Kılıçdaroğlu'ndan Erdoğan'a: ABD’ye kesinlikle gitme

CHP başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, CHP Genel Merkezi'nde kendisini izleyen gazetecilerle buluştu. Kılıçdaroğlu'nun gündeminde ABD Lideri Trump'ın Türkiye'yi aşağılayan kelamlarının yer aldığı mektup vardı.

Trump, Barış Pınarı Harekatı'nın başladığı gün 9 Ekim'de Cumhurbaşkanı Erdoğan'a Suriye'nin kuzeydoğusundaki durumla ilgili bir mektup yazmış, küstah sözler kullanmıştı. CHP önderi Kılıçdaroğlu bu hususta şunları söyledi:

BÜYÜK TALİHSİZLİK



“ABD'ye ne diye gidecek? ‘Giderken mektubu yanımda götüreceğim' diyor. Bundan daha büyük bir saçmalık olmaz. Evvel o mektuba milletin şanını ve gururunu koruyacak halde karşılık vereceksin. Diplomatik kurallara uygun lakin onun hak ettiği bir yanıtı vereceksin. Amerika'ya mektubu iade etmek için mi gidiyorsun? Muhakkak gitmemeli. Resmi olarak diplomatik yollardan Türkiye Cumhuriyeti'nden özür dilenir, ‘Bu mektupla gaye aşılmıştır, Türk Milleti'ne hürmetimiz sonsuzdur, mektup büyük bir talihsizlik eseridir' denir, özür dilenir lakin o vakit gidebilir. Bir de o toplumu aşağılayan mektubu cebine alıp mı gidecek? AKP'nin kurmayları evvel ‘Biz mektubun yanıtını verdik' dediler. Sonra onun da gerçek olmadığı çıktı ortaya. Gerisinden ‘Mektubu çöpe attık' dediler. Sonra çöpte olmadığı da ortaya çıktı. Türkiye'nin şanını korumaktan aciz bir idare var” Kılıçdaroğlu erken seçim ile ilgili de şunları söyledi: “Seçim tümüyle bir kişinin ortaya koyacağı iradeye bağlı. Zira parlamentoda AKP kümesinin bağımsız iradesi yok. Hasebiyle Erdoğan bu süreç içinde seçime sarfiyat mi gitmez mi bilmiyoruz lakin vereceği karar bizi ilgilendirmiyor. Biz yarın seçime gidilecekmiş üzere çalışıyoruz”.

İntikam için yaptırım yanlışsız değil



CHP önderi ABD'nin yaptırım kararı ile ilgili de şunları söyledi: “Türkiye, ABD endeksli dış siyasetini Trump üzerine inşa etti. Fakat orada çok güçlü bir kuvvetler ayrılığı var. Senato, temsilciler meclisi, CIA var. ‘Nasıl olsa Türkiye'de Erdoğan ne derse oluyor. ABD'de de o denli olur' dediler lakin tam karşıtı çıktı. Yaptırım Türkiye'nin hak ettiği bir süreç değil. Erdoğan'dan intikam için Türkiye'ye yaptırımı asla yanlışsız bulmayız. Zira Türkiye, Erdoğan'dan ibaret değil. ABD'nin bu süreç içinde Türkiye'ye yaptırım uygulaması Erdoğan'ın işine fayda. Erdoğan yaşanan ekonomik krizi alır Amerika'ya bağlar. ‘Ah şu Amerika yok mu geldi yaptırım uyguladı, kusura bakmayın kriz bundan dolayı' diyecek. Kıbrıs çıkarmasından sonra da Amerika aşikâr yaptırımlar uyguladı lakin halk bütünlük içinde karşı çıktı.”

Başak Kaya/Sözcü