nicebayan
FD Üye
- Katılım
- Ara 24, 2016
- Mesajlar
- 94,678
- Etkileşim
- 2
- Puan
- 38
- Yaş
- 37
- Web sitesi
- nicebayan.com
- F-D Coin
- 95
More Kimdir?
Thomas More Kimdir
Ütopya
Thomas More, kendisinden daha sonra gelen bütün “toplum mühendislerini etkileyecek bir kavram olan ütopya sözcüğünün ad babası olmasaydı, şayet de sadece İngiliz siyasi tarihinde bir madde olarak kalacak ve şerefli mücadelesi o kadar bilinmeyecekti Oysa, 1478 doğumlu Sir Thomas Moore, Kral ’a, hayatı pahasına da olsa HAYIR demesini bilen ve inançlarını hiç bir baskı aşağı değiştirmeyen bir kişiydi Farklılıkları daha Üniversite eğitimi sırasında belirmeye başlamıştı Oxford ’da Grekçe ile tanışmış ve Grek düşüncesini baştan araştıran İtalyan Rönesanssına sempati duymuştu Bu eğilimi ailesi ve otoritelerin tepkisini çekince, dostu Erasmus ’un da etkisiyle hukuku seçti 1504 ise, parlamentoda VIIIHenry ’nin ücret isteğine karşı çıkan rakip bir üyeydi 1514 ’de şövalye de oldu
Kral, öyle hoşlanmamakla birlikte, giderek popülerleşen, bilgisi ve tavırları ile sivrilen More ’la ilişkilerini sıcak tutmaya çalıştı Önce Yargı Bakanlığına getirildi More Ama, mahkemeye işi düşenlerden armağan almayı reddederek teamülleri çiğnedi! Arkasında Kral ’ın boşanma isteğini reddetti Böylece sarayla arası açıldı ve 1532 ’de istifa etti bakanlıktan Davet edildiği evlilik törenine de katılmadı 1534 ’de VIII Henry ’nin parlamentodan geçirdiği “Üstünlü Yasasını da inançlarına ve hukuka tutarsız bulduğu için kabule yanaşmadı ve kralın papadan üstün olduğuna dair ant etmeyi reddetti İpler gerilmiş, kılıçlar çekilmişti artık Suçu idamı gerektirmiyordu, ancak yalancı tanıklıklarla “vatana ihanet ettiği tespit edildi! Tavrından vazgeçerse affa uğrayacağı söylendiği halde, inançlarını çiğnemedi, vicdanının sesine uydu ve başını cellada vermekten imtina etmedi (1535) Hakiki bir aydındı Thomas More
Kavram olarak Ütopya
Kuzey ülkelerinde Rönesans, İtalya ’dan sonradan başladı ve anında reformla karışmış bir duruma geldi böylece dinsel etkilenmişliği vardı, anarşist ve ahlakdışı değildi Tersine sofuluk ve ulus erdemiyle ilişkiliydi Bu akımın örnekleri aynı dönemde yaşayan ve arkadaş olan Erasmus ve Sir Thomas More ’dur İkisi de meslekten filozof değillerdi, sistemli her şeye karşı hoşnutsuzluğu temsilcilik ediyorlardı ve Skolastiğe olan tepkiyi belirleyen de bu hoşnutsuzluktu
Konuya balıklama dalmadan önce, sözcüğün sözlüksel bir tanımını tahsis etmek istiyorum Ana Britanica ’nın Ütopya maddesi şöyle ; “yaşayanlarına hatasız bir harmoni içinde var olma olanağı sağladığı kabul edilen ideal ülke Kelimenin çağrışımı ise, “olanaksız ölçüde idealist yenilikçi görüşlere temel olmuştur(tabii buradaki idealizmi felsefi idealizmden yarmak gerekiyor) Kelime başlangıçta Sir Thomas More tarafından 1516 yılında telaffuz edildi Terimi yunanca qu (değil) ve topos(yer) sözcüklerinden türeten More, olmayan yer anlamına gelen sözcüğü, bütün olarak zihin yoluyla yönetilen iki taraflı mülkiyete dayalı bir kent devleti olarak betimledi
Yani, ütopya üretilmiş bir sözcük, lakin kavramsallaşması ile birlikte, beklenmedik bir tesir yaratmış Onun üzerine herkesin bambaşka anlamlar yükleyişi kolay bir dilsel olanaksızlıktan değil, toplumsal tasarımlardaki karşıtlıklardan geliyor Gündelik konuşmalarımızda hayalcilik gibi kullanıyoruz bu sözcüğü, fakat felsefi, siyasi ve ideolojik kuruluşları biraz farklı Oralarda düş ve gerçek birbirine karışıveriyor En büyük ve etkili ütopyalar olarak, fazla veya tek tanrılı, cennet ve cehennem tasarımlı dinleri, bu hayal ve hakiki karışımı için örnek olarak uygulamak mümkün Thomas Moore ’un bu kavramı kullanışından önceki tarihsel dönemlerde de adı din ya da felsefe olsa da ütopyacı anlayışları bulup çıkartmak hiç de baskı değil Bu tarih az kalsın yazınınmağara resimlerinin tarihi değin gerilere uzanıyor
More ’un Ütopyası
Thomas More ’un “Ütopyası, roman sanatının az önce ortaya çıkmadığı o tarihlerde, bir anlatı metni olarak kurgulanmıştır ve Kolomb ’un keşiflerinin etkisiyle yazılı ilk kurgusal metin olması sebebiyle de ilginçtir Ütopya, Güney yarım küresinde bir adadır Öykü, bu adada yaşamış bir gemicinin, ada halkının kurduğu düzeninin mükemmelliğini Avrupa ’ya tanıtması şeklinde sürer Bu Nedenle More, hem İngiltere ’deki iktidarın mutlak olamayacağını belirtir, keza de olması gerekenleri sinyâl eder Siyasi ve idareli hayatı baştan kurgular
“Ütopya, devletin birincil mimari tasarım olarak da ilgiye değer; Bu ada devletinde, tümü benzer plana sahip 54 büyük kasaba var ve sadece başkentin planları öbür Tüm cadde genişlikleri aynı (10 metre dek) Herkesin evi aynı stilde Evlerde bir sokak üstelik bahçe kapısı var ve kilit yok Herkes istediği eve girebilir, damlar da düzdür Iyelik duygusu olmasın diye 10 yılda bir ev değiştirilir Köylerde herkes 40 kişiyi barındıran çiftlikler bulunur ve hemen More ’nun eşitliğinin sınırına geliyoruz, bu 40 kişiden ikisi esir! Her çiftlik ihtiyar ve bilge olan bir bayan ve bir erkek kadar yönetiliyor Evlerin bile bu denli aynı olduğu adada elbette kılık ve giysi de belirli, cümbür cemaat daha açıkçası her kategori yaz kış benzer türde giyiniyor Bir giysi yedi sene dayanacaktır Egzersiz sonunda giyilen yün harmaniyeler(pelerin) de aynıdır ve doğal yün rengindedir
Tanıtımı More ’un cümleleri ile sürdürürsek;
“Bizim toplumumuzda kadınlar, rahipler, hizmetçiler, dilenciler reşitlik faydalı bir iş yapmaz Zenginlerin varlığı dolayısıyla da gereksiz lüksler için fazla emek harcanır Ütopya cumhuriyetinde bunların önüne geçileceğinden egzersiz 6 saat olarak belirlenmiştir Eğer artık değerinde ortaya çıkarsa, jurnal çalışma saati kısıtlanır Aile ataerkildir Evlenen oğul babasıyla oturur Eve sığmazsa yeni bir eve aktarılınır Kentler büyürse yeni bir şehir halkı kurulur Hayvanların öldürülmesi, serbest yurttaşlar zalimliği öğrenmesin diye kölelere havale edilir Yemek kamuya ait salonlarda yenir ve buradaki bacak işlerini de köleler görür Evlenirken keza erkeğin hem kadının bakir olması esastır Demirin olmadığı adada bunu karşılamak için dış ticaret yapılır Savaş zaferleri ile övünülmez, oysa yükümlülük halinde savaşa girilir ve mümkünse paralı askerler tutulur Altın ve gümüş birikimi savaş için yapılır Gündelik hayatta ise altın ve gümüş oturak ya da hayvan zinciri olarak kullanılır fakat nefret edilen şey edilsinler Mutluluğu zevkte bulan bir ahlak ve çilecilikten uzaktan bir dinsel davranış laf konusu Kadınlar da rahip olabilir, rahipler onurlandırılır ama toplumda zorlama sahibi de değillerdir Tanrıya inanmayanlar yurttaş sayılmaz ve siyasal yaşantıya katılmazlar lakin hiçbir bakımdan rahatsız edilmezler
*
Thomas More Kimdir
Ütopya
Thomas More, kendisinden daha sonra gelen bütün “toplum mühendislerini etkileyecek bir kavram olan ütopya sözcüğünün ad babası olmasaydı, şayet de sadece İngiliz siyasi tarihinde bir madde olarak kalacak ve şerefli mücadelesi o kadar bilinmeyecekti Oysa, 1478 doğumlu Sir Thomas Moore, Kral ’a, hayatı pahasına da olsa HAYIR demesini bilen ve inançlarını hiç bir baskı aşağı değiştirmeyen bir kişiydi Farklılıkları daha Üniversite eğitimi sırasında belirmeye başlamıştı Oxford ’da Grekçe ile tanışmış ve Grek düşüncesini baştan araştıran İtalyan Rönesanssına sempati duymuştu Bu eğilimi ailesi ve otoritelerin tepkisini çekince, dostu Erasmus ’un da etkisiyle hukuku seçti 1504 ise, parlamentoda VIIIHenry ’nin ücret isteğine karşı çıkan rakip bir üyeydi 1514 ’de şövalye de oldu
Kral, öyle hoşlanmamakla birlikte, giderek popülerleşen, bilgisi ve tavırları ile sivrilen More ’la ilişkilerini sıcak tutmaya çalıştı Önce Yargı Bakanlığına getirildi More Ama, mahkemeye işi düşenlerden armağan almayı reddederek teamülleri çiğnedi! Arkasında Kral ’ın boşanma isteğini reddetti Böylece sarayla arası açıldı ve 1532 ’de istifa etti bakanlıktan Davet edildiği evlilik törenine de katılmadı 1534 ’de VIII Henry ’nin parlamentodan geçirdiği “Üstünlü Yasasını da inançlarına ve hukuka tutarsız bulduğu için kabule yanaşmadı ve kralın papadan üstün olduğuna dair ant etmeyi reddetti İpler gerilmiş, kılıçlar çekilmişti artık Suçu idamı gerektirmiyordu, ancak yalancı tanıklıklarla “vatana ihanet ettiği tespit edildi! Tavrından vazgeçerse affa uğrayacağı söylendiği halde, inançlarını çiğnemedi, vicdanının sesine uydu ve başını cellada vermekten imtina etmedi (1535) Hakiki bir aydındı Thomas More
Kavram olarak Ütopya
Kuzey ülkelerinde Rönesans, İtalya ’dan sonradan başladı ve anında reformla karışmış bir duruma geldi böylece dinsel etkilenmişliği vardı, anarşist ve ahlakdışı değildi Tersine sofuluk ve ulus erdemiyle ilişkiliydi Bu akımın örnekleri aynı dönemde yaşayan ve arkadaş olan Erasmus ve Sir Thomas More ’dur İkisi de meslekten filozof değillerdi, sistemli her şeye karşı hoşnutsuzluğu temsilcilik ediyorlardı ve Skolastiğe olan tepkiyi belirleyen de bu hoşnutsuzluktu
Konuya balıklama dalmadan önce, sözcüğün sözlüksel bir tanımını tahsis etmek istiyorum Ana Britanica ’nın Ütopya maddesi şöyle ; “yaşayanlarına hatasız bir harmoni içinde var olma olanağı sağladığı kabul edilen ideal ülke Kelimenin çağrışımı ise, “olanaksız ölçüde idealist yenilikçi görüşlere temel olmuştur(tabii buradaki idealizmi felsefi idealizmden yarmak gerekiyor) Kelime başlangıçta Sir Thomas More tarafından 1516 yılında telaffuz edildi Terimi yunanca qu (değil) ve topos(yer) sözcüklerinden türeten More, olmayan yer anlamına gelen sözcüğü, bütün olarak zihin yoluyla yönetilen iki taraflı mülkiyete dayalı bir kent devleti olarak betimledi
Yani, ütopya üretilmiş bir sözcük, lakin kavramsallaşması ile birlikte, beklenmedik bir tesir yaratmış Onun üzerine herkesin bambaşka anlamlar yükleyişi kolay bir dilsel olanaksızlıktan değil, toplumsal tasarımlardaki karşıtlıklardan geliyor Gündelik konuşmalarımızda hayalcilik gibi kullanıyoruz bu sözcüğü, fakat felsefi, siyasi ve ideolojik kuruluşları biraz farklı Oralarda düş ve gerçek birbirine karışıveriyor En büyük ve etkili ütopyalar olarak, fazla veya tek tanrılı, cennet ve cehennem tasarımlı dinleri, bu hayal ve hakiki karışımı için örnek olarak uygulamak mümkün Thomas Moore ’un bu kavramı kullanışından önceki tarihsel dönemlerde de adı din ya da felsefe olsa da ütopyacı anlayışları bulup çıkartmak hiç de baskı değil Bu tarih az kalsın yazınınmağara resimlerinin tarihi değin gerilere uzanıyor
More ’un Ütopyası
Thomas More ’un “Ütopyası, roman sanatının az önce ortaya çıkmadığı o tarihlerde, bir anlatı metni olarak kurgulanmıştır ve Kolomb ’un keşiflerinin etkisiyle yazılı ilk kurgusal metin olması sebebiyle de ilginçtir Ütopya, Güney yarım küresinde bir adadır Öykü, bu adada yaşamış bir gemicinin, ada halkının kurduğu düzeninin mükemmelliğini Avrupa ’ya tanıtması şeklinde sürer Bu Nedenle More, hem İngiltere ’deki iktidarın mutlak olamayacağını belirtir, keza de olması gerekenleri sinyâl eder Siyasi ve idareli hayatı baştan kurgular
“Ütopya, devletin birincil mimari tasarım olarak da ilgiye değer; Bu ada devletinde, tümü benzer plana sahip 54 büyük kasaba var ve sadece başkentin planları öbür Tüm cadde genişlikleri aynı (10 metre dek) Herkesin evi aynı stilde Evlerde bir sokak üstelik bahçe kapısı var ve kilit yok Herkes istediği eve girebilir, damlar da düzdür Iyelik duygusu olmasın diye 10 yılda bir ev değiştirilir Köylerde herkes 40 kişiyi barındıran çiftlikler bulunur ve hemen More ’nun eşitliğinin sınırına geliyoruz, bu 40 kişiden ikisi esir! Her çiftlik ihtiyar ve bilge olan bir bayan ve bir erkek kadar yönetiliyor Evlerin bile bu denli aynı olduğu adada elbette kılık ve giysi de belirli, cümbür cemaat daha açıkçası her kategori yaz kış benzer türde giyiniyor Bir giysi yedi sene dayanacaktır Egzersiz sonunda giyilen yün harmaniyeler(pelerin) de aynıdır ve doğal yün rengindedir
Tanıtımı More ’un cümleleri ile sürdürürsek;
“Bizim toplumumuzda kadınlar, rahipler, hizmetçiler, dilenciler reşitlik faydalı bir iş yapmaz Zenginlerin varlığı dolayısıyla da gereksiz lüksler için fazla emek harcanır Ütopya cumhuriyetinde bunların önüne geçileceğinden egzersiz 6 saat olarak belirlenmiştir Eğer artık değerinde ortaya çıkarsa, jurnal çalışma saati kısıtlanır Aile ataerkildir Evlenen oğul babasıyla oturur Eve sığmazsa yeni bir eve aktarılınır Kentler büyürse yeni bir şehir halkı kurulur Hayvanların öldürülmesi, serbest yurttaşlar zalimliği öğrenmesin diye kölelere havale edilir Yemek kamuya ait salonlarda yenir ve buradaki bacak işlerini de köleler görür Evlenirken keza erkeğin hem kadının bakir olması esastır Demirin olmadığı adada bunu karşılamak için dış ticaret yapılır Savaş zaferleri ile övünülmez, oysa yükümlülük halinde savaşa girilir ve mümkünse paralı askerler tutulur Altın ve gümüş birikimi savaş için yapılır Gündelik hayatta ise altın ve gümüş oturak ya da hayvan zinciri olarak kullanılır fakat nefret edilen şey edilsinler Mutluluğu zevkte bulan bir ahlak ve çilecilikten uzaktan bir dinsel davranış laf konusu Kadınlar da rahip olabilir, rahipler onurlandırılır ama toplumda zorlama sahibi de değillerdir Tanrıya inanmayanlar yurttaş sayılmaz ve siyasal yaşantıya katılmazlar lakin hiçbir bakımdan rahatsız edilmezler
*
Türkiye'nin en güncel forumlardan olan forumdas.com.tr'de forumda aktif ve katkısı olabilecek kişilerden gönüllü katkıda sağlayabilecek kişiler aranmaktadır.