Oluş Ne Demek Hakkında Bilgi
Varlığın gelişme sureci (Yu Genesis)
Felsefenin ilkel bicimi olan dinler oluşu insanustu bir gucun iradesine ve eylemine bağlarlar Antikcağ Yunan duşuncesinde Hesiodos, Ferekides ve Orfeus'un teogonileri 'oluş'u dinle felsefe arası bir goruşle acıklamaya calışır Bu teogoniler, dinden felsefeye gecişin ilk adımlarıdır(Dinsel felsefeden bilimsel felsefeye gecişin ilk adımlarıdır N)
Antikcağ Yunan duşuncesinin ilk oğretileri, bir gelişme sureci olarak sezinlenen oluşun gercekliğini tartışır Elealılar (Ksenofanes, Parmenides, Melissos, Zenon, Gorgias) oluş'u bir gorunuşten ibaret sayarak yadsırlar Herakleitos oluş'un gercekliğini savunur ve oluş'tan başka hicbir gerceklik bulunmadığını ileri surer Herakleitos'a gore butun varlıklar, tek unsurun değişmelerinden ibarettir ve değişme olayı sonsuza kadar surecektir, evren surekli bir oluş icindedir
Pitagoras'a gore maddenin ozu değişmez, gorunuşu değişir (ilk mekanist anlayış)
Parmenides'e gore değişirlik bir kuruntudur, gercek olan değişmezliktir
Anaksagoras'a gore değişirlik gorunuştedir, oz değişmez
Empedokles'e gore maddenin ozu değişmez; ama ateş, su, hava, toprak gibi ana unsurlar ceşitli bicim ve oranlarda birbirleriyle birleşerek kendi ozlerinde hicbir değişiklik olmadan sonsuz sayıda cismi meydana getirirler
Oluş, Hegel (17701831)'in duşunceci eytişim oğretisinde evrensel bir yasa olarak acıklanmıştır Herakleistos duşuncesinden yola cıkan Hegel'e gore varlık surekli bir oluştur Kendiliğinde bir zıtlık olan varlık, olumlama, yadsıma, yadsımanın yadsınması (tez, antitez, sentez) Her yadsımanın yadsınması yeni bir olumlama (sentez) dır ve yeni bir yadsımayşa (antitez) catışır Ancak bu surecin duzenleyicisi, ilkin doğalaşan ve sonunda gene kendisine ulaşacak olan saltık duşunce'dir (mutlak fikir) Nesnel bir idealist olan Hegel'in bu saltık duşuncesi, gercekte, Hıristiyanlığın Tanrısından başka bir şey değildir
Eytişimsel ozdekci nicelikten niteliğe geciş, karşıtların biriği ve savaşımı, olumsuzlamanın olumsuzlanması yasaları bu evrensel oluş'un genel yasalarıdır Engel, 'AntiDuhring' adlı yapıtında eytişimi doğanın, insanın, toplumun ve duşuncenin oluş'umunun genel yasalarının kuramıolarak tanımlamıştır (İbid, Editions Sociales, Paris 1951, s 172) Bu oluş, aşağıdan yukarıya doğru, ne duz bir cizgi ve ne de daire bicimi izler, sarmal bir oluştur Onceki aşamalarını tekrar ediyor gibi gorunen oluş, bunu başka bir bicimde ve daha yuksek bir duzeyde yapar, oluş bir doğru değil, sarmaldır
Varlığın gelişme sureci (Yu Genesis)
Felsefenin ilkel bicimi olan dinler oluşu insanustu bir gucun iradesine ve eylemine bağlarlar Antikcağ Yunan duşuncesinde Hesiodos, Ferekides ve Orfeus'un teogonileri 'oluş'u dinle felsefe arası bir goruşle acıklamaya calışır Bu teogoniler, dinden felsefeye gecişin ilk adımlarıdır(Dinsel felsefeden bilimsel felsefeye gecişin ilk adımlarıdır N)
Antikcağ Yunan duşuncesinin ilk oğretileri, bir gelişme sureci olarak sezinlenen oluşun gercekliğini tartışır Elealılar (Ksenofanes, Parmenides, Melissos, Zenon, Gorgias) oluş'u bir gorunuşten ibaret sayarak yadsırlar Herakleitos oluş'un gercekliğini savunur ve oluş'tan başka hicbir gerceklik bulunmadığını ileri surer Herakleitos'a gore butun varlıklar, tek unsurun değişmelerinden ibarettir ve değişme olayı sonsuza kadar surecektir, evren surekli bir oluş icindedir
Pitagoras'a gore maddenin ozu değişmez, gorunuşu değişir (ilk mekanist anlayış)
Parmenides'e gore değişirlik bir kuruntudur, gercek olan değişmezliktir
Anaksagoras'a gore değişirlik gorunuştedir, oz değişmez
Empedokles'e gore maddenin ozu değişmez; ama ateş, su, hava, toprak gibi ana unsurlar ceşitli bicim ve oranlarda birbirleriyle birleşerek kendi ozlerinde hicbir değişiklik olmadan sonsuz sayıda cismi meydana getirirler
Oluş, Hegel (17701831)'in duşunceci eytişim oğretisinde evrensel bir yasa olarak acıklanmıştır Herakleistos duşuncesinden yola cıkan Hegel'e gore varlık surekli bir oluştur Kendiliğinde bir zıtlık olan varlık, olumlama, yadsıma, yadsımanın yadsınması (tez, antitez, sentez) Her yadsımanın yadsınması yeni bir olumlama (sentez) dır ve yeni bir yadsımayşa (antitez) catışır Ancak bu surecin duzenleyicisi, ilkin doğalaşan ve sonunda gene kendisine ulaşacak olan saltık duşunce'dir (mutlak fikir) Nesnel bir idealist olan Hegel'in bu saltık duşuncesi, gercekte, Hıristiyanlığın Tanrısından başka bir şey değildir
Eytişimsel ozdekci nicelikten niteliğe geciş, karşıtların biriği ve savaşımı, olumsuzlamanın olumsuzlanması yasaları bu evrensel oluş'un genel yasalarıdır Engel, 'AntiDuhring' adlı yapıtında eytişimi doğanın, insanın, toplumun ve duşuncenin oluş'umunun genel yasalarının kuramıolarak tanımlamıştır (İbid, Editions Sociales, Paris 1951, s 172) Bu oluş, aşağıdan yukarıya doğru, ne duz bir cizgi ve ne de daire bicimi izler, sarmal bir oluştur Onceki aşamalarını tekrar ediyor gibi gorunen oluş, bunu başka bir bicimde ve daha yuksek bir duzeyde yapar, oluş bir doğru değil, sarmaldır