iltasyazilim
FD Üye
Allah Cevad’dır, Vehhab’tır, Kerim’dir; cömerttir, verendir, kerem sahibidir Hayır yolunda cömertliği, vermeyi ve kerem sahibi olmayı sever Veren kimse Allah’ın keremine, vehhabiyetine ve cömertliğine mazhar olmuştur Vermeyen ve alan kimsenin ise bu konuda mazhar olduğu herhangi bir esma yoktur Netice itibariyle vermemekte ve tutmakta hayır da yoktur, iyilik de yoktur, Allah katında makbuliyet de yoktur, derece de yoktur
Kur’ân birçok âyetiyle vermeyi ve üstelik en iyisinden vermeyi teşvik ettiği gibi, Peygamber Efendimiz (asm) adeta bir cömertlik ve kerem abidesiydi Ashabı Kiram da vermek konusunda birbirleriyle yarışırlardı Vermemek ve tutmak ashabın çarşısında hiçbir şekilde rağbet görmezdi Asrı Saadeti kendisine örnek alan Bediüzzaman Said Nursî Hazretleri ise, DarülHikmetilİslâmiye’de iken kendisine naspedilen maaştan kutu lâyemut kadarını almış, gerisi ile kitaplarını bastırıp ücretsiz dağıtmıştır Bu hareketinin sebebini soranlara: “Maaştan bana kûtu lâyemut caizdir; fazlası millet malıdır Bu suretle millete iade ediyorum 1 diye cevap vermiştir
“Sevdiğiniz şeylerden Allah yolunda harcamadıkça iyiliğe asla erişemezsiniz Her ne harcarsanız Allah onu bilir 2 “O takva sahipleri bollukta ve darlıkta Allah yolunda harcarlar, öfkelerini yenerler, insanları affederler Allah, iyilik edenleri sever 3 Âyetleriyle vermeyi emreden bir Kur’ân’ın kendisine nazil olduğu Peygamber Efendimiz (asm) verme konusunda insanların en üstünüydü
Bir gün adamın biri Peygamber Efendimiz’e (asm) gelip ondan yardım istedi Peygamber Efendimiz (asm) o an mübarek elinde ne varsa verdikten sonra: “Şu an bu kadar verebiliyorum! Fakat sen git, benim adıma ihtiyacın olan şeyleri satın al, Allah bana verdiği zaman ben senin oralara yaptığın borcu öderim! buyurdu
Hazreti Ömer (ra):
“Ya Resulallah! Ona verebildiğini verdin! Allah sana gücünün yetmediği bir şeyi teklif etmemiştir Kendini neden borca sokuyorsun? dedi
Hazreti Ömer’in (ra) bu sözünden Peygamber Efendimiz’in (asm) hoşlanmadığını gören ensardan bir zat:
“Ver Ya Resulallah! Allah seni darda bırakmayacaktır! dedi
Peygamber Efendimiz (asm) bu sözden hoşlandı ve:
“İşte ben bununla emrolundum! buyurdu4
Hazreti Ömer (ra) anlatıyor: “Bir gün Peygamber Efendimiz (asm) sadaka vermemizi emir buyurdu O sırada benim malım çoktu Kalbimden: “Eğer Ebu bekir’i geçeceğim gün varsa o gün bu gündür! dedim ve malımın hepsini hesaplayarak yarısını getirdim
Peygamber Efendimiz (asm) bana:
“Çocuklarına ne bıraktın? buyurdu Ben:
“Getirdiğim kadar da onlara bıraktım! dedim
Az sonra Ebu Bekir (ra) geldi Meğer o nesi varsa hepsini yüklenip getirmiş Peygamber Efendimiz (asm) ona da:
“Çocuklarına ne bıraktın? buyurdu
Ebu Bekir (ra):
“Onlara Allah ile Peygamberini bıraktım! dedi
O zaman kalbimden:
“İmkânı yok, Ebu Bekir geçilmez! dedim 5
Bir gün adamın biri Hazreti Osman’a (ra):
“Bütün hayır ve sevapları siz zenginler kaptınız! Sadaka veriyorsunuz! Köle azat ediyorsunuz! Hacca gidiyorsunuz! Zekât veriyorsunuz! Allah yolunda nice maddî yardımda bulunuyorsunuz! dedi
Hazreti Osman (ra):
“Siz buna mı imreniyorsunuz? dedi Adam:
“Evet, vallahi, sizin kendi paranızla bunca hayır hasenat yapmanıza imreniyorum! dedi
Hazreti Osman (ra):
“Fakat şunu unutmayın ki, vallahi bir fakirin kendi boğazından kesip Allah yolunda verdiği tek kör kuruş, malı çok bir zenginin verdiği on binlerden Allah katında daha makbuldür! Az demeyin, siz de vermeye bakın! dedi6
Dipnotlar:
1 Tarihçei Hayat, s 109
2 Âli İmran Sûresi: 92
3 Âli İmran Sûresi: 134
4 Hayatü’sSahabe, 2252
5 Müntehabü’lKenz, 4347 6 ElKenz, 3320
Kur’ân birçok âyetiyle vermeyi ve üstelik en iyisinden vermeyi teşvik ettiği gibi, Peygamber Efendimiz (asm) adeta bir cömertlik ve kerem abidesiydi Ashabı Kiram da vermek konusunda birbirleriyle yarışırlardı Vermemek ve tutmak ashabın çarşısında hiçbir şekilde rağbet görmezdi Asrı Saadeti kendisine örnek alan Bediüzzaman Said Nursî Hazretleri ise, DarülHikmetilİslâmiye’de iken kendisine naspedilen maaştan kutu lâyemut kadarını almış, gerisi ile kitaplarını bastırıp ücretsiz dağıtmıştır Bu hareketinin sebebini soranlara: “Maaştan bana kûtu lâyemut caizdir; fazlası millet malıdır Bu suretle millete iade ediyorum 1 diye cevap vermiştir
“Sevdiğiniz şeylerden Allah yolunda harcamadıkça iyiliğe asla erişemezsiniz Her ne harcarsanız Allah onu bilir 2 “O takva sahipleri bollukta ve darlıkta Allah yolunda harcarlar, öfkelerini yenerler, insanları affederler Allah, iyilik edenleri sever 3 Âyetleriyle vermeyi emreden bir Kur’ân’ın kendisine nazil olduğu Peygamber Efendimiz (asm) verme konusunda insanların en üstünüydü
Bir gün adamın biri Peygamber Efendimiz’e (asm) gelip ondan yardım istedi Peygamber Efendimiz (asm) o an mübarek elinde ne varsa verdikten sonra: “Şu an bu kadar verebiliyorum! Fakat sen git, benim adıma ihtiyacın olan şeyleri satın al, Allah bana verdiği zaman ben senin oralara yaptığın borcu öderim! buyurdu
Hazreti Ömer (ra):
“Ya Resulallah! Ona verebildiğini verdin! Allah sana gücünün yetmediği bir şeyi teklif etmemiştir Kendini neden borca sokuyorsun? dedi
Hazreti Ömer’in (ra) bu sözünden Peygamber Efendimiz’in (asm) hoşlanmadığını gören ensardan bir zat:
“Ver Ya Resulallah! Allah seni darda bırakmayacaktır! dedi
Peygamber Efendimiz (asm) bu sözden hoşlandı ve:
“İşte ben bununla emrolundum! buyurdu4
Hazreti Ömer (ra) anlatıyor: “Bir gün Peygamber Efendimiz (asm) sadaka vermemizi emir buyurdu O sırada benim malım çoktu Kalbimden: “Eğer Ebu bekir’i geçeceğim gün varsa o gün bu gündür! dedim ve malımın hepsini hesaplayarak yarısını getirdim
Peygamber Efendimiz (asm) bana:
“Çocuklarına ne bıraktın? buyurdu Ben:
“Getirdiğim kadar da onlara bıraktım! dedim
Az sonra Ebu Bekir (ra) geldi Meğer o nesi varsa hepsini yüklenip getirmiş Peygamber Efendimiz (asm) ona da:
“Çocuklarına ne bıraktın? buyurdu
Ebu Bekir (ra):
“Onlara Allah ile Peygamberini bıraktım! dedi
O zaman kalbimden:
“İmkânı yok, Ebu Bekir geçilmez! dedim 5
Bir gün adamın biri Hazreti Osman’a (ra):
“Bütün hayır ve sevapları siz zenginler kaptınız! Sadaka veriyorsunuz! Köle azat ediyorsunuz! Hacca gidiyorsunuz! Zekât veriyorsunuz! Allah yolunda nice maddî yardımda bulunuyorsunuz! dedi
Hazreti Osman (ra):
“Siz buna mı imreniyorsunuz? dedi Adam:
“Evet, vallahi, sizin kendi paranızla bunca hayır hasenat yapmanıza imreniyorum! dedi
Hazreti Osman (ra):
“Fakat şunu unutmayın ki, vallahi bir fakirin kendi boğazından kesip Allah yolunda verdiği tek kör kuruş, malı çok bir zenginin verdiği on binlerden Allah katında daha makbuldür! Az demeyin, siz de vermeye bakın! dedi6
Dipnotlar:
1 Tarihçei Hayat, s 109
2 Âli İmran Sûresi: 92
3 Âli İmran Sûresi: 134
4 Hayatü’sSahabe, 2252
5 Müntehabü’lKenz, 4347 6 ElKenz, 3320
Türkiye'nin en güncel forumlardan olan forumdas.com.tr'de forumda aktif ve katkısı olabilecek kişilerden gönüllü katkıda sağlayabilecek kişiler aranmaktadır.