Forumda yenilikler devam etmektedir , çalışmalara devam ettiğimiz kısa süre içerisinde güzel bir görünüme sahip olduk daha iyisi için lütfen çalışmaların bitmesini bekleyiniz. Tıkla ve Git
x

Son konular

Kazan Hanlığı nerede kuruldu

Kazan Hanlığı nerede kuruldu
0
183

iltasyazilim

FD Üye
Katılım
Ara 25, 2016
Mesajlar
0
Etkileşim
17
Puan
38
Yaş
36
F-D Coin
58
Kazan Hanlığı Nerede Kuruldu
Altın Ordu Hanlarından Canıbek'in 1357'de ölümünden sonradan ortaya çıkan taht kavgaları ve Aksak Timur ile Toktamış arasında 1391 ve 1395'lerde eğilim eden savaşlar neticesinde cılız düşen Kıpçak ilinde, Kazan Hanlığı, Astrahan Hanlığı, Kırım Hanlığı, Sibir Hanlığıgibi minik Türk devletleri meydana geldi ve büyük Altın Ordu devleti doğrusu sona ermiş oldu

Uluğ Muhammed Han
Kazan Hanlığı, eski Altın Ordu hükümdarlarından Uluğ Muhammed Han göre, İdil (Volga) veya Kama Bulgarları ülkesinde 1437'de kurulmuştur Uluğ Muhammed Han 14191424 ve 14271436 yıllarında Altın Ordu hükümdarı olarak Saray'da bulundu, fakat tahtını Ufak Muhammed'e kaptırarak Kırım'a gitti, orada da tutunamayınca Bulgar ülkesine gelerek Kazan Hanlığı'nı kurdu (4371445) Bu devletin esas kısmı, bugünkü Tataristan Başkurdistan ve Çuvaşistan Cumhuriyetleri ile Vot (Udmurt), Mari (Çirmiş) muhtar ülkeleri üstünde kurulmuştu Kazan Hanlığı'nın güneyinde Astrahan Hanlığı, kuzeyinde Fin kavimlerinin oturduğu ülkeler, doğusunda ve güneydoğusunda Nogay Hanlığı, kuzeydoğusunda Sibir Hanlığı, batısında Moskova Beyliği, güneybatısında Kırım Hanlığı bulunuyordu Ahalisinin başlıca kısmını, başta Bulgarlar olmak üzere bir zamanlar beri yerleşik yaşam süren Türk kavimleri ile doğudan zaman zaman buraya göç eden Kıpçak, Uz, Peçenek gibi Türk boyları ve İslav kavimlerinin yayılmasına karşısında onlarla kader birliği yapmış olan çeşitli Fin boyları teşkil ediyordu
1437'de Kazan Hanlığı'nı kuran Muhammed, kendisini hâlâ Altın Ordu'nun hükümdarı sayıyor ve parçalanan ülkeyi her yerde kuvvetli bir merkez civarda birleştirmek gayesiyle hareket ediyordu Ilk adım olarak 1439'da büyük bir ordu ile Moskova kapılarına değin dayandı, 1444'de bitmiş harekete geçerek, 7 Haziran 1445'de Suzdal civarında meydana gelen meydan muharebesinde büyük bir başarı kazandı Esir edilen Vasiliy, tüm şartları kabul ederek özgürlük bırakıldı Böylece vaktiyle Altın Ordu'ya yan olan Moskova, şimdi de benzer mükellefiyetleri Kazan'a karşı ifa edecekti
Moskova'nın durumunu ve tazminat işlerini denetleme için Vasiliy ile birlikte 500 Kazanlı memurun Moskova'ya gönderilerek türlü vazifelere tâyin edildiği söylenti edilmektedir Anlaşmanın en mühim maddesi olarak, Moskova nüfuzu aşağıda bulunan Oka nehri üzerindeki Hankirmanşehri merkez edinmek üzere, Uluğ Muhammed Han'ın oğlu Kasım'ın idaresinde bir beyliğin kurulduğunu görüyoruz Tarihte Kasım Hanlığı(14451681) adı ile belli bu teşkilâtın meydana getirilişinden maksat, Moskova'yı kolayca gözden geçirmek ve gerektiğinde hemencecik müdahale için zorlama bulundurmaktı Plânın birinci kademesini çok iyi bir şekilde başaran Uluğ Muhammed Han'ın son seferinden dönüşünde(1445) âniden ölmesi üzerine Altın Ordu'nun öteki bölgelerini birleştirme tasavvuru gerçekleşmemiştir Ondan sonradan tahta geçen Mahmûd (14451462) ve Halil (14621467) zamanında Moskova ve diğer komşularla münasebetin, adi koşullar aşağı devam ettiği anlaşılıyor
Kırım, Astrahan, Sibir, Nogay gibi komşu Türk hanlıkları ile münasebetler barışçıl idi, o derecede fakat, Kazan hanlarından bazılarının, bu komşu sulâlelerden olduğu görülmüştür Özellikle Kırım ile sürekli sıkı münasebet, Kazan'ın Moskova Rusyası ile mücadelesinde, her zaman müspet yolda büyük siklet taşımıştır İleri görüşlü Uluğ Muhammed Han'ın bununla da yetinmeyerek, Osmanlı Devleti ile de sağlam ve devamlı münasebetler kurmak istediği, II Murad ve Fatih Sultan Mehmed'e yazmış olduğu mektuplardan dobra dobra belirli olmaktır
Ama, Uluğ Muhammed Han'dan sonradan gelen hükümdarların, onun mücadeleci ve savaşçı ruhunu yeteri derecede kavrayamadıkları ve devam ettiremedikleri görülmüştür Halbuki, daimî savaş ve genişleme esasına göre hareket eden komşu Moskova devletine aleyhinde varlığını koruyabilmek için, Kazan Hanlığı'nın da askerî, idarî ve iktisadî siyasetini buna tarafından ayarlaması gerekiyordu Ama bu yapılamamış ve neticede devlet, iç mücadelelerin ve taht kavgalarının da tesiriyle gittikçe zayıflamaya yüz tutmuştur 115 sene süren Kazan devletinde 19 kez han değiştirilmiş 15 han tahta çıkmış, bunlardan bazıları ikişer, hatta üçer kere yöneticilik başında bulunmuşlardır Halbuki benzer devirde Moskova'da oysa 4 kez hükümdarlık değişikliği olmuştur
Yerli aristokrasî sınıfının iki gruba ayrılarak devlet işine karışması ve bilhassa son devirlerde amansız mücadeleye tutuşması da devletin felâketini hızlandıran sebeplerden biri olmuştur Altın Ordu ve Kazan Hanlığı'nın birincil devirlerinde Moskova'da eğilim eden taht kavgalarında hanlar laf sahibi olurken, Hanlık zayıfladıkça Moskova'nın nüfuzu artmış, şimdi Kazan'da akıntı eden iç kavgalara Ruslar müdahale etmeye başlamıştır

Uluğ Muhammed'den Sonraki Dönem
Uluğ Muhammed'den sonra yerine büyük oğlu Mahmud Han geçti ve 1445'ten 1462'ye değin hüküm sürdü 1462'de ölünce yerine geçen oğlu Halil Han da 1467'ye kadar hanlığı yöneticilik etti Bu iki han zamanında Altın Ordu birliği kurulamadı ama ülkede huzurlu bir dönem yaşandı Halil Han 1467'de öldü Yerine geçecek erkek çocuğu yoktu ve taht kavgaları başladı Beğlerin öbür isimleri han adayı göstermeleri bölünmelere, sebep oldu Bu da Rusların ayaklanma etmelerine, bunu fırsat saymalarına yol açtı Rus çarı, adaylardan Kasım Han'ı tercih etti ve onu Kazan üzerine yaptığı seferde destekledi Türk beğlerinin büyük çoğunluğu İbrahim Han'ı destekledikleri için Kazan tahtına onu çıkarmışlardı İbrahim Han, başkaldıran ve Kasım Han'ı destekleyen Rusların üzerine yürüdü, onları yendi Fakat uzlaşma fakat sekiz yıl sürdü Ruslar ard arda mağlup edilmelerine rağmen defalarca ayaklanıyorlar ve saldırıyorlardı İbrahim Han 1479'da öldü ve yerine oğlu Ali Han geçti

Muhammed Belirli
Kazan tahtına Muhammed Belirlenmiş'in ikinci kez çıkmış olması ile (14871495) Kazan'ın eski şanlı devri sona ermiş sayılır Bulgar Beyilâkabını da kullanan Moskova hükümdarı III İvan, bundan böyle Kazan'ın tâbiliğinden çıkmıştır görünen o ki, her iki devlet de eşdeğer sayılmakla beraber, Moskova gittikçe baskısını arttırarak Kazan'a karşısında tâbi bir devlet muamelesi yerine getirmek istemiştir
bununla birlikte, fazla kez Kırım ile birlikte hareket eden Kazanlılar, XIV yy'ın ilk yarısında da birkaç kez Moskova'ya aleyhinde başarı kazanarak üstün duruma gelebilmişlerdir Fakat, Moskova'nın genişleme, yayılma ve ilhak esasına tarafından kurulan siyaseti karşı sulh içinde yaşamayı tercih eden ve toprak ilhakı düşünmeyen Kazan Devleti, iç mücadelelerle de sarsılınca gitgide zayıflamış ve Ruslar'ın müdahalesi de o nispette artmıştır

Ruslar ile Çaba
Kazan'da iktidarı elinde bulunduran zümre, barışın korunması için Han seçiminde Moskova'nın arzusuna itaat etmek, topraktan fedakârlık etmek ve hattâ çocuk yaşta han ilân edilen Ötemiş (15481551) ile annesi Süyüm Bike'yi Moskova'ya bırakmak gibi ağır şartlara katlanmışsa da, bu tâvizler barışın korunmasına takviye etmemiş, Moskova Rusya'sına karşı oysa kuvvete, mücadeleye ve savaşa dayanan bir siyasetle uzlaştırma içinde beraber yaşamanın olası olabileceği ise fazla geç anlaşılmıştır Bu şekilde zor ve uğraş taraftarı zümrenin tekrar iktidara gelmesiyle, bir lahza için bütün iç kavgalar durmuş ve uğraş fikri halkın bütün tabakalarını birleştirmişti Kazan hükümeti birincil meslek olarak hükümdarlık işini halletmekle uğraştı ve 1552'da Astrahan Hanı Kasım'ın oğlu Yâdigâr'ı Kazan tahtına ziyafet etti Yâdigâr'ın Kazan'a gelmesiyle halkın kendisine olan güveni arttı Kazan'ın dağ tarafı Ruslar'a karşı ayaklandı ve bitmiş merkez ile birleşti Ruslar aralarında panik başladı
Moskova'ya aleyhinde sefer açan Kırım orduları da Tula'ya değin ilerledi Bu hareketler, Moskova'nın Kazan'a aleyhinde katî sefer açmasına sebep teşkil etti Ruslar 150000 asker, 150 top ve İngiliz mühendisi Butler'in kumandasındaki istihkâm kıtası ile Kazan'ı muhasara ettiler Baskı farkı koskocoman olup, Kazan'ın içinde ancak 33000 dek askerle, açık havada bulunan 15000 atlıdan ibaretti Komşu Türk ülkelerinden ve Osmanlı İmparatorluğu'ndan yardım ve müdahale teşebbüsleri neticesiz kaldı Rus ordusu 20 Ağustos 1552'de Kazan'a ulaşarak 23 Ağustosta şehri her taraftan kuşattı 15000 şahsiyet süvari sınıfı kuvveti, Ruslar'ı arkadan saldırarak boyuna hırpalandığından muhasaradan bir sonuç alınamayınca, Moskova ordusu önce bu dış kuvveti bertaraf etmeye çalıştı Kazanlılar'ın yer altından yaptıkları su yolu lâğımlanarak havaya uçuruldu 30 Eylül günü surların bir kısmı havaya uçurulunca umumî saldırı teşebbüsünde bulunulmuşsa da Ruslar geri püskürtülmüştür

Kazan Hanlığı'nın Sonu
Fakat 15 Ekim 1552 günü 30 fıçı barut ateşlenince surların bir kısmı harap ve Moskova ordusu kitle halinde içeri saldırmıştır Savaşa savaşa takatten düşen Kazanlılar iç şehre çekildiler Sokaklarda mükemmel bir boğazlaşma başladı KulŞerif Molla civarda toplanan Kazan ruhanileri, hafızlar, danişmendler, KulŞerif Camii civarında yalın kılıç Ruslar'ın üzerine saldırdılar ve tümü de dövüşe dövüşe şehid oldular Yâdigâr Han, civarda birkaç kişi ile esir düştü Kazanlılar bir tek kişi kalıncaya kadar çarpıştılar Şehir ele geçirilince Rus tarihinin en karanlık sayfalarını teşkil eden dehşet bir katliâm başlamış, erkeklerden kimse sağ bırakılmamış, kadınlar ve çocuklar da öldürülmüş, ancak küçük bir grup savaşçı şehirden çıkarak, mücadeleyi devam ettirmek üzere ormanlara sığınmış, bir kısım millet de esir edilmiştir Kazan'ın bütün serveti yağma edilmiş, camiler, mescitler, evler yıkılıp yakılmıştır Bu suretle, 1437'de Uluğ Muhammed Han göre yerleşmiş olan Kazan Hanlığı115 yıl yaşamış ve 15 Ekim 1552'de Moskova Çarı IV İvan tarafından buna nihayet verilmiştir Kazanlılar'ın, Kazan'ın müdafaasında gösterdikleri mertlik, Türk tarihinin en şanlı sayfalarından birini teşkil ederken, Ruslar'ın Kazan'da işledikleri cinayetler, Rus tarihinin en çirkin sayfalarını aksettirir Nitekim, Kazan'ın zaptından sonradan diğer Türk ülkelerine karşısında girişilen istilâlarda da, Moskova çarlığı aynı metodla hareket etmiştir
Kazan şehrinin düşmesiyle savaş durmamış, Tatar, Çuvaş, Çirmiş vb boylar kaleler inşa ederek teşkilâtlı mukavemette bulunmuşlardır SarıBatır, MamışBirdi, AhmedBatır ve ZeynSeyyid gibi şahıslar, bu mücadelenin önderi olarak şöhret kazandılar MamışBirdi, Kazan şehrinin 45 km kuzeyindeki Çalım kalesini merkez yaparak eski Kazan melikesi SüyümBike'nin kardeşi Ali Ekrem'i han ilân etti, 15521556 yıllarında da Kazan ile Kama arasında halkın isyanı ile karşılaşıldı Moskova çarlığı bu hareketleri tedricen bastırarak ancak 155660'a vaziyete hâkim olabildi ve Kazan Hanlığı ülkesinde kendi menfaatına yerinde bir nizam kurdu

Etnik Yapı
Kazan Hanlığı ahalisinin unsurunu, eski Bulgar, Kıpçak, Uz vb boyların karışmasından meydana gelen Kazan Türkleri(ya da Tatarları) teşkil ediyor, bundan başka ülkede, Başkırt, Çuvaş gibi Türk asıllı boylarla, Çirmiş, Ar ve Mokşı gibi FinUgor asıllı boylar da bulunuyordu Kendilerine Bulgarlı, Kazanlıya da Müslümandiyen bu ülkenin Türk asıllı ahalisi için Tataradının ne zamandan itibaren kullanılmağa başladığı açık olarak bilinmiyor Bir Takım tarihçiler Tatarsözünün bu ülkede Cengiz istilâsından daha sonra Ruslar'ın tesiriyle yerleştiğini söylemekte iseler de diğer bazıları, Orhon yazıtlarında da zikredilen bu Tataradının bir Türk boyunu açıklama ettiğini ve Kaşgarlı Mahmûd'un 107274 tarihli haritasına dayanarak, Tataradını içeren Türk boyunun Moğol istilâsından önce de bu etrafında mevcut olduğunu bahis etmişlerdir Şamanizm dinine mensup Çuvaşlar'la Fin kavimleri, Kazan Hanlığı'na vergi ödeyerek bütün bir bağımsızlık içinde yaşamakta idiler Hanlığın devamı müddetince bunların idareye aleyhinde isyan etmeyişleri, aksine Moskova'ya aleyhinde her türlü mukavemet hareketine katılmış olmaları, Kazanlılar'la bu azınlıklararalarında bütün bir anlaşmanın hüküm sürdüğünü göstermektedir

İktisadi Yapı
Orta İdil boyunda ve Ural dağlarının güneyinde yerleşen Türk kavimlerinin Bulgar devresinden beri ekin ektikleri ve ziraat bakımından üstün seviyede bulundukları, kazıbilimsel çalışmalar neticesinde ortaya çıkarılan malzeme ile de ispatlanmaktadır Benzer şekilde, Kazan Hanlığı ahalisinin de büyük bir kısmı ziraatla meşgul olmakta idi Kocaman baş hayvan yetiştirmenin tabiî bir neticesi olarak dericilik sanayii çok gelişmişti
İdil, Kama, Noktrat (Viyatka) ve öteki nehirlerde çok miktarda bulunması dolayısiyle balıkçılık da gelişmiş, bilhassa tuz balık ihraç maddeleri aralarında önemli yer almıştır Ülkenin ormanlarında gelişmiş olan öteki mühim yiyecek sanayii de arıcılık dolayısiyle bal ve balmumu ile ilgili hususlardı Yerli tüccarların köy köy dolaşarak kürk ve bal topladıkları ve Kazan panayırında bu maddelerin önemli yer tuttuğu bilinmektedir

Kazan Hanlığı'nın Düşmesinin Olumsuz Sonuçları
Kazan Hanlığı'nın düşmesi, Türk ülkeleri tarihi bakımından bir dönüm noktası teşkil eder: bu hâdiseden sonra İdil (Volga) nehri Ruslar'ın eline geçmiş, o zamana dek 1000 yıl müddetle bir Türk nehrifarzedilen İdil, bundan sonra bir Rus nehriolmuş ve Rusya'nın ekonomisi için can damarı vazifesini görmeğe başlamıştır Ruslar İdil her tarafında güneye inerek 1556'da Astrahan'ı (Ejderhan, Astrahan) zaptettiler ve Hazar'a ulaştılar, sonra burada da durmayarak Kuzey Kafkasya'ya indiler Bu Nedenle Osmanlı İmparatorluğu ile Rusya arasında birincil temaslar meydana geldi ve stres başladı Nogaylar'dan ve Türkistan'dan gelen ikazlar üzerine Osmanlı Devleti, Kazan ve Astrahan hanlıklarını yeniden yeniden can vermek arzusu ile harekete geçti II Sultan Selim kadar IV İvan'a yazılan korkutma dolu mektuplardan sonradan 1569'da Astrahan'ı abluka maksadiyle bir sefer tertip edildi ise de bunun arkası gelmedi 1571'de meydana gelen İnebahtı yenilgisi ve 1571'de tertiplenen Kıbrıs seferi dolayısiyle Osmanlı Devletinin dikkati başka tarafa çekilmiş oldu ve bu hadiseler bir müddet için Rus tehlikesini unutturdu Dışarıdan destek görmedikleri için zaman zaman meydana gelen iç isyanlardan da bir sonuç alamayan Kazanlılar böylece kendi kaderlerine terkedilmiş oldular *
 

Similar threads

Kasım Hanlığı Kazan Hanlığı'nın kurucusu Uluğ Muhammed Han'ın oğlu Kasım tarafından 1445 yılında kurularak 1681'e kadar sürmüş olan Kasım Hanlığı, doğu Avrupa'daki Türk devletleri ile Slavlar arasındaki mücadelenin öbür ve girift bir safhasını teşkil eder Uluğ Muhammed Han 1445 tarihli son...
Cevaplar
0
Görüntüleme
85
Astrahan Hanlığı,Astrahan Hanlığı hakkında data Türk Astrahan Hanlığı hakkında data Resmi: dili Tatarca, Nogayca Dini : Sünni İslam Idare : Monarşi Han 14661490 Kasım Han 15541556 Devriş Gazi Tarih Kuruluş tarihi 1446 Yıkılış tarihi 1556 Türk Astrahan Hanlığı Astrahan...
Cevaplar
0
Görüntüleme
130
Astrahan hanlığı hakkında data Astrahan ile ilgili data Astrahan hanlığı hakkında genel bilgi Astrahan Hanlığı Astrahan Hanlığı, Altın Orda'nın yıkılmasından sonradan başkenti Astrahan olmak üzere Cengiz Han'ın oğlu Cuci'nin ulusuna bağlı Toka Temür sülalesinden Kasım Han göre kurulmuş ve...
Cevaplar
0
Görüntüleme
94
Astrahan Hanlığı Tarihi Astrahan Bölgesi Astrahan Hanlığı, İdil (Volga) Nehri'nin Hazar Denizi'ne döküldüğü yerde, Astrahan şehrinde kurulmuştur (1466) Astrahan şehrinin esas adı Hacı Tarhan idi Altın Ordu hanlarından Küçük Muhammed'in torunu Kasım Han kadar kurulan bu hanlık ancak 91 sene...
Cevaplar
0
Görüntüleme
115
Osmanlı devleti don volga kanal projesi DonVolga Kanal Projesi Rusya ’nın 1552 ’de Kazan Hanlığı ’nı, 1556 ’da da Astrahan Hanlığı ’nı ilhak etmeleri kuzeyde başta bir Rus tehdidini ortaya çıkarmıştı Sokullu Mehmed Paşa, Don ve Volga nehirlerinin bir kanalla birleştirilerek, Karadeniz ile...
Cevaplar
0
Görüntüleme
83
858,536Konular
981,824Mesajlar
32,333Kullanıcılar
elgriseldaaaSon üye
Üst Alt