Suleyman ( as ) hakkında ayetler
Suleyman'ın hukumranlığı hakkında onlar, şeytanların uydurup soylediklerine tabi oldular Halbuki Suleyman buyu yapıp kafir olmadı Lakin şeytanlar kafir oldular Cunku insanlara sihri ve Babil'de Harut ile Marut isimli iki meleğe indirileni oğretiyorlardı Halbuki o iki melek, herkese: Biz ancak imtihan icin gonderildik, sakın yanlış inanıp da kafir olmayasınız, demeden hic kimseye (sihir ilmini) oğretmezlerdi Onlar, o iki melekden, karı ile koca arasını acacak şeyleri oğreniyorlardı Oysa buyuculer, Allah'ın izni olmadan hic kimseye zarar veremezler Onlar, kendilerine fayda vereni değil de zarar vereni oğrenirler Sihri satın alanların (ona inanıp para verenlerin) ahiretten nasibi olmadığını cok iyi bilmektedirler Karşılığında kendilerini sattıkları şey ne kotudur! Keşke bunu anlasalardı!
Bakara : 102
Biz Nuh'a ve ondan sonraki peygamberlere vahyettiğimiz gibi sana da vahyettik Ve (nitekim) İbrahim'e, İsmail'e, İshak'a, Yakub'a, esbata (torunlara), İsa'ya, EyyUb'e, Yunus'a, Harun'a ve Suleyman'a vahyettik Davud'a da ZebUr'u verdik
Nisa : 163
Biz O'na İshak ve (İshak'ın oğlu) Yakub'u da armağan ettik; hepsini de doğru yola ilettik Daha once de Nuh'u ve O'nun soyundan Davud'u, Suleyman'ı, Eyyub'u, Yusuf'u, Musa'yı ve Harun'u doğru yola iletmiştik; Biz iyi davrananları işte boyle mukafatlandırırız
En'am : 84
Davud ve Suleyman'ı da (an) Bir zaman, bir ekin konusunda hukum veriyorlardı: bir gurup insanın koyun surusu, geceleyin başıboş bir vaziyette bu ekinin icine dağılıp ziyan vermişti Biz onların hukmunu gorup bilmekte idik
Enbiya : 78
Boylece bunu (bu fetvayı) Suleyman'a biz anlatmıştık Biz, onların her birine hukum (hukumdarlık, peygamberlik) ve ilim verdik Kuşları ve tesbih eden dağları da Davud'a boyun eğdirdik (Bunları) biz yapmaktayız
Enbiya : 79
Suleyman'ın emrine de kasırga (gibi esen) ruzgarı verdik; onun emriyle icinde bereketler yarattığımız yere doğru eserdi Biz herşeyi biliriz
Enbiya : 81
Sabah gidişi bir aylık mesafe, akşam donuşu yine bir aylık mesafe olan ruzgarı da Suleyman'a (onun emrine) verdik ve onun icin erimiş bakırı kaynağından sel gibi akıttık Rabbinin izniyle cinlerden bir kısmı, onun onunde calışırdı Onlardan kim emrimizden sapsa, ona alevli azabı tattırırdık
Sebe' : 12
Biz Davud'a Suleyman'ı verdik Suleyman ne guzel bir kuldu! Doğrusu o, daima Allah'a yonelirdi
Sad : 30
Andolsun biz Suleyman'ı imtihan ettik Tahtının ustune bir ceset bırakıverdik, sonra o, yine eski haline dondu
Sad : 34
Suleyman'ın hukumranlığı hakkında onlar, şeytanların uydurup soylediklerine tabi oldular Halbuki Suleyman buyu yapıp kafir olmadı Lakin şeytanlar kafir oldular Cunku insanlara sihri ve Babil'de Harut ile Marut isimli iki meleğe indirileni oğretiyorlardı Halbuki o iki melek, herkese: Biz ancak imtihan icin gonderildik, sakın yanlış inanıp da kafir olmayasınız, demeden hic kimseye (sihir ilmini) oğretmezlerdi Onlar, o iki melekden, karı ile koca arasını acacak şeyleri oğreniyorlardı Oysa buyuculer, Allah'ın izni olmadan hic kimseye zarar veremezler Onlar, kendilerine fayda vereni değil de zarar vereni oğrenirler Sihri satın alanların (ona inanıp para verenlerin) ahiretten nasibi olmadığını cok iyi bilmektedirler Karşılığında kendilerini sattıkları şey ne kotudur! Keşke bunu anlasalardı!
Bakara : 102
Biz Nuh'a ve ondan sonraki peygamberlere vahyettiğimiz gibi sana da vahyettik Ve (nitekim) İbrahim'e, İsmail'e, İshak'a, Yakub'a, esbata (torunlara), İsa'ya, EyyUb'e, Yunus'a, Harun'a ve Suleyman'a vahyettik Davud'a da ZebUr'u verdik
Nisa : 163
Biz O'na İshak ve (İshak'ın oğlu) Yakub'u da armağan ettik; hepsini de doğru yola ilettik Daha once de Nuh'u ve O'nun soyundan Davud'u, Suleyman'ı, Eyyub'u, Yusuf'u, Musa'yı ve Harun'u doğru yola iletmiştik; Biz iyi davrananları işte boyle mukafatlandırırız
En'am : 84
Davud ve Suleyman'ı da (an) Bir zaman, bir ekin konusunda hukum veriyorlardı: bir gurup insanın koyun surusu, geceleyin başıboş bir vaziyette bu ekinin icine dağılıp ziyan vermişti Biz onların hukmunu gorup bilmekte idik
Enbiya : 78
Boylece bunu (bu fetvayı) Suleyman'a biz anlatmıştık Biz, onların her birine hukum (hukumdarlık, peygamberlik) ve ilim verdik Kuşları ve tesbih eden dağları da Davud'a boyun eğdirdik (Bunları) biz yapmaktayız
Enbiya : 79
Suleyman'ın emrine de kasırga (gibi esen) ruzgarı verdik; onun emriyle icinde bereketler yarattığımız yere doğru eserdi Biz herşeyi biliriz
Enbiya : 81
Sabah gidişi bir aylık mesafe, akşam donuşu yine bir aylık mesafe olan ruzgarı da Suleyman'a (onun emrine) verdik ve onun icin erimiş bakırı kaynağından sel gibi akıttık Rabbinin izniyle cinlerden bir kısmı, onun onunde calışırdı Onlardan kim emrimizden sapsa, ona alevli azabı tattırırdık
Sebe' : 12
Biz Davud'a Suleyman'ı verdik Suleyman ne guzel bir kuldu! Doğrusu o, daima Allah'a yonelirdi
Sad : 30
Andolsun biz Suleyman'ı imtihan ettik Tahtının ustune bir ceset bırakıverdik, sonra o, yine eski haline dondu
Sad : 34