iltasyazilim
FD Üye
İlk ilacı kim yapmıştı? Binlerce yıl öncesinde hastalar nasıl tedavi ediliyorlardı? İlaçlar nelerden imal ediliyordu? İşte tarihin binlerce yıl önce kayıtlara düştüğü notlar
Bildiğimiz anlamıyla ilacın tarihi aslında şifacılığa, en az onun kadar eski olan kocakarı iksirlerine ve Şamanizm’e dayanıyor Eski çağlarda çeşitli otlar kaynatılarak veya yakılarak elde edilen sıvılar ya da doğrudan otların kendileri hastalara tedavi amacıyla verilirdi
Bu otları bilen ve tedavi görevini üstlenen, genellikle kabilenin şamanı ya da yörede yaşayan ve Hıristiyanlıkla beraber cadı olarak adlandırılacak olan kocakarılar olurdu Bu kişiler aileden gelen Şamanlıkta seçilmiş kişiye aktarılan bilgilerle tedaviler uygularlardı
İlaçlar otlardan yapılıyordu
İlaca dair bilinen ilk kayıt MÖ 3000 yılına Sümerlere aittir Adı bilinmeyen bir hekim tarafından ıslak topraktan 16 santim uzunluğunda, 95 santim genişliğinde bir tablete çivi yazısıyla yazılmıştır
İçeriği tam olarak çözülememiş olan bu çivi yazısı tablet, bugün Philadelphia Üniversite Müzesinde sergileniyor
Eski Mısır ve Çin'de de birçok rahatsızlık için çok erken çağlardan itibaren çeşitli tedaviler uygulandığına kayıtlarda rastlanıyor Homeros, Mısırlı doktorların ilaçlarını “otlardan elde edilen ve bazen zehirli olabilen maddelerifadesiyle tanımlar Mısır'ın iyileştirme tanrısı Tot, aynı zamanda ilk fizikçi ve cerrahtır Bilinen ilk doktorun adı ise Sinv’dir Bu ismin yazılışı cine, önüne gelen metadılıyla birleşince, Latince'ye Tıp kelimesinin metcineolarak yerleşmesine neden olmuştur
Herodotus, Euterpe'sinde tıptan sanatolarak bahsedecek ve şu yorumu yapacaktır: 'Tıp sanatçıları kendi aralarında bölünmüş durumdalar Her biri tek bir rahatsızlıkla ilgileniyor ve diğerleriyle uğraşmıyor Kimi göz, kimi kafa, bazıları dış, bazıları da iç (internal) rahatsızlıkları tedavi ediyorRomalı Diodorus Siculus ise Mısır'da tedavi için para ödenmediğinin altını çizerek, olayın diğer bir boyutunu dile getirir Hastalar doktordan hoşnut kaldıklarında, iyileştiklerinde genelde ufak hediyelerle teşekkür etmektedirler
Pharmacy: Büyülü ilaç
Bu dönemden kalan bazı papirüslerde ilaç tariflerine rastlanmaktadır Bunlardan en bilineni olan Edwin Smith Papirüsü'nde (MÖ 1600) diagnostik, prognostik ve anatomiyle ilgili bilgiler yazılıdır Yine bu dönemden kalan papirüslere göre, Eski Mısır’da ilaçlar mineral, bitkisel ve hayvansal olmak üzere üç ana maddeden yapılmaktaydı: Bal, sarımsak ve soğan da en çok kullanılan maddelerdi Özellikle kulak rahatsızlıklarının tedavisi için birçok yöntem bulunmaktaydı Pharmacykelimesinin de phahri(ilaç) ve eski Mısırca haki(büyü) kelimelerinin birleşmesinden oluştuğu sanılmaktadır
O dönemlere ait bazı bulgulara bir göz atalım MÖ 1900 yılına ait Kanun adlı papirüste kadın hastalıklarının tedavisine yönelik bilgiler, MÖ 1650 yılına tarihlenen Edwin Smith papirüsünde, anestezide kullanılan ilaçlar, MÖ 1550 yılında yazılan Erman papirüsünde ise çocuklara verilen ilaçlar anlatılmaktadır
Hekimlerin çeşitli hastalıklarda kullandıkları ilaçların tarifleri ise Ebers, Hearst, London ve Berlin papirüslerinde açıklanmıştır Ağız yoluyla alınan ilaçların listesi de MÖ 1200 yılında yazılan ChesterBeatty papirüsünde bulunuyor
Mısır'ın bilgisinin Antik Yunan'a geçmesiyle Tıp ile tanışan Batı toplumu, doktorlukla ilgili temel prensiplerini de bu dönemde belirler; çeşitli okullar kurulur Bu okullardan en önemlisi olan Hipokrat Okulu'nun prensipleri bugün edilen Tıp yeminin ilkel halini oluşturmuştur (MÖ 460375) Hipokrat kadar önemli kabul edilen Galen'in zehirler ve şifalı otlarla ilgili araştırmalar yaptığı bilinmektedir
Deneme yanılmametodundan modem tıbba
Antik Yunan'da şifalı ot bilgisi hasta arı tedavi etmenin yanı sıra, savaşçıları boyamak, acılan azaltmak ve zehir üretmek amacıyla kullanılmaktaydı Poilitik oyunların büyük yer kapladığı yaşam biçimleri, hele Sokrates'in de kendini baldıran otuyla zehirlediği düşünüldüğünde, bu akla oldukça yatkındır
Bu dönemde yapılan denemeler sonucunda oldukça zayiat verilmiş olması kaçınılmaz Ve hatta birçok bitkinin o dönemde iddia edilen tipte etkilerinin olmadığı da bugün bilinmekte
Ama kabul etmeliyiz ki, antik çağlarda (hastalıkların nedenleri çoğunlukla gizemini korumuş da olsa) deneme yanılma metoduyla ilaçların, çeşitli maddelerin etkilerinin ve yarattıkları sonuçların araştırılmaya başlanması, ilerleyen dönemlerde farmakolojibiliminin var olabilmesinin en önemli adımı olarak karşımıza çıkan bir gerçek
(Baktad Tatlı Hayat Dergisi)
Bildiğimiz anlamıyla ilacın tarihi aslında şifacılığa, en az onun kadar eski olan kocakarı iksirlerine ve Şamanizm’e dayanıyor Eski çağlarda çeşitli otlar kaynatılarak veya yakılarak elde edilen sıvılar ya da doğrudan otların kendileri hastalara tedavi amacıyla verilirdi
Bu otları bilen ve tedavi görevini üstlenen, genellikle kabilenin şamanı ya da yörede yaşayan ve Hıristiyanlıkla beraber cadı olarak adlandırılacak olan kocakarılar olurdu Bu kişiler aileden gelen Şamanlıkta seçilmiş kişiye aktarılan bilgilerle tedaviler uygularlardı
İlaçlar otlardan yapılıyordu
İlaca dair bilinen ilk kayıt MÖ 3000 yılına Sümerlere aittir Adı bilinmeyen bir hekim tarafından ıslak topraktan 16 santim uzunluğunda, 95 santim genişliğinde bir tablete çivi yazısıyla yazılmıştır
İçeriği tam olarak çözülememiş olan bu çivi yazısı tablet, bugün Philadelphia Üniversite Müzesinde sergileniyor
Eski Mısır ve Çin'de de birçok rahatsızlık için çok erken çağlardan itibaren çeşitli tedaviler uygulandığına kayıtlarda rastlanıyor Homeros, Mısırlı doktorların ilaçlarını “otlardan elde edilen ve bazen zehirli olabilen maddelerifadesiyle tanımlar Mısır'ın iyileştirme tanrısı Tot, aynı zamanda ilk fizikçi ve cerrahtır Bilinen ilk doktorun adı ise Sinv’dir Bu ismin yazılışı cine, önüne gelen metadılıyla birleşince, Latince'ye Tıp kelimesinin metcineolarak yerleşmesine neden olmuştur
Herodotus, Euterpe'sinde tıptan sanatolarak bahsedecek ve şu yorumu yapacaktır: 'Tıp sanatçıları kendi aralarında bölünmüş durumdalar Her biri tek bir rahatsızlıkla ilgileniyor ve diğerleriyle uğraşmıyor Kimi göz, kimi kafa, bazıları dış, bazıları da iç (internal) rahatsızlıkları tedavi ediyorRomalı Diodorus Siculus ise Mısır'da tedavi için para ödenmediğinin altını çizerek, olayın diğer bir boyutunu dile getirir Hastalar doktordan hoşnut kaldıklarında, iyileştiklerinde genelde ufak hediyelerle teşekkür etmektedirler
Pharmacy: Büyülü ilaç
Bu dönemden kalan bazı papirüslerde ilaç tariflerine rastlanmaktadır Bunlardan en bilineni olan Edwin Smith Papirüsü'nde (MÖ 1600) diagnostik, prognostik ve anatomiyle ilgili bilgiler yazılıdır Yine bu dönemden kalan papirüslere göre, Eski Mısır’da ilaçlar mineral, bitkisel ve hayvansal olmak üzere üç ana maddeden yapılmaktaydı: Bal, sarımsak ve soğan da en çok kullanılan maddelerdi Özellikle kulak rahatsızlıklarının tedavisi için birçok yöntem bulunmaktaydı Pharmacykelimesinin de phahri(ilaç) ve eski Mısırca haki(büyü) kelimelerinin birleşmesinden oluştuğu sanılmaktadır
O dönemlere ait bazı bulgulara bir göz atalım MÖ 1900 yılına ait Kanun adlı papirüste kadın hastalıklarının tedavisine yönelik bilgiler, MÖ 1650 yılına tarihlenen Edwin Smith papirüsünde, anestezide kullanılan ilaçlar, MÖ 1550 yılında yazılan Erman papirüsünde ise çocuklara verilen ilaçlar anlatılmaktadır
Hekimlerin çeşitli hastalıklarda kullandıkları ilaçların tarifleri ise Ebers, Hearst, London ve Berlin papirüslerinde açıklanmıştır Ağız yoluyla alınan ilaçların listesi de MÖ 1200 yılında yazılan ChesterBeatty papirüsünde bulunuyor
Mısır'ın bilgisinin Antik Yunan'a geçmesiyle Tıp ile tanışan Batı toplumu, doktorlukla ilgili temel prensiplerini de bu dönemde belirler; çeşitli okullar kurulur Bu okullardan en önemlisi olan Hipokrat Okulu'nun prensipleri bugün edilen Tıp yeminin ilkel halini oluşturmuştur (MÖ 460375) Hipokrat kadar önemli kabul edilen Galen'in zehirler ve şifalı otlarla ilgili araştırmalar yaptığı bilinmektedir
Deneme yanılmametodundan modem tıbba
Antik Yunan'da şifalı ot bilgisi hasta arı tedavi etmenin yanı sıra, savaşçıları boyamak, acılan azaltmak ve zehir üretmek amacıyla kullanılmaktaydı Poilitik oyunların büyük yer kapladığı yaşam biçimleri, hele Sokrates'in de kendini baldıran otuyla zehirlediği düşünüldüğünde, bu akla oldukça yatkındır
Bu dönemde yapılan denemeler sonucunda oldukça zayiat verilmiş olması kaçınılmaz Ve hatta birçok bitkinin o dönemde iddia edilen tipte etkilerinin olmadığı da bugün bilinmekte
Ama kabul etmeliyiz ki, antik çağlarda (hastalıkların nedenleri çoğunlukla gizemini korumuş da olsa) deneme yanılma metoduyla ilaçların, çeşitli maddelerin etkilerinin ve yarattıkları sonuçların araştırılmaya başlanması, ilerleyen dönemlerde farmakolojibiliminin var olabilmesinin en önemli adımı olarak karşımıza çıkan bir gerçek
(Baktad Tatlı Hayat Dergisi)