Mustafa Haki Efendi Kısaca Hayatı
Tokat velilerinden Doğum tarihi belli değildir 1920 (H1338) de İstanbul'da vefat etti Kabri Fatih Camii bahcesinde, Gazi OsmanPaşa turbesine yakındır Sık sık ziyaret edilmektedir İlmi, ahlakı, tevazuu Tokat, Corum, Sivas, Amasya ve Yozgat'ta dilden dile anlatılmaktadır Aynı zamanda Şeyhulislam Mustafa Sabri Efendinin yeğenidir
Mustafa Haki Efendinin sozleri ve kerametleri halk arasında anlatılmaktadır Bunlardan bazıları şoyledir:
Mustafa Haki hazretleri Samsun'a geldiği bir gunde misafir kaldığı evde ikram edilen meyveyi yerken buyurur ki: Bu gece dunyaya bir oğlum gelse gerektirTokat'a gelindiğinde gorulur ki sozun soylendiği o saatte Behaeddin Efendi dunyaya gelmiştir
Mustafa Haki hazretleri sohbetlerde umumiyetle Eshabı kiram sevgisinden bahseder, Eshabı kiram sohbet ile yukseldi Eshabı kiram dini bildirenlerdir Eshabı kirama dil uzatan, dini yıkar Eshabı kiramın imanda ayrılıkları yoktur Hepsi butun velilerden ustundur
İnsana lazım olan once Ehli sunnete uygun inanmak, sonra Allahu tealanın emir ve yasaklarına uymak ve tasavvuf yolunda ilerlemektir
Tokat velilerinden Doğum tarihi belli değildir 1920 (H1338) de İstanbul'da vefat etti Kabri Fatih Camii bahcesinde, Gazi OsmanPaşa turbesine yakındır Sık sık ziyaret edilmektedir İlmi, ahlakı, tevazuu Tokat, Corum, Sivas, Amasya ve Yozgat'ta dilden dile anlatılmaktadır Aynı zamanda Şeyhulislam Mustafa Sabri Efendinin yeğenidir
Mustafa Haki Efendinin sozleri ve kerametleri halk arasında anlatılmaktadır Bunlardan bazıları şoyledir:
Mustafa Haki hazretleri Samsun'a geldiği bir gunde misafir kaldığı evde ikram edilen meyveyi yerken buyurur ki: Bu gece dunyaya bir oğlum gelse gerektirTokat'a gelindiğinde gorulur ki sozun soylendiği o saatte Behaeddin Efendi dunyaya gelmiştir
Mustafa Haki hazretleri sohbetlerde umumiyetle Eshabı kiram sevgisinden bahseder, Eshabı kiram sohbet ile yukseldi Eshabı kiram dini bildirenlerdir Eshabı kirama dil uzatan, dini yıkar Eshabı kiramın imanda ayrılıkları yoktur Hepsi butun velilerden ustundur
İnsana lazım olan once Ehli sunnete uygun inanmak, sonra Allahu tealanın emir ve yasaklarına uymak ve tasavvuf yolunda ilerlemektir