Forumda yenilikler devam etmektedir , çalışmalara devam ettiğimiz kısa süre içerisinde güzel bir görünüme sahip olduk daha iyisi için lütfen çalışmaların bitmesini bekleyiniz. Tıkla ve Git
x

Sevgi Nedir?

Sevgi Nedir?

iltasyazilim

FD Üye
Katılım
Ara 25, 2016
Mesajlar
0
Etkileşim
17
Puan
38
Yaş
36
F-D Coin
14
Sevgi Nedir?


Kişi sevdiğiyle almak ister! Sevdiğinin hâliyle hâllenir… Sevgisi dek, onunla yaşar! Sevginin ne olduğunu tam olarak bilemediğimiz için, genelde, “alkış ile “sevgiyi birbirine karıştırırız

“Beğeni yanında “sahip olma arzusuyla açığa çıkar!Bir nesneden hoşlandığında, beğendiğin şeye sahip elde etmek ve üstünde tasarruf olabilmek arzusuyla yaşarsın… Bu tüm mahlukatta çok yaygın bir duygudur! Kimi, beğendiğini cebine sokar; kimi beğendiğine tasma takıp yanına taşıyarak onunla hava atmak ister; kimi yakalayıp inine sürükler… Her mahlûk yaradılış fıtratına kadar, beğendiği üstünde biriktirmek ister

“Hoşlanmak ise bundan çok farklıdır…

Sevince, sadece sevdiğin için yaşamak istersin! Sadece yanına edinmek, sadece onun edinmek, sadece onun şımartma aldığıyla tutku alıp, sevmediğinden firar etmek istersin! Sevdiğin öylesine sarmıştır aklını, fikrini, ruhunu oysa, her şey sana, onu hatırlatır; yanına iken bile onun içinde olmak istersin!… Yakın Olma bile uzaktan kazanç sana!… Sen kaybolursun, sende; sevdiğin kalır sadece, beyninde! Onun bakışıyla bakar, onun değerlendirmesiyle değerlendirir, onun diliyle konuşmaya başlarsın! Gözün ondan başkasını görmez, kulağın ondan başkasını duymaz, elin ondan başkasına uzanmaz olur!

Her lahza sana sahip olmasını; varlığının, tasarrufunun her lahza üstünde olmasını, her lahza seni kucaklamasını istersin!… Fiziksel yakın olma bile, korkunç mesafe gibi kazanç sana; ve onunla tek bir karoser, tek bir ruh, tek bir şuur olmayı dilersin!

Sevgi, fıtratın müsait ise, sevdiğinde yok edesiye yakar seni; ve gün kazanç kaşındagözünde, yüzündedilinde sevdiğini görürler de, “sen o olmuşun derler!

Beğenen sahip elde etmek ister…

Seven ise sevdiğinde yok olur; feda eder her şeyi sevdiği uğruna!

Bazılarının da sevgi kokusu sürülür üstüne; “aşığım sanır! Fakat sevdiği uğruna, fedakarlık etmeye gelince sıra, o koku siliniverir üzerinden “kopamama sabunuyla! Parasından kopamaz… Mevkiinden kopamaz… Yakınlarından kopamaz… İçinde yaşadığı ortamın güzelliklerinden kopamaz… “Etraftan kopamaz! Derken kusurlar belirmeye başlar sevdiğini sandığının üstünde… Eksiklikler görmeye başlar, yetersizlikler görmeye başlar… Bunlar önce acınacak şey duygusuna dönüştürür sevgisini; uzakta acıyarak seyretmeye başlar… Sonra tatlı bir anıya dönüşür, sevgi sandığı duyguları! Bu tecrübe gösterir ama, onun fıtratında sevgi programı yoktur! Beğeniyi, sevgi sanmıştır!

Uzaklaştırma ondan gelmemiş de, karşısındakinden gelmişse, bu defa “nefret edilen şeye döner “beğeni; ondan intikam alma duygusu gelişir içinde; ve vicdanla intikam dalgaları arasında bir o yandan bir bu yana sürüklenir durur; terkedilmişliğin, uzaklaşmanın, layık olmadığını yaşamanın sanısı içinde!

Ama yalnızca, fıtratında olmayan reel sevginin sonuçlarını yaşamaktadır! Cüzdanı için, güzelliğiyakışıklılığı için, kendisine güzel gelen huyları için, mevkiikoltuğu için, ilmi için beğenmiştir; sevdiğini sanmış; sahip olamayınca da arzusuna erişememenin düş kırıklığı içinde kopmuş; yalnızca çıkarları doğrultusunda yaşamayı tercih etmiştir…

Seven ise göze almıştır kopmayı… Dışlanmayı… Paradanpuldan, namdan nişandan, dosttan akrabadan uzaktan kalmayı…

Fıtratından gelir sevgi! Kulluğu hoşlanmak üzeredir! Onunla, sevmeyi yaşamak istediği için yaratmıştır onu Yaratan… O yüzden kopar anadanbabadan; dünyadan paradan!

Seven, karşılıksız sever!…

Beğenen karşılığını ister!

Benim istediğim gibi yaşarsan seni boğarım sahip olduklarıma, der beğenen! Onun zaten fıtratında yoktur sevgi, bilmez aşkın ne olduğunu! Ne üzere yaratılmışsa, odur bütün meşgalesi… Karınca gibi çalışır; maymun gibi çiftleşir; aslan gibi yavrularına sahip çıkar… Lakin pervane gibi sevemez! atamaz kendini ateşe!

Sevgi sonunda yanmayı getirir! Alkış ise sonunda kaçmayı!

Beğenen mahlûkat çoğunluğuna kadar, “sevgi delilikten bir türdür! Anlamazlar onlar, sevdiği uğruna, ortam ne derse desin deyip, her şarta katlanmayı! Ve “delillik bu derler…

Beğenme bir nesil “hobidir!… Ara Sıra ömür boyu sürer, ara sıra birkaç yıl, ara sıra bir kaç ay!

Sevgi bir ömür boyudur!… Bitmez, bitmez tükenmez, bazen durulur, bazen coşar lakin hiç gerilemez! Başlıca karşısındakinden yüzünü göstermesinden gelir sevgi insana! Ara Sıra de özünden gösterir yüzünü O!… O vakit onlar için derler oysa, “Allaha aşık oldu!

“Kendine seçtikleridir sevenleri bir çehreden!… Özünden sevgiyi yaşayanlardır, “mukarrebleri!…

Hünerlerini belli olmak için yaratmıştır herşeyi…

Hoşlanmak için yaratmıştır sevilenleri!

Gözlerinde bakmak için gözleri olarak yaratmıştır “aşkı yaşattıklarını!

Avam anlamaz ve bilmez bu aşkı! Bunun aşk olduğunu!

Ama reel “aşk O ’nun ateşine pervane gibi atılıp; varlığını O ’nda yitirip; O ’nun “Ebediliğini yaşattıklarıdır hakiki “aşıklar!

Özel bir fıtratla gelmişlerdir onlar, abayı yakmak için! Yaşamları her tarafında bir bedel taşımamıştır dünya ve içindekiler!

Ahmed Hulûsi


*
 
858,500Konular
982,386Mesajlar
32,979Kullanıcılar
kara kartalSon üye
Üst Alt