iltasyazilim
FD Üye
Ramazan Bayramı nedir
Ramazan Bayramı, İslam dinine kadar Hicri Kamer yılının dokuzuncu ayı olan Ramazan ayının ardından onuncu ay olan Şevval ayının birincil üç günü her tarafında kutlanan dini bir bayramdırRamazan bayramı, Ramazan ayı baştan başa tutulması farz kılınan orucun da sonunu ifade eder
Ramazan Bayramı, bağışlanmış olmanın bir mutluluk işaretidir Bu bağışlanma müjdesini insanlara melekler veriyor
Sa'd bin Evs elEnsârî anlatıyor: Resulullah Sallallahü Aleyhi Vesellem şöyle buyurmuştur
Ramazan Bayramı sabahı melekler yollara dökülür ve şöyle seslenirler:
Ey Müslümanlar topluluğu! Keremi bol olan Rabbinizin rahmetine koşunuz O, bol iyilik ve ihsanda bulunur Sonra onlara bol bol mükâfatlar verilir Siz gece ibadet etmekle emrolundunuz ve emri yerine getirdiniz Gündüz oruç tutmakla emrolundunuz, orucu tuttunuz ve Rabbinize itaat ediniz, mükâfatınızı alınız
Bayram namazını kıldıktan sonra bir münadi şöyle seslenir:
Uyarı ediniz, müjde size! Rabbiniz sizi bağışladı, evlerinize dürüst yola ermiş olarak dönünüz Bayram günü mükâfat günüdür Bugün semâ âleminde mükâfat günü olarak duyuru edilir(9)
Bayram günleri mutluluk günleri olduğu için, bu sevincin açıkça gösterilmesine vesile olacak meşru oyun ve eğlencelere de müsaade edilmiştir Bu hususta Müslim'de ayrı bir bab ayrılmış ve misaller verilmiştir Bunlardan birinde Hazreti Âişe (ra) şöyle anlatır:
Bir grup Habeşli, bir bayram günü mızrak ve kalkanlarıyla gösteriler yaparken rakseder gibi oynuyorlardı Peygamber Aleyhissalâtü Vesselam beni çağırdı Başımı onun omuzuna dayadım Bu vaziyette onların harp oyununa bakmaya başladık Ta onlara bakmaktan ilk vaz geçen ben oluncaya dek(10)
Ancak bayramdaki sevincin gaflete dönüşecek değin taşkınlığa varmaması lazımdır Davet meşru dairede olmalı ve günah unsurlarını taşımamalıdır Esasen bayram Allah'ın bize verdiği İlahi bir ziyafettir Bu bakımdan, bayram gününde en fazla Allah'ı hatırlayıp şükretmeye ihtiyacımız vardır Süre şeridi içinde bayram yeni bir değişimin başı, bir dönüm noktası ve bir muhasebe vaktidir Ömürden bir yılın daha geçip gittiğini, mezar alemine doğru bir adım daha yaklaşıldığını hatırlatan vesilelerden biridir
Bunun içindir ki, bayramlarda gaflet istila edip gayri meşru daireye sapmamak için, rivayetlerde zikrullaha (Allah'ı zikretmeye) ve şükre azim tergibat (büyük teşvikler) vardır Ta oysa, bayramlarda o mutluluk ve sürür nimetlerini şükre çevirip, o nimeti idame ve ziyadeleştirsin Çünkü şükür nimeti ziyadeleştirir,, gafleti kaçırır(11)
Nitekim büyük cemaatler halinde kılınan bayram namazları esnasında getirilen tekbirler, gafletin giderilmesine ve şükür vazifesinin yerine getirilmesine en büyük bir vesiledir Sadece bir ülke halkının değil, yeryüzünde sayısı milyarlara varan Müslümanların her zaman beraber benzer anda tekbir getirdiklerini hayal ettiğimizde, karşımıza çıkan muhteşem tablo, bayramlarımızı evren çapında bir manaya kavuşturur O anda az kalsın yeryüzü tek bir ağız olur, tekbir getirip namaz kılar gibi bir ülkü bürünür Misâl âleminde birleşen o seslerin aniden yeryüzünden yükselişi, neredeyse harikulade bir koro halinde dünyamızın göklere dürüst tevhidi haykırmasıdır
Bu muhteşem manaların yaşandığı bayram günlerinde minik meselelerden çıkan kırgınlıkların, dargınlıkların ne önemi olabilir? Onun için bayramda her mü'minin kardeşleriyle kardeşlik sözleşmesini yenilemesi, kuvvetlendirmesi, fakirlerin yardımına koşması, çocuklarını sevindirmesi lazımdır ancak, o manalar yaşanan hayata geçsin
Bayramların başlıca süsü ve zineti tekbirlerdir Getirilen her tekbir ruh ve gönüllerde manevi coşkuyu ve telaşı canlandırır Kulu, Rabbinin azameti aleyhinde yüce duygulara taşır *
Ramazan Bayramı, İslam dinine kadar Hicri Kamer yılının dokuzuncu ayı olan Ramazan ayının ardından onuncu ay olan Şevval ayının birincil üç günü her tarafında kutlanan dini bir bayramdırRamazan bayramı, Ramazan ayı baştan başa tutulması farz kılınan orucun da sonunu ifade eder
Ramazan Bayramı, bağışlanmış olmanın bir mutluluk işaretidir Bu bağışlanma müjdesini insanlara melekler veriyor
Sa'd bin Evs elEnsârî anlatıyor: Resulullah Sallallahü Aleyhi Vesellem şöyle buyurmuştur
Ramazan Bayramı sabahı melekler yollara dökülür ve şöyle seslenirler:
Ey Müslümanlar topluluğu! Keremi bol olan Rabbinizin rahmetine koşunuz O, bol iyilik ve ihsanda bulunur Sonra onlara bol bol mükâfatlar verilir Siz gece ibadet etmekle emrolundunuz ve emri yerine getirdiniz Gündüz oruç tutmakla emrolundunuz, orucu tuttunuz ve Rabbinize itaat ediniz, mükâfatınızı alınız
Bayram namazını kıldıktan sonra bir münadi şöyle seslenir:
Uyarı ediniz, müjde size! Rabbiniz sizi bağışladı, evlerinize dürüst yola ermiş olarak dönünüz Bayram günü mükâfat günüdür Bugün semâ âleminde mükâfat günü olarak duyuru edilir(9)
Bayram günleri mutluluk günleri olduğu için, bu sevincin açıkça gösterilmesine vesile olacak meşru oyun ve eğlencelere de müsaade edilmiştir Bu hususta Müslim'de ayrı bir bab ayrılmış ve misaller verilmiştir Bunlardan birinde Hazreti Âişe (ra) şöyle anlatır:
Bir grup Habeşli, bir bayram günü mızrak ve kalkanlarıyla gösteriler yaparken rakseder gibi oynuyorlardı Peygamber Aleyhissalâtü Vesselam beni çağırdı Başımı onun omuzuna dayadım Bu vaziyette onların harp oyununa bakmaya başladık Ta onlara bakmaktan ilk vaz geçen ben oluncaya dek(10)
Ancak bayramdaki sevincin gaflete dönüşecek değin taşkınlığa varmaması lazımdır Davet meşru dairede olmalı ve günah unsurlarını taşımamalıdır Esasen bayram Allah'ın bize verdiği İlahi bir ziyafettir Bu bakımdan, bayram gününde en fazla Allah'ı hatırlayıp şükretmeye ihtiyacımız vardır Süre şeridi içinde bayram yeni bir değişimin başı, bir dönüm noktası ve bir muhasebe vaktidir Ömürden bir yılın daha geçip gittiğini, mezar alemine doğru bir adım daha yaklaşıldığını hatırlatan vesilelerden biridir
Bunun içindir ki, bayramlarda gaflet istila edip gayri meşru daireye sapmamak için, rivayetlerde zikrullaha (Allah'ı zikretmeye) ve şükre azim tergibat (büyük teşvikler) vardır Ta oysa, bayramlarda o mutluluk ve sürür nimetlerini şükre çevirip, o nimeti idame ve ziyadeleştirsin Çünkü şükür nimeti ziyadeleştirir,, gafleti kaçırır(11)
Nitekim büyük cemaatler halinde kılınan bayram namazları esnasında getirilen tekbirler, gafletin giderilmesine ve şükür vazifesinin yerine getirilmesine en büyük bir vesiledir Sadece bir ülke halkının değil, yeryüzünde sayısı milyarlara varan Müslümanların her zaman beraber benzer anda tekbir getirdiklerini hayal ettiğimizde, karşımıza çıkan muhteşem tablo, bayramlarımızı evren çapında bir manaya kavuşturur O anda az kalsın yeryüzü tek bir ağız olur, tekbir getirip namaz kılar gibi bir ülkü bürünür Misâl âleminde birleşen o seslerin aniden yeryüzünden yükselişi, neredeyse harikulade bir koro halinde dünyamızın göklere dürüst tevhidi haykırmasıdır
Bu muhteşem manaların yaşandığı bayram günlerinde minik meselelerden çıkan kırgınlıkların, dargınlıkların ne önemi olabilir? Onun için bayramda her mü'minin kardeşleriyle kardeşlik sözleşmesini yenilemesi, kuvvetlendirmesi, fakirlerin yardımına koşması, çocuklarını sevindirmesi lazımdır ancak, o manalar yaşanan hayata geçsin
Bayramların başlıca süsü ve zineti tekbirlerdir Getirilen her tekbir ruh ve gönüllerde manevi coşkuyu ve telaşı canlandırır Kulu, Rabbinin azameti aleyhinde yüce duygulara taşır *