Forumda yenilikler devam etmektedir , çalışmalara devam ettiğimiz kısa süre içerisinde güzel bir görünüme sahip olduk daha iyisi için lütfen çalışmaların bitmesini bekleyiniz. Tıkla ve Git
x

Son konular

İNŞALLAH Demenin Önemi !

İNŞALLAH Demenin Önemi !
0
147

iltasyazilim

FD Üye
Katılım
Ara 25, 2016
Mesajlar
0
Etkileşim
17
Puan
38
Yaş
36
F-D Coin
58
Hz Peygamber (sav) Mekke döneminde İslam’ı tebliğ ederken, Mekke’nin ileri gelenleri de sayıları giderek artan Müslümanlarla nasıl baş edecekleri konusunda çareler düşünmeye başlar Fakat Hz Peygamberin tam olarak ne yapmak istediği konusunda kafaları karışıktır Yine bir gün bu çetin problem hakkında konuşurlarken, Yahudi âlimlere de danışmak üzere bir heyet göndermeye karar verirler Gönderecekleri iki elçiye; «Onlara Muhammed´den bahsedin, onu tarif edin ve söylediklerini iletin; çünkü onlar ilk kutsal kitaba ina*nıyorlar ve mutlaka peygamberler hakkında bilgileri var*dır Oysa bizim bu konuda hiçbir bilgimiz yok» derler

Konu Yahudi âlimlere açılınca, gelen heyete şunları söylerler: “Peygamber olduğunu söyleyen o kişiye şu üç soruyu sorun Eğer bu sorulara ce*vap verebilirse O Allahın peygamberidir, fakat eğer ce*vap veremezse yalancı ve sahtekârdır Yazıyı uzatmamak için bu soruları geçelim

Heyet Mekke’ye döndüğünde, Kureyşin li*derleri Hz Peygambere haber göndererek bu üç soruyu sor*ar Hz Peygamber: «Yarın size bunların cevabını vereceğim» der Fakat înşaallah (Allah dilerse)» demeyi unutur Er*tesi gün Kureyşliler cevap için geldiklerinde onları geri gön*derir Hz Peygamber HzCebrail (as) vasıtasıyla Allah’ü Teala’dan bu soruların cevabını beklemektedir O günden itibaren on beş gün boyunca hiç bir vahy gelmez, Cebrail de hiç yanına uğramaz Mekkeliler alay etmeye başlarlar Hz Peygamber Mekkelilerin alaylarına çok üzülse de yapacak bir şey yoktur Kendisini normalde hemen her gün ziyaret eden Cebrail de ortalıkta görünmemektedir En sonunda Cebrail, onu te*selli eden ve üç soruya da cevap veren vahyi getirir Cebrail bu arada bu uzun bekleyişin sebebini de getirdiği şu ayetle izah eder:

«Hiç bir şey hakkında ´Ben bunu yarın mutlaka yapacağım´ deme Ancak: «Allah dilerse» (yapacağım de)» (Kehf: 23–24)

Mesele anlaşılır O günden sonra Hz Peygamber daha titiz davranır Mesela Peygamber Efendimiz bir mezarlığa uğradığında, ölüm her bir insan için muhakkak olduğu halde, yukarıda verdiğimiz ayeti kerimeden kaynaklanan ilâhi terbiye gereği, “İnşâallah biz de sizlere kavuşacağız buyurmuştur

Aslında o günlerde değişik vesilelerle yaşanan hemen her alandaki tüm benzer olaylar, kıyamete kadar tüm insanlığa örnek olacak birer enstantane bırakmak içindir

“İnşâallah kelimesi, “Allah’ü Teâlâ dilerse olur manasına, bütün işleri Allah’ü Teâlânın dilemesine havale etmek için söylenen sözdür Dolayısıyla, halk arasında kimi zaman dillendirilen, “Bu iş inşallahla maşallahla olmaz ifadeleri yanlış sözlerdir İşin hem gereği yapılacak, hem de Allah’tan bu konuda yardım istenecektir

Kesin işlerde de inşâallah denir Mescidi harama girileceğini Allahü teâlâ bildirdiği halde, inşâallah denmesini öğretmek için, (Mescidi harama inşâallah gireceksiniz) buyurdu (Feth 27)

İsmail aleyhisselamın, (Babacığım, sana emredilen ne ise, onu yap! İnşâallah beni sabredicilerden bulursun) dediği de Kur’anı kerimde bildirilmektedir (Saffat 102)

Peygamber efendimiz de, mezarlığa uğrayınca, ölüm muhakkak olduğu halde, ilâhi terbiye gereği olarak, (İnşâallah biz de size kavuşacağız) buyurdu (Müslim)

İnşâallah demeden hiçbir şeyi yarın yapacağım deme! Kehf 23, 24


ALINTIDIR!

 
858,523Konular
981,265Mesajlar
31,115Kullanıcılar
Mehmet akf09Son üye
Üst Alt