Forumda yenilikler devam etmektedir , çalışmalara devam ettiğimiz kısa süre içerisinde güzel bir görünüme sahip olduk daha iyisi için lütfen çalışmaların bitmesini bekleyiniz. Tıkla ve Git
x

Son konular

Ubeydullah-i Ahrar Hazretleri Kimdir Hakkında Bilgi

Ubeydullah-i Ahrar Hazretleri Kimdir Hakkında Bilgi

iltasyazilim

FD Üye
Katılım
Ara 25, 2016
Mesajlar
0
Etkileşim
17
Puan
38
Yaş
36
F-D Coin
14
Ubeydullahi Ahrar Hazretleri Kimdir Hakkında Bilgi


Ubeydullahı Ahrar hazretleri, Türkistan'ın büyük velilerindendir Silsilei aliyyenin on sekizincisidir 1403 yılında Taşkent'te doğdu 1490 ’da Semerkant'ta vefat etti Kabri oradadır

Doğumundan itibaren üstün halleri görüldü Annesi nifastan temizlendikten daha sonra emmeye başlamıştır Yüzünde pek bir nur parlardı ki, görenler hayran kalıp, ona dua ederlerdi Dilinden Allahü teâlânın ismi hiç düşmezdi Dedesi de, âlim ve veli idi Vefat edeceği sırada, torunları ile bir bir vedalaştı Ubeydullahı Ahrar o zaman çok küçüktü Onu görünce, kucağına aldı Sarılarak ağladı ve şöyle dedi: Ben, bunun büyük bir zat olduğu vakit hayatta olmam Bu İslamiyet ’e hizmet edecektir Kâinat padişahları bunun sözünü dinleyeceklerdedi

Tasavvufta yüksek derecelere kavuştuktan daha sonra, helal için tarımla meşgul oldu Kısa zamanda zengin oldu 1300'den fazla çiftliği vardı Herbirinde üç bin amele çalışırdı Allahü teâlâ onun mahsulüne böylece bir bereket verdi oysa, her yıl 800 bin batman 700 ton zahire uşur verirdi Ambarlarına konulan mahsul, çıkardıklarında, koyduklarından artı geliyordu Kendisi bu konuda; Bizim malımız, fakirler içindir Bunca malın hassası işte bu noktadadırbuyururdu

Yakınlarından biri, bir gece birini kendisine şarap alıp getirmesi için yolladı O kimse şarabı alıp gelince, onun bulunduğu evin önünde durup, şarap testisini yukarıdan sarkıttığı bir sepete koydu O da sepeti yukarı çekmeye başladı Çekerken, sepet duvara çarpıp ipi koptu, yere düştü ve testi kırıldı Şarap isteyen kimse, kimse bilmesin diye, sabahleyin erkenden kalkıp kırılan testisinin parçalarını topladı Ubeydullahı Ahrar hazretleri o kimsenin evine geldi Gece yukarı çektiğin testinin sesi kulağıma geldi Eğer o testi kırılmasaydı, benim kalbim kırılırdı ve bir daha seninle buluşmama imkan kalmazdı buyurdu

Bu talebesi anlatır:
Seferde idik Gece yarısı bana Hemen kalk, eşyalarını topla ve anında dışarı çık!buyurdu ve kendisi de çıktı Bu çevrede olanları da uyandır Beni peşine düşüp takip edindedi Bir tepeye içten yürüdü, biz de anında toparlanıp onu takip ettik Tepeye çıkınca, durdu Biz de yanına durduk Bir kısmı da, gelmemişti Biz tepede iken, ansızın dehşet bir su baskını geldi Önüne gelen ağaç, kaya, duvar, ne varsa süpürüp götürüyordu Ayrıldığımız ev de su baskını suları içinde kalmış, gelmeyenler de sele kapılmıştı Sele kapılmaktan kurtulanlar, Ubeydullahı Ahrar hazretlerinin bu kerametini görerek, onun büyük bir veli olduğunu bir kere daha anlamış oldular

Buyururdu ama:
“Kalbin kararmış olmasının alameti, günahlardan, endişe duymaması, günahta ısrar etmesidir İşlediği günahlardan dolayı kalbi o kadar kararır ancak, artık tavsiye etki etmez, gafletten uyanmaz

Eğer biz şeyhlik yapsaydık, zamanımızda hiçbir şeyh kendisine talebe bulamazdı Ama bize diğer meslek emredildi Bizim işimiz, müslümanları zulümden korumaktır

“Tasavvuf, vakti, en kıymetli olan şeye sarf etmektir

Tasavvuf, herkesin yükünü sürüklemek ve kimseye kendi yükünü çektirmemektir

Tasavvuftan niyet, kendini zorlamadan her an Allahü teâlâyı hatırlamaktır

İnsanın kıymeti; idrakinin, bu yolun büyüklerinin hakikatlerini anladığı kadardır

Belalara katlanmak hatta şükretmek gerekir Çünkü, Allahü teâlânın birbirinden acı belaları vardır

İnsanın yaratılmasından hedef, kulluk yapmasıdır Kulluktan maksat ise, her hâlükârda Allahü teâlâyı unutmamaktır

Bütün kerametleri bize verseler, lakin itikadımız ehli sünnet değilse, hâlimiz haraptır Eğer bütün haraplıkları, çirkinlikleri verseler itikadımız ehli sünnet ise, hiç üzülmemeliyiz*
 
858,505Konular
982,770Mesajlar
33,065Kullanıcılar
DoxySon üye
Üst Alt