Forumda yenilikler devam etmektedir , çalışmalara devam ettiğimiz kısa süre içerisinde güzel bir görünüme sahip olduk daha iyisi için lütfen çalışmaların bitmesini bekleyiniz. Tıkla ve Git
x

Son konular

Peygamberimizin insani yönü ilgili bir hadisler

Peygamberimizin insani yönü ilgili bir hadisler
0
221

nicebayan

FD Üye
Katılım
Ara 24, 2016
Mesajlar
94,678
Etkileşim
2
Puan
38
Yaş
36
Web sitesi
nicebayan.com
F-D Coin
90
Peygamberimizin insani yönü ilgili bir hadisler

Sevgili Peygamberimiz örnek aile reisi idi Hanımlarına ve çocuklarına karşısında görevlerini en iyi şekilde yerine getirirdi O ’nun evi örnek bir evdi, hanesinde her zaman burcu burcu sevinç kokardı Aile fertlerine aleyhinde gayet şefkatli ve merhametli idi

Hz Peygamber ’in misal alınması gereken yönlerinden biri de, O ’nun insana verdiği değerdir O ’nun çok büyük bir dikkatle koruduğu yegane varlık, insandı O, her şeyi insan için, insanın mutluluğu için yapardı

Hz Peygamber ’in örnek alınması gereken bir yönü de beşerî ilişkileridir O ’nun bu yönü, kişiliğini ve ahlâkî karakterini yansıtır O ’nun, öteki insanlara karşı olan davranışlarında, tüm devirler boyu insanlığın misal alabileceği mükemmellikler görürüz O, en iyi müslümanı; Ahlâkı en güzel olanıdırdiye tasvir etmiştir O, hiçbir süre insanların kusurlarını
araştırmazdı Tecessüsü, başkalarının kusurlarını ve rahat hallerini merak etmeyi bile yasaklamıştı Ağzından katiyen kötü söz çıkmazdı Kimsenin hatasını yüzüne vurmazdı Kimseye ismiyle ihtar etmez, gördüğü hataları Irk şöyle yapıyordiyerek kimsenin ismini vermeden tenkit eder, hatayı düzeltirdi

O, fazla yufka yürekli idi Uhud Savaşında tepesine kılıçlar yağarken bile; Ya Rabbi! Bu insanları affet, çünkü onlar ne yaptıklarını bilmiyorlardiye dua ediyordu O, kendi nefsi için hiç kimseden intikam almamıştır Hiçbir esir ve câriyeye vurmamıştır Hatta bir hayvana bile dokunmamıştır

Allah Rasulü, bütün insan soyuna, küçüklere ve yaşlılara aleyhinde şefkat ve acıma doluydu Birgün torunlarını öpüp okşarken bir bedevî huzuruna gelmişti Evlat şefkatinden yoksun olan bu adam gördüğü manzaraya duyduğu hayretini gizleyemedi ve Benim on çocuğum var, bunlardan hiçbirini öpmüş değilimdedi Hz Peygamber: Cenabı Yargı senin kalbinden merhameti söküp atmışsa ben ne yapayım?buyurdu ve ilâve etti: Merhamet etmeyene, acınacak şey edilmez
Bir defasında ashabı kirâm, Hz Peygamber ’in va ’z u nasihatını pürdikkat dinlerken O ’nunla karşılaşmak isteyen yaşlıca bir zat topluluk arasından Rasulüllah ’a yaklaşmaya çabalıyordu Peygamberimizin sohbetini bölen bu ihtiyara yol açmada birazcık ağır davranan ashâbın bu tavrı, gözünden kaçmayan rahmet ve merhamet peygamberi, hemen onları îkaz etti: Küçüklerimize
şefkat, büyüklerimize saygı göstermeyen bizden değildir
Mekke ’nin fethi gerçekleştikten daha sonra, Hz Peygamber, Safâ tepesine çıkarak yüksekçe bir yerde durdu Yeni müslüman olanlar oraya gelip, biat ettiler Hz Ebû Bekir ’in babası Ebû Kuhâfe, pîri fâni olduğu halde, henüz müslüman olmamıştı Gözlerinin feri kalmamış, yolunu göremiyordu Oğlu Ebu Bekir yaşlı babasının elinden tutarak Peygamber ’in huzuruna
getirdi Herkese karşısında hürmet gösteren büyük Peygamber: İhtiyarı niçin buralara kadar zahmete koştun? O ’nu kendi halinde bıraksaydın, biz onun ayağına giderdik, dedi Onu önüne oturttu Elini göğsünün üzerine koyarak ona İslâm ’ı öneri etti İşte O, yaşlılara böyle muâmele ederdi

O, çok yüce gönüllü idi Bir gün huzurunda korkudan titreyen bir adama şöyle demişti: Arkadaş titreşim! Ben kral değilim, Kureyş ’cilt kuru ekmek yiyen bir kadının oğluyum Tevâzû ve sâdelik, O ’nun ahlâkının özüydü Ashabına şöyle derdi:
Hristiyanların Hz İsa ’yı fazla derecede methettikleri gibi, siz de beni medihte ileri gitmeyin Ben Allah ’ın bir kuluyum Benim hakkımda Allah ’ın kulu ve Rasûlü deyin

bir kere asâsına dayanarak ashâbının yanında geldi Ashâb anında ayağa kalktılar O, bu hareketten memnun kalmadı ve şu nasihatte bulundu: Yabancıların birbirini ta ’zim için yaptıkları gibi yapmayın ve bana ayağa kalkmayın
Ashabıyla oturup konuşur, tatlı tatlı sohbet ederdi Hatta onlarla şakalaştığı olurdu Gördüğü çocukları sever, onları okşar, küçükleri kucağına alırdı Özgürlük, köle, varlıklı, yoksul, her kim olursa olsun, tüm halk müziği O ’nun nazarında müsâvî idi
Herkesin hatırını güder, gönlünü alırdı Medine ’nin kenar mahallelerindeki hastaları ziyaret ederdi Rastladığı kimsenin ona selâm vermesini beklemez, ondan önce selâm verirdi Aranızda selâmı yayın ancak birbirinizi seversinizderdi Ashâbına elini uzatıp musâfaha yapar, ellerini sıkar, hâl ve hatırlarını sorardı Namazda bulunduğu sırada bile birisi yanına gelecek
olursa, onu bekletmemek için namazını kısa keser, selâm verip onun ihtiyacını sorar, dileğini öğrenirdi Herkese tatlı söz, güler yüz gösterirdi Dudaklarında dâimâ tatlı bir gülüş dolaşırdı Sevgili Peygamberimiz örnek aile reisi idi Hanımlarına ve çocuklarına karşısında görevlerini en iyi şekilde yerine getirirdi O ’nun evi örnek bir evdi, hanesinde her zaman burcu burcu sevinç kokardı Aile fertlerine karşısında gayet şefkatli ve yufka yürekli idi
Nitekim Hz Peygamber ’e Medine hayatı baştan başa on sene hizmet eden ve O ’nun aile hayatını en iyi bilenlerden biri olan Enes
b Mâlik (RA) şöyle der: Aile fertlerine aleyhinde, Hz Muhammed ’den daha şefkatlisini görmedim
Peygamber Efendimiz kadınlara karşısında hoş davranılmasını emrederdi Bir hadislerinde: Sizin en hayırlınız, kadınlarına karşısında iyi davranınızdırbuyurmuşlardır Kendisi de hanımlarına karşısında gayet hoş ve nâzik davranırdı

Sevgi ve şefkat duyguları O ’nun bütün varlığını kaplamıştı Yoksul bir kimse gördü mü, içi sızlardı Onu kendi nefsine ve ailesine tercih ederdi Her muhtaç olanı gözetip, ihtiyacını karşılamaya çalıştığından evinde birikmiş, saklanmış bir şey bulunmazdı İsteyene verirdi Evinde yahut ödünç alıp verir, muhtaçları abes çevirmezdi Ölüm ettiği süre zırhı, bir
yahûdide rehin olarak bulunuyordu

O, son derece tevâzu sahibiydi Hizmetçisiyle yemek yer, onlarla oturup sohbet ederdi Gelen misafirlerine kendisi hizmet ederdi Habeş kralı kadar bir heyet gönderilmişti Onlara bizzat hizmet etmeye başladığını gören ashâbı:
Ey Allah ’ın Rasulü, siz bırakın biz hizmet edelim, dediler O, şu cevabı verdi: Bunlar bizim ashabımıza ikram ettiler Birincil muhâcirleri hoş karşıladılar Ben onlara bunun karşılığını bana kalırsa belirlemek isterimO, işte böyle vefâlı idi Ve herkesi de daima hayırla anardı

Beşeriyetin şefkat ve merhamete daha muhtaç olan sınıfına, yoksullara, zavallılara aleyhinde kalbi son derece yumuşaktı Onların kırık ve mahzun gönüllerini almayı en büyük fazilet bilirdi Hele mâsûm yavrucukları, ufak çocukları dâima sever, okşardı Kızlarının çocukları namaz kılarken üstüne tırmanırlar, O bunlara bir şey demezdi
Onun sevgisi yalnız insanları kucaklayan bir sevgi değildi Bu hudutsuz sevgi, hayvanları bile şefkatından yoksun bırakmıyordu O, hayvanlara, tüm canlılara karşı son derece şefkatliydi İçeri girmek için kapısında seslenen bir kediye, kapısını kendi eliyle açıp, onu içeri alırdı Hastalığa yakalanmış bir horozun tedâvisiyle canla, başla uğraşmıştı Atını kendisi tımarlayıp okşardı Susamış kalmış bir köpeğe ayakkabıyla kuyudan su çekip veren kimseyi Cennet ’le müjdelemişti Bir kediyi aç bırakan kadının bu yüzden azâba dûçâr olacağını bildirmişti Bitki ve ağaç sevgisini ehemmiyetle nasihat ederdi Susuz kalmış bir ağacı sulayan kimseye Yüce Allah ’ın ecir ve mükâfat vereceğini haber vermiştir Her can taşıyana şefkat ne hoş bir şeydir İşte, tüm âlemlere rahmet olarak gönderilen Sevgili Peygamberimiz bilumum âlemleri kucaklayan
bir sevgi ve şefkatle insanlığa yepyeni bir ders vermiştir Yeni bir medeniyet ruhu getirmiştir Ve O, âlemlere rahmet olarak gönderildiğini bilfiil isbât etmiştir O ’nun tebliğ ettiği İslâm Dini ’nin nurları insanlığın yolunu aydınlatan bir meş ’ale hâlinde dünyanın her tarafına saçılmıştır

O, asla kaba ve ufku bakımlı değildi O ’nun gönlü hep iyilik için çarpardı Taif ’te uğradığı ağır hakaretlerden daha sonra sığındığı bir üzüm bağında, Ya Rabbi, beni kime emânet ediyorsun?diye hayatının en yürek parçalayıcı duasını yaptığında; Eğer isterse, o insanların üzerine dağları yıkabileceğinisöyleyen Cebrail ’e; ihtiyar gözlerle şöyle demişti: Hayır! Ben bunu
istemem Bunun yerine Allah, onların sulbünden sadece Allah ’a ibâdet eden ve O ’na hiçbir şeyi iki taraflı koşmayan bir cins çıkarabilir Ben Rabbimden onu isterim

O, hep gülen idi Karşısındakine her zaman güven telkin ederdi Meşhur yahudî âlimi Abdullah b Selâm, O ’nun mübârek yüzünü gördüğünde; Bu yüz yalancı yüzü olamazdiyerek müslüman olmuştu Bir müminin, din kardeşini güler yüzle karşılamasını zeka, ibâdet ve hayır telâkki etmiştir

O, son derece dürüst sözlü ve güvenilir biriydi Daha Peygamber olmadan elEminünvanını almıştı Müşrikler O ’na inanmadıkları halde, O ’nun doğruluğunu bildikleri için en değerli şeylerini, O ’na emânet ederlerdi O da Mekke ’den hicret ederken bu emanetleri sâhiplerine devretmek üzere Hz Ali ’yi geride bırakmıştı

Düşmanın şâhitliği, şahitliklerin en makbulüdür denir Hz Peygamber ’e tüm ömrü her tarafında düşmanlıktan geri kalmayan Ebû Cehil, O ’nun doğruluğunu itiraf etmekten kendini alamamış ve şöyle demiştir: Biz sana katiyen yalancı demiyoruz Çünkü senin ne dek dürüst sözlü ve güvenilir olduğunu biliyoruz Ama biz; Allah ’tan getirdiğin âyetleri inkâr ediyoruzBunun üzerine Yüce Allah; O ’nlar, seni yalanlayamıyorlar, ama, o zâlimler, Allah ’ın âyetlerini inkâr ediyorlarâyetini indirmişti
İşte bu vasıflarıyla O, dost ve düşman herkesin sevgi ve güvenini kazanmıştı Hz Hamza (RA)ın ciğerlerini söküp boynuna gerdanlık yapan Ebû Süfyan ’ın karısı Hind ’in şu sözleri ne kadar mânidârdır Ey Muhammed! Bugüne değin yeryüzünde en fazla nefret edilen şey ettiğim yer senin yanındı Lakin bugün, yeryüzünde en çok sevdiğim yer, senin yanında olmaktır

Hz Peygamber ’in örnek alınması gereken yönlerinden biri de, O ’nun insana verdiği değerdir O ’nun çok büyük bir dikkatle koruduğu yegane varlık, insandı O, her şeyi insan için, insanın mutluluğu için yapardı Bunun içindir ki O, savaşa düşmanı imha etmek için yok, onları ihyâ etmek, hidâyete ulaştırmak için giderdi Önce psikolojik savaşlarla düşmanı yıpratır,
mukavemet gücünü kırar, sonra da kan dökmeden teslim alırdı Çünkü O, bununla beraber Rahmet Peygamberiidi O ’nun harp esirlerine karşısında tutumu ise, ayrı bir çekicilik arzeder Bedir ’de tutsak alınan Ebû Aziz, daha sonra esâret günlerini şöyle anlatır: Müslümanlar bana böylece iyi davranıyorlardı ancak, bundan utanç duyuyordum Yemek zamanı gelince, bütün
ekmek ve katıklarını bana verirler, kendileri su ve hurma ile yetinirlerdi Içten dürüst elbiseleri yoktu, ama en iyi elbiselerini bana verirlerdi Çünkü Peygamber, onlara esirlere iyi muamele edilmesini emretmişti

İnsanlık 14 asırdan bu yana hayli uzaklık katetti Düşüncesi, kültürü, medeniyeti son derece gelişti Lakin Hz Peygamberin koyduğu esasların ve yaşadığı hayatın bir örneğini hemen şimdi vücuda getiremedi O ’nun esirlere yaptığı insânî muâmele ile, günümüz siyasî ve askerî güçlerinin, hem de çoğu uluslar arası antlaşmalara rağmen onlara yaptığı muâmeleyi kıyas
edersek, Hz Peygamber ’in insanî yönü ile, günümüzde insancıl geçinenlerin insanlığı arasındaki farkı açık bir şekilde bakmak mümkündür Günümüzde esirlere yürekler ürperten işkenceler yapılır, kolkemik kırılırken, Hz Muhammed, Uhud ’da aldığı 6000 esiri karşılıksız hür bırakıyor, bir de herbirine birer de elbiselik veriyordu

O, savaşta bile, haddi aşmamayı, kimseye zulmetmemeyi, çocuklara, yaşlılara ve kadınlara asla dokunmamayı, düşmana ait dahi olsa hayvanları telef etmemeyi, meyveli ağaçları kesmemeyi emreden bir Rahmet Peygamberi idi O ’nun savaşı bile imhâ değil, ihyâ gayesini taşırdı O, savaşı bile rahmete dönüştüren bir Allah elçisiydi Bunun içindir ancak O, her yönüyle insanlığın
en büyük mürşidi ve insanca hayatın ideal örneğidir

Hz Peygamber, ayrıca fakirler için ve hem de zenginler için çok güzel bir örnektir O, fakirliği hiçbir vakit isyan sebebi görmez, hele hele başkasının malına ve hakkına tecâvüz için katiyen bir gerekçe saymazdı Bu itibârla O ’nun durumu fakirler için güzel bir örnek teşkil eder

Hz Peygamber, bununla birlikte zenginler için de benzersiz bir örnektir O, hayatında bir defa olsun Yokve Hayırdememiştir Yokluğuna karşın bulup, buluşturur, eline geçen her şeyi muhtaçlara dağıtırdı Şöyle buyururdu: Fakirleri arayınız, onları görüp gözetiniz Zira siz, fakat fakirler tamamen destek görüyor ve rızıklandırılıyorsunuz
Beşerî münasebetlerinden ve hayatının dağıtılmış yönlerinden kısa çizgiler sunduğumuz Hz Peygamber ’in hayatı etraflı bir şekilde incelendiğinde görülecektir fakat, O, cümbür cemaat için en çok iyi rehber, en güvenilir örnektir Hangi işin ehli olursa olsun her insan, O ’nun hayatında kendisi için mükemmel örnekler bulacaktır *
 

Similar threads

Peygamberimizin insani yonu ilgili bir hadisler Sevgili Peygamberimiz ornek aile reisi idi Hanımlarına ve cocuklarına karşı gorevlerini en iyi şekilde yerine getirirdi O ’nun evi ornek bir evdi, hanesinde her zaman burcu burcu mutluluk kokardı Aile fertlerine karşı gayet şefkatli ve...
Cevaplar
0
Görüntüleme
141
PEYGAMBERİMİZİN KARAKTER ÖZELLİKLERİ En ulu ahlâka sahip olduğunda; yüzyıllar her tarafında, arkadaş ve düşman, herkesin üstünde birleştiği tek bir insan vardır: Peygamberimiz Hz Muhammed Aleyhissalâtü Vesselam Zaten o, yeryüzünde bulunuş maksadını, güzel ahlâkı bitirmekolarak ifade...
Cevaplar
0
Görüntüleme
207
Peygamber Efendimizin Ahlakı Hakkında Örnekler Peygamber Efendimiz üstün kişiliği ve güzel ahlakı ile bütün müslümanlara örnektir Hz Muhammed ’in en kayda değer özelliği , başkalarına önerdiği öğütleri ve etik kurallarını önce kendi yaşamında uygulamasıdır Kur ’anı Kerim ’de Yüce Allah...
Cevaplar
0
Görüntüleme
237
Peygamberimiz, bir peygamber olması dolayısıyla her seviyeden insanla görüşüp konuşuyordu Bunlar içinde devlet ve kabile reisleri, varlıklı ve aristokrat kimseler olduğu gibi, fakirler, cılız ve kimsesizler, yetimler, kadınlar ve çocuklar da yer alıyordu Tüm bu sosyal yapıları, yaşayış...
Cevaplar
0
Görüntüleme
141
Peygamber Efendimiz (sav) in 24 saati Hoşuna Gitmek Benzemeyi Gerektirir Hz Rasulullah (sav) ’i hoşuna gitmek, herkese farzdır Zaten, Cenabı Hakkı sevmek de buna bağlıdır Allahu Teâla ’nın sevgili Peygamberini sevmedikçe, ona uymadıkça, Allahu Teâla ’yı hoşlanmak saadeti ele geçmez...
Cevaplar
0
Görüntüleme
174
858,536Konular
981,823Mesajlar
32,332Kullanıcılar
keremeiSon üye
Üst Alt