iltasyazilim
FD Üye
Malatya Ulu Camii
Yapılış Tarihi 1224
Bani İlyas bin Şahabeddin Ebubekir
Dönem Selçuklu
Yüce Camii ’nin tarihi 7yy ’a dek dayanmaktadır başlangıçta Araplar Malatya ’nın Battalgazi ilçesine bu camii ’yi inşa ettirmişlerdir Yalnız bu camii harap olup, 1224 yılında Anadolu Selçuklu Devleti döneminde baştan yapı edilmiştir Bu yeni camiinin mimarı Yakup oğlu Mansur ’dur Camiinin banisi ise İlyas bin Şahabeddin Ebubekir ’dir Bu bilgiler camiinin kitabesinden elde edilmiştir Yine yapıda yer alan öteki kitabelerden de bugüne kadar pek fazla defa yenileme gördüğü bilgisine ulaşılmaktadır Orijinal olarak günümüze gelememiş olan eser, en son 1962 yılında Vakıflar Genel Müdürlüğü tarafından bir kaç defa restore edilmiştir
MİMARİ ÖZELLİKLERİ
Dikdörtgen bir plan şemasına sahiptir İki bölümden inşa edilmiştir, bunlardan biri harim diğeri ise kayseriye olarak adlandırılmıştır Güney bölümü yani harim, mihraba paralel sekiz sahınlı, mihrap önü kubbeli ve eyvalıdır Kuzey bölümü yani kayseriye ise mihraba paralel 4 sahınlıdır Bu bölüm ard arda yerleştirilen iki kubbe ile vurgulanmıştır Sahınlar ise tonoz ile örtülmüş olup, sadedir Yapının içinde üstü açık bir iç avlu bulunmaktadır Eyvan bu avluya açılır Kubbeye geçiş elemanı tromptur, malzeme ise tuğladır Mihrap önündeki kubbenin göbeğine yerletirilmiş olan mührü süleyman motifi uyarı çekicidirYeniden bu bölümdeki eyvan adamakıllı çiniler ile kaplanmış olup, mihrap vurgulanmıştırYapının doğu, batı ve güney edinmek üzere üç girişi bulunmaktadır Batı girişi daha sonra kapıtılmış olan camiinin bugün iki girişi vardır Minaresi ise camiinin içinden kayseriye bölümünden yükselmektedir Bu minare tuğladan üretilmiş olup, silindir gövdelidir Papuç üzerinde ve şerefe aşağı firuze renkli yıldız çinilerin oluşturduğu birer bileziğin yer aldığı günümüze kalan az sayıdaki parçalarından anlaşılmaktadır Yapının yalnızca mihrabı ve minberi özgünlüğünü yitirmemiştir, tarihsel süreç boyunca çeşitli eklemelere maruz kalınca adeta tamamı orijinal değildir Kuzey, doğu ve batı yönünden genişletilen camii, Büyük Selçuklu Camii (Zevvare Mescidi Cuması) mimarisinden esinlenerek yapı edilmiştirCamiinin cephelerinde birbirine eş olmayan uzunluklarda 24 tane payanda bulunmaktadır Taşıyıcı görevi olan bu payandalar yapıya daha sonra eklenmiştir Yapının orijinal olan ahşap minberi Ankara Etnoğrafya Müzesi ’nin koleksiyonuna eklenmiştirYapının orijinal halinin Selçuklu Devletininin mimari anlayışına yakışacak bir üslupta olduğu bilinmektedir O Kadar çok sanatkarın bu camii de çalıştığı kitabelerinden anlaşılmaktadır Batı portal kitabesi Üstad El Benna Hüsrev tarafından 1247 yılında, Doğu portal kitabesi Üstad Hüsrev kadar 1273 yılında yapılmıştır Eyvan kemer kitabesi Malatyalı El Benna Ebubekir oğlu Yakup, minber kitabesi ise Ebul Vefa Azizi kadar yapılmıştır *
Yapılış Tarihi 1224
Bani İlyas bin Şahabeddin Ebubekir
Dönem Selçuklu
Yüce Camii ’nin tarihi 7yy ’a dek dayanmaktadır başlangıçta Araplar Malatya ’nın Battalgazi ilçesine bu camii ’yi inşa ettirmişlerdir Yalnız bu camii harap olup, 1224 yılında Anadolu Selçuklu Devleti döneminde baştan yapı edilmiştir Bu yeni camiinin mimarı Yakup oğlu Mansur ’dur Camiinin banisi ise İlyas bin Şahabeddin Ebubekir ’dir Bu bilgiler camiinin kitabesinden elde edilmiştir Yine yapıda yer alan öteki kitabelerden de bugüne kadar pek fazla defa yenileme gördüğü bilgisine ulaşılmaktadır Orijinal olarak günümüze gelememiş olan eser, en son 1962 yılında Vakıflar Genel Müdürlüğü tarafından bir kaç defa restore edilmiştir
MİMARİ ÖZELLİKLERİ
Dikdörtgen bir plan şemasına sahiptir İki bölümden inşa edilmiştir, bunlardan biri harim diğeri ise kayseriye olarak adlandırılmıştır Güney bölümü yani harim, mihraba paralel sekiz sahınlı, mihrap önü kubbeli ve eyvalıdır Kuzey bölümü yani kayseriye ise mihraba paralel 4 sahınlıdır Bu bölüm ard arda yerleştirilen iki kubbe ile vurgulanmıştır Sahınlar ise tonoz ile örtülmüş olup, sadedir Yapının içinde üstü açık bir iç avlu bulunmaktadır Eyvan bu avluya açılır Kubbeye geçiş elemanı tromptur, malzeme ise tuğladır Mihrap önündeki kubbenin göbeğine yerletirilmiş olan mührü süleyman motifi uyarı çekicidirYeniden bu bölümdeki eyvan adamakıllı çiniler ile kaplanmış olup, mihrap vurgulanmıştırYapının doğu, batı ve güney edinmek üzere üç girişi bulunmaktadır Batı girişi daha sonra kapıtılmış olan camiinin bugün iki girişi vardır Minaresi ise camiinin içinden kayseriye bölümünden yükselmektedir Bu minare tuğladan üretilmiş olup, silindir gövdelidir Papuç üzerinde ve şerefe aşağı firuze renkli yıldız çinilerin oluşturduğu birer bileziğin yer aldığı günümüze kalan az sayıdaki parçalarından anlaşılmaktadır Yapının yalnızca mihrabı ve minberi özgünlüğünü yitirmemiştir, tarihsel süreç boyunca çeşitli eklemelere maruz kalınca adeta tamamı orijinal değildir Kuzey, doğu ve batı yönünden genişletilen camii, Büyük Selçuklu Camii (Zevvare Mescidi Cuması) mimarisinden esinlenerek yapı edilmiştirCamiinin cephelerinde birbirine eş olmayan uzunluklarda 24 tane payanda bulunmaktadır Taşıyıcı görevi olan bu payandalar yapıya daha sonra eklenmiştir Yapının orijinal olan ahşap minberi Ankara Etnoğrafya Müzesi ’nin koleksiyonuna eklenmiştirYapının orijinal halinin Selçuklu Devletininin mimari anlayışına yakışacak bir üslupta olduğu bilinmektedir O Kadar çok sanatkarın bu camii de çalıştığı kitabelerinden anlaşılmaktadır Batı portal kitabesi Üstad El Benna Hüsrev tarafından 1247 yılında, Doğu portal kitabesi Üstad Hüsrev kadar 1273 yılında yapılmıştır Eyvan kemer kitabesi Malatyalı El Benna Ebubekir oğlu Yakup, minber kitabesi ise Ebul Vefa Azizi kadar yapılmıştır *