iltasyazilim
FD Üye
Kurtuluş Savaşı hakkında Veri
Kurtuluş Savaşı geniş Data
Kurtuluş Savaşı hakkında detaylı Bilgi
Kurtuluş Savaşı Ansiklopedik Data
Kurtuluş Savaşı (İstiklal Harbi), I Dünya Savaşı'ndan yenik çıkmışOsmanlı İmparatorluğu'nun savaşı kazanan devletlerce paylaşılmasına karşısında Türk ulusunun Mustafa Kemal Atatürk önderliğinde verdiği mücadeledir
Savaş Öncesi Dönem,
Kurtuluş savaşı öncesi,1 Dünya Savaşı'nın başlangıcına kadar dayanırBüyük Savaş'tan mağlup ayrılmış olan Osmanlı Devleti, galip devletler ile Mondros Ateşkes Antlaşması'nı imzalamıştı Bu antlaşmanın 7 maddesi, galip devletlere istedikleri her yeri istedikleri vakit işgal etme hakkını tanıyordu Bu Vesile Ile işgaller bu antlaşmanın arkasına sığınılarak yapılabilecekti
1: İngiliz ve Fransız ortak işgal bölgesi
2: Yunan işgal bölgesi
3: İtalyan işgal bölgesi
4: Fransız işgal bölgesi
5: Ermeni işgal bölgesi
6: İngiliz işgal bölgesi
Milletlerarası Sevr Antlaşması 10 Ağustos 1920 Osmanlı İmparatorluğu'nun son uluslararası antlaşmasıdır Sevr antlaşması ile Saray'da yaşıyan Osmanlı Hanedanı ve hükümet,Anadolu'nun ve İstanbul'un işgaline kapıyı açmıştır
İşgaller Dönemi
İşgallere ilk tepki işgale uğrayan bölgelerde yaşamış halktan gelmiştiİzmir'de Hasan Tahsin işgale karşısında ilk kurşunu atarak halkın bu haksız işgallere sessiz kalmayacağını göstermiştiEge'de Yunanlılara, Güneydoğu'da Fransızlara,Karadeniz'de Pontusçu Rumlara aleyhinde ilk karşı hareketler başlamış, bu hareketlere sonradan Kuvayi Milliye (Ulusal Kuvvetler) adı verilmiştiHalkın tüm bu tepkisini ve silahlı mücadelesini Padişah ve Osmanlı Hükümeti Bütün Gücüyle Desteklemiş Fiziki ve manevi konudaki Tüm desteklerini gayri resmi yollarla yapmıştır ( ingiliz hükümetinin tepkisini çekmemek için) ve silahını vermeyen askerlerin silahları gizli gizli Topkapı sarayının ve dolmabahçe sarayının mahsenlerinde saklanıp anodoluya ulusal uğraş için gönderildiği saptanmıştır TC Başbakanlık (Osmanlı devleti) arşivi kayıtları s412f22 Hatta Sultan Vahdettin Han Kanımca Mustafa Kemal ATATÜRK'ü yanına çağırarak Şu ünlü sözü söylemiş Paşa paşa Bu vatanı kurtacak birisi varsa oda sensin diyerek ona hertürlü yetkiyi vererek kendi tuğrasıyla (imza) onaylamıştır ve Milli mücadeleyi Osmanlı devletinin PAŞA sı Mustafa Kemal Başlatmıştır
Amasya Tamimi
(22 Haziran 1919)
12 Haziran
1919 ’da
Havza'dan
Amasya'ya gelen Mustafa Kemal Paşa buradan yayınladığı duyuru ile ülkenin içine düştüğü durumu açıklıkla saptıyor, çözümün tüm güçlerin birleşmesinden geçtiğini vurguluyordu MKemal Amasya'da
Anadolu ve
Rumeli ’de kurulan
Mudafaai Hukuk Derneklerini birleştirme, kongreler yaparak tüm ulusun belli kararına dayalı yeni bir idare kurma amacıyla Amasya Tamimi ’ni hazırlamıştır
Bu tamimin önemli maddeleri:
Vatanın bütünlüğü ulusun bağımsızlığı tehlikededir Hükümet halk müziği için üstlendiği ödev ve sorumluluklarını yerine getirememektedir
Ulusun bağımsızlığını yeniden ulusun azim ve kararı kurtaracaktır
Ulusun haklarını dünyaya duyurmak için her türlü etkiden ve kontrolden uzak bir ulusal kongrenin toplanması şarttır Bu kongreye her ilden, her sancaktan milletin güvenini kazanmış üç temsilcinin seçilerek derhal yola çıkarılması gereklidir Keyfiyet milli bir giz olarak saklanmalıdır
Doğu illeri adına, 10 Temmuz ’da
Erzurum ’da bir kongre toplanacaktır
Amasya Tamimi ’nin önemi: Bu tamim milli egemenliğe dayalı yeni Türk devletinin kurulması yolunda atılan birincil adımdır Ulusun teşkilatlandırma ve uğraş yöntemleri belirginleşmiştir
Ulusal bağımsızlık ve
ulusal özgürlük fikri ilk olarak ortaya atılmıştır
Erzurum Kongresi
(23 Temmuz 7 Ağustos 1919)
Vilayetı Şarkiye Müdafaai Hukuku Milliye Cemiyeti Erzurum Şubesi ile Trabzon Müdafaai Hukuku Milliye Cemiyeti ortak bir kongre hazırlamak için araştırmalar yapıyorlardı 3 Temmuz ’da Erzurum ’a gelen Mustafa Kemal, 8 Temmuz ’da İstanbul ’a görevinden ve askerlikten ayrıldığını bildirerek, Osmanlı Hükümeti ile bütün ilişkilerini sona erdirmiştir Mustafa Kemal ertesi gün Müdafaai Hukuk Cemiyeti Erzurum Şubesi ’nin başkanlığına seçildi Erzurum, Sivas, Bitlis, Van ve Trabzon ’u temsil etmek üzere 56 delegenin katıldığı Erzurum kongresi 23 Temmuz 1919 ’da Mustafa Kemal ’in başkanlığında toplanarak altında yazılmış tarihi kararı almıştır
Erzurum Kongresi Kararları:
Ulusal sınırlar içinde vatan bir bütündür, bölünemez
Yabancıların baskısı altındaki Osmanlı Hükümeti ’nin dağılması aleyhinde ulus tümden direniş ve savunmaya geçecektir
Vatanı kurtarma yolunda İstanbul Hükümet ’i başarısız kalırsa geçici bir hükümet kurulacaktır
Milli kuvvetleri ve ulusal iradeyi hakim kılmak esastır
Hristiyanlara egemenlik ve imtiyaz tanınamaz
Manda ve himaye kabul edilemez
Mebusan Meclisi açılmalı, hükümetin çalışmalarını denetlemelidir
Kongrenin Önemi:
Yeni bir devlet kurma düşüncesi belirginleşmiştir
Misakı Milli sınırları ilk önce belirlenmiştir
Mustafa Kemal ’in başkanlığında Doğu illerini temsilen, Heyeti Temsiliye (Temsilcilik Heyeti) adıyla bir yürütme organı seçilmiştir
Erzurum Kongresi ’nin toplanma amacı bölgesel, alınan kararlar yönünden ise ulusaldır
Sivas Kongresi
( 4 Eylül 11 Eylül 1919)
Milli direnişi oluşturmada ikinci büyük adım Sivas ’ta atılmıştır Bu kongre, Heyeti Temsiliye ’nin yanı sıra bir takım vilayetlerden seçilmiş temsilcilerle birlikte 38 delegenin katılımı ile 0411 Eylül 1919 ’da yapılmıştır İstanbul Hükümeti ’nin Sivas ’ta kongrenin yapılmasını durdurmak için uyguladığı tüm baskılar sonuçsuz kalmıştır
Sivas Kongresi Kararları:
Erzurum Kongresinde alınan kararlar kabul edildi
Anadolu ve Rumeli ’de yerleşmiş olan Müdafaai Hukuk dernekleri, Anadolu ve Rumeli Müdafaai Hukuk Derneği adı aşağıda birleştirildi Erzurum Kongresi ’nde seçilen 9 kişilik Heyeti Temsiliye, 6 birey daha ek edilerek tüm yurdu temsilcilik etme yetkisiyle genişletildi Başkanlığına Mustafa Kemal getirilmiştir
Önemi:
Erzurum kongresinde alınan kararlar bir alan halkının kararları olmaktan çıkarılıp bütün ulusa mal edilmiştir
Ulusun geleceğine ulusun kendisinin karar vereceği ilkesi gerçekleştirilmiştir
MKemal kongrede Temsilcilik Heyeti ’nin başkanı olarak seçilmekle Ulusal Kurtuluş Savaşı ’nın yetkili lideri haline gelmiştir
TBMM bu kongrede seçilen Temsilcilik Heyeti kadar açılacaktır
Amasya Görüşmeleri
(20 Ekim 22 Ekim 1919)
Mustafa Kemal, İstanbul Hükümeti ile yaptığı yazışmalarda; Hükümetin Erzurum ve Sivas Kongreleri ’nde alınan kararlarına bağlı olmasını, Meclisi Mebusan toplanana değin hükümetin önemli kararlar almamasını, atamalarda Heyeti Temsiliye ’ye danışılmasını istemiştir Ama bütün bu yazışmalar bir sonuç vermedi bununla birlikte, İstanbul Hükümeti Mustafa Kemal ile görüşmek üzere Anadolu ’ya bir temsilci yolladı( Bahriye Nazırı Salih Paşa)
İstanbul Hükümeti ile Heyeti Temsiliye arasında yapılan Amasya görüşmelerinde taraflar şu esaslar üstünde anlaşmışlardır:
İstanbul Hükümeti Sivas Kongresi kararlarını Meclisi Mebusan ’da onaylanması şartıyla kabul edecektir
Anadolu ve Rumeli Müdafaai Hukuk Derneği yasal bir kuruluş olarak İstanbul Hükümeti ’nce tanınacaktır
Türklerin çoğunlukta olduğu yerlerin işgaline izin verilmeyecektir
Müslüman olmayan topluluklara Türklerin bağımsızlık haklarını, toplumsal dengesini bozacak ayrıcalıklar tanınmayacaktır
Meclisi Mebusan ’ın güvenlik bakımından İstanbul ’ da toplanması uygun değildir böylece Meclis Anadoluda geçici olarak toplanacaktır
İtilaf Devletleri ile yapılacak uzlaşma görüşmelerinde Heyeti Temsiliye ’nin uygun göreceği temsilcilerin bulunması sağlanacaktır
Netice:
Heyeti Temsiliye Osmanlı Hükümeti tarafından resmi olarak tanınmıştır
Görüşmeler sonunda Meclisi Mebusan ’ın İstanbul ’da açılması İstanbul Hükümeti ’nce kabul edilmiştir
Heyeti Temsiliye'nin Ankara'ya gelişi
( 27 Aralık 1919)
27 Aralık 1919 ’da Ankara ’ya gelen Mustafa Kemal burasını Anadolu ’daki direniş hareketinin merkezi olarak seçmişti Gerçekten de Ankara coğrafi konum bakımından Anadolu ’nun ortasına yakın bir yerde bulunuyordu Hem o dönemin en manâlı ulaşım arabulucu olan demiryolu Ankara ’ya kadar uzanıyordu
Meclisi Mebusan'ın son toplantısı ve Misakı Milli
(28 Ocak 1920)
12 Ocak 1920 ’de Osmanlı Meclisi Mebusan son kere toplandı Bu meclisin verdiği en önemli karar, taslakları Mustafa Kemal kadar milletvekillerine Ankara ’da verilen ve sonraları Misaki Milli olarak adlandırılacak olan Ahdı Milliye (Ulusal And) 28 Ocak 1920 ’de kabul edildi Meclisin ve İstanbul Hükümeti ’nin çalışmalarından ve Anadolu ’da büyüyen direniş hareketlerinden rahatsızlık duyan İtilaf Devletleri 16 Mart 1920 ’de İstanbul ’u işgal ettiler Yunan birlikleri de Anadolu içlerine doğru ilerlemeye başladı İstanbul ’un işgalinden daha sonra tüm resmi dairelerin kontrolünün İttifak Devletlerinin eline geçmesinden nedeniyle Meclisi Mebusan'ın İşgal güçleri süngüsü altında alacağı kararların dinç olmayacağı için padişah göre kapatılmış mebusların bundan böyle görevlerini Anadoludaki meclisde yürütmeleri istenmiştir 68 milletvekili Anadoluya geçmeyi başarmış bir kısmı ise tutuklanarak Maltaya sürülmüştür
Misakı Ulusal (Milli And) kararları:
Halkı serbest kalır kalmaz başlıca yurda kendi istekleriyle katılmış olan Kars, Ardahan, Artvin için icabında baştan oylama yapılacaktır
Batı Trakya ’nın durumu orada yaşayanlar tarafından saptanmalıdır
Halifeliğin, İstanbul ve Marmara ’nın güvenliği sağlanmalıdır Boğazlar konusu, ilgili devletlerle birlikte verilecek kararlarla çözümlendikten sonradan Boğazlar dünya ticaretine açılabilecektir
Azınlıklar için istenen haklar sınırlarımız dışındaki Türklere de uygulanması koşuluyla kabul edilebilir
Milli ve idareli gelişmemizi mümkün kılmak nedeniyle tam serbestlik ve özgürlük sağlanması, siyasi, adli, finansal gelişmemize engel olan sınırlamaların kaldırılması gereklidir
Müslüman Arapların çoğunlukta olduğu yerlerin kaderi halkın oyuna yerinde olmalıdır
Önemi:
Misakı Ulusal ile MKemal Paşa ’nın düşünceleri Osmanlı parlamentosu göre kabul edilmiş ve yasallaşmıştır
Türk ulusunun bağımsızca yaşayacağı vatan sınırları çizilmiştir
Büyük Millet Meclisi açılması, 23 Nisan 1920
Osmanlı Meclisinin fesh edilmesi yeni bir meclisin, bir kurucu meclisin, gerekliliğini doğurmuştu Kurucu Meclis ve seçimlerle ilgili 19 Mart 1920'de bir ilan yayınladı Sultan İstanbul'da idi ve Mustafa Kemal olağanüstü yetkilere sahip bir meclisolarak ibraz etti Seçimlerin yapılması için yayınlanan bu ilan gereğince, yurdun her yerinde seçimler yapıldı 16 Mart 1920'deki baskından kurtulan milletvekilleri gizli gizli Ankara'ya geçtiler Bolu Düzce, Hendek bölgesinde başlayan ve Nallıhan, Beypazarı çevresine sıçrayan (bakınız İsyanlar (İç Cephe)) isyan olayları oldu Bu olaylardan dolayı, seçilen milletvekillerinin tümünün gelmesi beklenilmeden, Insanlar Meclisi'nin açılma hazırlıkları yapıldı
Büyük Irk Meclisi 23 Nisan 1920'de Ankara'da Mustafa Kemal Paşa önderliğinde toplandı Bu tarihten itibaren İstanbul hükümetinin etkisi İstanbul kenti ve çevresiyle sınırlı kalırken, Ankara'da oluşturulan Meclis ve hükümet, doğrusu Türkiye'nin yönetimini ele aldı Mustafa Kemal 24 Nisan 1920'de Meclis Başkanı seçildi
İç Cephe
1920 yılında Kurtuluş Savaşı ve esnasında isyan çıkaran ve yağmaya girişenleri, bozguncuları, orduya ait tabanca ve mühimmatı çalanları, casusları, asker kaçaklarını, Millî Mücadele'yi engelleme nedeniyle propaganda yapanları değerlendirmek için İstiklal Mahkemeleri kuruldu
Ağustos 1921'de Tekalifimilliye Kararları yayımlandı ve ahali milli yükümlülüklerini yerine getirmeye teşvik edildi
Bazıları Anadolu topraklarının bir bölümünde yeni bir devlet kurmayı amaçlayan, bazıları ise saltanat ve hilafet yanlısı olanlar göre çıkarılan isyanlar bastırıldı Ülke içindeki Ermeni ve Rum azınlıkların dış destekli isyanları da büyümeden bastırıldı
Doğu Cephesi
Dünya Savaşı sonunda Kuzeydoğu cephesi Müttefik devletlerin talebi doğrultusunda 1914 OsmanlıRus sınırına çekilmişti Bu hudut ArdeşenYusufeliOltuBayezit hattından geçiyordu Sınırın öte yanında 1918'de Ermenistan Demokratik Cumhuriyeti kuruldu
1920 Eylülünde TürkRus mutabakatının sağlanması üstüne 28 Ekim 1920'de Kâzım Karabekir komutasında harekete geçen Türk kuvvetleri, 10 gün süren bir harekât sonunda Ermenistan'ı belirli yenilgiye uğrattı Bu harekâtta Türk tarafı 46 şehit verdi 1 Aralık'ta imzalanan Gümrü Antlaşması ile TürkErmeni sınırı, 1878 öncesindeki OsmanlıRus sınır hattına çekildi Bu sınır, bugünkü TürkiyeErmenistan sınırıdır 2 Aralık'ta Kızıl Ordu Ermenistan'ı işgal ederek bağımsız Ermenistan'ın varlığına son verdi
Güney Cephesi
TürkFransız Cephesi veya Güney Cephesi Kurtuluş Savaşı Ulusal kuvvetlerin Fransız lejyoner birliklerine (Fransız, Cezayir ve Ermeni Askerlerinden oluşan) aleyhinde verdikleri savaşı kapsamaktadır İngilizler Musul, İskenderun, Kilis, Antep, Maraş,Elbistan ve Urfa ’yı işgal ettiler Fransızlar ise Adana, Mersin ve Osmaniye ’yi işgal ettiler
İşgalin sonlandırılmasında Molla Mehmet Karayılan 6400 civarında şehit vererek Fransızlara kendi birliğinin onlarca misli kayıp verdirdi Bu Nedenle Karayılan Antep'te efsane oldu
Maraş ’ta, Sütçü İmam ’ın önderliğini yaptığı çaba sonunda Maraş ’ta tutunamayan düşman şehri terk etmek zorunda kaldı (12 Şubat 1920) Urfa şehrinde Ali Saip (Ursavaş) Bey tarafından teşkilatlandırılan Türk direnişi başarıyla sonuçlandı Fransızlar 11 Nisan 1920 ’de şehri boşalttılar
Antep halkı 1 Nisan 1920 ’de Fransızlara karşı ayaklandıysa da 9 Şubat 1921 ’de teslim oldu TBMM, Fransa ile Ankara Anlaşması ’nı imzalayarak Güney Cephesini kapatmak zorunda kaldı
Batı Cephesi
Buradaki Savaşlar,İzmirBursaBalıkesirKütahyaEskişehir hattında gerçekleşti Müttefik devletler göre 18 Nisan 1920'de Paris'in Sèvres banliyösünde bildiri edilen Sevr Antlaşması Türkiye'den kayda değer bazı toprakların alınmasını ve Türk devletinin müttefikler kontrolü altında bir cins benzeribağımsız statüde yönetilmesini öngörmekteydi Türk tarafının anlaşmayı imzalamayı Mısakı Milliye'ye karşı bulduğu için müttefikler, Yunan ordusunu Anadolu içine sevk ettiler Temmuz ayında Bursa, Ağustos'ta Uşak Yunanlılar kadar işgal edildi Sene sonunda Yunan ordusu Eskişehir ve Kütahya'yı korkutma etmeye başladı Bu sırada çıkan Çerkez Ethem İsyanı Türk savunmasını zor durumda bırakarak, Yunanlıların mevzilerini ilerletmesine tezgâhtar oldu
Batı Cephesi komutanlığına atanan İsmet Bey, Ocak 1921'de Birinci İnönü Muharebesi ve Mart 1921'de İkinci İnönü Muharebesi'nde Yunan ilerlemesini durdurdu İnönü zaferleri, milli ordu projesinin başarısını kanıtlayarak TBMM hükümetinin otoritesini pekiştirdi, Ulusal Mücadelenin nihai zaferine olan güveni sağladı 27 Mart'ta Afyon'un kaybedilmesi bu galibiyet duygusunu oysa kısmen gölgeleyebildi Temmuz 1921'de Yunan Kuvvetleri Garp Cephesi ordularını KütahyaEskişehir Muharebelerinde yenilgiye uğratarak çevirme harekatıyla yok etmek üzereyken, komutayı şahsen ele alan Mustafa Kemal ve Fevzi Paşa, Türk birliklerini hızla geri çekerek Sakarya nehri kıyılarına çektiler
Fakat 23 Ağustos 13 Eylül arasında süren Sakarya Meydan Muharebesi ile Yunan taarruzu püskürtüldü Bu zafer nedeniyle Mustafa Kemal Paşa'ya müşir (mareşal) rütbesi ve Başkumandan payesi verildi
Nihayet 26 Ağustos 1922'de Afyon'un doğusundaki mevzilerden taarruza geçen Türk ordusu, 30 Ağustos'taki Dumlupınar Meydan Muharebesi'nde Yunanlıları belirli yenilgiye uğrattı Tamamen dağılan Yunan ordusunun boşalttığı Ege bölgesi birkaç gün içinde Türk kuvvetlerinin eline geçti Nihayet 9 Eylül'de Türk orduları İzmir'e girerek Yunan işgaline son verdi *
Kurtuluş Savaşı geniş Data
Kurtuluş Savaşı hakkında detaylı Bilgi
Kurtuluş Savaşı Ansiklopedik Data
Kurtuluş Savaşı (İstiklal Harbi), I Dünya Savaşı'ndan yenik çıkmışOsmanlı İmparatorluğu'nun savaşı kazanan devletlerce paylaşılmasına karşısında Türk ulusunun Mustafa Kemal Atatürk önderliğinde verdiği mücadeledir
Savaş Öncesi Dönem,
Kurtuluş savaşı öncesi,1 Dünya Savaşı'nın başlangıcına kadar dayanırBüyük Savaş'tan mağlup ayrılmış olan Osmanlı Devleti, galip devletler ile Mondros Ateşkes Antlaşması'nı imzalamıştı Bu antlaşmanın 7 maddesi, galip devletlere istedikleri her yeri istedikleri vakit işgal etme hakkını tanıyordu Bu Vesile Ile işgaller bu antlaşmanın arkasına sığınılarak yapılabilecekti
1: İngiliz ve Fransız ortak işgal bölgesi
2: Yunan işgal bölgesi
3: İtalyan işgal bölgesi
4: Fransız işgal bölgesi
5: Ermeni işgal bölgesi
6: İngiliz işgal bölgesi
Milletlerarası Sevr Antlaşması 10 Ağustos 1920 Osmanlı İmparatorluğu'nun son uluslararası antlaşmasıdır Sevr antlaşması ile Saray'da yaşıyan Osmanlı Hanedanı ve hükümet,Anadolu'nun ve İstanbul'un işgaline kapıyı açmıştır
İşgaller Dönemi
İşgallere ilk tepki işgale uğrayan bölgelerde yaşamış halktan gelmiştiİzmir'de Hasan Tahsin işgale karşısında ilk kurşunu atarak halkın bu haksız işgallere sessiz kalmayacağını göstermiştiEge'de Yunanlılara, Güneydoğu'da Fransızlara,Karadeniz'de Pontusçu Rumlara aleyhinde ilk karşı hareketler başlamış, bu hareketlere sonradan Kuvayi Milliye (Ulusal Kuvvetler) adı verilmiştiHalkın tüm bu tepkisini ve silahlı mücadelesini Padişah ve Osmanlı Hükümeti Bütün Gücüyle Desteklemiş Fiziki ve manevi konudaki Tüm desteklerini gayri resmi yollarla yapmıştır ( ingiliz hükümetinin tepkisini çekmemek için) ve silahını vermeyen askerlerin silahları gizli gizli Topkapı sarayının ve dolmabahçe sarayının mahsenlerinde saklanıp anodoluya ulusal uğraş için gönderildiği saptanmıştır TC Başbakanlık (Osmanlı devleti) arşivi kayıtları s412f22 Hatta Sultan Vahdettin Han Kanımca Mustafa Kemal ATATÜRK'ü yanına çağırarak Şu ünlü sözü söylemiş Paşa paşa Bu vatanı kurtacak birisi varsa oda sensin diyerek ona hertürlü yetkiyi vererek kendi tuğrasıyla (imza) onaylamıştır ve Milli mücadeleyi Osmanlı devletinin PAŞA sı Mustafa Kemal Başlatmıştır
Amasya Tamimi
(22 Haziran 1919)
12 Haziran
1919 ’da
Havza'dan
Amasya'ya gelen Mustafa Kemal Paşa buradan yayınladığı duyuru ile ülkenin içine düştüğü durumu açıklıkla saptıyor, çözümün tüm güçlerin birleşmesinden geçtiğini vurguluyordu MKemal Amasya'da
Anadolu ve
Rumeli ’de kurulan
Mudafaai Hukuk Derneklerini birleştirme, kongreler yaparak tüm ulusun belli kararına dayalı yeni bir idare kurma amacıyla Amasya Tamimi ’ni hazırlamıştır
Bu tamimin önemli maddeleri:
Vatanın bütünlüğü ulusun bağımsızlığı tehlikededir Hükümet halk müziği için üstlendiği ödev ve sorumluluklarını yerine getirememektedir
Ulusun bağımsızlığını yeniden ulusun azim ve kararı kurtaracaktır
Ulusun haklarını dünyaya duyurmak için her türlü etkiden ve kontrolden uzak bir ulusal kongrenin toplanması şarttır Bu kongreye her ilden, her sancaktan milletin güvenini kazanmış üç temsilcinin seçilerek derhal yola çıkarılması gereklidir Keyfiyet milli bir giz olarak saklanmalıdır
Doğu illeri adına, 10 Temmuz ’da
Erzurum ’da bir kongre toplanacaktır
Amasya Tamimi ’nin önemi: Bu tamim milli egemenliğe dayalı yeni Türk devletinin kurulması yolunda atılan birincil adımdır Ulusun teşkilatlandırma ve uğraş yöntemleri belirginleşmiştir
Ulusal bağımsızlık ve
ulusal özgürlük fikri ilk olarak ortaya atılmıştır
Erzurum Kongresi
(23 Temmuz 7 Ağustos 1919)
Vilayetı Şarkiye Müdafaai Hukuku Milliye Cemiyeti Erzurum Şubesi ile Trabzon Müdafaai Hukuku Milliye Cemiyeti ortak bir kongre hazırlamak için araştırmalar yapıyorlardı 3 Temmuz ’da Erzurum ’a gelen Mustafa Kemal, 8 Temmuz ’da İstanbul ’a görevinden ve askerlikten ayrıldığını bildirerek, Osmanlı Hükümeti ile bütün ilişkilerini sona erdirmiştir Mustafa Kemal ertesi gün Müdafaai Hukuk Cemiyeti Erzurum Şubesi ’nin başkanlığına seçildi Erzurum, Sivas, Bitlis, Van ve Trabzon ’u temsil etmek üzere 56 delegenin katıldığı Erzurum kongresi 23 Temmuz 1919 ’da Mustafa Kemal ’in başkanlığında toplanarak altında yazılmış tarihi kararı almıştır
Erzurum Kongresi Kararları:
Ulusal sınırlar içinde vatan bir bütündür, bölünemez
Yabancıların baskısı altındaki Osmanlı Hükümeti ’nin dağılması aleyhinde ulus tümden direniş ve savunmaya geçecektir
Vatanı kurtarma yolunda İstanbul Hükümet ’i başarısız kalırsa geçici bir hükümet kurulacaktır
Milli kuvvetleri ve ulusal iradeyi hakim kılmak esastır
Hristiyanlara egemenlik ve imtiyaz tanınamaz
Manda ve himaye kabul edilemez
Mebusan Meclisi açılmalı, hükümetin çalışmalarını denetlemelidir
Kongrenin Önemi:
Yeni bir devlet kurma düşüncesi belirginleşmiştir
Misakı Milli sınırları ilk önce belirlenmiştir
Mustafa Kemal ’in başkanlığında Doğu illerini temsilen, Heyeti Temsiliye (Temsilcilik Heyeti) adıyla bir yürütme organı seçilmiştir
Erzurum Kongresi ’nin toplanma amacı bölgesel, alınan kararlar yönünden ise ulusaldır
Sivas Kongresi
( 4 Eylül 11 Eylül 1919)
Milli direnişi oluşturmada ikinci büyük adım Sivas ’ta atılmıştır Bu kongre, Heyeti Temsiliye ’nin yanı sıra bir takım vilayetlerden seçilmiş temsilcilerle birlikte 38 delegenin katılımı ile 0411 Eylül 1919 ’da yapılmıştır İstanbul Hükümeti ’nin Sivas ’ta kongrenin yapılmasını durdurmak için uyguladığı tüm baskılar sonuçsuz kalmıştır
Sivas Kongresi Kararları:
Erzurum Kongresinde alınan kararlar kabul edildi
Anadolu ve Rumeli ’de yerleşmiş olan Müdafaai Hukuk dernekleri, Anadolu ve Rumeli Müdafaai Hukuk Derneği adı aşağıda birleştirildi Erzurum Kongresi ’nde seçilen 9 kişilik Heyeti Temsiliye, 6 birey daha ek edilerek tüm yurdu temsilcilik etme yetkisiyle genişletildi Başkanlığına Mustafa Kemal getirilmiştir
Önemi:
Erzurum kongresinde alınan kararlar bir alan halkının kararları olmaktan çıkarılıp bütün ulusa mal edilmiştir
Ulusun geleceğine ulusun kendisinin karar vereceği ilkesi gerçekleştirilmiştir
MKemal kongrede Temsilcilik Heyeti ’nin başkanı olarak seçilmekle Ulusal Kurtuluş Savaşı ’nın yetkili lideri haline gelmiştir
TBMM bu kongrede seçilen Temsilcilik Heyeti kadar açılacaktır
Amasya Görüşmeleri
(20 Ekim 22 Ekim 1919)
Mustafa Kemal, İstanbul Hükümeti ile yaptığı yazışmalarda; Hükümetin Erzurum ve Sivas Kongreleri ’nde alınan kararlarına bağlı olmasını, Meclisi Mebusan toplanana değin hükümetin önemli kararlar almamasını, atamalarda Heyeti Temsiliye ’ye danışılmasını istemiştir Ama bütün bu yazışmalar bir sonuç vermedi bununla birlikte, İstanbul Hükümeti Mustafa Kemal ile görüşmek üzere Anadolu ’ya bir temsilci yolladı( Bahriye Nazırı Salih Paşa)
İstanbul Hükümeti ile Heyeti Temsiliye arasında yapılan Amasya görüşmelerinde taraflar şu esaslar üstünde anlaşmışlardır:
İstanbul Hükümeti Sivas Kongresi kararlarını Meclisi Mebusan ’da onaylanması şartıyla kabul edecektir
Anadolu ve Rumeli Müdafaai Hukuk Derneği yasal bir kuruluş olarak İstanbul Hükümeti ’nce tanınacaktır
Türklerin çoğunlukta olduğu yerlerin işgaline izin verilmeyecektir
Müslüman olmayan topluluklara Türklerin bağımsızlık haklarını, toplumsal dengesini bozacak ayrıcalıklar tanınmayacaktır
Meclisi Mebusan ’ın güvenlik bakımından İstanbul ’ da toplanması uygun değildir böylece Meclis Anadoluda geçici olarak toplanacaktır
İtilaf Devletleri ile yapılacak uzlaşma görüşmelerinde Heyeti Temsiliye ’nin uygun göreceği temsilcilerin bulunması sağlanacaktır
Netice:
Heyeti Temsiliye Osmanlı Hükümeti tarafından resmi olarak tanınmıştır
Görüşmeler sonunda Meclisi Mebusan ’ın İstanbul ’da açılması İstanbul Hükümeti ’nce kabul edilmiştir
Heyeti Temsiliye'nin Ankara'ya gelişi
( 27 Aralık 1919)
27 Aralık 1919 ’da Ankara ’ya gelen Mustafa Kemal burasını Anadolu ’daki direniş hareketinin merkezi olarak seçmişti Gerçekten de Ankara coğrafi konum bakımından Anadolu ’nun ortasına yakın bir yerde bulunuyordu Hem o dönemin en manâlı ulaşım arabulucu olan demiryolu Ankara ’ya kadar uzanıyordu
Meclisi Mebusan'ın son toplantısı ve Misakı Milli
(28 Ocak 1920)
12 Ocak 1920 ’de Osmanlı Meclisi Mebusan son kere toplandı Bu meclisin verdiği en önemli karar, taslakları Mustafa Kemal kadar milletvekillerine Ankara ’da verilen ve sonraları Misaki Milli olarak adlandırılacak olan Ahdı Milliye (Ulusal And) 28 Ocak 1920 ’de kabul edildi Meclisin ve İstanbul Hükümeti ’nin çalışmalarından ve Anadolu ’da büyüyen direniş hareketlerinden rahatsızlık duyan İtilaf Devletleri 16 Mart 1920 ’de İstanbul ’u işgal ettiler Yunan birlikleri de Anadolu içlerine doğru ilerlemeye başladı İstanbul ’un işgalinden daha sonra tüm resmi dairelerin kontrolünün İttifak Devletlerinin eline geçmesinden nedeniyle Meclisi Mebusan'ın İşgal güçleri süngüsü altında alacağı kararların dinç olmayacağı için padişah göre kapatılmış mebusların bundan böyle görevlerini Anadoludaki meclisde yürütmeleri istenmiştir 68 milletvekili Anadoluya geçmeyi başarmış bir kısmı ise tutuklanarak Maltaya sürülmüştür
Misakı Ulusal (Milli And) kararları:
Halkı serbest kalır kalmaz başlıca yurda kendi istekleriyle katılmış olan Kars, Ardahan, Artvin için icabında baştan oylama yapılacaktır
Batı Trakya ’nın durumu orada yaşayanlar tarafından saptanmalıdır
Halifeliğin, İstanbul ve Marmara ’nın güvenliği sağlanmalıdır Boğazlar konusu, ilgili devletlerle birlikte verilecek kararlarla çözümlendikten sonradan Boğazlar dünya ticaretine açılabilecektir
Azınlıklar için istenen haklar sınırlarımız dışındaki Türklere de uygulanması koşuluyla kabul edilebilir
Milli ve idareli gelişmemizi mümkün kılmak nedeniyle tam serbestlik ve özgürlük sağlanması, siyasi, adli, finansal gelişmemize engel olan sınırlamaların kaldırılması gereklidir
Müslüman Arapların çoğunlukta olduğu yerlerin kaderi halkın oyuna yerinde olmalıdır
Önemi:
Misakı Ulusal ile MKemal Paşa ’nın düşünceleri Osmanlı parlamentosu göre kabul edilmiş ve yasallaşmıştır
Türk ulusunun bağımsızca yaşayacağı vatan sınırları çizilmiştir
Büyük Millet Meclisi açılması, 23 Nisan 1920
Osmanlı Meclisinin fesh edilmesi yeni bir meclisin, bir kurucu meclisin, gerekliliğini doğurmuştu Kurucu Meclis ve seçimlerle ilgili 19 Mart 1920'de bir ilan yayınladı Sultan İstanbul'da idi ve Mustafa Kemal olağanüstü yetkilere sahip bir meclisolarak ibraz etti Seçimlerin yapılması için yayınlanan bu ilan gereğince, yurdun her yerinde seçimler yapıldı 16 Mart 1920'deki baskından kurtulan milletvekilleri gizli gizli Ankara'ya geçtiler Bolu Düzce, Hendek bölgesinde başlayan ve Nallıhan, Beypazarı çevresine sıçrayan (bakınız İsyanlar (İç Cephe)) isyan olayları oldu Bu olaylardan dolayı, seçilen milletvekillerinin tümünün gelmesi beklenilmeden, Insanlar Meclisi'nin açılma hazırlıkları yapıldı
Büyük Irk Meclisi 23 Nisan 1920'de Ankara'da Mustafa Kemal Paşa önderliğinde toplandı Bu tarihten itibaren İstanbul hükümetinin etkisi İstanbul kenti ve çevresiyle sınırlı kalırken, Ankara'da oluşturulan Meclis ve hükümet, doğrusu Türkiye'nin yönetimini ele aldı Mustafa Kemal 24 Nisan 1920'de Meclis Başkanı seçildi
İç Cephe
1920 yılında Kurtuluş Savaşı ve esnasında isyan çıkaran ve yağmaya girişenleri, bozguncuları, orduya ait tabanca ve mühimmatı çalanları, casusları, asker kaçaklarını, Millî Mücadele'yi engelleme nedeniyle propaganda yapanları değerlendirmek için İstiklal Mahkemeleri kuruldu
Ağustos 1921'de Tekalifimilliye Kararları yayımlandı ve ahali milli yükümlülüklerini yerine getirmeye teşvik edildi
Bazıları Anadolu topraklarının bir bölümünde yeni bir devlet kurmayı amaçlayan, bazıları ise saltanat ve hilafet yanlısı olanlar göre çıkarılan isyanlar bastırıldı Ülke içindeki Ermeni ve Rum azınlıkların dış destekli isyanları da büyümeden bastırıldı
Doğu Cephesi
Dünya Savaşı sonunda Kuzeydoğu cephesi Müttefik devletlerin talebi doğrultusunda 1914 OsmanlıRus sınırına çekilmişti Bu hudut ArdeşenYusufeliOltuBayezit hattından geçiyordu Sınırın öte yanında 1918'de Ermenistan Demokratik Cumhuriyeti kuruldu
1920 Eylülünde TürkRus mutabakatının sağlanması üstüne 28 Ekim 1920'de Kâzım Karabekir komutasında harekete geçen Türk kuvvetleri, 10 gün süren bir harekât sonunda Ermenistan'ı belirli yenilgiye uğrattı Bu harekâtta Türk tarafı 46 şehit verdi 1 Aralık'ta imzalanan Gümrü Antlaşması ile TürkErmeni sınırı, 1878 öncesindeki OsmanlıRus sınır hattına çekildi Bu sınır, bugünkü TürkiyeErmenistan sınırıdır 2 Aralık'ta Kızıl Ordu Ermenistan'ı işgal ederek bağımsız Ermenistan'ın varlığına son verdi
Güney Cephesi
TürkFransız Cephesi veya Güney Cephesi Kurtuluş Savaşı Ulusal kuvvetlerin Fransız lejyoner birliklerine (Fransız, Cezayir ve Ermeni Askerlerinden oluşan) aleyhinde verdikleri savaşı kapsamaktadır İngilizler Musul, İskenderun, Kilis, Antep, Maraş,Elbistan ve Urfa ’yı işgal ettiler Fransızlar ise Adana, Mersin ve Osmaniye ’yi işgal ettiler
İşgalin sonlandırılmasında Molla Mehmet Karayılan 6400 civarında şehit vererek Fransızlara kendi birliğinin onlarca misli kayıp verdirdi Bu Nedenle Karayılan Antep'te efsane oldu
Maraş ’ta, Sütçü İmam ’ın önderliğini yaptığı çaba sonunda Maraş ’ta tutunamayan düşman şehri terk etmek zorunda kaldı (12 Şubat 1920) Urfa şehrinde Ali Saip (Ursavaş) Bey tarafından teşkilatlandırılan Türk direnişi başarıyla sonuçlandı Fransızlar 11 Nisan 1920 ’de şehri boşalttılar
Antep halkı 1 Nisan 1920 ’de Fransızlara karşı ayaklandıysa da 9 Şubat 1921 ’de teslim oldu TBMM, Fransa ile Ankara Anlaşması ’nı imzalayarak Güney Cephesini kapatmak zorunda kaldı
Batı Cephesi
Buradaki Savaşlar,İzmirBursaBalıkesirKütahyaEskişehir hattında gerçekleşti Müttefik devletler göre 18 Nisan 1920'de Paris'in Sèvres banliyösünde bildiri edilen Sevr Antlaşması Türkiye'den kayda değer bazı toprakların alınmasını ve Türk devletinin müttefikler kontrolü altında bir cins benzeribağımsız statüde yönetilmesini öngörmekteydi Türk tarafının anlaşmayı imzalamayı Mısakı Milliye'ye karşı bulduğu için müttefikler, Yunan ordusunu Anadolu içine sevk ettiler Temmuz ayında Bursa, Ağustos'ta Uşak Yunanlılar kadar işgal edildi Sene sonunda Yunan ordusu Eskişehir ve Kütahya'yı korkutma etmeye başladı Bu sırada çıkan Çerkez Ethem İsyanı Türk savunmasını zor durumda bırakarak, Yunanlıların mevzilerini ilerletmesine tezgâhtar oldu
Batı Cephesi komutanlığına atanan İsmet Bey, Ocak 1921'de Birinci İnönü Muharebesi ve Mart 1921'de İkinci İnönü Muharebesi'nde Yunan ilerlemesini durdurdu İnönü zaferleri, milli ordu projesinin başarısını kanıtlayarak TBMM hükümetinin otoritesini pekiştirdi, Ulusal Mücadelenin nihai zaferine olan güveni sağladı 27 Mart'ta Afyon'un kaybedilmesi bu galibiyet duygusunu oysa kısmen gölgeleyebildi Temmuz 1921'de Yunan Kuvvetleri Garp Cephesi ordularını KütahyaEskişehir Muharebelerinde yenilgiye uğratarak çevirme harekatıyla yok etmek üzereyken, komutayı şahsen ele alan Mustafa Kemal ve Fevzi Paşa, Türk birliklerini hızla geri çekerek Sakarya nehri kıyılarına çektiler
Fakat 23 Ağustos 13 Eylül arasında süren Sakarya Meydan Muharebesi ile Yunan taarruzu püskürtüldü Bu zafer nedeniyle Mustafa Kemal Paşa'ya müşir (mareşal) rütbesi ve Başkumandan payesi verildi
Nihayet 26 Ağustos 1922'de Afyon'un doğusundaki mevzilerden taarruza geçen Türk ordusu, 30 Ağustos'taki Dumlupınar Meydan Muharebesi'nde Yunanlıları belirli yenilgiye uğrattı Tamamen dağılan Yunan ordusunun boşalttığı Ege bölgesi birkaç gün içinde Türk kuvvetlerinin eline geçti Nihayet 9 Eylül'de Türk orduları İzmir'e girerek Yunan işgaline son verdi *
Türkiye'nin en güncel forumlardan olan forumdas.com.tr'de forumda aktif ve katkısı olabilecek kişilerden gönüllü katkıda sağlayabilecek kişiler aranmaktadır.