Forumda yenilikler devam etmektedir , çalışmalara devam ettiğimiz kısa süre içerisinde güzel bir görünüme sahip olduk daha iyisi için lütfen çalışmaların bitmesini bekleyiniz. Tıkla ve Git
x

Kul Nasıl “Bir Allah Dostu” Olabilir? (3)

Kul Nasıl “Bir Allah Dostu” Olabilir? (3)
0
130

iltasyazilim

FD Üye
Katılım
Ara 25, 2016
Mesajlar
0
Etkileşim
17
Puan
38
Yaş
36
F-D Coin
14
Dördüncüsü; Hak dostları, hamd hâlinde olurlar, devamlı Cenâbı Hakk?ın ilâhî azametini tefekkür hâlinde olurlar

Cenâbı Hak nasıl bir gönül istiyor bizden?

“…Onlar, ayaktayken, otururlarken, yanları üzerindeyken (her vakitte) Allâh?ı zikrederler… (Âli İmrân, 191)

Alâmeti:

“…Göklerin ve yerin yaratılışını derinden derine düşünürler… (Âli İmrân, 191) Sonsuz bir azamet İlâhî nakışlar

“…Yâ Rabbi! Sen bunları boşuna yaratmadın Bizi Cehennem azâbından koru! Sen?i tesbîh ederiz derler (Bkz Âli İmrân, 191)

Bizden de Cenâbı Hak böyle bir gönle sahip olmamızı arzu ediyor Gönlümüz başka şeyle meşgul olmayacak

Onlarda beşinci madde hevâ heveslerine tâbî olmayı, onlar tamamen terk etmişlerdir; ilâhî muhabbet, onları bitirmiştir Bütün gâye; “illâllah ancak Allah, ancak Allah Rasûlü… Cenâbı Hak ne buyuruyor:

“Peygamber?in yanında bulunanlar Fetih Sûresi?nde:

??????????? ??????? ???? ??????? ????????????

“…Onlar, Allah?tan lûtuf ve Allah?tan rızâ isterler… (elFetih, 29)

Demek ki bir mü?min; Hak dostlarının kalbi nasıl? Ne istiyor Cenâbı Hak?tan? Malmülk, vs şu bu mu? Değil Ne istiyor? Allâh?ın rızâsını istiyor, lûtuf istiyor Onlar dâimâ duâ eder:

“Yâ Rabbi! Hislerimizi, duygularımızı, niyetlerimizi, rızâyı şerîfinle te?lif eyle diye duâ ederler onlar

Mesnevî?de bir hikâye var Bu hikâye de… Mevlânâ Hazretleri bazı şeyleri bir hikâyeye çevirirdi Çünkü mücerredi zihnin kavraması zordur Onu müşahhas hâle getirirdi Mesnevî?de hikâye şu şekilde, yani kıssadan hisse olması için:

Hazreti Îsâ aleyhisselâm hızlı hızlı koşuyor Arkasından birisi diyor ki:

“?Yâ Îsâ! (Diyor) Niye kendini yoruyorsun? (Diyor) Kimden kaçıyorsun? (Diyor) Arkanda aslanlar, kaplanlar mı var? (Diyor) Yırtıcı bir mahlûkat mı var? (Diyor) Kimden kaçıyorsun? diyor

Îsâ aleyhisselâm:

“?Bırak (diyor), bırak (diyor), yakamı kurtarayım diyor

“?Yâhu (diyor), sen kimden yakanı kurtaracaksın?! (Diyor) Sen (diyor), ölüyü dirilten sen değil misin? (Diyor) Âmâya göz veren sen değil misin? (Diyor) Kimden korkuyorsun? diyor

“?Ben (diyor), ahmaktan korkuyorum (diyor) Onun için ahmaktan kaçıyorum diyor

“?Peki (diyor), yâ Îsâ (diyor), sen (diyor) ölüye okudun dirildi (diyor), âmâya okudun (diyor) gözü gördü (diyor) Ahmağa da okusana diyor

“?Yâhu (diyor), ahmağa bin sefer okudum (diyor) Yine (diyor), hiçbir şey fayda etmedi diyor

Kim o?

Dünya nedir? Bir damla Âhiret nedir? Sonsuzluk Sonsuzluğu bir damlayla değiştirenler

Ne buyuruyor Cenâbı Hak:

?????? ????????? ???? ????????

(“…Sadece bir akşam vakti ya da kuşluk zamanı kadar enNâziât, 46)

O kıyâmet gününden dünyaya baktığımız zaman, bir havanın loş karanlığı veyahut da bir seher vakti kadar, o kadar kısa görünecek

Âhiret ne kadar? Sonsuz Ucubucağı yok

Bir defa kabir bile ne kadar? Tâ kıyamete kadar Bilemiyoruz, ne kadar, kaç sene kalacağız orada? Nelerle karşılaşacağız? Fakat orada amellerimizle karşılaşacağız?

Bir hadîsi var Rasûlullah Efendimiz?in hadîsi şerîfi var İşte MünkerNekir, sâlih kimseye sorar O sâlih kimse cevabını verir Orada güzel bir siluet görür

“?Sen kimsin? der, o siluete

“?Ben senin dünyadayken namaz, abdest, oruç vs güzel ahlâk, muâşeretin vesâirenim Allah, beni senin yanına arkadaş olarak gönderdi

O kişi de sevinir

Yine hadîsi şerîfte:

“İki tane pencere açılır ona; bir Cennet?ten, bir Cehennem?den Ona denir ki:

«Sen dünyadayken Cennet?i istedin» denir O kişi de kabirde ferahlar

Diğer; fâsık, mücrim… O da doğrudürüst MünkerNekir?e cevap veremez Onun da çirkin, iğrenç bir siluet gelir yanına:

«?Benim bu zor zamanımda sen de kimsin, nereden çıktın?!» der

O da der ki:

«?Senin dünyadaki kötü amellerinim (der) Allah onu müşahhas hâle getirdi, ben senin yanında olacağım» der

Ona da iki pencere açılır Cennet ve Cehennem?den

«Sen dünyadayken Cehennem?i istedin» denir ona (Benzer rivâyetler için bkz İbni Mâce, Zühd, 32 Ayrıca bkz Buhârî, Cenâiz, 68, 87; Müslim, Cennet, 70; Ahmed, VI, 352 Krş Heysemî, III, 5152)

Allah korusun!

Velhâsıl, ömrümüz, ne kadar nefesimiz var, bilemiyoruz

Hattâ, Gazâlî Hazretleri diyor ki:

“Arkadaş (diyor), bugün kendini ölmüş bil Bugün sen öldün (diyor) Ne kadar eyvah, vah vah, keşke diyeceksin (diyor) Onun için (diyor), bundan sonraki hayatını Allâh’ın bir nîmeti, lûtfu olarak bil Ona göre tanzim et buyuruyor

Cenâbı Hak yine Münâfikûn Sûresi’nde son nefes ânımızı bildiriyor:

“Ölüm ânı gelir de (âyeti kerîmede) «Yâ Rabbi! (Biraz genişletsen, biraz imkânı artırsan, biraz daha) az bir şey daha yaşasam da sadaka versem (hayırhasenat yapsam) ve sâlihlerden (Allâh’ın güzel kullarından olsam) demeden evvel… (elMünâfikûn, 10) buyuruyor

“…Herkes (buyuruyor Rasûlullah Efendimiz) pişmanlıkla ölecek Sâlih kimseler bile pişmanlıkla ölecek Keşke daha öteye doğru mesafe alsaydım diye… (Bkz Tirmizî, Zühd, 59)

Altıncısı:

Onlar kendi benliklerinden geçerek ilâhî muhabbetlerde fânî olmuşlardır

Meselâ İbrahim aleyhisselâm’da mal vardı, malından vazgeçti Onu Hak yolunda fedâ etti Mukâbilinde, malı kendisi için bir “Halil İbrahim bereketi oldu Hâlâ sofralarda “Halil İbrahim bereketi olsun denir

Canından vazgeçti Tevhîdi korumak için Nemrud’un ateşine girmeye râzı oldu Cenâbı Hak onun canına bir can kattı Ateş, gülistana döndü Neticede “Halillikdostluk makamına yükseldi

Evlâdını kurban etmesi emredildi Onu kurban etmeye hazırlanırken, Rabbimiz onu kestirmedi, koç indirdi O İsmail aleyhisselâm’ı da peygamber eyledi Onun silsilesinden de Rasûlullah Efendimiz’i dünyaya getirdi

Hep bunlar nedir? Muhabbet, fedakârlığı getirir Fedakârlığın neticesinde rahmet tecellîleri olur

İbrahim aleyhisselâm, ona Cenâbı Hakk’ın mârifetullahtan bir derinlik veriliyor Öyle bir hâl oluyor ki, bu, dostluğun neticesinde o tecellîlere mazhar oluyor:

????? ????????? ?????? ??????????? diyor

“Yâ Rabbi! İnsanları yarattığın gün beni mahcup etme (Bkz eşŞuarâ, 87) buyuruyor Kullukta âciz kaldım, buyuruyor

Yani kendimizle bir şey yapmamız lâzım Bu neye benziyor, bu, Allâh’a kendisini kulun adaması, bütün nefsânî arzulardan vazgeçmesi?

Meselâ Sakarya Nehri Karadeniz’e döküldüğü zaman, artık o Karadeniz’dir, Sakaryalığı kaybolmuştur Yediğimiz ekmek, lokma; yedikten sonra artık o bizim bünyemizin parçası olmuştur İşte:

???? ?????? ???????? ?????? ?????? ???????

“Nefsini bilen, Cenâbı Hakk’ı bilir

Bizi bir hiçten bizi yarattı İnsan olarak yarattı Diğer mahlûkat olarak da gelebilirdik En büyük Peygamber’e bizi ümmet kıldı Bunun nasıl? Elhamdü lillâh bir ezan sesiyle dolu bir vatanın içindeyiz Üst üste nîmetler Sayamazsınız buyuruyor Cenâbı Hak nîmetleri (Bkz İbrahim, 34)

Her nîmet ayrı ayrı bir güzellik Ver gözünü, al dünyayı deseler en basiti, kim değişir?

Bâyezîdi Bistâmî Hazretleri’nin güzel bir şeyi var:

“Dünya ehli için dünya, aldanış içinde aldanıştır Âhiret ehli için, sâdık kullar için bu dünya, sürur içinde sürurdur

En büyük sürur nedir? Cenâbı Hak’la;

????? ???????? ??????? ??????????? ??????????

(“…Bilesiniz ki, kalpler ancak Allâh?ı anmakla mutmain olur (huzura kavuşur) erRa‘d, 28)

Cenâbı Hak’la beraber olabilmek Her gördüğün manzarada Cenâbı Hak’la kalbin buluşması “Aman yâ Rabbi!

Yine buyuruyor:

“Allâh’a muhabbet ise nurdan bir sürur, nur üstüne nurdur buyuruyor

Hak dostları, kendilerine verilen her nîmeti âhiret sermâyesi hâline getirirler; her nîmeti

Cenâbı Hak Tevbe Sûresi’nin 111 âyetinde:

“Allah mü’minlerden canlarını, mallarını, kendilerine verilecek Cennet karşılığında satın almıştır… buyuruyor

İşte ashâbı kirâm böyleydi Yani mal, can; hepsi bir fedâyı can hâlindeydi “Yâ Rasûlâllah! Emret! diyordu “Canım fedâ olsun diyordu “Malım da öyle…

Bir mü’minin merhamet yoksunu olması düşünülemez Açların, muhtaçların, hastaların, gariplerin, yetim, öksüz, muhâcirlerin… Cenâbı Hak bize iki buçuk milyon Tanrı misafiri gönderdi Onların seslisessiz feryatlarına bîgâne kalamaz

İslâm; nâdan, kendini düşünen insan istemiyor Diğergâm insan istiyor Diğergâm insanda bir vicdan seferberliği olur Cenâbı Hak bir kudsî hadiste, kuluna soracak kıyâmet günü:

“?Ey Âdemoğlu! (Diyecek) Ben açtım Ben’i doyurmadın (diyecek) Ben susuzdum, Bana su vermedin diyecek

Velhâsıl onu, yani bir zorluğu bildiriyor Kul da:

“?Yâ Rabbi! Sen kâinâtı halkeden Sen, her şeyden müstağnîsin deyince:

“?Sen o aç kulumu doyursaydın, susuz kulumun yanında olsaydın, hasta kulumu ziyaret etseydin, onun yanında Ben’i bulacaktın (Bkz Müslim, Birr, 43)

Cenâbı Hak:

????????? ???? ??????? (“…Asla zarar etmeyecek bir ticaret… Fâtır, 29) buyuruyor

Kimler onlar?

“?????????: Kur’ân’ı tilâvet eden (yaşayanlar, yaşatan)lar

Namazlarını (kalp ve beden âhengiyle) kılarlar

Allâh’ın verdiği nîmetleri alenî (mecburiyet varsa) ve gizli, infak ederler ????????? ???? ???????; umulur ki bunlar kurtuluştadır (Bkz Fâtır, 29)

Velhâsıl bir mü’minin lügatinde “hayır yok, olmayacak

Ne buyuruyor Cenâbı Hak İsrâ Sûresi’nde:

??????? ??????????

Hiçbir ikramda bulunacak hiçbir imkânın yoksa onu bir tesellî edeceksin, bir onun gönlünü ferahlatacak…

??????? ??????????

“…Ona güzel bir söz söyleyeceksin (Bkz elİsrâ, 28)

Mûsâ aleyhisselâm bir gün:

“Yâ Rabbi! Sen’i nerede bulayım, nerede arıyayım? dedi

Cenâbı Hak buyurdu ki:

“?Ben’i kalbi kırıkların yanında ara, Ben’i orada bul buyurdu

Yani insan, hayvan, nebâtat, hattâ cemâdat (cansız denilen varlıklar) dahî, merhamete muhtaç

Bugün görüyoruz, savaşlarda ne oluyor Sûriye’de, Irak’ta? Çocuklar ölüyor, kadınlar ölüyor, yaşlılar ölüyor Hastalar hunharca katlediliyor Bu, İslâm’da var mı böyle bir şey? Bir müslümanın buna vicdanı elverir mi?

Efendimiz dâimâ, gazveler mecburiyet tahtında yapılırdı Bir zulmü kaldırmak için yapılırdı Efendimiz orduları gönderirken de, askerleri gönderirken de:

“Kadınlara dokunmayın, hastalara dokunmayın, çocuklara dokunmayın, ağaçlara dokunmayın, hayvanlara dokunmayın Size mukâvemet göstermeyenlere dokunmayın, ibadet hâlinde olan, manastırlarda olana dokunmayın buyururdu (Benzeri rivâyet için bkz Beyhakî, esSünenü’lKübrâ, IX, 85; Ali elMüttakî, Kenz, no: 30268; İbnü’lEsîr, elKâmil, II, 196)

Yani İslâm, bir savaşta bile bir merhamet tevzii hâlindeydi

Şu kâinatta, gördüğümüz şu cihanda, tabiat, şu güzellikler, ağaçlar… Bunların hepsi bir, Allâh’ın lûtfu

Bir düşüneceğiz:

Şu dünyayı Cenâbı Hak ağaçsız olarak yaratsaydı diğer gezegenler gibi, ne kadar kuru olurdu

Demek ki mü’min, tabiata, nebâtâta, hayvanâta zarar vermemekle mükellef Onları korumakla mükellef

Yine Efendimiz buyuruyor:

“Vaktiyle bir kişi yolda giderken çok susadı Bir kuyu buldu İçine indi Su içti ve dışarı çıktı Bir de ne görsün: Bir köpek, diliyle karış karış yalıyor, susuzluktan nemli toprağı yalayıp duruyordu O kişi kendi kendine dedi ki (çok ibretli):

«?Bu köpek de tıpkı benim gibi çok susamış» Bir vicdan muhasebesine girdi Hemen kuyuya indi (Eliyle çıkaracak bir şey de yok Ayakkabısını çıkardı) Ayakkabısına suyu doldurdu O şekilde o hayvanı suladı Allah Teâlâ ondan râzı oldu, affetti (Buhârî, Şürb, 9; Müslim, Selâm, 153)

Allâh’ın rızâsı bazen küçük, bazen orta, bazen büyük (bir şeyde tecellî edebilir) Kahrı da öyle

Bir Mudar Kabîlesi geldi Efendimiz bir gördü Mudar Kabîlesi’ni, üzüldü Rengi kireç gibi oldu Perişan bir kabîleydi, yarı çıplak

“?Bilâl! Ezan oku dedi

Bilâl radıyallâhu anh ezan okudu Cemaat toplandı İki rekât bir namaz kıldırdı Efendimiz

“?Kimin, neyi varsa getirsin buyurdu

Kimi bir çuvala doldurarak getirdi Kimi elinde şu kadar, evinde arpa var, arpayı avucuna koyarak getirdi Efendimiz’in o bembeyaz olan o şeyi, benzi, pembeleşti, tebessüm etmeye başladı (Bkz Müslim, Zekât, 69)

Demek ki Efendimiz ümmetini ne kadar çok seviyor Ümmetinin bir ıztırap çekmesini istemiyor Onun için mü’min, çorak insan değil, rahmet insanı olacak Yağmur gibi her yerde hayat verecek Güneş gibi en kuytu yerleri aydınlatacak Velhâsıl; insan, hayvan, nebâtat onunla hayat bulacak Bir mü’minin vasfı bu olacak…

Osman Nuri Topbaş

 

Similar threads

Efendimiz?i yakından tanıyabilmek İşte ashâbı kirâm, mâzileri câhiliye insanı iken, Efendimiz?i yakından tanıdı, dünyanın en mesut insanları oldu Efendimiz?in yüreğinde yer işgal etmek için: “?Yâ Rasûlâllah! Emret! diyordu “Emret, canım, malım, her şeyim Sana fedâ olsun diyordu Efendimiz...
Cevaplar
0
Görüntüleme
110
Cenâbı Hak; “Benî Âdem?i (yani insanoğlunu) mükerrem yarattık… (elİsrâ, 70) buyuruyor Yani ona, Cenâbı Hakk?a yaklaşacak istîdatlar veriyor Kul bu istîdatları terakkî ettirecek Cenâbı Hak?la dost olacak Yine Cenâbı Hak yardım olarak: ?????????? ????? ???? ?????? (“…Rûhumdan üfürdüğüm...
Cevaplar
0
Görüntüleme
117
Cenâbı Hak, Zümer Sûresi?nde: “…Hiç bilenlerle bilmeyenler bir olur mu? (ezZümer, 9) buyuruyor Demek ki esas tahsil bu Niye geldik biz dünyaya? Niye Cenâbı Hak ilim verdi, bilgi verdi, vs verdi? Diğer mahlûkatta yok Diğer mahlûkatta bir tıp bilgisi yok, bir coğrafya yok, bir matematik yok...
Cevaplar
0
Görüntüleme
114
PEYGAMBER sallâllâhu aleyhi ve sellem EFENDİMİZ?İN SON NEFESİNDEKİ EMRİ: “EMRİNİZDEKİLERİN HAKLARINA RİÂYET EDİN Velhâsıl namazımız çok mühim Cenâbı Hak: “…Secde et ve yaklaş (elAlak, 19) buyuruyor Namaza çok ihtimam istiyor Cenâbı Hak “…Secde et ve yaklaş (elAlak, 19) buyuruyor “Bir...
Cevaplar
0
Görüntüleme
111
Cenâbı Hak bize çok büyük bir nîmet verdi; en büyük Peygamber?e ümmet olduk Elhamdülillâh müslüman bir toplum içindeyiz Tabi Cenâbı Hak: ????? ????????????? ?????????? ???? ?????????? “…O gün, verdiğimiz nîmetlerden sorulacaksınız (etTekâsür, 8) buyuruyor Bu âyet indiği zaman, Efendimiz...
Cevaplar
0
Görüntüleme
124
858,500Konular
982,380Mesajlar
32,974Kullanıcılar
Üst Alt