iltasyazilim
FD Üye
Şadi Eren (Doç Dr)
Kuranı Kerim'deki, Şeytanın hilesi çok zayıftırayeti, şeytanın hile ve tuzaklarının zayıflığına dikkat çeker (Nisa suresi, 76) Pek çok ayet de şeytanın insanlar üzerinde bir yaptırım gücü (sultası) olmadığını bildirir (Mesela, İbrahim suresi, 22, Hicr suresi, 42; Nahl suresi, 99; İsra suresi, 65; Sebe suresi, 21)
Bu durum, insanın sorumluluğu açısından son derece önemlidir Eğer şeytan, böyle bir güce sahip olsaydı, o zaman insanlar Ya Rabbi, sen bize şeytanı musallat ettin O da bizim irademizi elimizden aldı Bize bu günahları zorla yaptırdışeklinde Allah'ın huzurunda özür beyan ederlerdi Halbuki, şeytanın yaptığı sadece vesvese vermekten, çirkinlikleri, günahları güzel göstermekten ibarettir İnsan, isterse bu vesveseye uyar, günahkar olur; isterse uymaz, Allah katında derece kazanır
Şeytanla mücadelenin esası, onun direktiflerine muhalefettir Onun için bu düşmanı iyi tanımak gerekir Kalbine gelen ilhamın, şeytandan mı, yoksa melekten mi geldiğini ayırt edemeyenler, çoğu kere şeytanın vesvesesine aldanırlar İnsanın kalbi, melek ve şeytan ilhamlarının bir çarpışma alanıdır
Ehli iman, bu çarpışmada Allah'a sığınarak şeytanın vesveselerinden kurtulmalıdır: Şeytandan sana bir dürtü (vesvese) gelirse, hemen Allah'a sığın Çünkü O, işitendir, bilendir Takva sahipleri, kendilerine şeytandan bir vesvese dokunduğunda, tezekkür ederler (düşünürler, Allah'ı anarlar, azabını hatırlarlar) O zaman artık onlar, gerçekleri görenler haline gelirler(A'raf suresi, 200201) Böylece ehli iman, Allah'ın himayesindedir Şeytan onlara vesvese verse bile, hemen Allah'ı anmak, azabını hatırlamakla kendilerine gelirler, şeytana aldanmazlar Vesveseden kurtulup, gerçekleri görürler
Kuranı Kerim'deki, Şeytanın hilesi çok zayıftırayeti, şeytanın hile ve tuzaklarının zayıflığına dikkat çeker (Nisa suresi, 76) Pek çok ayet de şeytanın insanlar üzerinde bir yaptırım gücü (sultası) olmadığını bildirir (Mesela, İbrahim suresi, 22, Hicr suresi, 42; Nahl suresi, 99; İsra suresi, 65; Sebe suresi, 21)
Bu durum, insanın sorumluluğu açısından son derece önemlidir Eğer şeytan, böyle bir güce sahip olsaydı, o zaman insanlar Ya Rabbi, sen bize şeytanı musallat ettin O da bizim irademizi elimizden aldı Bize bu günahları zorla yaptırdışeklinde Allah'ın huzurunda özür beyan ederlerdi Halbuki, şeytanın yaptığı sadece vesvese vermekten, çirkinlikleri, günahları güzel göstermekten ibarettir İnsan, isterse bu vesveseye uyar, günahkar olur; isterse uymaz, Allah katında derece kazanır
Şeytanla mücadelenin esası, onun direktiflerine muhalefettir Onun için bu düşmanı iyi tanımak gerekir Kalbine gelen ilhamın, şeytandan mı, yoksa melekten mi geldiğini ayırt edemeyenler, çoğu kere şeytanın vesvesesine aldanırlar İnsanın kalbi, melek ve şeytan ilhamlarının bir çarpışma alanıdır
Ehli iman, bu çarpışmada Allah'a sığınarak şeytanın vesveselerinden kurtulmalıdır: Şeytandan sana bir dürtü (vesvese) gelirse, hemen Allah'a sığın Çünkü O, işitendir, bilendir Takva sahipleri, kendilerine şeytandan bir vesvese dokunduğunda, tezekkür ederler (düşünürler, Allah'ı anarlar, azabını hatırlarlar) O zaman artık onlar, gerçekleri görenler haline gelirler(A'raf suresi, 200201) Böylece ehli iman, Allah'ın himayesindedir Şeytan onlara vesvese verse bile, hemen Allah'ı anmak, azabını hatırlamakla kendilerine gelirler, şeytana aldanmazlar Vesveseden kurtulup, gerçekleri görürler