Forumda yenilikler devam etmektedir , çalışmalara devam ettiğimiz kısa süre içerisinde güzel bir görünüme sahip olduk daha iyisi için lütfen çalışmaların bitmesini bekleyiniz. Tıkla ve Git
x

ŞİRKTEN KORUNMA VE SAKINMA//Şirkin Çeşitleri

ŞİRKTEN KORUNMA VE SAKINMA//Şirkin Çeşitleri
0
125

iltasyazilim

FD Üye
Katılım
Ara 25, 2016
Mesajlar
0
Etkileşim
17
Puan
38
Yaş
36
F-D Coin
14
ŞİRKTEN KORUNMA VE SAKINMA

Bu, tevhidin gerçekleşmesi için gerekli üçüncü unsurdur Bu, şirkin bütün çeşitlerini, büyüğünü küçüğünü, açığını gizlisini bilmeyi gerektirir Şirkin bütün kirlerinden temizlenmek ve ona giden bütün yollardan kaçınmaktır
Dediğimiz gibi eşya zıttıyla bilinir Tevhidin de gerçek şekliyle bilinebilmesi için, şirkin tanınması gerekmektedir
Şimdi de şirkin ne olduğuna bakalım
Şirk
Şirk, insanın Allah'a ait olan hususlarda, O'na ortak koşmasıdır Bu, bir tanrı edinerek ona ibadet etmesi, itaat etmesi, ondan yardım dilemesi, sevmesiyle olur Bu kendisiyle birlikte, salih amelin kabul edilmediği büyük şirktir Bundan da öte, şirkin olduğu yerde salih amel olmaz Çünkü amelin kabul ve salih olması için ihlasla Allah için yapılmış olmalıdır
Allah şöyle buyurur: Rabbine kavuşmayı uman kimse, salih amel işlesin ve Rabbine ibadette hiç ortak koşmasın(Kehf,110) Bu affedilmeyen bir günah halidir: Allah kendisine ortak koşulmasını elbette bağışlamaz Bundan başkasını (günah) dilediğine bağışlar (Nisa, 48) Müşriklere cennet haramdır Onun yeri cehennemdir: Kim Allah'a ortak koşarsa, kesinlikle Allah ona cenneti haram eder, onun yeri cehennemdir Zalimlerin yardımcıları yoktur


Şirkin Çeşitleri


Şirk iki çeşittir: büyük şirk, küçük şirk
Büyük şirk, Allah'ın affetmediği, sahibinin kesinlikle cennete giremeyeceği şirktir Küçük şirk ise, eğer Allah'ın rahmeti olmaz ve insan ölümünden önce tevbe etmezse, kendisine yaklaşanın ve üzerinde ısrar edenin kafir olarak ölmesinden korkulan büyük günahlardır

Büyük Şirk
Büyük şirkte iki çeşittir: açık ve görünür; kapalı ve örtülü
Açık büyük şirk, Allah'la birlikte bir ilaha ki bu güneş ve ay gibi bir gök cismi, put ve taş gibi cansız bir varlık, buzağı ve inek gibi bir hayvan, kendilerinin tanrı olduğunu iddia eden veya onlar için bu tür iddiada bulunulan ve bazı insanların da tasdik ettiği Firavun gibi ibadet etmektir Mesih, Meryem oğlu İsa'ya, bizce bilinmeyen cin, şeytan ve melek gibi mahlukata ibadet edenler de bu cümledendir Çeşitli milletlerde onlara tapan kullar buluna gelmiştir
Gizli büyük şirk: Bunu çoğu insan bilmez Ölülere ve makamat sahibi kabirlere dua etmek, onlardan yardım dilemek, hastalara şifa, zorlukların giderilmesi, darda kalanlara yardım elinin uzatılması, düşmana karşı yardım gibi ihtiyaçların giderilmesini onlardan istemektir Ki bunlara; ancak Allah'ın gücü yeter Onların zarar ve yarar verdiklerine inanmaları da böyledir İbnü'lKayyım'ın dediği gibi dünya şirkinin aslı budur Bu şirkin gizli olmasının iki nedeni vardır:
a İnsanlar yaptıkları bu duayı, yardım dilemeyi ibadet olarak isimlendirmiyorlar İbadeti sadece rükuya, secdeye, namaz ve oruca hasrediyorlar Gerçek olan şu ki, daha önce de açıkladığımız üzre, ibadetin ruhu duadır Bir hadiste şöyle buyurulur: Dua ibadettir
b Onlar, bizim kendilerine dua ettiklerimizin, yardım dilediklerimizin bir ilah ya da rab olduklarına inanmıyoruz, diyorlar Tersine, bizim gibi yaratık olduklarına inanıyoruz, ancak onlar, bizimle Allah arasında aracıdırlar, katında bize şefaat edicidirler, diyorlar
Bu, Allah'ı (cc) bilmemekten dolayıdır O'nu zorba bir hükümdar, müstebid bir yönetici gibi kendisine ancak aracı ve şefaatçılarla ulaşılabileceğini sanmalarından dolayıdır Bu, eskiden müşriklerin de kapıldığı bir vehimdir Tanrı ve putları hakkında şöyle diyorlardı: Onlara, bizi Allah'a yaklaştırsın diye ibadet ediyoruz(Zümer, 3) Onlar, Allah'ı bırakarak kendilerine fayda da zarar da vermeyen putlara ibadet ederler; bunlar Allah katında bizim şefaatçılarımızdır derler(Yunus, 18)Hiç bir zaman tanrılarının ve putlarının yarattığına, rızık verdiğine, dirilttiğine, öldürdüğüne inanmadılar Allah şöyle buyurur: Ey Muhammed! And olsun ki, onlara, gökleri ve yeri kim yarattı, diye sorsan, onları güçlü olan, her şeyi bilen yaratmıştır, derler(Zuhruf, 9) De ki, gökten ve yerden size rızık veren kimdir? Kulak ve gözlerin sahibi kimdir? Diriyi ölüden çıkaran, ölüyü de diriden çıkaran kimdir? Her işi düzenleyen kimdir? Allah'tır, diyecekler O zaman O'na karşı gelmekten sakınmaz mısınız? de (Yunus, 31)Allah katındaki bu inançlarıyla, Allah'ın göklerin ve yerin yaratıcısı, rızık veren, her şeyi yöneten, dirilten ve öldüren olduğu; putların ise sadece Allah katından şefaatçi ve aracı oldukları inancıyla birlikte; Kur'an onları şirkle nitelendirmiş, müşrik olarak isimlendirmiştir Şirkten dönünceye, Lailahe illallah deyinceye kadar, öldürülmelerini emretmiştir Kim bunu derse, İslâm'ın hakkı dışında kanı ve malı korunmuş olur Allah Teâlâ, aracı ve şefaatçiden müstağnidir O, kuluna şah damarından daha yakındırŞöyle buyurmaktadır: Kullarım, sana beni sorarlarsa; bilsinler ki, ben onlara yakınım(Bakara, 186) Rabbiniz, bana kulluk edin ki, size karşılığını vereyim, buyurmuştur (Mümin, 60)
Girmek isteyen herkese Allah'ın kapısı açıktır Ne kapıcısı vardır ne de örtüsü


Allah'tan Başkasını Kanun Koyucu Olarak Kabul Etmek



Çoğu insana gizli kalan, bilinmeyen büyük şirkin başka bir çeşidi de, Allah'tan başkasını kanun koyucu olarak ve hakem olarak kabul etmektir Diğer bir deyişle, bazı insanlara, fert veya grup olarak, kendileri veya başka birilerine kesin bir kanun koyma hakkı vermektir Onlar dilediklerini helal, dilediklerini de haram kılarlar Onlar, Allah'ın izin vermediği ve onun şeriatına zıt olan yöntem ve düşünce koyarlar Diğerleri de onların koydukları bu yasalara, sanki isyan edilmeyip itaat edilen bir ilahi yasa, bir semavî hüküm imiş gibi itaat ederler


Şüphesiz ki yaratıklar hakkında yasamada bulunmak sadece Allah'ın hakkıdır Onları yaratan, rızıklandıran, her türlü nimeti onlara bahşeden O'dur Onları sorumlu kılmak, emretmek, nehy etmek, helal ve haramı belirlemek te O'nun hakkıdır Çünkü O insanların rabbi, meliki, ilahıdır O'ndan başkasının rububiyet, mülkiyyet ve uluhiyyet hakkı yok ki, hüküm ve teşrii hakkı bulunsun Dünya O'nun mülküdür Allah'ın mülkündeki insanlar, onun kullarıdır O, bu ülkenin efendisi ve hakimidir, hükmetmek, yasa koymak helal ve haram kılmak O'na, dinlemek ve itaat etmek ise kullarına düşer Bu ülke vatandaşlarından biri, bu ülkenin efendisinin izni olmaksızın orada bazılarının emir ve nehiy, helal ve haram kılmak, hükmetmek ve yasa koyma hakkının bulunduğunu iddia ederse; Hakimin kullarının bazısı O'nun mülkünde O'na ortak koşmuş, yalnızca O'na ait olan yönetim ve yasama konusunda, O'nunla çatışmış olur Bundan, Kur'an, ehli kitabın şirk içinde olduğuna hükmetmiştir onları, müşrikler olarak adlandırmıştır Çünkü onlar yasama hakkını, haham ve rahiplere vermişler, onların belirledikleri haram ve helallere itaat etmişler Kur'an bunu, Meryem oğlu Mesih'e yapılan ibadete denk saymıştır Allah şöyle buyurur: Onlar Allah'ı bırakıp hahamları, papazlarını ve Meryem oğlu Mesih'i rableri olarak kabul ettiler Oysa, tek tanrıdan başkasına ibadet etmemekle emr olunmuşlardı Ondan başka tanrı yoktur Allah koştukları eşlerden münezzehtir(Tevbe, 31) Nebi (as) bu ayeti, cahiliye günlerinde hristiyan olan Adiy b Hatem etTaî'ye şöyle tefsir etmiştir: Müslüman olup Peygamberin yanına gelen Adiy'e, Efendimiz bu ayeti okudu Adiy diyor ki; hristiyanların onlara (hahamlara) ibadet etmediklerini söyledim Peygamber Efendimiz (sas): Elbette, onların haram kıldıklarını haram, helal kıldıklarını da helal kabul ettiler ve onlara tabi oldular Bu onların, onlara ibadetidir (Ahmed,Tirmizi) Bu ayet ve Rasûlullah'ın hadisinin bunu tefsiri, kim Allah'tan başkasına kötülükte itaat eder, ya da Allah'ın izin vermediği bir konuda ittiba ederse; onu bir rabb ve mabud edinmiş, Allah'a ortak koşmuş olur Bu da Allah'ın dini olan tevhide terstir İhlas kelimesinin, Lailahe illallah'ın delalet ettiği; ilahın, kendisine ibadet edilen olduğudur Allah, onların haham ve papazlarına olan itaatini, ibadet olarak isimlendirmektedir Ve onları, erbab, yani ibadette Allah'ın ortaklan olarak adlandırmaktadır İşte bu, büyük şirktir Bir mahluka itaat eden, Allah ve Rasûlü'nün koyduğu hükümden başkasına tabi olan herkes, onu böylece adlandırmasa bile, onu bir rab ve mabud edinmiştir Bir ayette Allah şöyle buyurur: Eğer onlara itaat ederseniz, müşrik olursunuz(Enam, 121) Aynı anlamda başka bir ayet ise şöyledir: Yoksa, Allah'ın dinde izin vermediği bir şeyi onlara meşru kılacak ortakları mı vardır? (Şura, 21)Kur'an ve sünnetin, Allah'tan başkasını kanun koyucu olarak kabul edip Allah'ın izni olmadığı konularda tabi olan hakkında hükmü buysa; kendisini Allah'a denk tutan, uluhiyyetin özelliklerinden olan hükmetme, kanun koyma, helal ve haram kılma hakkını ona veren hakkındaki hükmü nasıl olur?



Küçük Şirkin Çeşitleri

Büyük şirkin dışında şirkin başka tür ve çeşitleri de vardır Küçük şirk olarak adlandırılan bu şeyler, büyük günahlardandır Belki de, Allah katında diğer büyük günahlardan daha büyüktür Bunlardan bazıları:
Allah 'tan başkası adına yemin etmek
Bu, küçük şirktir Peygamber adına, Kâbei şerif adına, evliyadan biri adına, büyüklerden biri adına, vatan adına, baba, dede, vd mahlukat adına yemin etmektir Bunların hepsi şirktir Hadis'te şöyle buyurulur: Kim Allah'tan başkası adına yemin ederse kafir olur, ya da müşrik olur(Tirmizi)
Bu, yeminde, yemin edilene tazimin bulunmasından dolayıdır Oysa; tazim ve takdise layık olan sadece Allah'tır Bundan dolayı, başkası adına yemin nehy edilmiştir Peygamberimiz şöyle buyurmaktadır: Babalarınız adına yemin etmeyinKim yemin ederse, Allah adına yemin etsin veya terk etsin
İbni Mesud (ra) şöyle rivayet etmiştir: Allah adına yalan yere yemin etmek, başkası adına doğru yere yemin etmekten daha iyidir Dindeki bilinen gerçeklerden biri de, Allah adına yalan yere yemin etmek büyük günahtır Ancak, şirkin hem büyüğü,hem küçüğü sahabenin fakihlerine göre; en büyük günahtır(Allah'tan başkası adına yemin edene, ne bunu yerine getirmesi gerekir, ne de bunun bir kefareti vardır Çünkü bu, şirktir Ve şirkin, bir değeri yoktur Ona düşen ancak şudur: Allah'tan istiğfar dilemesi, Resulullah'ın (sas) dediğini demesidir: Kim Lat ve Uzza adına yemin ederse, Lailahe illallah desin(Buhari) Bu hadisin belirttiğine göre; şirkin kefareti yedirmek içirmek değil, tevhidi yenilemektir)

Halka ve ip Takmak:
Tevhid, Allah'ın kainatta koyduğu sebeplere sarılmaya karşı çıkmaz Açlığı gidermek için yemek, susuzluğa karşı su, tedavi için ilaç, savunma için silah gereklidir İnsan hastalığında doktora gider Doktor da ona bir ilaç verir ya da ameliyat veya başka bir şeyi uygun görür O da bunlara kulak verir, yerine getirir Bu, tevhidden dışarı çıkmak değildir Tevhidin karşı çıktığı, meydana gelen veya meydana geleceği sanılan bir belayı defetmek için, Allah'ın meşru kılmadığı gizli sebeplere sarılmaktır
Madeni halkalar takmak, kollara ip bağlamak bu türdendir İmam Ahmed, İmran b Husayn'den şöyle rivayet etmiştir: Peygamber Efendimiz (sas) bir adamın kolunda halka gördü Sende tunçtan bir şey görüyorum, yazıklar olsun, nedir bu, dedi Zayıflıktan deyince, o, senin ancak zayıflığını artırır, çıkar onu, üzerinde iken ölürsen, kesinlikle kurtuluşa eremezsin, buyurdu
Peygamber (sas)'in, bunun üzerinde bu derecede durmasının nedeni, şirkin türlerinden sakınmak, sahabeye bu kapının tamamen kapatılmasını öğretmek içindir Bundan dolayı, Huzeyfe b Yemame ziyaretine gittiği bir hastanın yanma girdiğinde kolunda sıtmayı önlediği söylenen bir ip görünce; onun kesilmesini istedi ve şu ayeti okudu: Onların çoğu, ortak koşmadan Allah'a inanmazlar(Yusuf, 106)

Nazar Boncuğu, Muska Takmak:
Bu da, şirkin bir çeşitidir Arapların, özellikle çocuklara taktığı bir boncuk ve muskadır Bunun onları, cinlerden koruduğu, nazar değmesini önlediğini sanıyorlardı İslâm bunu ortadan kaldırdı, koruyucu ve engelleyici olmadığım öğretti
Ahmed, Ukbe b Amir'den merfu olarak rivayet etmiştir: Kim boncuk asarsa, Allah onun işini bitirmez: Kim katır boncuğu takarsa Allah onu korumazDiğer bir rivayette ise, Boncuk takan şirk koşmuş olurBoncuk takmanın anlamı, bunun bir hayrı celb ettiğine veya bir şerri defettiğine kalbin inanmasıdır Bu, kesinlikle şirktir Çünkü, bu işte, Allah'tan başkasından zararın defedilmesini istemek vardır Allah şöyle buyurur: Allah sana bir sıkıntı verirse; O'ndan başkası gideremez Sana bir iyilik verirse başkası onu engelleyemez O, her şeye gücü yetendir (Enam, 17)
Bu boncuk türleri, camia, haraz, hicab olarak adlandırılan eşyalardır Bunları kullanmak büyük günahlardandır Gücü yeten herkesin, bunu yok etmesi vacibtir Said b Cübeyr'den rivayet edilmiştir: Kim bir insanın boncuk ve muska takmasını engellerse, bir köle azad etmiş gibi sevaba girer
Eğer bu muska, Kur'an ayetlerinden bir ayet veya Allah'ın isim ve sıfatlarından biri olursa, bu durumda bunu kullanmak nehy kapsamına girer mi? Yoksa; istisna edilip takılması caiz olur mu? Selef bu hususta ihtilaf etmiştir Bazıları ruhsat vermiş, bazıları ise menetmiştir Şu delillerden dolayı, Kur'an'dan bile olsa; her türlü muskanın kullanılmasının caiz olmadığı görüşünü tercih ediyoruz:
1Muska,boncuk konusundaki nehyin genel olmasıBu konudaki hadisler,hiçbir istisnaî durum belirtmemektedir
2Seddüzzeria (Şerre giden yolun kapatılması)Kur'an'dan olan muskanın takılmasına ruhsat verildiğinde başka şeylerin takılmasına kapı aralanmış olur Şer kapısı açıldığında, bir daha kapanmaz
3Bu, Kur'an'ın pisliklerle karşı karşıya gelmesine neden olur Çünkü, bunu takan defi hacet, cünüplük vb durumlarda bunu üzerinde bulundurur
4Bu işte, Kur'an'ı hafife alma, getirdiklerine muhalif bir tavır sergileme vardır Dosdoğru olan bu kitabı Allah, insanlara hidayet rehberi olsun, karanlıklardan nura çıkarsın diye indirmiştir, kadınlara ve çocuklara muska ve boncuk olsun diye değil

Üfürükçülük
Bu da tevhide zıt olan şeylerdendir Üfürükçülük, cahiliye araplarının kendilerinden afetleri koruduğu inancıyla; cinlerden yardım dileyerek söyledikleri bazı yabancı ve anlamsız ifadelerdir İslâm gelince bunu kaldırmıştır Bir hadis şöyledir: Üfürükçülük, muska, boncuk ve sihir şirktirSahabeden şöyle rivayet edilmiştir: Abdullah b Mesud (ra) hanımının boynunda bir ip görünce bunun ne olduğunu sordu Beni sıtmadan koruyan okunmuş bir iptir, cevabını verdi Çekip kopardı ve attı Sonra şöyle dedi: Abdullah'ın ailesi şirkten uzaktır Rasulullah'ın şöyle dediğini işittim: Üfürükçülük, muskacılık ve sihir şirktirKadın gözüm seyriyordu, falan yahudiye gittim, üfürünce geçtidedi Abdullah, bu şeytanın işidir, karşılığını verdi Şeytan bunu eliyle yapıyor Okuyup üflediğinde şunu söyleseydin sana yeterdi: Ey insanların Rabbi! Bu darlığı kaldır, şifa ver, şifa veren sensin Şifan öyle bir şifadır ki, ondan başka şifa yoktur Ve o hiçbir hastalığın izini bırakmaz
Haram olan okuyup üfleme, içinde Allah'tan başkasından yardım isteme bulunan veya küfür ya da şirk bulunan, arap dilinden başka bir dilde yapılmış olanıdır Bunun dışındaki okuyup üflemenin bir zararı yoktur Sahihi Müslim'de, Avf b Malik'in şöyle dediği rivayet edilmiştir: Cahiliyyede üfürükçülük yapıyorduk Rasulullah'a, bunun hakkında ne diyorsun, dedik Yaptığınızı bana gösterin, şirk bulunmayan okuyup üflemede bir beis yokturSuyutî diyor ki, şu üç şart bulunursa, okuyup üflemenin caiz olduğu hususunda ulemanın ittifakı vardır:
1 Allah'ın kelamı, isimleri veya sıfatlarıyla olması
2 Arapça ve anlaşılır bir şekilde olması
3 Gerçekte bunun bir etkisinin bulunmadığına,bunun Allah'ın takdiriyle olduğuna inanılması
Hadiste zikredilen sihir, erkeğin kadını, kadının da erkeği sevmesi için yapılan sihirdir


Büyücülük:
İslâm'ın yasakladığı şirkin başka bir çeşidi de büyüdür Büyü, hayal ve vehmin bir türüdür Büyü, üfürükçülük, düğüm bağlama bu türdendir Allah'ı bırakıp, cin, şeytan ve yıldızlardan yardım dileme bulunduğundan dolayı şirktir Hadiste şöyle buyurulu yor: Kim bir düğüm bağlar ve üfürürse; sihir yapmıştır Kim de sihir yaparsa, şirk koşmuş olur
Bu İslâm'da ve diğer semavî dinlerde büyük günahlardandır Musa'nın (as) diliyle Kur'an'da şöyle denilmektedir: Sihirbaz nereden gelirse gelsin başarı kazanamaz(Taha, 69)Yaptığınız sihirdir Ancak Allah onu boşa çıkaracaktır Allah fesad edenlerin işini elbette düzeltmez
(Yunus, 81)Peygamber Efendimiz bunu, şirkten sonra, helak edici yedi şeyden biri olarak saymıştır
Kur'an bize, sihrin ve onu yapanların şerrinden Allah'a sığınmayı öğretmektedir:Düğümlere nefes eden büyücülerin şerrinden (Allah'a sığınırım)(Felak, 4) Büyücüler, büyü yapmak istedikleri zaman ip bağlarlar, her düğüme üflerler, ki istedikleri olsun
Selef imamların çoğu, büyü yapanın kafir, büyünün de küfür olduğu görüşündedir Malik, Ebu Hanife, Ahmed bu görüşte olanlardandırBirçok sahabeden rivayet edildiğine göre; büyücünün cezası kılıçla öldürülmektir Buhari'de, Bicale b Abde'nin şöyle dediği rivayet edilmiştir: Ömer b Hattab, büyücü kadın ve erkeklerin öldürülmelerini emretti Biz de üç tanesini öldürdükMüminlerin annesi Hafsa (ra) ve sahabeden Cendeb (ra) den büyücünün öldürülmesi hakkında sahih rivayet vardır Sihrin kendisinin haram olduğu gibi, bunu tasdik eden, bu işte çalışan ve katkısı bulunan bu günaha ortaktır Efendimiz (sas) buyurmuştur: Üç kişi cennete girmeyecektir: Sürekli içki içen, sihri teyid eden, sılayı rahmi kesen ( Ahmed ve İbni Hibban)

Müneccimlik:
Büyünün bir çeşidi de müneccimlik diye bilinen şeydir Burada kastedilen ve bunu yapanların da zannettikleri şey, gelecekte meydana gelecek, özel ve genel olayları yıldız aracılığıyla, onlara bakarak haber vermektir Bu büyünün bir çeşitidir Hadiste şöyle buyurulmuştur: Kim yıldızlarla haber vermeye çalışırsa, büyüyle haber vermiş olur(Ebu Davud)
Bu hadis, astronomi ilmi, yıldızların uzaklığını, yerlerini, yörüngelerini, gözlem ve araçlarla inceleyen ilim, hakkında değildir Bu, ilmi felek (astronomi)tir Bu, ilkeleri, kuralları ve araçları olan bir ilimdir Ancak bu hadis, bu ilmi küfre götürecek şekilde, gaybı bildiğini iddiasıyla ki, gayb bilgisine sadece Allah'ın sahip olmasından dolayı şirke düşülmüş olmaktadır öğrenen hakkındadır

Tivele, Büyü ve Şirktir:
Bu, eskiden büyücüler arasında yaygın olan bir büyü türüdür Harf, kelime vb bazı şeyleri yorumlamaktan ibarettir Bununla kadının erkeği, erkeğin de kadını sevdirilmesi hedeflenmektedir Daha önce şöyle bir hadis zikretmiştik: Okuyup üfleme, muska ve sihir şirktir

Kahin ve Falcılar:
Kahin ve falcı, müneccim gibidir Kahin gelecekte olacak ve insanın içindekilerden haber veren kişidir Falcı da, kahin, müneccim ve rammel gibi gaybı bildiğini iddia eden kimsedir İster gelecek için kehanette bulunsun, isterse insanın içindekiler içinİsterse de cinlerle ilişki kurarak, bakarak, kumu çiziktirerek, fincana bakarak
Müslim, Sahihinde Nebi'nin (sas) şöyle dediğini rivayet etmektedir: Kim bir falcıya gidip bir şey sorar ve ona inanırsa, kırk namazı kabul olmazEbu Davud'un rivayet ettiği bir hadiste ise; kim bir kahine gider ve onun söylediklerini tasdik ederse, Muhammed'e indirileni inkar etmiş olurBunun nedeni, Muhammed (sas)'e indirildiğine göre; gaybı Allah'tan başkasının bilemeyeceğidir Allah şöyle buyurur: Göklerde ve yerde gaybı Allah'tan başka bilen yoktur, de(Neml, 65)Gaybın anahtarları O'nun katındadır Onları ancak O bilir (Enam, 59)Gaybı bilen Allah, gayba kimseyi muttali kılmaz Ancak peygamberlerden, bildirmek istediği bunun dışındadır(Cin, 2627)O kadar ki; Peygamber Efendimiz, vahiy aracılığıyla, Allah'ın kendisine bildirdiğinin dışında, gaybı bilmiyordu Bundan dolayı, ona şöyle hitap etmektedir: De ki: Allah'ın dilemesi dışında ben kendime bir fayda ve zarar verecek durumda değilim Gaybı bilseydim daha çok iyilik yapardım ve bana kötülük de gelmezdi Ben sadece, inanan bir milleti uyaran ve müjdeleyen bir peygamberim(A'raf, 188)Büyücü ve kahinlerin yardım istedikleri cinler, gayb bilgisini elde etmeye güçleri yetmez Kur'an, Süleyman'ın (as) ölümünü, cinlerin bilmediklerini zikretmektedir: O, ölü olarak yere düşünce, ortaya çıktı ki, şayet cinler gaybı bilmiş olsalardı, alçak düşüren bir azab içinde kalmazlardı( Sebe, 14) kahin ve falcıları, gaybı bildikleri zannıyla tasdik etmek, Allah'ın açık ayetlerle indirdiğini inkardır Onlara gitmenin, din adına yaptıkları fecaati tasdik etmenin hükmü bu ise; kahin ve falcıların kendi durumları ne olur? Din onlardan uzak olduğu gibi, onlar da dinden uzaktır Bir hadis şöyledir: Uğursuzluk yapan, uğursuzluğa yol açan, kahinlik yapan ve buna neden olan, büyü yapan ve büyüye yol açan bizden değildir(Bezzar)

Allah'tan Başkasına Adakta Bulunmak:
Bu da bir şirktir Kabir ve ölülere adakta bulunmak gibi Bu, adağın ibadet ve kurbet (yakınlık) olmasından dolayıdır İbadetin ise, Allah'tan başkasına yapılması caiz değildir Allah şöyle buyurur: Sarfettiğiniz harcı ve adadığınız adağı şüphesiz Allah bilir Zalimlerin hiçbir yardımcısı yoktur(Bakara, 270)Ayetteki zalimlerden maksat, müşriklerdir Şirk, büyük bir zulümdür Allah'tan başkasına ibadete yönelen kesinlikle şirke düşmüş olur
Bazı alimler şöyle diyor: Çoğu avamda gördüğümüz adak, kaybolan bir insan, bir hasta veya bir ihtiyaç içinde olanın bazı salih insanların kabirlerine gitmesi şeklinde yapılan adaktır Orada şöyle der: Ey falan efendi! Eğer Allah kaybolanı geri döndürürse veya hastam şifa bulursa ya da ihtiyacım giderilirse, sana bu kadar altın veya bu kadar yiyecek ya da şu kadar mum ve yağ!
Şu delillerden dolayı bu adak batıldır:
1 Çünkü bu, bir mahluka yapılan adaktır Bu ise; caiz değildir Bu ibadettir İbadet mahluka yapılmaz
2 Adakta bulunulan ölüdür Ölünün yapabileceği bir şey yoktur
3 Bunu yapan, Allah'tan başkasının, ölünün, hayata yaptırımı olduğunu zannetmektedir Bu inanç küfürdür
Görüldüğü gibi, para, mum, yağ vb şeyler alıp bunları evliyanın mezarlarına yakınlık olsun diye götürmek müslümanların icmasıyla haramdır Bu tür adak, haram olduğuna göre, bunun yerine getirilmesi gerekmez Üstelik, şu üç delilden dolayı caiz olmaz:
1 Yapılan bu iş, Peygamberimizin emrine muhaliftir Şöyle buyurur:Kim, bizde olmayan bir iş yaparsa, bu merduddur (reddedilir)(Müslim)
2 Allah'tan başkasına adakta bulunmak şirktirŞirkin bir değeri yoktur Bu, yaratıklar adına yemin etmek gibidir Yerine getirilmesi gerekmez Kefareti de yoktur Şeyhu'lİslâm İbni Teymiyye'nin dediği gibi, ancak istiğfar gerekir
3Temelinde günah bulunan bir adaktır Sünnetin belirttiğine göre, içinde günah ve şirk bulunan adağın yerine getirilmesi gerekmez Tersine yerine getirilmemesi gerekir Sahihi Buhari de Hz Aişe'den (ra) merfu olarak rivayet edilmiştir: Kim Allah'a itaat etmek için adakta bulunmuşsa, itaat etsin, kim de Allah'a isyan etmek için adakta bulunmuşsa, isyan etmesin
Sabit b Dahhak'tan rivayet edilmiştir: Bir adam, Buvane'de bir deve kesmeyi adamıştı Bunu, Efendimize sordu Şöyle dedi: Orada ibadet edilen bir cahiliye putu var mı? Hayır, dediler Orada, bayram yapıyorlar mı? diye sorduğunda, yine hayır, dediler O zaman, Peygamber (sas) buyurdu: Adağını yerine getir Allah'a isyanda ve hiçbir şeye güç yetiremeyen insanoğluna yapılan adak yerine getirilemez

Allah'tan Başkasına Kurban Kesmek:
Şirkin başka bir çeşidi de Allah'tan başkası için kurban kesmektir Tanrılarına ve putlarına kurban kesmek bütün arap toplumunun adetiydi İslâm, bunu kaldırdı Allah'tan başkası adına kesilenler haram kılındı(Maide, 30)'' Yani, Allah'ın ismi dışında put vb şeylerin ismi anılarak kesilen hayvanlar, ibadet, tazim ve kutsamak için taş, ağaç vb putlara kesilen hayvanlar haramdır Çünkü kesme işi ancak Allah için olur Bundan dolayı Allah, Resûlüne namazını Allah için kılmasını,kurbanı da yine Allah için kesmesini emreder:Allah için namaz kıl ve kurban kes(Kevser, 2)Aynı şekilde, O'nun yolunun namazında ve ibadetinde, onlarınkine zıt olduğunu müşriklere ilan etmesini emreder: De ki namazım, ibadetlerim, hayatım ve ölümüm alemlerin Rabbi içindir O'nun hiç bir ortağı yoktur, böyle emrolundum(Enam, 162163)Buradaki ibadet, yakınlık niyeti ile kurban kesmektir
Hz Ali'den rivayet edilmiştir: Rasulullah (sas) bana dört şey söyledi: Allah'tan başkasına kurban kesene Allah lanet etsin, anne babasına lanet edene Allah lanet etsin, bir suçlu saklayıp koruyana Allah lanet etsin, tarla, arsa vb şeylerin sınırını değiştirene de Allah lanet etsin(Müslim)
Tarık b Şihab'dan rivayet edilmiştir Allah Rasûlü (sas) şöyle buyurdu: Bir insan cennete bir sinekten dolayı girdi Başka biri de cehenneme, sinekten dolayı girdi Bu nasıl olur, ey Allah'ın Rasûlü dediler İki adam, putu bulunan bir millete uğradılar Bu puta bir şeyin kurban edilmesi gerekiyordu Biri diğerine, benim keseceğim bir şey yok, dedi Ona sinek bile olsa bir şey kes dediler O da tuttu bir sinek kesti Cehennemlik oldu Diğerine de, bir kurban kes, dediler Ben Allah'tan başkasına kurban kesmem, dedi Başım vurdular Ve cennetlik oldu(Ahmed)
Peygamber (sas), bu mümin kişiyi övdü Cennete girdiğini haber verdi Çünkü o, ölüme sabretmiş, Allah'tan başkasına kurban kesmeye razı olmamıştı Çünkü sorun, çok boyutluydu Bugün Allah'tan başkasına sineği kurban eden, yarın da deveyi kurban edebilirdi
İslâm tevhide ve şirkten kaçınmaya o kadar önem vermiştir ki; Allah'tan başkasına kurban kesilen bir yerde, Allah (cc) için kurban kesilmesini yasaklamıştır Sabit b Dahhak'ın Buvane'de bir deve kesmeyi adayan adam hakkında rivayet ettiği hadis bunu göstermektedir

Uğursuzluğa İnanma Şirktir:
Şirkin bir başka çeşidi de uğursuzluğa inanmaktır Bu, duyulan ve görülen bazı şeyleri uğursuz saymaktır Niyet ettiği yolculuk, evlenme, ticaret vb şeylerden, bundan dolayı vazgeçmektir İhlasla Allah'a (cc) tevekkül etmediği, O'ndan başkasına yöneldiği ve kalbinde uğursuzluğa itikad bulunduğundan dolayı şirke düşmüş olur
İmam Ahmed, Peygamber'in (sas) şöyle dediğini rivayet etmiştir: Kim, uğursuzluğa inandığından dolayı, işinden vazgeçerse, şirk koşmuş olur Bunun kefareti nedir, dediklerinde, şöyle söylemendir buyurdu: Allah'ım! Senin hayrından başka hayır yoktur Senin uğursuzluk olarak bildirdiğinden başka da uğursuzluk yoktur Senden başka tanrı da yoktur
İnsanın nefsindeki bazı tedirginlik ve tereddütlerin bir zararı yoktur Allah'a tevekkül ederek onun yolunda yürürse; uğursuzluk onu, niyet ve amacından alıkoyamaz Ebu Davud ve Tirmizi, İbni Mesud'dan (ra) merfu olarak rivayet etmişlerdir Uğursuzluk şirktir, uğursuzluk şirktir Bizden değildir Bunu ancak Allah'a tevekkül yok edebilir
Bizden değildir, ancakın anlamı, beşerî zayıflığın gereği olarak kalbinde bir şey kalırsa, bu istisnadır Allah, kendisine yapılan tevekkülden dolayı, bunları onun kalbinden söküp alır Allah'a tevekkül eden kimseye, O yeter(Talak, 3)
Uğursuzluğun karşıtı, fe'l uğura inanmakdır İnsanın duyduğu bir söze, gördüğü bir şeye binaen, hayırlı bir şeyin olacağını sanmasıdır Efendimiz (sas) güzel uğuru severdi Şöyle buyurdu: Uğur (fe'l) hoşuma gidiyor O nedir, diye sorulduğunda, güzel sözdür, karşılığını verdi
Buna bir örnek verelim: Hasta bir adamın, başka birini şöyle derken duymasıdır: Ey sağlam kişi Bundan dolayı, bu insan bir hayır umar Bu, güzel bir şeydir Çünkü geniş emel ve Allah hakkında hüsnü zan beslemeye çağrıdır Uğursuzluk ise, Allah (cc) hakkında suizan ve boşu boşuna başkasından bir şey beklemektir

Yusuf el Kardavi

 

Similar threads

Şirkten Kaçınmak Şirk, kısa tarifiyle Allah'ın yanında O'ndan başka bazı varlıkları da ilah kabul etmektir Bu tarifin üzerine, kimi insanlar, aslında şirk içinde olmalarına rağmen biz Allah'tan başka ilah tanımıyoruz kidiyebilir Bu, onların şirkin ne olduğunu anlamamış olmalarından...
Cevaplar
0
Görüntüleme
121
Endâdkelimesi, niddin çoğuludur Nidd: Misil, denk, eş, benzer demektir İster tapınılsın veya tapınılmasın ilah yerine konan, tanrı olarak benimsenen Allah'ın dışındaki şeylere denir Birbiriyle çekişen, tartışan ortaklar için de bu kelime kullanılır Kur'ânı Kerim'de Endâd Kavramı: Kur'anı...
Cevaplar
0
Görüntüleme
128
Değerli kardeşimiz; Hayatı boyunca şirk üzerinde yaşamış ve bu şekilde ölmüş insanların ebedi olarak Cehennemde kalacağı Kuranı Kerimde ifade buyurulmuştur Bununla beraber şirke düşüpte daha ölüm kendisine gelmeden iman edip tevbe edenlerin affolunacağı, imanının kabul olacağı Kuranı Kerimde...
Cevaplar
0
Görüntüleme
92
Geri dönmek, geri istemek, eski haline dönmek anlamındaki irtidadmastarının ismi faili Istılahta ise, müslüman olduktan sonra, Islâm'dan dönüp başka bir dine giren veya dinsizliği tercih eden kimseler için kullanılan bir akaid terimi Dinden çıkma olayına da riddetdenir Müslümanın dinden çıkıp...
Cevaplar
0
Görüntüleme
134
Euzü Billahimineşşeytanirracim Bismillahir Rahmanir Rahim totem yapmayın dua edin evet bildiğiniz gibi son zamanlarda çok revaçta bu totem yapmak özelliklede futbol takımlarının taraftarları arasında çeşitli versiyonları variki eli birleşik hale getirip baş parmakları kaldırmak sonrada...
Cevaplar
0
Görüntüleme
172
858,500Konular
982,369Mesajlar
32,972Kullanıcılar
estergon37Son üye
Üst Alt