Tevfik Fikret Nasıl Öldü Ne Zaman Öldü

Tevfik Fikret neden öldü
Tevfik Fikretin ülüm sebebi
Tevfik Fikretin vefat Tarifi
Tevfik Fikretim Ölümü



Tevfik Fikret iniş çıkışları fazla fazla olan bir yaşam yaşadı Tüm umutlarını bağladığı oğlu Haluk da eğitim için gittiği İskoçya ve Amerika ’da din değiştirip papaz olunca tüm hayalleri yıkıldı Ama illaki oğlunun din değiştirmesi Fikret için öyle bir şey ifade etmiyordu Onu daha çok üzen, tüm sermayesi ve hayat bağı olan oğlunun kendisine karşı aldığı vefasız tavırlarıydı Bütün bunları hastalıklar, buhranlar ve çaresizlikler kovaladı En nihayetinde 1915 Ağustos ’unda dünyaya gözlerini yumdu

Tevfik Fiket ’in dönemin Sultanî Mektebi ’nde (Galatasaray Lisesi) hocalık yaptığı yıllarda talebesi olan Ruşen Eşref Bey, şairin son günlerini ve ölümünü şu şekilde anlatmaktadır

… Son ziyaretimizdi Bizimle konuşmaya, içini dökmeye bir türlü doyamıyordu Ayrılırken: “Yeniden beklerim Âşiyan benim değil, sizin… Orasını unutmayın dedi Elini öptük, o da bizleri öptü Arkamızdan kapıya çıktı Uzun müddet açık havada ayaküstü konuştu Meğer o neşe, son neşesiymiş, o gün kendisinden ebediyyen ayrılmışız Neşesi birkaç saat daha devam etmiş Fazla hasta düştüğü akşam yemeğe inerken pek şenmiş İştahla yemek yemek yemiş

Bir saat değin sonra “Ağrılar tekrar geldi demiş Haplarını vermişler Sancı gittikçe artmış Pansumana başlamışlar, yine dinmemiş Tekrar Tekrar inliyormuş yavaşça kendisine uyku gibi bir dargınlık başlamış Ertesi gün hiç konuşmamış, hiçbir şey yememiş Hatta getirilen Hekim Saim Bey ’i bile tanımamış

Doktor: “Ben gideyim de arkadaşlarımı getireyim Rica edeyim, ilaçlarımı düzgün verin… gibi müphem bir şeyler söyleyip ayrılmış O gece bezginlik büsbütün artmış Bir ara dalgınlığı şiddetli bir harekete inkılap etmiş Yattığı yerden fırlayıp, hiçbir şey söylemeden halecanla odadan odaya gezinmeye başlamış Yataktan kalkıp minderin üstüne yatar, minderden kalkıp kendisini yatağa atarmış Buna mani olmak istemişler


Bir defasında yanındakileri iterken elini güçlü olarak karyolaya çarpmış, ansızın morarıp şiştiği halde hiç sesini çıkarmadan yine dolaşmalarına devam etmiş Nihayet yatağında hiç yerinde durmadan sudan bölünmüş balık gibi, bir taraftan öbür tarafa sıçramaya, dönmeye başlamış Sonra ağrılar yavaşça dinmiş olmalı oysa çırpınmaları da durmuş

Ruhunu teslim etmeden bir saat dek önce yanına yer alan eşinin elini yakalamış, onu sıkmış, öpmüş “Artık yıkılıyorum demiş Dili hiç ağırlaşmamış Bebek ’ten Dr Terziyan ’ı çağırtmışlar, bir iğne yaptırmışlar Dar eder gibi olmuş Eşiyle baldızı başucunda bekliyorlarmış Hekim da kitap odasında oturuyormuş Fikret bu sırada sağ tarafına dönmüş, ağırbaşlı bir şekilde uyuyor sanmışlar Lakin biraz sonra her tarafta odaya giren hekim, onun öldüğünü bildirmiş *