Sony, Robotlar İçin Yeni 'Tutma' Teknolojisini Tanıttı

Robotik alanında geçtiğimiz yıllarda büyük sıçramalar yaşandığını gördük. Bunun da ötesinde robotik kodlama o kadar çok yaygınlaşmaya başladı ki artık ortaokul seviyesindeki çocuklar bile bu alana yönelik kurslara katılabiliyor. İşin yüksek seviyelerinde ise Boston Dynamics’in robotları ve geçtiğimiz günlerde gündemimizde olan Ameca gibi robotlar bulunuyor.

Söz konusu robotlar yürüme ve koşma gibi işlemlerin üstesinden günümüzde daha rahat gelebiliyor olsa da nesneleri tutma konusunda o kadar iyi olduklarını söyleyemiyoruz. Çoğu zaman orantısız güç kullanan robotlar ya çok az ya da çok fazla güç uygulamalarıyla karşımıza çıkıyor. Japonyalı teknoloji devi Sony ise Technology Day etkinliğinde duyurduğu ve bu sorunu kökünden çözecek olan bir teknolojiyle karşımızda.

Tuttukları nesneyi anlayıp ona göre güç uygulayacaklar





Nesneyi elinden düşürmeden tutma ve çeşitli objelere göre el pozisyonunu ayarlama konularına değinen Sony, uygulanan gücün ve tutma şeklinin nasıl çalıştığını anlattı. Bu bağlamda robotların elindeki sensörler, aralarında durmakta olan objenin iki yöne doğru olan uzaklığını ölçüyor ve objeyi ortalayıp o şekilde tutuyor. Bu da daha objeyi alamadan düşürmelerinin önüne geçiyor.

Uygulanan gücün ayarlanması konusunda da işler farklı bir hal alıyor. Burada, dokunmayı algılayan sensörler, obje sıkıldıkça ortaya çıkan ağırlık değişimini ölçüyor ve böylece robot, objeyi tutmak için gereken en küçük güç miktarını kullanıyor. Bu da videoda da görüldüğü üzere ister farklı şekillerde patatesler ister bir adet gül, isterse de bir karton bardak olsun tutma konusunda sorun yaşanmamasını sağlıyor.


Objeyi eline aldıktan sonra hareket ettirmesi konusunda da endişelenmek gerekmiyor. Zira ağırlık kontrolü işlemleri sürekli olarak devam ediyor. Bu da değişen ağırlığa göre tutuş gücünün sürekli ayarlandığı anlamına geliyor.

Söz konusu teknoloji sayesinde makinelerin, objeleri insanlar kadar, hatta insanlardan daha dikkatli bir şekilde tutabileceği söyleniyor. Sizin bu konuda düşünceleriniz neler?