Forumda yenilikler devam etmektedir , çalışmalara devam ettiğimiz kısa süre içerisinde güzel bir görünüme sahip olduk daha iyisi için lütfen çalışmaların bitmesini bekleyiniz. Tıkla ve Git
x

Son konular

Onk.Dr.Haluk Nurbaki ''Ölüm'ü ve Sonrasını'' anlatıyor...Çok Güzel...

Onk.Dr.Haluk Nurbaki ''Ölüm'ü ve Sonrasını'' anlatıyor...Çok Güzel...
0
160

iltasyazilim

FD Üye
Katılım
Ara 25, 2016
Mesajlar
0
Etkileşim
17
Puan
38
Yaş
36
F-D Coin
14
OnkDrHaluk Nurbaki



Bir Başka Doğuş:Ölüm


Ölüm bir başka doğuşun başlangıç anı

Esrar dolu âlemlere açılan ve mutlaka geçilmesi gereken bir kapı Acaba insan, hayat perdesine düşen geçici bir gölge mi? Yoksa rüyalarında dünyayı yaşayan, sonsuzluk ülkesinin bir misafiri mi? Ve ölüm, bütün güzelliklerin, sevgilerin ve umutların sonu mu?

Bu soruların cevabını, iç dünyanıza çekilerek arayınız İçinizdeki bir sesin Allah'ın varlığını anlayan, ebedi olduğunu da anlar dediğini duyacaksınız


Muhteşem güzelliklerle süslenmiş bir kelebeğin ölmesine üzülüyor ve onun yok olduğunu zannediyorsanız, iyi bilin ki yanılıyorsunuz Çünkü o,bir süre sonra toprağın hayat dolu sinesinden bir gül goncası olarak çıkacak ve çürüyen kanadındaki motifler, moleküllerin değişmesi ile pembe bir gülün kadife tenine işlenecektir Ve böylelikle, kelebeğin kanadındaki ilahi zikir, kaldığı yerden gül kokusuyla sonsuzluğa açılacaktır İnsandaki ölüm hadisesini, işte bu tefekkür tarzı içinde ele almaya çalışacağız

Şuna inanmalısınız ki, kâinattaki her şey, insanın ölümsüzlüğü üzerine yaratılmıştır Bir elma veya bir buğday tanesi, insanın ölümsüzlüğünü adeta bilmekte ve bu yüzden insana erişebilmek ve insan hücrelerine dönüşmek için can atmaktadır Mesela elmanın yapısında, insanın günlük ihtiyacı kadar C vitamini ve yine o miktarda demir mineralinin bulunması, elbette tesadüf değildir Ve hele hele meyvedeki C vitaminin bozulmaması gayesiyle yaratılan meyve asitlerinin terkibine, midelerimizin bozulmaması için karbonat iyonunun katılmış olması, ancak ebediyete namzet olan dünya misafirlerine yapılan milyarlarca ikramdan biri olsa gerektir

35 yıllık doktorum Son 20 yılımı ise, kanserli hastaların tedavisiyle uğraşarak geçirdim Bu yüzden insanların ölüme yaklaşmasını ve ölüm anını en iyi gözleyen ilim adamlarından biriyim İşte sizlere, bu hüviyetimle de ölümü anlatmak istiyorum
Yeryüzünde yaşayan insanların yarısından çoğu, ölümün yeni bir hayatın başlangıcı olduğuna inanmaktadır Günümüzde büyük bir faaliyet alanı parapsikoloji ilmiyle uğraşan binlerce ilim adamı, dünyanın dört bir yanında yapmış oldukları incelemelerde, ruhun varlığını araştırıyorlar Bu konuda binlerce kitap yazılmış ve bazıları abartılmış olan onbinin üzerinde neşriyat yapılmıştır

Ancak ruhun varlığı konusunda 4 ilmi hadisenin önemli ve ciddi olduğu kabul edilmektedir Bunlar:

1 Telepati: Eskiden beyin dalgalarına bağlanmak is*tenen ve varlığı, en materyalist Prof Dr Chywınsky tarafından bile kabul edilen kaçınılmaz bir gerçektir Fakat ünlü atom denizaltısı Natilüs'ün 1967 yılındaki ilk deneyi sırasında, talepatinin beyin dalgası olamayacağı kesin olarak ispatlanmıştır Bu deney sırasında biri karada, diğeri ise 13000 mil ötedeki bir denizaltıda bulunan iki kişinin, telepati yoluyla ve 16 gün boyunca gayet net bir şekilde haberleştikleri, Albay William Bowers tarafından res*men açıklanmıştır Çünkü böyle bir mesafede ve denizaltında, beyinden çıkan 30 hertz'lik dalgaların intikali mümkün değildir

2 Bebeklerde Gülme: Ruhun varlığına ikinci bir ilmi delil de, bebeklerde basit gibi görülen gülme hadisesidir Bilindiği gibi maddeciler rüyayı, günlük olayların tekrarışeklinde açıklarlar Hâlbuki gülmeyi ancak 25*40 günde öğrenen bebekler, daha bir günlük iken uykuda gülmektedir Yani beynin henüz öğrenemediği bir kabiliyet, ruh kanalı ile rüyada var olabilmektedir

Zaten rüyada saatler süren bir hadisenin, 2 ile 15 saniye içinde görüldüğü, psikologlar tarafından ispatlanmıştır Abraham Lincoin'un, öldürülmeden bir gece önce, olayı rüyasında aynen görmesi ve kendisine ateş edildiği anda rüyamdaki adam buydudiye bağırması, birçok insan tarafından görülen ve geleceğe ait olan rüyalardan sadece bir tanesidir

3 Hipnoz: Ruha ait üçüncü ilmi delil ise, hipnoz olaylarıdır Telkin yoluyla ameliyat ve kekemelerin tedavisi, bunlardan birkaçıdır

4 Zihinden Geçenin Okunması: Ruhun varlığına ait dördüncü delil de, zihinden geçen manaların okunmasıdır

Bu konudaki en önemli olay, medyum Mesingin, Froyd ve Einstein'in aklından geçen her şeyi onları şaşırtacak Derecede net olarak bilmesi olmuştur Özellikle Froyd bu hadisenin çok tesirinde kalmış ve medyum Messinge, seni daha önce tanısaydım, teorim çok daha farklı olurdudemiştir Esasında ruhun varlığını gösteren deliller, saymakla bitmemektedir Ben, ilmi yönden kesinlik kazanan sadece 4 örneği verdim

Ölüm hakkındaki en iyi hükmü, onu gözleyerek varabiliriz

Ölüm anı, çok değişik ve özel bir andır Ben bu anı, hastalarımda çok teferruatlı olarak inceledim

Kurtuluş ümidi olmayan bir hastalıkla, son ana gelen hastalarda neler olur?

Eğer ölüm kesin bir son olsaydı, bu hastalar yavaş yavaş sönecek ve önce zihni kabiliyetler kaybedilerek sıra ile bütün sistemler duracaktı

Hâlbuki bu gün tıp, ölüm iyiliğinikesinlikle kabul ediyor

Ölüm anında, önce zihinde akıl almaz bir gelişme olur Kulaklar daha uzakları duyarken, gözler öteleri seyreder ve gözbebekleri, yeni bir gerçeğin seyrini ilan edercesine büyür İnsan hafızası ise, olağanüstü bir netlikle, hayatın adeta hızlı bir bant şeridini sunar Ve bütün iman sahipleri, ölürken o andaki bütün acılardan kurtulurlar En güçlü ilaçlarla durduramadığımız acılar diner ve yüzler, bambaşka bir mutluluk havasıyla tebessüm eder

Hâlbuki insan sadece maddeden ibaret olsaydı, zihinler son anda tam manasıyla iflas edecekti

Ölüm anındaki en hayret verici olaylardan biri de, ağır hastalardaki dayanılmaz kötü kokuların birdenbire kaybolmasıdır

Ben, özellikle kanserden ölen birçok hastamda, bu ani koku değişikliğine şahit oldum

Bir hastam, yemek borusu kanserine yakalanmış ve daha sonra ciğerlerine yayılan kanserin kokusu, dayanıl*maz hale gelmişti Bu hastanın kokusu, ölüm anına yakın (bir saat kala) tamamen kayboldu Bu değişikliği, hastanın yakınlarıyla birlikte, ilmi bir zabıt halinde tespit ettim

Ağrıları ölüm anında kaybolan hastalarım da pek çoktur

En önemli tespitlerimden biri de, kemik kanserine yakalanan bir hastamla ilgilidir Bu hastam, aynı zamanda akciğer metastazları sebebiyle devamlı olarak oksijen almak zorunda idi Bu hastam içinde bulunduğu zor şartlardan ötürü, ölürken kelimei şehadet getirememe endişesi içindeydi Bu hastam, ölümünden bir saat önce oksijen cihazını attı ve hiç bir nefes zorluğu çekmediğini söyledi Ve daha sonra akıl almaz bir şekilde doğrularak ayağa kalktı Ölümün yeni bir doğuş olduğunu açıkça dile getiren bu rahmetli hastamın da durumunu, ilmi bir zabıtla tespit ettim

Saymakla bitmeyecek olan bu örneklerin pek çoğunu, sizlerde görmüş veya işitmiş olabilirsiniz Ölüm anında, acaba zihinler neden yeni bir sefere çıkma zevki içinde netleşerek açılmaktadır? Ve neden bedene, yeni bir hayat tarzı gelmektedir?

Bunun izah tarzı, beyinde hücre faaliyetleri sona erer ve maddi hayat biterken, zihin dediğimiz kompütur programlarının, matematik bir gerçek olarak ruhun emrine girmesidir

Ölümün insanlar için ebedi saadete açılan bir kapı olduğunu gösteren milyonlarca iman sahiplerinden biri de Ulubatlı Hasan değil miydi? Gördüğünde Fatih'i ağlatan o mübarek şehidin yüzü, kızgın yağlarla haşlanmış vücuduna saplanan oklara rağmen, acaba neden tebessüm ediyordu?

Eğer insan sadece maddeden ibaretse, Ulubatlı'nın yüzü neden ızdırapla buruşmamıştı?

Ulubatlı'nın ve milyonlarca iman sahibinin, ölüm anındaki o zarif tebessümleri, bambaşka ve nurlu bir âleme geçişin bizlere verilmiş olan mesajından başka bir şey değildir?


Kaynak : Linkleri sadece kayıtlı üyelerimiz görebilirForumTR üyesi olmak için tıklayınız
 

Similar threads

Nasıl öleceğinizi, ölümün nasıl bir şey olduğunu, ölürken neler olacağını hiç düşündünüz mü? Şimdiye dek, önce ölüp sonra da dirilerek insanlar arasına dönen ve neler görüp, neler hissettiğini anlatan hiç kimse olmamıştır Bu nedenle ölümün nasıl bir durum olduğunu, bir insanın ölüm anında...
Cevaplar
0
Görüntüleme
143
Ölüm Nedir? Sözlük anlamı olarak ölüm; bir canlı varlığın (insan, hayvan ve bitkinin) hayati faaliyetlerinin kesin olarak sona ermesidir Canlı varlıkların herhangi bir dokusunun canlılığını kaybetmesine de ölüm denir Fıkıhta ise ölüm; bir âlemden diğerine intikal etmektir Bu anlamda ölüm yok...
Cevaplar
0
Görüntüleme
134
Karma İnancına Göre Reenkarnasyon Nedir? Karma felsefesinin bir sonucu olarak reenkarnasyon, yani bir insanın öldükten sonra başka bir bedenle dünyaya tekrar geldiği inancı Hint dinlerinde çok köklü olarak yerleşmiştir Karma ve reenkarnasyon arasındaki ilişki Dinler Tarihi isimli kitapta şöyle...
Cevaplar
0
Görüntüleme
86
Alıntı: Ölümü ve ötesini merak etmeyenimiz yoktur O, kimsenin tadıpta anlatmadığı ama seçkinlerin görüp te anlattığı bir şeydir Biz o yolda ölmeden önce, öldükten sonra göreceklerimize Kuran ve Sünnet ışığında ölmeden nefsini öldürenlerin rehberliğinde bakacağız Hemen hemen ruhun bedenden...
Cevaplar
0
Görüntüleme
81
Ebedi Hayata Doğmak Ölüm, yaşadığımız bu fani hayatın sona ermesi ve ebedi olan ahiret hayatına açılan kapıdır Ruhun, bedenin ve cismin esaretinden kurtulması, hayatını cesetten bağımsız bir halde sürdürmesidir Ademoğlunun ilk yaratıldığı ruhlar aleminden ana rahmine, oradan da bu dünyaya...
Cevaplar
0
Görüntüleme
101
858,505Konular
982,705Mesajlar
33,054Kullanıcılar
yazsoyamanSon üye
Üst Alt