iltasyazilim
FD Üye
Kimi çevreler tarafından, Osmanlı’yı özlemekle itham edilen bendeniz, evet, itiraf edeyim ki, Osmanlı’yı özlüyorum…
• Daha bir avuç aşiretin reisi iken, “Deryayı (denizi) geçeceğiz ve devlet olacağız diyerek İstanbul fethi hayali kuran kararlılık özlenmez mi? (Ertuğrul Gazi’nin sözü)
• Yakayıka Niğbolu’ya gelen Haçlı kuvvetlerini yenip önderlerini esir aldıktan sonra, Haçlı önderlerin, “Bir daha asla Osmanlı’ya kılıç çekmeyeceğiz diye yemin etmeleri üzerine, “Yemin etmeyin, isterseniz yeni ordular toplayıp tekrar üzerimize gelin; gelin ki, böyle muhteşem zaferler kazanalım diyen Yıldırım Bayezid Han’ın kendine ve milletine güveni özlenmez mi?
• Gök kubbe çökse mızraklarımızla tutarızdiyebilecek kadar mağrur Haçlı güruhunun gururunu Kosova'da ve Varna'da kıran azâmet özlenmez mi?
• Bizans'ınikinci adamı Grandük Noktaras'a, İstanbul surları önünde Lâtin serpuşu görmektense, Müslüman sarığı görmeyi tercih ederimdedirten hikmet özlenmez mi?
• Konstantiniye'nin muhkem surlarını imânının ateşiyle eritip hâdisi şerifteki müjde ile Ayasofya’da buluşan Peygamber sevgilisi millet özlenmez mi?
•Koskoca İstanbul Fâtih'ine Ak Hoca’mın karşısında ellerim titrer, söyleyeceklerimi şaşırırım, bu pîre hürmetim ihtiyarsızdırdedirten hürmet özlenmez mi?
• Yavuz Padişah'ı Çaldıran'dan Tih Sahrası'na götürüp Mercidabık sonrasında hilâfetle kucaklaştıran kerâmet özlenmez mi?
• Muhteşem Süleyman'a ihtişam verip dünyanın en kudretli hükümdarı hâline getiren rahmet özlenmez mi?
• Preveze'de Barbaros Hayreddin'i dünyanın en güçlü armadası karşısında muzaffer kılan hakikat özlenmez mi?
• Osmanlı sadrazamına, Zincirleri altından, yelkenleri atlastan, halatları ibrişimdenbir donanma vücuda getirebileceğini söyleten servet özlenmez mi?
•Zaman zaman Avrupa imparatorlarının bile sığınağı olan şanlı, cihangîr, âdil, medenî, muktedir, azâmetli devlet özlenmez mi?
• Türkülere, destanlara sığmayan; altıyüz küsur sene şanıyla, şerefiyle dünyanın yarısına hükmeden maharet özlenmez mi?
• Yabancı milletlere bile, Ülkemizi feth ediniz, kilise ve aristokrat zulmünden bizi kurtarınızdiye yalvartan hizmet özlenmez mi?
• Fransa Kralı Fransuva'yı, Alman İmparatoru Şarlken'in esâretinden tek bir mektupla kurtaran himmet özlenmez mi?
•Üç kıtada, yaklaşık 22 milyon kilometrekare toprak üstünde hükümran olup, yetmiş iki buçuk milleti çatıştırmadan yöneten mahâret özlenmez mi?
• Beşikteki oymalardan, mezar taşlarındaki kabartmalara kadar, san'atı beşikten mezara kadar yayan san'atkâr fıtrat özlenmez mi?
• Dünyanın en kudretli mimarlarına parmak ısırttıran Selimiye'si, Süleymâniye'si, Sultanahmed'i; sebilleri, çeşmeleri, kubbeleri, minâreleri, vakıflarıyla Hayat yardımlaşmadıranlayışını ihyâ eden kemâlât özlenmez mi?
• Karşısında pâdişahları bile el pençe an durduran, padişahla sıradan vatandaşı eşit sayan, dini, dili, rengi ne olursa olsun kimseye asla imtiyaz tanımayan bir adâletle, küffar karşısında gürül gürül gürleyen coşkun hiddet özlenmez mi?
• Rodos’u feth etmeden önce karaya çıkıp yollar, çeşmeler, hanlar yapan, “Ya feth edemezsek bu emeklerimiz boşa gitmez mi? diye soran askerlere, “Hayır, çünkü biz faydalanamasak da başka insanlar faydalanacak, bu bize yeter; önemli olan insanların hayrına bir şeyler yapmaktır, bizim burada bulunuşumuzun sebebi dahi budur diyen medeniyet özlenmez mi?
• Son savletiyle Çanakkale Geçilmezhükmünü târihe yazdıran izzetle; yıkıldığı yerde yeniden dirilişi gerçekleştiren îmanlı, kararlı, zinde bir millet özlenmez mi?
Dünümüzde bunlar var; ya günümüzde ne var? Banka hortumlamalar, hayalî ihracatlar, İMF reçeteleri, AB şartları, ABD talimatları, aşırı israf, baskı, başörtüsü dayatması, irtica yaygaraları, adaletsizlik, eşitsizlik, haksızlık, hırsızlık, huzursuzluk, hukuksuzluk, yolsuzluk, rüşvet, kavga, uygunsuz servet tartışmaları, müstehcen neşriyat ve gelenin keyfi için geçmişe kalkıp sövmealışkanlığı…
Hani yeni bir Selimiye daha yapacak Sinan’ımız, İstanbul'u imar ve inşâ edecek Sultan'ımız, bir sözüyle dünyayı titretecek Süleyman’ımız, devleti şefkat devletine dönüştürecek Hünkârımız?
Ne yani? Onlarla övünmeyeceğiz de, Bilim Adamıunvanını esâret halkası gibi boynunda taşıyan, hukuk, mantık, hatta insanlık dışı yasaklara bekçilik etmeyi Emir kulluğuyla izah etmeye kalkışan “YÖK'ün kullarıyla mı övüneceğiz?
• Fatih Sultan Mehmed'e, Ayağa kalk, hasmınla yüzleşeceksinemrini veren ilk İstanbul Kadısı Sarı Hızır Çelebi ile övünmeyeceğiz de; Sizi buraya tıkan kuvvet böyle istiyordiyen Yassıada yargıcıyla mı övüneceğiz?
• Yıldırım Bayezid'in şahitliğini reddeden Bursa Kadısı Emir Sultan'la, Yavuz Paşidah'a Hey Padişah kendine gel, hükmü çiğnersen billahi hâline fetva verir, ümmeti senin gibi hüküm dinlemez bir padişahın şerrinden kurtarırım!diyen Şeyhülislâm Zembilli Ali Cemali Efendi ile, Sultan Dördüncü Mehmed’in (Avcı lâkaplı olan) yüzüne, “Nedür bu hayhuy, nedür bu nefsi emareye uymalar, nedür bu av merakı, serhadlerden ah u enin yükselirken, av peşinde koşan padişah istemezük, şimdiki zaman avlanma zamanı değil, ağlama zamanıdır diyen Ayasofya Kürsü Vaizi Abdullah Efendi ile övünmeyeceğiz de; Siz emredin, biz kitabına uydururuz Paşamdiyen ihtilâl şakşakçısı sözde hukukçuyla mı övüneceğiz?
Şu söylediklerimizi, geçmişe mâzi derlertekerlemesine kurban etmek isteyenlere peşinen şunu söyleyelim ki, biz geçmişi hayal kurmak için değil, onun hatalarından ders, ihtişamından hız ve ilham alarak geleceği kurmak için anıyoruz
Ve bu yüzden Osmanlı’yı çok özlüyoruz
• Daha bir avuç aşiretin reisi iken, “Deryayı (denizi) geçeceğiz ve devlet olacağız diyerek İstanbul fethi hayali kuran kararlılık özlenmez mi? (Ertuğrul Gazi’nin sözü)
• Yakayıka Niğbolu’ya gelen Haçlı kuvvetlerini yenip önderlerini esir aldıktan sonra, Haçlı önderlerin, “Bir daha asla Osmanlı’ya kılıç çekmeyeceğiz diye yemin etmeleri üzerine, “Yemin etmeyin, isterseniz yeni ordular toplayıp tekrar üzerimize gelin; gelin ki, böyle muhteşem zaferler kazanalım diyen Yıldırım Bayezid Han’ın kendine ve milletine güveni özlenmez mi?
• Gök kubbe çökse mızraklarımızla tutarızdiyebilecek kadar mağrur Haçlı güruhunun gururunu Kosova'da ve Varna'da kıran azâmet özlenmez mi?
• Bizans'ınikinci adamı Grandük Noktaras'a, İstanbul surları önünde Lâtin serpuşu görmektense, Müslüman sarığı görmeyi tercih ederimdedirten hikmet özlenmez mi?
• Konstantiniye'nin muhkem surlarını imânının ateşiyle eritip hâdisi şerifteki müjde ile Ayasofya’da buluşan Peygamber sevgilisi millet özlenmez mi?
•Koskoca İstanbul Fâtih'ine Ak Hoca’mın karşısında ellerim titrer, söyleyeceklerimi şaşırırım, bu pîre hürmetim ihtiyarsızdırdedirten hürmet özlenmez mi?
• Yavuz Padişah'ı Çaldıran'dan Tih Sahrası'na götürüp Mercidabık sonrasında hilâfetle kucaklaştıran kerâmet özlenmez mi?
• Muhteşem Süleyman'a ihtişam verip dünyanın en kudretli hükümdarı hâline getiren rahmet özlenmez mi?
• Preveze'de Barbaros Hayreddin'i dünyanın en güçlü armadası karşısında muzaffer kılan hakikat özlenmez mi?
• Osmanlı sadrazamına, Zincirleri altından, yelkenleri atlastan, halatları ibrişimdenbir donanma vücuda getirebileceğini söyleten servet özlenmez mi?
•Zaman zaman Avrupa imparatorlarının bile sığınağı olan şanlı, cihangîr, âdil, medenî, muktedir, azâmetli devlet özlenmez mi?
• Türkülere, destanlara sığmayan; altıyüz küsur sene şanıyla, şerefiyle dünyanın yarısına hükmeden maharet özlenmez mi?
• Yabancı milletlere bile, Ülkemizi feth ediniz, kilise ve aristokrat zulmünden bizi kurtarınızdiye yalvartan hizmet özlenmez mi?
• Fransa Kralı Fransuva'yı, Alman İmparatoru Şarlken'in esâretinden tek bir mektupla kurtaran himmet özlenmez mi?
•Üç kıtada, yaklaşık 22 milyon kilometrekare toprak üstünde hükümran olup, yetmiş iki buçuk milleti çatıştırmadan yöneten mahâret özlenmez mi?
• Beşikteki oymalardan, mezar taşlarındaki kabartmalara kadar, san'atı beşikten mezara kadar yayan san'atkâr fıtrat özlenmez mi?
• Dünyanın en kudretli mimarlarına parmak ısırttıran Selimiye'si, Süleymâniye'si, Sultanahmed'i; sebilleri, çeşmeleri, kubbeleri, minâreleri, vakıflarıyla Hayat yardımlaşmadıranlayışını ihyâ eden kemâlât özlenmez mi?
• Karşısında pâdişahları bile el pençe an durduran, padişahla sıradan vatandaşı eşit sayan, dini, dili, rengi ne olursa olsun kimseye asla imtiyaz tanımayan bir adâletle, küffar karşısında gürül gürül gürleyen coşkun hiddet özlenmez mi?
• Rodos’u feth etmeden önce karaya çıkıp yollar, çeşmeler, hanlar yapan, “Ya feth edemezsek bu emeklerimiz boşa gitmez mi? diye soran askerlere, “Hayır, çünkü biz faydalanamasak da başka insanlar faydalanacak, bu bize yeter; önemli olan insanların hayrına bir şeyler yapmaktır, bizim burada bulunuşumuzun sebebi dahi budur diyen medeniyet özlenmez mi?
• Son savletiyle Çanakkale Geçilmezhükmünü târihe yazdıran izzetle; yıkıldığı yerde yeniden dirilişi gerçekleştiren îmanlı, kararlı, zinde bir millet özlenmez mi?
Dünümüzde bunlar var; ya günümüzde ne var? Banka hortumlamalar, hayalî ihracatlar, İMF reçeteleri, AB şartları, ABD talimatları, aşırı israf, baskı, başörtüsü dayatması, irtica yaygaraları, adaletsizlik, eşitsizlik, haksızlık, hırsızlık, huzursuzluk, hukuksuzluk, yolsuzluk, rüşvet, kavga, uygunsuz servet tartışmaları, müstehcen neşriyat ve gelenin keyfi için geçmişe kalkıp sövmealışkanlığı…
Hani yeni bir Selimiye daha yapacak Sinan’ımız, İstanbul'u imar ve inşâ edecek Sultan'ımız, bir sözüyle dünyayı titretecek Süleyman’ımız, devleti şefkat devletine dönüştürecek Hünkârımız?
Ne yani? Onlarla övünmeyeceğiz de, Bilim Adamıunvanını esâret halkası gibi boynunda taşıyan, hukuk, mantık, hatta insanlık dışı yasaklara bekçilik etmeyi Emir kulluğuyla izah etmeye kalkışan “YÖK'ün kullarıyla mı övüneceğiz?
• Fatih Sultan Mehmed'e, Ayağa kalk, hasmınla yüzleşeceksinemrini veren ilk İstanbul Kadısı Sarı Hızır Çelebi ile övünmeyeceğiz de; Sizi buraya tıkan kuvvet böyle istiyordiyen Yassıada yargıcıyla mı övüneceğiz?
• Yıldırım Bayezid'in şahitliğini reddeden Bursa Kadısı Emir Sultan'la, Yavuz Paşidah'a Hey Padişah kendine gel, hükmü çiğnersen billahi hâline fetva verir, ümmeti senin gibi hüküm dinlemez bir padişahın şerrinden kurtarırım!diyen Şeyhülislâm Zembilli Ali Cemali Efendi ile, Sultan Dördüncü Mehmed’in (Avcı lâkaplı olan) yüzüne, “Nedür bu hayhuy, nedür bu nefsi emareye uymalar, nedür bu av merakı, serhadlerden ah u enin yükselirken, av peşinde koşan padişah istemezük, şimdiki zaman avlanma zamanı değil, ağlama zamanıdır diyen Ayasofya Kürsü Vaizi Abdullah Efendi ile övünmeyeceğiz de; Siz emredin, biz kitabına uydururuz Paşamdiyen ihtilâl şakşakçısı sözde hukukçuyla mı övüneceğiz?
Şu söylediklerimizi, geçmişe mâzi derlertekerlemesine kurban etmek isteyenlere peşinen şunu söyleyelim ki, biz geçmişi hayal kurmak için değil, onun hatalarından ders, ihtişamından hız ve ilham alarak geleceği kurmak için anıyoruz
Ve bu yüzden Osmanlı’yı çok özlüyoruz