Osmanlı Devletinin Hukuk Yapısı Nasıldı
Osmanlı Devletinin Hukuk Yapısı Hukuk Sitemi
Osmanlı Devletinin Hukuk Yapısı Hakkında Bilgi
Osmanlı Devletinin Hukuk Yapısı
Teokratik bir yapıya sahip olan Osmanlı Devletinde, devletin ve toplumun yonetimi İslam hukukuna gore duzenlenmiştir(şeriat duzeni) Bu duzende musluman halk şeriat kurallarına gore yonetilirken, yabancı ve azınlıklar ise kapitulasyonlar nedeniyle kendi hukuk kurallarını uyguluyorlardı Dolayısıyle Osmanlı Devletinde hukuk birliği yoktu
2 Mahmut ve tanzimat donemlerinde İslam Hukukunun dışında kalan alanlara yeniden el atmak, hic olmazsa o konularda laik ve akılcı duzenlemelere gitmek istenildi Ama hukukun en onemli bolumleri dine dayalı olduğu icin onlara dokunulamıyordu Bu durumu ile Osmanlı Hukukunun TC Hukukuna gore aksak yanları şoyle sıralanabilir:
Kadınlara tanınan haklar cok sınırlı idi Kadınlar erkeklerle eşit haklara sahip değillerdi Yonetime katılamazlardı Ufak tefek bazı işler dışında istedikleri mesleğe giremezlerdi Aile yaşamında erkeklerle aralarında eşitlik yoktu Bir erkek dort kadınla evlenebilir, dilediği kadar da cariye tutabilirdi Boşanma hakkı erkeğe tanınmıştı Kız cocuklar erkeklere gore daha az miras alırlardı Mahkemelerde iki kadın, bir erkek tanık yerine gecerdi Oysa ki gunumuzde bu durum tamamiyle değişmiş, kadın ile erkek eşit duruma gelmiştir Kadınlar siyasete katılabilir, aile hayatında kadın ile erkek eşit sayılmaktadır Kadınlar istedikleri mesleği yapabilmektedir
Ekonomi ve ticaret hayatını duzenleyen kurallar yetersizdi Ceza Hukuku alanında eksiklikler vardı Yargılama yontemleri pek ilkeldi Kadı tek yargıctı ve mahkemede dilediği gibi hareket ederdi Ayrıca, butun bu kurallar bugunku kanun kitapları gibi derli toplu metinler biciminde toplanmamıştı Bunun icin uygulayıcıların istedikleri maddeleri bulabilmeleri cok zordu Gunumuzde bu durumun tam aksine butun kanunlar bir kitapta toplanmış ve mahkemede birkac tane yargıctan oluşan karar heyeti gorev almaktadır ve bu kurul kendi kafasına gore kanunlara gore karar vermektedir Kendi istediği maddeyi cıkarma yetkisi yoktur
Osmanlı Devleti, Fransız ihtilali fikirlerinin de etkisiyle hukuk alanında bir takım ıslahat hareketlerine girişmiş, bağımsız mahkemeler oluşturmuş, yabancı ve azınlıklara hukuksal ayrıcalıklar tanınmıştır
Meşrutiyet doneminde anayasal duzene gecildikten sonra, hukukta birliği sağlamak ve kargaşayı onlemek amacıyla Mecelle adıyla bir medeni kanun hazırlanmıştır Ancak hanefi mezhebinin kurallarına gore hazırlanan ve dinsel yonu ağır basan Mecelle kanunu, Osmanlı Devletindeki sorunları cozmeye yeterli olmamıştır
Hukukta Laikleşmenin Nedenleri
Yeni kurulan Turk Devletinin din toplumu(ummetcilik) duşuncesi yerine Turk milliyetciliği esasını benimsemesi Mecelle kanunun sorunları cozmede yetersiz kalması Hukukta ikiliğin ortadan kaldırılmak istenmesi Turkiye Cumhuriyetini cağdaş bir yapıya kavuşturma duşuncesi
Osmanlı Devletinin Hukuk Yapısı Hukuk Sitemi
Osmanlı Devletinin Hukuk Yapısı Hakkında Bilgi
Osmanlı Devletinin Hukuk Yapısı
Teokratik bir yapıya sahip olan Osmanlı Devletinde, devletin ve toplumun yonetimi İslam hukukuna gore duzenlenmiştir(şeriat duzeni) Bu duzende musluman halk şeriat kurallarına gore yonetilirken, yabancı ve azınlıklar ise kapitulasyonlar nedeniyle kendi hukuk kurallarını uyguluyorlardı Dolayısıyle Osmanlı Devletinde hukuk birliği yoktu
2 Mahmut ve tanzimat donemlerinde İslam Hukukunun dışında kalan alanlara yeniden el atmak, hic olmazsa o konularda laik ve akılcı duzenlemelere gitmek istenildi Ama hukukun en onemli bolumleri dine dayalı olduğu icin onlara dokunulamıyordu Bu durumu ile Osmanlı Hukukunun TC Hukukuna gore aksak yanları şoyle sıralanabilir:
Kadınlara tanınan haklar cok sınırlı idi Kadınlar erkeklerle eşit haklara sahip değillerdi Yonetime katılamazlardı Ufak tefek bazı işler dışında istedikleri mesleğe giremezlerdi Aile yaşamında erkeklerle aralarında eşitlik yoktu Bir erkek dort kadınla evlenebilir, dilediği kadar da cariye tutabilirdi Boşanma hakkı erkeğe tanınmıştı Kız cocuklar erkeklere gore daha az miras alırlardı Mahkemelerde iki kadın, bir erkek tanık yerine gecerdi Oysa ki gunumuzde bu durum tamamiyle değişmiş, kadın ile erkek eşit duruma gelmiştir Kadınlar siyasete katılabilir, aile hayatında kadın ile erkek eşit sayılmaktadır Kadınlar istedikleri mesleği yapabilmektedir
Ekonomi ve ticaret hayatını duzenleyen kurallar yetersizdi Ceza Hukuku alanında eksiklikler vardı Yargılama yontemleri pek ilkeldi Kadı tek yargıctı ve mahkemede dilediği gibi hareket ederdi Ayrıca, butun bu kurallar bugunku kanun kitapları gibi derli toplu metinler biciminde toplanmamıştı Bunun icin uygulayıcıların istedikleri maddeleri bulabilmeleri cok zordu Gunumuzde bu durumun tam aksine butun kanunlar bir kitapta toplanmış ve mahkemede birkac tane yargıctan oluşan karar heyeti gorev almaktadır ve bu kurul kendi kafasına gore kanunlara gore karar vermektedir Kendi istediği maddeyi cıkarma yetkisi yoktur
Osmanlı Devleti, Fransız ihtilali fikirlerinin de etkisiyle hukuk alanında bir takım ıslahat hareketlerine girişmiş, bağımsız mahkemeler oluşturmuş, yabancı ve azınlıklara hukuksal ayrıcalıklar tanınmıştır
Meşrutiyet doneminde anayasal duzene gecildikten sonra, hukukta birliği sağlamak ve kargaşayı onlemek amacıyla Mecelle adıyla bir medeni kanun hazırlanmıştır Ancak hanefi mezhebinin kurallarına gore hazırlanan ve dinsel yonu ağır basan Mecelle kanunu, Osmanlı Devletindeki sorunları cozmeye yeterli olmamıştır
Hukukta Laikleşmenin Nedenleri
Yeni kurulan Turk Devletinin din toplumu(ummetcilik) duşuncesi yerine Turk milliyetciliği esasını benimsemesi Mecelle kanunun sorunları cozmede yetersiz kalması Hukukta ikiliğin ortadan kaldırılmak istenmesi Turkiye Cumhuriyetini cağdaş bir yapıya kavuşturma duşuncesi