Rüyalar anlatılmalı mı? Rüyada gördüklerimiz gerçekte çıkar mı?

Pelin Çift ile Âlâ Fikir programına konuk olan ilahiyatçı muharrir Erkan Aydın, uyurken gördüğümüz düşlerin sırlarından bahsetti. Pekala uyku esnasında görülen düşler anlatılmalı mı? Uygun ya da makûs düşleri anlatmak hakikat mu? Rüyayı anlatırsak gerçekleşir mi? Anlatılmaması gereken hayaller var mıdır? İşte düşler alemiyle ilgili tüm haberler...

Günümüzde kendimizde dahil olmak üzere pek çok kişi, hayalde görülen şeylerin ne meale geldiklerini merak eder ve uyanır uyanmaz unutmamak için araştırmalara başlarız. O denli ki birtakım düşler vardır ki kimseyi derinden sarsar ve o anki tesiriyle kişi, gördüğü rüyayı diğer birilerine anlatma gereksinimi duyar. Pekala rüyayı diğerlerine anlatmak sahih mu? Görülen düşlerin bir hikmeti var mı? Neden düş görürüz? Düş çeşitleri neler? İşte hayal hakkında merak edilen tüm haberler...

EVLİLİK KADER MİDİR? DUA EDEREK KADER DEĞİŞTİRİLİR Mİ?


Hayaller 3'e ayrılır. Birincisi vahyin geliş hali olan Rüya-ı sadıka. (Peygamberlerin rüyası) İkincisi şeytanın alışılagelmiş hayatta yaklaşmak istedikleri kimselere hayal yoluyla vesvese vermesi. Üçüncüsü de günlük tesirinde kalınan vukuatların gece uyurken duşa yansıması...

Son nebi olan Peygamber Efendimiz (SAV)'in vefatından sonra diğer bir peygamber gelmeyeceğine nazaran görülen ya da görülecek olan hayaller Rüya-ı Sadıka'ya girmez. Şık görülen düşler Allah tarafından bir işaret olabilir evet lakin bağlayıcılık laf konusu katiyetle olamaz. Donanımlı bir kişi bile düş hakkında kesin bir vaat veremez, vermemelidir. Peygamber Efendimiz (SAV)'in vaktinde 'Ezanın sözlerini' hayalinde gören Abdullah b. Zeyd (r.a), efendimize düşünü anlatmış ve kendisi tarafından onaylanınca Bilal Habeşi'ye durumu bildirmiştir.


HAYALLER ANLATILMALI MI?

Hayal anlatma konusuna gelince makûs ya da üzücü bir rüyayı diğerlerine anlatmak yanlışsız değildir. İnsan psikolojisini bozmanın yanı sıra durduk yana evham yapmaya neden olarak çeşitli vesveseler getirebilir. 'Şeytandandır' diyerek rüyayı düşünmemeye çalışmak en sahihi olacaktır.


PEYGAMBERİMİZ (SAV)'İ HAYALDE GÖRMEK BİRİNE ANLATILMALI MI?

"Beni duşta gören, hakikaten beni görmüştür, zira şeytan benim suretime giremez." Buhari, Tabir 2, 10; Muslim, Hayal 10; (2266); Muvatta, Hayal 1, (2, 956). hadisinden belirtildiği üzere Peygamber Efendimiz (SAV)'i hayalinde gören kişi, şahsen kendisini görmüş olur. Peygamber efendimiz (SAV)'i düşünde gören kişinin bunu diğerlerine anlatması münâsib olmaz. Nedeni ise bu denli hususî ve kıymetli olan duşun maneviyatı bozmaması için kişi ile arasında kalması daha münâsib olacaktır.


PEYGAMBER EFENDİMİZ (SAV)'İN DÜŞ VE EHEMMIYETI İLE İLGİLİ HADİS-İ ŞERİFLERİ

938 - Ebu Said (radiyallahu anh) anlatıyor: "Mu'minin düşü, nübüvvetin kırk altı cüzünden bir cüzdür." Buhari, Ta'bir 4, Muvaatta 1, (2, 956). 

940 - Hz. Ebu Hureyre (radiyallahu anh) anlatıyor: "Rasulullah (aleyhissalatu vesselam) şöyle demişti: "Benden sonra, nübüvvetten yalnızca mübeşşirat (müjdeciler) kalacaktır!" Yanındakiler sordu: 
"- Mübeşşirat da nedir`?" " Salih rüyadır" diye yanıt verdi." 
Muvatta'nın rivayetinde şu fazla var: "Salih rüyayı salih kişi görür yahut ona gösterilir." Buhari, Tabir, 5; Muvatta, Hayal 3, (2, 957); Ebu Davud, Edeb 96,(5017).

Müslim’in bir rivayeti de şöyledir: “Sizin en yanlışsız düş görenleriniz, en hakikat söyleyenlerinizdir. ”Müslim, Rü’yâ 6

842. Ebû Saîd el-Hudrî radıyallahu anh Nebî sallallahu aleyhi ve sellem’i şöyle buyururken işitmiştir:
“Sizden biriniz güzeline giden bir düş görünce, o Allah Teâlâ’dandır. Bu sebeple Allah’a hamdetsin ve o hayalini anlatsın. ”
Sair bir rivayet şöyledir:
“O rüyayı yalnızca sevdiğine söylesin. Hoşlanmadığı bir düş görürse o şeytandandır. Onun şerrinden Allah’a sığınsın ve onu hiç kimseye söylemesin. O vakit o hayal kendisine zarar vermez. ” Buhârî, Ta’bîr 3, 46; Müslim, Rü’yâ 3. Başkaca bk. Tirmizî, Daavât 52; İbni Mâce, Rü’yâ 3

Câbir radıyallahu anh’den rivayet edildiğine nazaran, Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:
“Sizden biriniz hoşlanmadığı bir düş görünce, sol tarafına üç kez tükürsün; şeytanın şerrinden de üç kere Allah’a sığınsın; yattığı tarafından da öbür yanına dönsün”. Müslim, Rü’yâ 5. Başkaca bk. Ebû Dâvûd, Edeb 88; İbni Mâce, Ta’bîr 4