İlk ßaş Kaldırış, İlk Direniş!!

Ilk ßaş Kaldırış, Birincil Direniş!! Ilk ßaş Kaldırış, Ilk Direniş!! Kadın hareketinde 1987 yılının bambaşka bir önemi var Türkiye’de kadınların erkek şiddetine karşısında birincil başkaldırısı bir grup feminist göre bu sene içinde örgütlendi Çankırı’da bir yargıç, “kadının sırtından sopayı, karnından sıpayı yetkisiz etmemek gerekir diyerek bir kadının boşanma talebini reddetmişti Bu karar bir dizi eylemin de başlangıcı oldu Dayağa Karşı Kadın Dayanışması adı aşağı Türkiye’de başat zihniyeti derinden sarsan eylemler gündeme getirildi Eylemlerin habercisi 80’li yılların başında kadınların ilk kez feminist talepler etrafında biraraya gelişleridir 198184 yılları arasındaki dönemde Yazko bünyesinde kadınlar feminizmi tartışırlar, Maddi dergisi için bir sayfa hazırlanır 1984 yılının Nisan ayında Bayan Çevresi kurulur ve feminist yazarların kitapları Türkçeye kazandırılır Ve gerisinde kampanyalar başlar 1986 Mart ayında BM’nin kadınlara karşısında ayrımcılıkla ilgili sözleşmesinin Türkiye tarafından imzalanması yönünde kadınların açtıkları kampanya, 1989’da Mor İğne Kampanyası, 1990’da Bedenimiz Bizimdir ve boşanma eylemleri, emrindeki oysa Dayağa Karşı Kadın Dayanışması Kampanyası bayan kurtuluşu için mücadelenin o dönemdeki inşa taşlarını oluşturdular Dayağa Aleyhinde Bayan Dayanışması’nı başlatan Çankırı’da yargıcın verdiği karar hak sisteminde de erkek egemenliğinin yaygınlığını açık açık ortaya koyuyordu Kadınlar erkek şiddetinin toplumda nasıl meşru görüldüğünü örnekleyen bu karara karşısında önce protesto telgrafları çektiler, adliyeye gitiler, dava dilekçeleri verdiler Hukuk sistemi, bu karara aleyhinde ayaklanan kadınları “muhatap saymıyordu Buna rağmen, karara ve dayağı yasal sayan sisteme karşı uğraş giderek genişledi Kadınlar heyecanlı toplantılarda biraraya gelmeye devam ettiler 17 Mayıs 1987’de Yoğurtçu Parkı’nda bir miting yapıldı ve mitinge katılan takriben 2 bin 500 bayan, “Dayağın çıktığı cenneti istemiyoruz, “Haklı dayak yoktur, “Kadınlar! Dayağa karşı dayanışmaya, “Dayak aileden çıkmadır dedi Kampanya 4 Ekim 1987’de Edirnekapı’daki Kariye müzesinin bahçesinde o zamana kadar eşine böylece rastlanmamış bir şenlikle sürdü Şenlikte, tartışmalar, şarkılar, oyunlar biraradaydı 8 Mart 1988’de Cağaloğlu’nda Geçici Çağdaş Bayan Müzesi açıldı, bu müze küçümsenen konut işlerini, görmezden gelinen kadın emeğini, dar yaşamaya zorlandığımız regl gibi kadınlık hallerimizi görünür kılıyordu Aynı yıl kolektif biçimde hazırlanan ve bayan tanıklıklarına dayalı “Bağır! Cümbür Cemaat Duysun! Kitabı yayınlandı Kampanya sürecinde ortaya meydana çıkan tanıklar, karşılaştığı zor nedeniyle avukat, hekim, kalacak yer talep eden kadınlar, dayanışma ağlarının oluşturulmasını zorunlu ülkü getirmişti 1989 yılı Ocak ayında şiddete maruz kalan kadınların hukuksal ve pratik takviye alabilecekleri bir telefon ağı oluşturuldu Oysa bir süre sonradan dayanışma ağlarının da yetmeyeceği, bir sığınağın zorunlu olduğu maddesel biçimde ortaya çıktı Kuvvetle yüz yüze olan kadınlarla dayanışmayı sürdürmek, aile içindeki şiddete aleyhinde mücadeleyi yaygınlaştırmak nedeniyle 1990’da Mor Çatı Kadın Sığınağı Vakfı kuruldu