Türkiye'nin en güncel forumlardan olan forumdas.com.tr'de forumda aktif ve katkısı olabilecek kişilerden gönüllü katkıda sağlayabilecek kişiler aranmaktadır.
Estetik dermatoloji yerinde en çokça müdahale talep edilen vücut yeri, tartışmasız yüzdür. Gerek kronolojik yaşlanma gerekse güneş maruziyeti ve sigara tüketimi neticesinde yüzde istenmeyen değişiklikler gözlenir. Her ne kadar yüzün yaşlanma süreci, kalıtsal ve çevresel birçok etkene bağlı olarak bireyler arasında farklılıklar gösterse de her bireyde birebir olan kimi temel ögeler mevcuttur.
Kırışıklıklar: Ciltte görülen kırışıklıklar, erken devirde sadece mimik kaslarının çalışması esnasında belirginleşirken, devir içerisinde kasların istirahatı halinde de görünür hale gelirler. Önleyici olarak Botulinum toksin (Botoks) tatbikleri ile mimik kaslarının çalışması engellenerek bu durum geciktirilebilse de ileri periyot olgularda ek olarak lazer, radyofrekans ve plazma üzere güç bazlı pratiklere da sıkça gereksinim duyulmaktadır. Tatbikin kısa sürmesi ve nispeten az ağrılı olması, tatbik sonrası rastgele bir düzgünleşme süreci bulunmadığı için kişinin toplumsal yaşantısını olumsuz etkilememesi, tesirli olduğu için yüksek hasta memnuniyeti Botoks pratiklerini yerküre çapında en çok aranan kozmetik müdahale haline getirmiştir. Tatbikin en besbelli dezavantajı tesirinin ortalama 2-6 ay kadar sürmesidir.
Hacim kaybı: Yaşlanma sürecinde yüzde yağ, bağ ve kas dokularında hacim azalması kaçınılmazdır. Otuzlu yaşların başlarından itibaren her yıl yaklaşık 1-2 ml hacim kaybedilir. Kırk yaşına yanlışsız bu durum barizleşir. Koyu tenli bireylerde ve münasebetli güneş korunması ile bu durum gecikebilir. Yüzdeki hacim kaybı dermal dolgu pratikleri ile düzeltilebilir. En tanınan dermal dolgu unsuru, derinin bileşenlerinden birisi olan hyaluronik asittir.
Leke ve kızarıklık: Cilt yaşlanmasında rol oynayan en bariz çevresel etken güneş maruziyetidir. Solar hasar sonucu cilt elastikiyetini yitirdiği üzere yüzeye yakın ince kılcal damarlarda artış ve çeşitli görünümlerde leke oluşumu da kelam bahsidir. Her iki sorunun da lazer ve IPL üzere pratiklerle tahlili mevcuttur. Tabi ki münasebetli güneş korunması ile bu meselelerin oluşumunu önlemek mümkündür.
Sarkmalar: Cildin elastikiyetini yitirmesi ve mekan çekiminin tesiri ile gevşemeler ve sarkmalar oluşmaktadır. Bu durumun giderilmesinde yüksek yoğunluklu odaklı ultrason (HIFU), radyofrekans ve lazer üzere kuvvet bazlı tatbikler ile ip askı usulleri kullanılmaktadır. İlerlemiş olgularda ise cerrahi metotlara gereksinim duyulur.
Her birey için çoğunlukla yukarıda bahsedilen dertlerin birkaçı, değişen noktalarda birlikte olarak bulunmaktadır. Bu durum da birden çokça tedavi seçeneğini yanlışsız formda planlayıp tedaviyi kişiselleştirmeyi gerekli kılar. Gerek internette çok çokça malumat kirliliği bulunması gerekse devletimizde yasal olarak ehil olmayan şahısların bu bahislerle ilgili, ilmî dayanağı bulunmayan demeç ve fiilleri, estetik korkular taşıyan birey için baş karıştırıcı niteliktedir. Bahsi geçen sıkıntıları gerek sahih tanımlamak (teşhis etmek), gerekse tedavi seçeneklerini belirleyip tüm tedavi sürecini planlamak ve oluşabilecek istenmeyen durumları öncelikle önleyici önlemler almak suretiyle yönetebilmek için akıllıca müracaat adresi Dermatoloji yahut Estetik ve Plastik Cerrahi uzmanınızdır.
Kırışıklıklar: Ciltte görülen kırışıklıklar, erken devirde sadece mimik kaslarının çalışması esnasında belirginleşirken, devir içerisinde kasların istirahatı halinde de görünür hale gelirler. Önleyici olarak Botulinum toksin (Botoks) tatbikleri ile mimik kaslarının çalışması engellenerek bu durum geciktirilebilse de ileri periyot olgularda ek olarak lazer, radyofrekans ve plazma üzere güç bazlı pratiklere da sıkça gereksinim duyulmaktadır. Tatbikin kısa sürmesi ve nispeten az ağrılı olması, tatbik sonrası rastgele bir düzgünleşme süreci bulunmadığı için kişinin toplumsal yaşantısını olumsuz etkilememesi, tesirli olduğu için yüksek hasta memnuniyeti Botoks pratiklerini yerküre çapında en çok aranan kozmetik müdahale haline getirmiştir. Tatbikin en besbelli dezavantajı tesirinin ortalama 2-6 ay kadar sürmesidir.
Hacim kaybı: Yaşlanma sürecinde yüzde yağ, bağ ve kas dokularında hacim azalması kaçınılmazdır. Otuzlu yaşların başlarından itibaren her yıl yaklaşık 1-2 ml hacim kaybedilir. Kırk yaşına yanlışsız bu durum barizleşir. Koyu tenli bireylerde ve münasebetli güneş korunması ile bu durum gecikebilir. Yüzdeki hacim kaybı dermal dolgu pratikleri ile düzeltilebilir. En tanınan dermal dolgu unsuru, derinin bileşenlerinden birisi olan hyaluronik asittir.
Leke ve kızarıklık: Cilt yaşlanmasında rol oynayan en bariz çevresel etken güneş maruziyetidir. Solar hasar sonucu cilt elastikiyetini yitirdiği üzere yüzeye yakın ince kılcal damarlarda artış ve çeşitli görünümlerde leke oluşumu da kelam bahsidir. Her iki sorunun da lazer ve IPL üzere pratiklerle tahlili mevcuttur. Tabi ki münasebetli güneş korunması ile bu meselelerin oluşumunu önlemek mümkündür.
Sarkmalar: Cildin elastikiyetini yitirmesi ve mekan çekiminin tesiri ile gevşemeler ve sarkmalar oluşmaktadır. Bu durumun giderilmesinde yüksek yoğunluklu odaklı ultrason (HIFU), radyofrekans ve lazer üzere kuvvet bazlı tatbikler ile ip askı usulleri kullanılmaktadır. İlerlemiş olgularda ise cerrahi metotlara gereksinim duyulur.
Her birey için çoğunlukla yukarıda bahsedilen dertlerin birkaçı, değişen noktalarda birlikte olarak bulunmaktadır. Bu durum da birden çokça tedavi seçeneğini yanlışsız formda planlayıp tedaviyi kişiselleştirmeyi gerekli kılar. Gerek internette çok çokça malumat kirliliği bulunması gerekse devletimizde yasal olarak ehil olmayan şahısların bu bahislerle ilgili, ilmî dayanağı bulunmayan demeç ve fiilleri, estetik korkular taşıyan birey için baş karıştırıcı niteliktedir. Bahsi geçen sıkıntıları gerek sahih tanımlamak (teşhis etmek), gerekse tedavi seçeneklerini belirleyip tüm tedavi sürecini planlamak ve oluşabilecek istenmeyen durumları öncelikle önleyici önlemler almak suretiyle yönetebilmek için akıllıca müracaat adresi Dermatoloji yahut Estetik ve Plastik Cerrahi uzmanınızdır.
