iltasyazilim
FD Üye
Her gün biraz daha 2 metre boyundaki evimize doğru yaklaşıyoruz Kabrimize doğru adım atıyoruz
Öleceğiz
Kapkaranlık bir çukurda Münker ve Nekir i tarafından sorguya çekileceğiz
Rabbin kim, Nebin kim? diye sorulunca ne cevap vereceğiz?
Geçitler sarp, yollar uzun, yükler ağır, azık az
Nasıl geçeceğiz
Cehennemin üzerindeki Sıratı geçip, Cennet durağına nasıl varacağız?
Müslümanlar
Müslümanlar
Ne kadar da rahatsınız?
Kahkahalarla gülüyor, eğleniyorsunuz
Cennetle mi müjdelendiniz müslümanlar?
Ne kadar da neşelisiniz?
Kuran hayattan kovulmuş
Peygamber SallAllahu Aleyhi
Ve Sellemin sünneti yasaklanmış
Kuran Medreseleri kelepçelenmiş Adi bir mahkûm gibi zincire vurulmuş?
Bunlar bizden sorulacak müslümanlar?
Nasıl hesap vereceğiz?
Halbuki Ahlâkı Kuran olan Nur Muhammedimiz böyle miydi?
O Üvvei Hasenemiz Benim bildiklerimi bilseydiniz çok ağlar, az gülerdiniz buyurmadı mı?
Geceler boyu secdelerde Ümmetim Ümmetim diyerek yalvarıp, gözlerinden İnci taneleri misâli göz yaşı dökmedi mi?
Kardeşler, kardeşler, Müslüman kardeşler
Yüce Rehberimiz bir kez kahkahalarla gülmezdi
Ümmetini düşünürdü
Cehennemde yanacak günahkârların haline ağlardı
Biz gafiller Yıllar boyunca bir kez ağladık mı halimize?
Taştan daha katı oldu kalplerimiz
Yağmurlar hasret kalan çorak topraklar misali, Allah (Celle Celalühû) için dökülen gözyaşına hasret kaldık?
Öleceğiz müslümanlar, öleceğiz
Kara gözlü yarimizden ayrılacağız
Üzerimize kürek kürek toprak atacaklar
Yağlarla ballarla beslediğimiz O nazenin bedenimizi kurtlar yiyecekler
Ölümü çok analım
Yunus gibi diyelim
Yalancı dünyaya konup göçenler
Ne söylerler, ne bir haber verirler üzerinde türlü otlar bitenler
Ne söylerler, ne bir haber verirler
Kiminin başında biter ağaçlar
Kiminin başında sararır otlar
Kimi masum, kimi güzel yiğitler
Ne söylerler ne bir haber verirler
Toprağa gark olmuş nazik tenleri
Söylemeden kalmış tatlı dilleri
gelin duadan unutman bunları
Ne söylerler ne bir haber verirler
Müslümanlar
Kabre hazırlanıyor muyuz?
Her gün tahta bir tabutla ebedi yolculuğa çıkanları görüyoruz da, ibret alıyor muyuz
Büyükler, Allah (Celle Celalühû) dostları, hep son nefeste imanla göçmenin derdiyle yanarlar
Sultanûl Arifin Beyazıdî Bistami vefatı anında Allah Allah diyordu
Bir an şöyle dua etti:
Ya Rabbi! Senin için yaptığım bütün ibâdet taat ve zikirleri gafletle yaptım
Şimdi can veriyorum Gaflet hali devam ediyor
Allah (Celle Celalühû)ım bana huzur ve zikir hali ihsân eyle!
Bundan sonra zikir ve huzur hali içinde ruhunu Rahmana teslim etti
Allah (Celle Celalühû) dostlarından Attarı Şıblî (Kıddesullah) kırk sene ağladı Başını kaldırıp semaya bakmadı Ağlamanın sebebi sorulunca Kabrin korkusundan ve kıyamet gününün heybetinden ağlamaktayım dedi
Semaya neden bakmıyorsun? diye sorulunca Meclislerde kahkaha atarak çok güldüm
Bu yüzden utanıp başımı kaldırıp bakamıyorum buyurdu
Müslümanlar
Kardeşler
O büyük Allah (Celle Celalühû) dostları, hayatlarını saniye saniye Allah (Celle Celalühû) için fedâ edenler, bu kadar ağlayıp sızlarken, biz gafiller, günahları dağlar gibi yığılanlar ne de çok kahkaha atıyoruz?
Ağlayalım müminler ağlayalım Kuran okuyup ağlayalım
Ölümümüzü düşünüp ağlayalım
Cehenneme atıldığımızı
düşünüp ağlayalım
Kuran medreselerine vurulan kelepçelere bakıp ağlayalım Allah (Celle Celalühû) dostu Peygamber (SallAllahu Aleyhi Ve Sellem) varisi âlimlerin bir adi suçlu gibi,
takip edildiğini düşünüp ağlayalım
Dinimize hakaret edilirken, acûze ihtiyarlar gibi oturuşumuza ağlayalım
Ağlayalım müminler ağlayalım
Cennet hayali ile yaşayıp da, Cihadı emri bil marufu
terkettiği için, koşa koşa Cehenneme giden şu zavallı milyonlarca müslümana ağlayalım
İslâmı duyurmanın yasak olduğu bir ülkede, Allah (Celle Celalühû)ını Peygamberini tanımadan, Kuran öğrenemeden namaz kılamadan, gençliğini hebâ eden şu milyonlarca gencecik yavruların; Cehenneme nasıl dayanacaklarını düşünüp ağlayalım
Ağlayalım müminler
Eğer ağlayamıyorsak kendi halimize ağlayalım
Hep Ümmetini düşünen Allah (Celle Celalühû)ın Sevgilisi (SallAllahu Aleyhi Ve Sellem) Eğer onlara azap edersen, şüphesiz onlar senin kullarındır
Eğer onları bağışlarsan, şüphesiz sen Azizsin, Hakimsin (Mâide Süresi: Ayet:118) meâlindeki âyeti celileyi okuyup sabaha kadar ağlardı
halime ne kadar ağlasam o kadar azdır!!!
alıntıdır
Öleceğiz
Kapkaranlık bir çukurda Münker ve Nekir i tarafından sorguya çekileceğiz
Rabbin kim, Nebin kim? diye sorulunca ne cevap vereceğiz?
Geçitler sarp, yollar uzun, yükler ağır, azık az
Nasıl geçeceğiz
Cehennemin üzerindeki Sıratı geçip, Cennet durağına nasıl varacağız?
Müslümanlar
Müslümanlar
Ne kadar da rahatsınız?
Kahkahalarla gülüyor, eğleniyorsunuz
Cennetle mi müjdelendiniz müslümanlar?
Ne kadar da neşelisiniz?
Kuran hayattan kovulmuş
Peygamber SallAllahu Aleyhi
Ve Sellemin sünneti yasaklanmış
Kuran Medreseleri kelepçelenmiş Adi bir mahkûm gibi zincire vurulmuş?
Bunlar bizden sorulacak müslümanlar?
Nasıl hesap vereceğiz?
Halbuki Ahlâkı Kuran olan Nur Muhammedimiz böyle miydi?
O Üvvei Hasenemiz Benim bildiklerimi bilseydiniz çok ağlar, az gülerdiniz buyurmadı mı?
Geceler boyu secdelerde Ümmetim Ümmetim diyerek yalvarıp, gözlerinden İnci taneleri misâli göz yaşı dökmedi mi?
Kardeşler, kardeşler, Müslüman kardeşler
Yüce Rehberimiz bir kez kahkahalarla gülmezdi
Ümmetini düşünürdü
Cehennemde yanacak günahkârların haline ağlardı
Biz gafiller Yıllar boyunca bir kez ağladık mı halimize?
Taştan daha katı oldu kalplerimiz
Yağmurlar hasret kalan çorak topraklar misali, Allah (Celle Celalühû) için dökülen gözyaşına hasret kaldık?
Öleceğiz müslümanlar, öleceğiz
Kara gözlü yarimizden ayrılacağız
Üzerimize kürek kürek toprak atacaklar
Yağlarla ballarla beslediğimiz O nazenin bedenimizi kurtlar yiyecekler
Ölümü çok analım
Yunus gibi diyelim
Yalancı dünyaya konup göçenler
Ne söylerler, ne bir haber verirler üzerinde türlü otlar bitenler
Ne söylerler, ne bir haber verirler
Kiminin başında biter ağaçlar
Kiminin başında sararır otlar
Kimi masum, kimi güzel yiğitler
Ne söylerler ne bir haber verirler
Toprağa gark olmuş nazik tenleri
Söylemeden kalmış tatlı dilleri
gelin duadan unutman bunları
Ne söylerler ne bir haber verirler
Müslümanlar
Kabre hazırlanıyor muyuz?
Her gün tahta bir tabutla ebedi yolculuğa çıkanları görüyoruz da, ibret alıyor muyuz
Büyükler, Allah (Celle Celalühû) dostları, hep son nefeste imanla göçmenin derdiyle yanarlar
Sultanûl Arifin Beyazıdî Bistami vefatı anında Allah Allah diyordu
Bir an şöyle dua etti:
Ya Rabbi! Senin için yaptığım bütün ibâdet taat ve zikirleri gafletle yaptım
Şimdi can veriyorum Gaflet hali devam ediyor
Allah (Celle Celalühû)ım bana huzur ve zikir hali ihsân eyle!
Bundan sonra zikir ve huzur hali içinde ruhunu Rahmana teslim etti
Allah (Celle Celalühû) dostlarından Attarı Şıblî (Kıddesullah) kırk sene ağladı Başını kaldırıp semaya bakmadı Ağlamanın sebebi sorulunca Kabrin korkusundan ve kıyamet gününün heybetinden ağlamaktayım dedi
Semaya neden bakmıyorsun? diye sorulunca Meclislerde kahkaha atarak çok güldüm
Bu yüzden utanıp başımı kaldırıp bakamıyorum buyurdu
Müslümanlar
Kardeşler
O büyük Allah (Celle Celalühû) dostları, hayatlarını saniye saniye Allah (Celle Celalühû) için fedâ edenler, bu kadar ağlayıp sızlarken, biz gafiller, günahları dağlar gibi yığılanlar ne de çok kahkaha atıyoruz?
Ağlayalım müminler ağlayalım Kuran okuyup ağlayalım
Ölümümüzü düşünüp ağlayalım
Cehenneme atıldığımızı
düşünüp ağlayalım
Kuran medreselerine vurulan kelepçelere bakıp ağlayalım Allah (Celle Celalühû) dostu Peygamber (SallAllahu Aleyhi Ve Sellem) varisi âlimlerin bir adi suçlu gibi,
takip edildiğini düşünüp ağlayalım
Dinimize hakaret edilirken, acûze ihtiyarlar gibi oturuşumuza ağlayalım
Ağlayalım müminler ağlayalım
Cennet hayali ile yaşayıp da, Cihadı emri bil marufu
terkettiği için, koşa koşa Cehenneme giden şu zavallı milyonlarca müslümana ağlayalım
İslâmı duyurmanın yasak olduğu bir ülkede, Allah (Celle Celalühû)ını Peygamberini tanımadan, Kuran öğrenemeden namaz kılamadan, gençliğini hebâ eden şu milyonlarca gencecik yavruların; Cehenneme nasıl dayanacaklarını düşünüp ağlayalım
Ağlayalım müminler
Eğer ağlayamıyorsak kendi halimize ağlayalım
Hep Ümmetini düşünen Allah (Celle Celalühû)ın Sevgilisi (SallAllahu Aleyhi Ve Sellem) Eğer onlara azap edersen, şüphesiz onlar senin kullarındır
Eğer onları bağışlarsan, şüphesiz sen Azizsin, Hakimsin (Mâide Süresi: Ayet:118) meâlindeki âyeti celileyi okuyup sabaha kadar ağlardı
halime ne kadar ağlasam o kadar azdır!!!
alıntıdır