Türkiye'nin en güncel forumlardan olan forumdas.com.tr'de forumda aktif ve katkısı olabilecek kişilerden gönüllü katkıda sağlayabilecek kişiler aranmaktadır.
Tiroid bezinin vazifesi bir çok kişi tarafından güya yalnızca vücutta kilo idaresini sağlamakmış üzere algılanmaktadır. Oysaki tiroid bezinin salgıladığı tiroid hormonunun vücutta bir çok vazifesi bulunmaktadır.
Kabaca bahsetmek gerekirse tiroid hormonu vücutta; büyümede, gelişmede, güç üretimi ve tüketiminde ,vücut ısısı üretme, ısı yalıtımı ve devamlılığını sağlamada, metabolizma ile ilgili birçok mevzu , salgılanan birçok hormon ve enzimler için hayati pahası bir epey yüksektir.
Tiroid hormonu eksikliğinde büyümede gerilik velev cücelik görülebilir .
Kuvvet üretiminde tesirli bir hormon olduğu için ,hormonun zayıf kalması durumunda hareketler yavaşlayacak, kişi güçsüz ve uykulu hissedecektir.
Tiroid hormonu zayıflığında vücut ısısında da düşüş olmaktadır. Kişi daha çok üşür ve güçlükle ısınır.
Hormon zayıflığında metabolizma ile her türlü üretim faaliyeti ve tüketim faaliyeti de yavaşlar.
Mesela kolesterolün kanda yıkımı azalacağından, kolesterolün kandaki seviyesi artar. Bu yüzden tiroid hormonu azlığında , kişinin kolesterol seviyesi yüksek seyredebilir.
Hahimoto tipi tiroid bezi iltihabı otoimmün bir hastalıktır.Yani bağışıklık sisteminin bir bozukluğu sonucu ortaya çıkmaktadır. Sebebi ile ilintili rastgele bir bulguya rastlanmamaktadır.
Bu tip tiroid bezi iltihabı en çokça tiroid bezini yetmezliğe sokar. Yani akabinde hipotiroidi gelişir.
Bu sonuçların sebebi ise tiroid bezinin iltihaplanmasıdır.
Evet otoimmün hastalık ne demektir ?
Otoimmün hastalıklarda vücudumuz kendi dokusunu yabancı bir doku zannedip ona karşı antikor geliştirir ve yok etmeye çalışır. Bu da vücudu aslında kendi içerisinde bir savaşa sokar.
Hashimotoda vücut aslında tiroid bezini yok etmeye çalışır, bunun için savaşır.
Bu durumda vücut çok çokça ölçüde anti-TPO ve anti-TG (anti tiroglobulin) dediğimiz antikorları üretir. Bu antikorlar tiroid bezine bağlanır ve tiroid bezinin hücrelerini tahribata sokarlar. Tiroid bezinde bir çok iltihaplı hücre birikir ve böylelikle tiroid bezi küçülür. Tiroid bezi küçülünce, bezde tiroid hormonu yapacak hücre kalmaz ve tiroid bezi böylelikle yetmezliğe girer. Tiroid hormonu yetmezliği olur. Birinci etapta ufak bir guatr varken hormon seviyeleri daha farklıyken (TSH,T3,T4,Anti-TPO, Anti- TG) devranla hastalık ilerledikçe birinci başta tiroid yetmezliği sonrasında ise tam tiroid yetmezliği görülür.
Belirleyici birinci en değerli etmen genetik faktördür. Ailede hashimoto tiroidit illeti varsa ailenin gayri bireylerinde de gelişme ihtimali yüksektir. Bu sebeple ailesinde Hashimoto illeti olan bireyler kesinlikle tam tiorid tetkiklerini rutin biçimde yaptırmalıdırlar.
Hashimoto tiroidit sıklığı iyot alımı arttıkça artmaktadır. Bu sebeple de iyot alımının yüksek olduğu memleketlerde hastalık sıklığı da daha ziyadedir.
Umumide Hashimoto Tiroidit hastaları %95 nispetinde bayandır. Bu yüzden ailede bu rahatsızlık varsa o ailenin bayanları erkeklere nazaran daha ziyade risk altındadır. İstisnalar olmakla bir arada de 30-50 yaş arasında daha sık görülmektedir.
Hashimoto Tiroidit umumide rastgele bir şikayete yol açmaz. Kimseler ya hafif bir guatr sebebi ile doktora başvururlar ya da düşük tiroid hormonuna bağlı halsizlik, kansızlık, elde ve yüzde şişme şikayetleri ile doktora başvururlar.
Hashimoto tioridit otoimmün bir rahatsızlık olduğu için vesair otoimmün rahatsızlıklarla birlikte de görülebilir. Bu marazlar ;
-Hipogonadizm (Seks hormonlarında azalma)
-Addison marazı (Böbrek üstü bezi yetmezliği)
-Şeker marazı
-Hipoparatiroidizm (Paratiroid hormon düşüklüğü, kalsiyum düşüklüğü)
-B-12 vitaminine bağlı kansızlık (Pernisiyöz anemi)
Tedavisinde ise bu tip tiroid iltihabını yok edecek bir tedavi ne yazık ki yoktur. Ama tabipler gelişmiş olan hipotiroidi (tiroid hormonu yetmezliği) yahut guatra yönelik bir tedavi uygulamaktadırlar.
Kimi durumlarda hastalık güzelleşmekte, kimilerinde ilaç dozu düşmekte ama bezde küçülme varsa ne yazık ki illette bir güzelleşme olmayacak ilaç dozu tıpkı seviyede hekim tarafından devam ettirilecektir.
HASHİMOTO TİROİDİTİ OLAN HASTALARIN DİKKAT ETMESİ GEREKEN NOKTALAR
-İyotlu tuz kullanmamaya dikkat etmelidirler. Kimi öksürük şurupları da iyot içermektedir. Bu sebeple öksürük şurubu kullanırlarken de iyot içeriğine dikkat etmelerinde yarar vardır.
-Tiroid ilacı içildikten sonra hekiminizin önerdiği mühlet kadar beklemeye dikkat edin. Öteki bir ilaç, mahsusen demir ilacı, kalsiyum desteği, mide ilaçları tiroid ilaçlarının emilimini bozmaktadır.
-Başka bir ilaçla çakışmaması ile birlikte tiroid ilaçları kesinlikle aç karnına alınmalıdır. Zira aç karnına etken hususun emilimi daha yeterli olacaktır.
-Hashimoto tiroiditde kandaki selenyum mineralinin seviyesi de kıymetlidir. Çoğunlukla selenyum desteği önerilmektedir.
Beslenme kısmına gelirsek ;
Öteki hastalıklarda da olduğu üzere istikrarlı ve kâfi beslenmeye itina gösterilmelidir.
Münhasıran kilo almamak , velev kilo fazlalığı varsa da kilo kaybetmek hedeflenmelidir.
Beslenmede protein istikrarı ihmal edilmemeli ve çeşitlilik sağlanmalıdır. Al et, kümes hayvanı tüketimi bir yana balık tüketimi de haftada en az 1-2 güne çıkartılmalıdır.
Rastgele bir destek eseri kullanılıyorsa mahsusen de yosun ile ilgili bir takviye ise kesinlikle tiroid ile ilgili şikayetinizi yöneten, ilacı ayarlayan tabibe danışılmalıdır.
Birtakım besinler ‘’ guatrojenik’’ olarak isimlendirilmektedir. Yani tiroid hormonlarının çalışmasını baskılayan besinler vardır. Bu besinler; brokoli,karnabahar,lahana,Brüksel lahanası,turp,kırmızı turp,şalgam,hardal otudur. Bu besinleri ölçülü tüketmekte yarar olacaktır.
Selenyum takviyesi olması ismine selenyum içeren besinleri de sık sık tüketmek gerekir. Mercimek, susam, mantar selenyum içeren yiyecekler arasındadır.
