Türkiye'nin en güncel forumlardan olan forumdas.com.tr'de forumda aktif ve katkısı olabilecek kişilerden gönüllü katkıda sağlayabilecek kişiler aranmaktadır.
Ürtiker halk arasında yaygın bilinen ismiyle kurdeşen, toplulukta sık görülen cilt illetlerinin başında geliyor. Kızaran, kabaran, kaşıntı yapan döküntülerle gelişen hastalık, bilhassa alerjik bünyeli bireylerde daha sık görülüyor. Birtakım önemli illetlerin belirtileri ile benzeri özellikler gösteren ürtikerde yanlışsız tanı ve tedavi ehemmiyet taşıyor.
Aniden başlayan kaşıntılar kronik hale gelebiliyor
Ürtikerin, akut ve kronik olmak üzere iki tipi bulunmaktadır. Akut tabloda döküntüler 15-20 dakika içinde çoklukla kaybolur. Velev hasta, sabah hastaneye gittiğinde hiçbir iz kalmamış olabilir. Ama bu döküntüler kimi vakit o denli kaşıntılı olur ki kişinin iş ve kişisel hayatı sekteye uğrar ve sıkıntılar yaşanabilir. 6 haftayı geçmiş olan ürtiker kronik olabilir. Döküntüleri kısa vadede ortadan kaldırmak mümkün olabildiği üzere devir hengam inatçı olabilir. Antihistaminik ilaçlarla hastanın hayatına devam etmesi sağlanabilir.
Döküntüler ağız içinde görülmeye başlarsa…
Ürtikerin yol açtığı döküntüler, saçlı deri dahil, vücudun her yanında görülebilir. Fakat en kıymetlisi ağız içi ve teneffüs yollarıdır. Bu türlü bir tabloda, hasta teneffüs kasveti ile acile gelir. Hastanın adrenalin üzere şahsi bir grup ilaçlarla konforlu teneffüs sağlayabilmesi için muayyen tedaviler verilir. Bu pratiklerin hanede yapılması ya da önlenmesi mümkün değildir. Bu nedenle döküntüler oral mukozaya yani ağız içi ve dudak etrafına sıçrarsa ve teneffüs problemi olursa hengam kaybedilmeden doktora gidilmelidir.
Gerilim, hastalık gelişiminde değerli rol oynuyor
Ürtiker, umumide alerjisi olan şahıslar arasında yaygın olmakla birlikte, alerjisi olmayan bireylerde de görülebilmektedir. Alerjiye ek olarak; tiroid, mide-bağırsak illetleri, kolejen doku marazlarının birinci semptomları olabilir. Ürtikerin bir gayrı değerli nedeni de gerilimdir. Bir kişi vücudunda kızaran, kabaran, kaşıntı yapan ve sonra da kaybolan döküntüler görüyorsa derhal doktora başvurmalı ve nedenini öğrenmelidir. Hastadan alınan kan, idrar ve dışkı testleri ile ürtikere neden olabilen illetler tespit edilip, hastaya ek tedavi verilebilir.
Nedeni bilinmeyen ürtiker tedavisinde ruhsal destek kıymetli
Ürtiker tedavisi, hastanın durumuna nazaran değişir. Hastaya, akut ve kronik ürtiker teşhisi konmasının akabinde tedavide birinci seçenek olarak antihistaminik ilaçlar devreye girer. Şayet şikayetler artarak devam ederse steroid yani kortizon tedavisi başlanabilir. Hastanın tetkiklerinde rastgele bir mesele tespit edilmezse ve klinik tablo 6 haftayı da geçmiş ise “Kronik idiopatik ürtiker” yani nedeni görünür olmayan ürtiker teşhisi konulur. Bu durumda tıbbi tedaviye ek olarak psikiyatristten yardım alınabilir.
Şikayetler azalınca ya da geçince tedavi bırakılmamalı
Ürtiker tedavisi uzun solukludur ve ilaçlar, “döküntüler geçti denilerek” asla bırakılmamalıdır. Şayet ilaçlar, 3 gün kullanılıp bırakılırsa ürtiker, daha şiddetli bir biçimde geri dönebilir. Bu nedenle hastaya umumide aylık tedaviler verilir, iyileşse bile tedaviyi bırakmaması ve tekrar doktora başvurması gerektiği söylenir. Belirtiler azalmışsa tedavi, tabip tarafından basamak basamak azaltılarak sonlandırılır. Lakin şikayetler hala devam ediyorsa süreç 2-3 ay, velev daha çokça uzayabilir.
Ürtiker hastalarının adım adım dikkat etmesi gerekenler
· Ürtikeri aktive eden alerjen azıklar tüketilmemelidir. Bilhassa çilek, yumurta sarısı, fındık, fıstık, çikolata ve deniz eserlerinden uzak durulmalıdır.
· Kişi hayatındaki değişiklikleri çok yeterli not etmelidir. Banyodaki sabun, şampuan, cilde uygulanan topikal birtakım unsurlar ürtikeri tetikliyorsa kaçınılmalıdır.
· Çamaşırlar, deterjan artıklarının kalmaması için çift durulanmalıdır.
· Çamaşır yıkarken yumuşatıcı asla kullanılmamalıdır.
· Banyoda cilt rahat bırakılmalı, kese ya da lif yapılmamalıdır.
· Teneffüs yoluyla giren alerjenler açısından tozlu ortamlarda bulunulmamalıdır.
Aniden başlayan kaşıntılar kronik hale gelebiliyor
Ürtikerin, akut ve kronik olmak üzere iki tipi bulunmaktadır. Akut tabloda döküntüler 15-20 dakika içinde çoklukla kaybolur. Velev hasta, sabah hastaneye gittiğinde hiçbir iz kalmamış olabilir. Ama bu döküntüler kimi vakit o denli kaşıntılı olur ki kişinin iş ve kişisel hayatı sekteye uğrar ve sıkıntılar yaşanabilir. 6 haftayı geçmiş olan ürtiker kronik olabilir. Döküntüleri kısa vadede ortadan kaldırmak mümkün olabildiği üzere devir hengam inatçı olabilir. Antihistaminik ilaçlarla hastanın hayatına devam etmesi sağlanabilir.
Döküntüler ağız içinde görülmeye başlarsa…
Ürtikerin yol açtığı döküntüler, saçlı deri dahil, vücudun her yanında görülebilir. Fakat en kıymetlisi ağız içi ve teneffüs yollarıdır. Bu türlü bir tabloda, hasta teneffüs kasveti ile acile gelir. Hastanın adrenalin üzere şahsi bir grup ilaçlarla konforlu teneffüs sağlayabilmesi için muayyen tedaviler verilir. Bu pratiklerin hanede yapılması ya da önlenmesi mümkün değildir. Bu nedenle döküntüler oral mukozaya yani ağız içi ve dudak etrafına sıçrarsa ve teneffüs problemi olursa hengam kaybedilmeden doktora gidilmelidir.
Gerilim, hastalık gelişiminde değerli rol oynuyor
Ürtiker, umumide alerjisi olan şahıslar arasında yaygın olmakla birlikte, alerjisi olmayan bireylerde de görülebilmektedir. Alerjiye ek olarak; tiroid, mide-bağırsak illetleri, kolejen doku marazlarının birinci semptomları olabilir. Ürtikerin bir gayrı değerli nedeni de gerilimdir. Bir kişi vücudunda kızaran, kabaran, kaşıntı yapan ve sonra da kaybolan döküntüler görüyorsa derhal doktora başvurmalı ve nedenini öğrenmelidir. Hastadan alınan kan, idrar ve dışkı testleri ile ürtikere neden olabilen illetler tespit edilip, hastaya ek tedavi verilebilir.
Nedeni bilinmeyen ürtiker tedavisinde ruhsal destek kıymetli
Ürtiker tedavisi, hastanın durumuna nazaran değişir. Hastaya, akut ve kronik ürtiker teşhisi konmasının akabinde tedavide birinci seçenek olarak antihistaminik ilaçlar devreye girer. Şayet şikayetler artarak devam ederse steroid yani kortizon tedavisi başlanabilir. Hastanın tetkiklerinde rastgele bir mesele tespit edilmezse ve klinik tablo 6 haftayı da geçmiş ise “Kronik idiopatik ürtiker” yani nedeni görünür olmayan ürtiker teşhisi konulur. Bu durumda tıbbi tedaviye ek olarak psikiyatristten yardım alınabilir.
Şikayetler azalınca ya da geçince tedavi bırakılmamalı
Ürtiker tedavisi uzun solukludur ve ilaçlar, “döküntüler geçti denilerek” asla bırakılmamalıdır. Şayet ilaçlar, 3 gün kullanılıp bırakılırsa ürtiker, daha şiddetli bir biçimde geri dönebilir. Bu nedenle hastaya umumide aylık tedaviler verilir, iyileşse bile tedaviyi bırakmaması ve tekrar doktora başvurması gerektiği söylenir. Belirtiler azalmışsa tedavi, tabip tarafından basamak basamak azaltılarak sonlandırılır. Lakin şikayetler hala devam ediyorsa süreç 2-3 ay, velev daha çokça uzayabilir.
Ürtiker hastalarının adım adım dikkat etmesi gerekenler
· Ürtikeri aktive eden alerjen azıklar tüketilmemelidir. Bilhassa çilek, yumurta sarısı, fındık, fıstık, çikolata ve deniz eserlerinden uzak durulmalıdır.
· Kişi hayatındaki değişiklikleri çok yeterli not etmelidir. Banyodaki sabun, şampuan, cilde uygulanan topikal birtakım unsurlar ürtikeri tetikliyorsa kaçınılmalıdır.
· Çamaşırlar, deterjan artıklarının kalmaması için çift durulanmalıdır.
· Çamaşır yıkarken yumuşatıcı asla kullanılmamalıdır.
· Banyoda cilt rahat bırakılmalı, kese ya da lif yapılmamalıdır.
· Teneffüs yoluyla giren alerjenler açısından tozlu ortamlarda bulunulmamalıdır.
