakültesi'nin esasını oluşturan Mektebi Mülkiyeaçıldı Dil ve tarih alanlarında çalışmalar yapmak üzere Encümeni Daniş(İlimler Akademisi) kuruldu (1850) 1873'te Darüşşafaka, 1875 yılında da arkeolog ve müze uzmanı okulu açıldı 1881 yılında Sanayii Nefise Mektebi(Güzel Sanatlar Okulu) açıldı
Mesleki Kurumlar:
Mesleki eğitim ve öğretim kurumlarının açılması ve geliştirilmesi çalışmaları, Tanzimat dönemi ile birlikte baştadı Başlıca bir tarım ülkesi olan Osmanlı Devleti'nde tarım amaçlı ilkokul, 1847 yılında açılan Ameli Ziraat Mektebioldu Ama bu mektep bir vakit daha sonra kapandı 1892'de Halkalı Ziraat Mektebi, 1895'de Baytar Okulu, 1870'de Orman Mektebi, sonradan Bursa'da Koza OkuluaçıldıTanzimat döneminde telgraf önemli bir haberleşme aracı durumuna gelmişti Bu konudâ eleman geliştirmek amacıyla Telgrafçılık Okuluaçıldı Mithat Paşa, Tuna valiliği esnasında Niş ve Rusçuk'ta babasız çocuklara sanat bilgi vermek için Islahhaneleraçtı Abdülaziz döneminde 15 Eczacı Mektebive Kaptan Çarkçı Mektebiaçıldı
II Abdülhamit döneminde, 1885 yılında Mektebi Sanayi, hakim geliştirmek için Mektebi Hukukı Şahaneaçıldı (1878)
Azınlık ve Tanıdık Olmayan Okullar:
Osmanlı Devleti gayri müslim vatandaşları olan topluluklara her türlü hürriyeti ve serbestliği tanımıştı Bu sebeple her toplumun kendi kiliselerine ve dini teşkilatlarına ast olarak eğitim düzenleri vardı Keza gayri müslim vatandaşların bir çoğu fiziki durumları iyi olduğu için Avrupa ülkelerine de çocuklarını gönderirlerdi
Fener Patrikhanesi'nin yönetim ve denetiminde olan önemli iki Rum okulu, Fener Rum Okulu ile Heybeliada Papaz Okulu idi
Ermenilerin kurdukları birincil mektep 1790 yılında Kumkapı'da açıldı XIX asır boyunca birçok mektep açtılar
Yahudilerin birincil okulları 1854 yılında Musevi Asri Mektebi adı ile İstanbul'da açıldı daha sonra Selanik ve İstanbul'da çoğu okul açtılar
1897 yılında Osmanlı Devleti sınırları içinde azınlıkların sahip oldukları okulların sayıları şöyle idi:
Rumlar 4390 Bul arlar 693 Ermenler 851 Yahudiler 331 Giz lar 85 Ulahlar 63 Katolik Rumlar 60
Genelde 5982 ilkokul, 687 rüştiye ve 70 idadidir* Genellikle devletin denetiminden uzaktan kalan bu okullarda milliyetçilik düşüncesi şipşak yayılırken, bununla birlikte Türk düşmanlığı fikirleri de işleniyordu Tanıdık Olmayan devletlerin takviye ve kışkırtmalarıyla da bu okullar bölücü ve yok edici faaliyetlerde bulundular Rum, Ermeni ve Bulgar ayaklanmalarının liderleri genellikle bu okullarda yetişenlerdi
XIX yüzyılda kapitülasyonlardan yararlanan ingiltere, Fransa, Almanya, Avusturya, İtalya, ABD, ve Rusya Osmanlı Devleti'nin değişik bölgelerinde okullar açtılar
Bu ülkelerin amaçları, açtıkları okullar yoluyla kendi dil, din ve kültürlerini yaymak, bu yolla Osmanlı Devleti üzerindeki siyasi etkinliklerini artırmaktı Genelde misyonerler kadar kurulan bu okullar, kendi dini propogandalarını yaptıkları gibi, zaman zaman azınlıkların isteklerini de kışkırtma ve teşvik etmişlerdir
Fransızlar tarafından 1583 yılında kurulan Saint Benoit Okulunun eğitim kadrosunu Cizvit rahipleri oluşturuyordu sonra bu okulların sayıları arttı Günümüzde bile bir kısmı mevcuttur
Amerikan okullarının sayısı XIX yüzyıl sonlarında 534'e ulaşmıştı Bu okulların en tanınmışları, Beyrut Amerikan Üniversitesi ve İstanbul'da açılan Robert Koleji idi
İngilizler, 1857 yılında kız ortaokulunu, 1905 yılında da Nişantaşı İngiliz Lisesi'ni açtılar İngiliz okulları bilhassa Mezopotamya ve Ege bölgesinde tartma kazandı
İtalyanlar başlangıçta 1861'de İstanbul'da bir mektep açtılar 1863 yılında Hatay'da İtalyan özel Okulu açıldı
Ruslar ise ilk olarak 1889'da Bursa'da ve sonradan İstanbul'da, Terkos Rus Okulu'nu açtılar
Avusturya ise 1882 yılında bir kız lisesi, bir erkek lisesi ve ticaret okulu kurdu Bu okullar günümüzde de eğitimlerini sürdürmektedir Almanlar tarafından açılan okullar, İstanbul, Beyrut ve Kudüs'te bulunuyordu
İranlılar da İstanbul ve Bağdat'ta okullar açtılar Osmanlı sınırları içindeki yabancı okulların sayıları şöyle idi:
Amerikan Okulları 131 Fransız Okulları 127 İn iliz Okulları 60 Alman Okulları 22 İtal an Okulları 22 Avustu a Okulları 11 Rus Okulları 7 İran Okulları 4 Toplam: 384 Bir ülkede milli ~ birliğin sağlanmasında verilecek eğitimin önemi büyüktür Bu sebeple eğitimin ulusal olması gerekir 3 Mart 1924 yılında çıkarılan Tevhidi Tedrisatkanunu ile azınlık ve tanıdık olmayan okullar bir düzene alt olmuştur
Darülfünun:
Osmanlı Devleti'nde yüksek öğretim medreselerde yapılmaktaydı XIX yüzyılda reformlar sonucunda yeni yüksek okulların açılması gerekmişti 1870 yılında Darülfünunaçıldı Fakat uzun ömürlü olamadı 1900 yılında bitmiş açılan mektep matematik, ilahiyat, hukuk, natürel ilimler ve edebiyat fakültelerinden oluşuyordu Her fakülte yılda 2530 öğrenci alıyor ve fazla kullanım olursa imtihan yapılıyordu Darülfünun'a girmek isteyen öğrencilerde, asgari 18 yaşında, idadi mezunu ve herhangi bir suçtan suç oluşturan almamış edinmek şartları aranıyordu 1933 yılında iyice kapatıldı Yerine modern üniversite olarak İstanbul Üniversitesi açıldı
Osmanlı Devleti'nin gelişmesinde ve güçlenmesinde, eğitim kurumlarının ve burada yetişen devlet adamlarının, askerlerin, bilim adamlarının büyük rolü olmuştu Ilk zamanlar, eğitim kurumlarına girişte , bir sınıftan diğerine geçişte, develet hizmetine alınışlarda, beceri, tatminkarlık, dürüstlük ön planda tutulmuştu Eğitim kurumlarının dinç bir şekilde işlediği dönemlerde devlet büyümüş ve gelişmişti
Zamanla devletin genel durumunda görülen durgunluk, zayıflama ve çökme eğitim kurumlarına da yansımıştır çok eskiden bilim, kültür ve zihin alanlarında öncülük yapan medreseler bu özelliklerini kaybettiler Devlet eski kurumları kapatmadan onların yanına yeni okullar açmaya başladı Eğitimde ikilik, artan bir şekilde Osmanlı toplumunda dünya görüşleri, bedel yargıları bambaşka iki grubun doğmasına neden oldu Hem ülkedeki mevcut azınlık ve yabancı devletlerin okulları da yok edici ve bölücü faaliyetlere zemin hazırladı
Ülkede ulusal birliğin sağlanmasında önemli bir işlevi olan eğitim, Ulu Önder Atatürk'ün başlattığı inkılâplar çerçevesinde her tarafta düzenlendi Devletin kontrolüne girdi
Alıntı *