Forumda yenilikler devam etmektedir , çalışmalara devam ettiğimiz kısa süre içerisinde güzel bir görünüme sahip olduk daha iyisi için lütfen çalışmaların bitmesini bekleyiniz. Tıkla ve Git
x

Son konular

Türkiye de Kadın olmak

Türkiye de Kadın olmak
0
80

ahmet0135

FD Üye
Katılım
Nis 13, 2018
Mesajlar
3,753
Etkileşim
89
Puan
48
F-D Coin
0
Türkiye de Kadın almak kadınlara kaymakam ve vali olma hakkı kadınlara kaymakam ve vali olma hakkı ne süre tanındı ilknur çağın İşsizlik, Türkiye'nin en kayda değer sorunlarından biri Ama işin içine kadınlar girince işsizlik çok daha ağır bir hal alıyor Türkiye'de kadınların meslek gücüne katılım oranları son derece düşük Erkeklerin yüzde 695'i, kadınların ise sadece yüzde 251'i işgücüne katılıyor 16 milyar 966 bin erkek meslek gücüne katılırken, sadece 6 milyon 240 bin kadın çalışıyor veya amaçlamak istiyor Yani kadınların işgücüne katılımı erkeklerin 3'te 1'i seviyesinde kalıyor Devlet Istatistik Enstitüsü (DİE) verilerine göre, 2004 sonu itibariyle 5 milyon 652 bin kadın çalışırken, 588 bin bayan işsiz Kadınlardaki işsizlik oranı yüzde 94 iken, erkeklerde işsizlik oranının yüzde 107 olması kadın işsizliğinin daha düşük olduğu kanısı yaratıyor Fakat bunun nedeni, kadınların işgücüne daha az katılması Eğitim seviyesi arttıkça, işsizlik de artıyor Kadınlar açısından en çok uyarı çeken şart ise, eğitim seviyesi arttıkça kadınların işsizlik oranının belirgin bir şekilde artması Mesela, okur yazan olmayan 1 milyon 46 bin kadından yalnızca 53 bini işsiz, yani okuma yazma bilmeyen kadınlarda işsizlik oranı yüzde 1 Buna rağmen, lise altı eğitim bölge kadınlarda işsizlik oranı yüzde 58'e çıkıyor Lise mezunu erkeklerde işsizlik yüzde 122'yken, benzer oran kadınlarda yüzde 253 Üniversite mezunu erkeklerin yalnızca yüzde 93'ü işsizken, üniversite mezunu kadınlarda işsizlik oranı yüzde 181'e ulaşıyor Bayan emeği daha ziyade 'ucuz işgücü' olarak tercih ediliyor Dikkat çeken bir diğer gelişme ise, kadınların büyük bir hızla işgücü piyasasına girmeleri İşsiz erkekler arasında ilk kez meslek arayanların oranı yüzde 199 olurken, işsiz kadınlar aralarında ilk önce meslek arayanların oranı yüzde 399 Bu veriler, kadınların artan bir şekilde daha pozitif oranda alıştırma hayatında yeraldığını ortaya koyuyor 'Türkiye'de Kadın Bilgi Ağı' DİE'nin internet sitesindeki 'Türkiye'de Kadın Data Ağı' bölümünde, Türk kadınının geçtiğimiz yüzyılın ortalarından bugüne sosyal ve siyasal yaşamdaki kazanımlarına yer verildi Buna kadar, Türk kadınları ilk olarak, 1843 tarihinde Tıbbiye Mektebi bünyesinde aldıkları ebelik eğitimi ile sosyal yaşamda yerlerini almaya başladı 1847 yılında kız ve erkek çocuklara eşit miras hakkı tanıyan İradei Seniye'nin yayımlanmasının gerisinde 1856 yılında Osmanlı topraklarında kadınların köle ve cariye olarak alınıp satılmaları yasaklandı 1858 yılında yayımlanan 'Arazi Kanunnamesi'nde mirasın kız ve erkekler aralarında eşdeğer olarak paylaştırılacağı hükmü yer alırken, kadınlar servet yoluyla mülkiyet hakkını kazandı Aynı yıl Kız Rüştiyeleri açıldı 1869: Ilk bayan dergisi piyasada Eğitim seviyesi arttıkça, işsizlik de artıyor Kadınlar açısından en fazla uyarı çeken koşul ise, eğitim seviyesi arttıkça kadınların işsizlik oranının bariz bir şekilde artması Mesela, okur yazan olmayan 1 milyon 46 bin kadından sadece 53 bini işsiz, yani okuma yazma bilmeyen kadınlarda işsizlik oranı yüzde 1 Buna rağmen, lise altı eğitim alan kadınlarda işsizlik oranı yüzde 58'e çıkıyor id Lise mezunu erkeklerde işsizlik yüzde 122'yken, aynı oran kadınlarda yüzde 253 Üniversite mezunu erkeklerin sadece yüzde 93'ü işsizken, üniversite mezunu kadınlarda işsizlik oranı yüzde 181'e ulaşıyor Kadın emeği daha ziyade 'ucuz işgücü' olarak seçim ediliyor Dikkat çeken bir diğer gelişme ise, kadınların büyük bir çabucak işgücü piyasasına girmeleri İşsiz erkekler aralarında ilk önce iş arayanların oranı yüzde 199 olurken, işsiz kadınlar aralarında başta meslek arayanların oranı yüzde 399 Bu veriler, kadınların artan bir şekilde daha pozitif oranda egzersiz hayatında yeraldığını ortaya koyuyor 'Türkiye'de Kadın Bilgi Ağı' DİE'nin internet sitesindeki 'Türkiye'de Bayan Data Ağı' bölümünde, Türk kadınının geçtiğimiz yüzyılın ortalarından bugüne sosyal ve siyasal yaşamdaki kazanımlarına yer verildi Buna göre, Türk kadınları ilk olarak, 1843 tarihinde Tıbbiye Mektebi bünyesinde aldıkları ebelik eğitimi ile sosyal yaşamda yerlerini almaya başladı 1847 yılında kız ve erkek çocuklara eşit servet hakkı tanıyan İradei Seniye'nin yayımlanmasının peşinde 1856 yılında Osmanlı topraklarında kadınların köle ve cariye olarak alınıp satılmaları yasaklandı 1858 yılında yayımlanan 'Arazi Kanunnamesi'nde mirasın kız ve erkekler arasında eşit olarak paylaştırılacağı hükmü yer alırken, kadınlar miras yoluyla mülkiyet hakkını kazandı Benzer yıl Kız Rüştiyeleri açıldı 1869: Birincil kadın dergisi piyasada Kadınlar birincil dergilerine 1869 yılında kavuştu Kadınlar için ilk aralıksız yayın olarak nitelenen haftalık 'Terakki Muhadderat' dergisi yayımlanmaya başlandı Kızların eğitimine ilk kez yasal zorunluluk getiren 'Maarifi Umumiye Nizamnamesi' ise 1869 yılında yayımlandı Bundan bir sene daha sonra da kız öğretmen okulu 'Darül Muallimat' açıldı Izaç sözleşmesinin devlete ait memur önünde yapılması, evlenme yaşının erkeklerde 18, kadınlarda 17 olması ve zorla evlendirmelerin geçersiz sayılmasını aranjör Hukukı Aile Kararnamesi 1871'de çıkarıldı 1876'da ise ilk anayasa olan Kanuni Esasi ile kız ve erkekler için ilköğretim gerekli ayla getirildi 1897: Meslek hayatına atılan emekçi kadınlar Giderek sosyal yaşamda daha çok yer almaya başlayan kadınlar, meslek hayatına başlangıçta 1897 yılında 'ücretli işçi' olarak atıldı Kadınların devlet memuru elde etmek içinse bu tarihten itibaren 16 sene beklemeleri gerekti Kadınlar ilk önce 1913 yılında devlet memuru olarak çalışmaya başladı Bunun peşinde bir yıl sonra kadınlar, tüccar ve esnaf olarak da iş hayatına girişti Kızlar için ilk yüksek öğretim kurumu, 1914 yılında 'İnas Darülfünunu' adı aşağıda açıldı Kadınlar bilim dünyasıyla ilk kez 1922 yılında tanıştı Bu tarihte yedi gözü kara kız öğrenci, Tıp Fakültesine tescil yaptırarak eğitime başladı 1923: Türk Kadını siyasete atılıyor Kadınlar siyasi hayatta da var olma mücadelesine ilk olarak 1923 yılında başladı Kadınlar ilk bayan partisi 'Kadınlar Halk Fırkası'nı, Nezihe Muhittin'in başkanlığında 1923 yılında belirlemek istedi Ama partinin kuruluşuna, kadınlara oy hakkı tanımayan 1909 tarihli Seçim Kanunu uyarınca valilikçe müsade verilmediği için parti girişimi dernekleşme ile sonuçlandı '29 Ekim 1923'te Cumhuriyet'in ilanıyla birlikte kadınların kamusal alana girmesini sağlayan yasal ve yapı reformlar hızlandı Tevhidi Tedrisat Kanunu'nun 3 mart 1924'te çıkarılmasıyla bütün eğitim kurumları Ulusal Eğitim Bakanlığı'na bağlanırken, kızlar da erkeklerle eşdeğer haklarla eğitim görmeye başladı Erkeğin çokeşliliği ve tek yanlı boşanmasına ilişkin düzenlemelerin kaldırıldığı, kadınlara boşanma hakkı, velayet hakkı vemalları üzerinde tasarruf hakkı tanıyan Türk Uygar Kanunu, 17 şubat 1926'da kabul edildi 1930: Kadınlara seçme ve seçilme hakkı Kadınlara siyasetin kapısını aralayan Belediye Yasası, 1930 yılında çıkarıldı Bu Nedenle artık kadınlar belediye seçimlerinde seçme ve seçilme hakkı kazandı Kadınların en önemli sorunlarından olan doğum izni, öncelikle 1930 yılında düzenlendi Kız çocuklarına mesleki eğitim tahsis etmek amacıyla Kız Teknik Öğretim Müdürlüğü 1933 yılında kuruldu Kadınlara köylerde muhtar olma ve ihtiyaç meclisine seçilme hakları ise 1933 yılında Köy Kanunu'nda değişiklik yapılarak verildi Kadınlara siyasetin kapısı 1934'te yapılan Tüzük değişikliği ile seçme ve seçilme hakkı tanınmasıyla tamamiyle açıldı ve ilk kadın milletvekilleri TBMM'de yerlerini aldı 1935: 17 bayan milletvekili Meclis'te 8 şubat 1935'te TBMM Beşinci Dönem seçimleri sonucunda 17 kadın milletvekili, öncelikle Meclis'e girdi 1936'da yürürlüğe giren Iş Kanunu ile kadınların egzersiz hayatına düzenleme getirildi Bir yıl daha sonra da kadınların yeraltında ağır ve tehlikeli işlerde çalıştırılması, ILO sözleşmesi ile yasaklandı 1945: Doğum yardımı, ihtiyarlık sigortası Kadınlara doğum yardımı ilk önce 1945 yılında 4772 sayılı yasa ile düzenlendi Yaşlılık sigortasının bayan ve erkekler için eşit esaslara tarafından düzenlenmesi ise 1949 yılında çıkarılan yasa ile gerçekleşti 1950 yılında ilk bayan belediye başkanı Müfide İlhan Mersin'den seçildi Sıhhat Bakanlığı bünyesinde esas çocuk sağlığı hizmetleri verilmesine 1952 yılında başlanırken, gebeliği önleyici araçların satış ve dağıtımının özgürlük bırakılmasını ve tıbbi mecburiyet halinde kürtaj hakkı tanınmasını aranjör 'Nüfus Planlaması Hakkında Kanun' 1965 yılında çıkarıldı Eşdeğer değerde iş için bayan ve erkek işçiler aralarında vergi eşitliğini karşılayan ILO sözleşmesi 1966 yılında onaylandı 1971: Birincil kadın bakan Ilk kadın bakan Türkan Akyol, 1971 yılında göreve atandı Yasal değişiklikle, 10 haftaya kadar olan gebeliklerin kürtajla sona erdirilmesi ve gönüllü cerrahi mikroplardan arındırma yöntemlerine müsade verilirken, kürtaj için evli kadınlara kocadan müsade alma koşulu getirildi Türkiye, Birleşmiş Milletler Kadınlara Aleyhinde Her Türlü Ayrımcılığın Önlenmesi Sözleşmesi'ni 1985 yılında imzaladı Kontrat bir yıl sonra yürürlüğe girdi 1985 yılında 'Beşinci Beş Takvim Kalkınma Planı'nda kadın konusu, ilk önce bir sektör olarak yer aldı ve bu konuda politikalar belirlendi Birincil 'Kadın Sorunları Araştırma ve Dilekçe Merkezi', 1989 yılında İstanbul Üniversitesi'nde kuruldu Bugün üniversiteler bünyesinde kurulan bu merkezlerin sayısı 13'e ulaştı 1989: Birincil bayan kaymakam 1989 yılında kadınlara da kaymakamlık yolu açıldı İçişleri Bakanlığı, kaymakamlık sınavlarına kadınların da alınacağını açıkladı Kadının çalışmasını kocanın iznine bağlayan Medeni Kanun'un 159'uncu maddesi, Tüzük Mahkemesi'nce 1990 tarihinde iptal edildi Tecavüz mağdurunun hayat kadını olması halinde cezanın indirilmesini öngören Türk Ceza Kanunu'nun 438'inci maddesi, TBMM göre 1990 yılında yürürlükten kaldırıldı Yerel yönetimler özellikle şiddete uğrayan kadınlara yönelik hizmet vermeye başlarken, Türkiye'de ilk bayan sığınma evi, Bakırköy Belediyesi tarafından 1990 yılında açıldı 1991: Ilk kadın vali Türkiye Cumhuriyeti tarihinde ilk bayan vali Lale Aytaman, 1991 yılında Muğla'ya atandı 1993'te İstanbul Üniversitesi'nde ilk Bayan Araştırmaları Esas Bilim Dalı açıldı ve yüksek lisans programı vermeye başladı Aynı yıl Bayan Dayanışma Vakfı, Altındağ Belediyesinin desteğiyle kadın danışma merkezi ve kadın sığınma evini açtı 1993: Başbakan koltuğunda başta bir kadın Türkiye Cumhuriyeti tarihinde Başbakan koltuğuna başta bir kadın oturdu Türkiye'nin ilk kadın başbakanı Tansu Çiller, 25 haziran 1993 tarihinde hükümeti kurdu Nüfusun yarısını oluşturan kadınların Meclis'teki temsilcilik oranı ise yok denecek kadar az seviyede bulunuyor Bayan milletvekili sayısı erkek milletvekillerinin yalnızca yüzde 42'sinde kalıyor 1995: 'Mor Çatı' kapılarını kadınlara açtı Açtığı kadın danışma merkezi ile şiddete uğrayan kadınlara danışmanlık hizmeti veren 'Mor Çatı' Bayan Sığınağı Vakfı, 1995 yılında kadın sığınağını açtı bu vesileyle, DİE'nin projeksiyonlarına tarafından, bu yıl ortasında bayan nüfusunun 36 milyon 101 bini bulacağı, erkek nüfusunun ise 36 milyon 743 bin kişi olacağı varsayım ediliyor Bu yıl için kadınların doğuşta yaşam beklentisi 713 sene olarak hesaplanırken, 2030 yılında sıradan hayat beklentisinin 76 yıla çıkacağı öngörülüyor Bu tarihte Türkiye'deki bayan sayısının erkek sayısının önüne geçmesi bekleniyor 2030 yılında Türkiye'deki kadın sayısının 46 milyon 854 bin, erkek sayısının da 46 milyon 841 bin olacağı varsayım ediliyor 1997: Kocasının soyadı yanına kendi soyadı Kadının evlendikten daha sonra kocasının soyadını almakla birlikte, kendi soyadını da kullanabilmesi, 1997 yılında Uygar Kanun'da yapılan değişiklikle sağlandı Gerekli temel eğitimi beş yıldan sekiz yıla çıkaran kanun, 1997 yılında yürürlüğe girdi Aile içi şiddete uğrayan kişilerin korunması için zorunlu tedbirlerin alınmasını aranjör 'Ailenin Korunmasına Dair Kanun', 1998'de yürürlüğe girdi İstatistiklerle kadının eğitim düzeyi Türkiye'de 19752000 döneminde üniversite mezunu bayan sayısı 56 binlerden 910 bine kadar yükselirken, okuma yazma bilmeyen kadın sayısı, hala yüksek seviyede bulunuyor 2000 yılı itibariyle Türkiye'de 25 yaşın üzerinde okuma yazma bilmeyen kadın sayısı 4 milyon 625 bini buluyor Bu sayı erkeklerde 1 milyon 176 bin kişide kalıyor Buna karşılık, 19752000 döneminde kadınların eğitimde büyük mesafe kaydettikleri de görülüyor Nitekim dönem başında: · 1 milyon 920 bin seviyesinde olan ilkokul mezunu kadınların sayısı 7 milyon 644 bine, · 167 bin olan ortaokul mezunu sayısı 896 bine, · 199 bin olan lise mezunu sayısı da 1 milyon 539 bine çıktı · Üniversite mezunu bayan sayısı da 56 binlerden 910 bine değin yükseldi Yıl 2000: Çalışma hayatında bayan 2000 yılı sayımında nüfusun 334 milyonluk bölümünü oluşturan kadınların işgücüne katılım oranı yüzde 396 seviyesinde kalırken, 94 milyon bayan çalışıyor Buna karşılık kadınlar işsizlik oranı açısından erkeklere kadar daha şanslı görünüyor Erkeklerde 2000 yılı için yüzde 99 olan işsizlik oranı kadınlarda yüzde 72 seviyesinde kalıyor Tarım dışı kadın çalışanların oranı da hızla artıyor 1997 yılındayüzde 177 olan bu oran 2003 yılına gelindiğinde yüzde 206'ya çıktı Tüm bunlara rağmen, kadın ve erkek çalışanların ücret dengesizliği ise devam ediyor DÜNYADA KADIN •Dünya'nın yüzde 497'si kadın Yani kadın nüfusu 3 milyardan fazla •Her yıl, yarım milyondan fazla kadın, hamilelik veya doğum esnasında yaşamını yitiriyor •Kadın suç oluşturan kurbanlarının yüzde 70'i eşleri veya sevgilileri tarafından öldürülüyor •Dünyada her 3 kadından 1'i hayatının bir döneminde şiddete maruz kalıyor •Her 5 kadından 1'i hayatının bir döneminde tecavüz ya da tecavüz girişimi kurbanı oluyor •ABD'de her 90 saniyede 1 kadın tecavüze uğrarken, Irak'ta nisan 2003'ten bu yana savaş esnasında ve sonrasında, asgari 400 kadının tecavüze uğradığı İnsan Hakları İzleme Örgütü'nün raporlarında yer alıyor •Dünyada, ağırlıklı olarak Afrika kıtasında 135 milyondan artı kadın sünnet ediliyor •Dünya genelinde mültecilerin yüzde 80'i bayan •Gelişmekte olan ülkelerde okuryazan olmayan her 3 kişiden 2'si kadın •280 milyonluk Arap dünyasında her 2 kadından 1'i okuma yazma bilmiyor •Suudi Arabistan'da kadının oy hakkı değil, otomobil kullanması yasak •Dünyada 54 ülkede kadınlara yönelik ayrımcı yasalar bulunurken, 'namus savunması' Peru, Bangladeş, Arjantin, Ekvator, Darı, Guatemala, İran, İsrail, Ürdün, Suriye, Lübnan ve Venezuella'nın ceza yasalarında yer alıyor •İran'da çok istisnai durumlar haricinde kadının boşanma hakkı yok •Şeriat'la idare edilen ülkelerde zina yapan kadının cezası Recm yani taşlanarak vefat •Tüm dünyada afiyet çalışanlarının yüzde 75'i kadın •Siyasette ve iş dünyasında da kadınların oranı gelişmiş ülkelerde bile epey düşük  
 

Similar threads

Dünyada kadın Meslek gücü olarak kadın http:trwikipediaorgwikiKad%C4%B1nhaklar%C4%B1#Dipnotlar Dünyada kadın Dünya'nın yüzde 497'si kadın Yani kadın nüfusu 3 milyardan fazla Her sene, yarım milyondan fazla kadın, gebelik ya da doğum sırasında yaşamını yitiriyor Bayan canice...
Cevaplar
0
Görüntüleme
48
KADIN HAKLARI ve SOSYAL HİZMET Kadınların ilerlemesini engelleyen etmenler politik,ekonomik, sosyal, kültürel, hukuki, eğitsel ve dini koşullarla yakından ilişkilidir Bu unsurlar ailede,toplumda, milli, yöresel ve uluslararası düzeyde kadınlara yönelik eşitsizlik, adaletsizlik ve sömürücü...
Cevaplar
0
Görüntüleme
85
Bilecik Nüfusu 1927 yılında Türkiye'nin nüfusu 13648270, Bilecik ilinin nüfusu 114043 olarak tespit edilmiş ve Bilecik ili nüfus büyüklüğü bakımından 63 il arasında 52 sırada yer almıştır Son 73 yılda Türkiye'nin nüfusu yaklaşık beş kat artış göstermiştir Aynı dönemde, Bilecik ilinin nüfusu...
Cevaplar
0
Görüntüleme
80
1 milyon birey üretimden dışlandı TİSK, bir yılda egzersiz çağındaki nüfusun 750 bin kişi arttığını, iş gücünün ise 219 bin birey azaldığını duyurdu Türkiye Patron Sendikaları Konfederasyonu’ndan (TİSK) yapılan açıklamada, bir yılda 1 milyon kişinin üretimden dışlanığı, ev kadınlarının...
Cevaplar
0
Görüntüleme
80
eşe güç meşhur görülüyor Kadına Yönelik Şiddet Araştırması: Eşe Kuvvet Yasal Görülüyor Arı Hareketi ve KAGİDER'in projesi kapsmaında düzenlenen araştırmaya kadar üç kadından ikisi bir akrabasından şiddet görmüş Eşine baskı belirten erkeğe müdahale edeceğini söyleyenlerin oranı yüzde 54...
Cevaplar
0
Görüntüleme
62
858,505Konular
982,663Mesajlar
33,047Kullanıcılar
felix66668Son üye
Üst Alt