Forumda yenilikler devam etmektedir , çalışmalara devam ettiğimiz kısa süre içerisinde güzel bir görünüme sahip olduk daha iyisi için lütfen çalışmaların bitmesini bekleyiniz. Tıkla ve Git
x

hızır (a.s.)

hızır (a.s.)
0
86

ahmet0135

FD Üye
Katılım
Nis 13, 2018
Mesajlar
3,754
Etkileşim
88
Puan
48
F-D Coin
0
hızır (as) yaşayan evliyalar konya evliyaları konyada yaşamış evliyalar konyadaki rüyada hızır aleyhisselamla konuşmak Her Gördüğünü Hızır, Her Geceyi Kadir Bil Bir gün annesi tarladan kaldırdığı buğdayları, biriyle Ubeydullahı Ahrâr'a yolladı Ubeydullahı Ahrâr buğdayları ambara koymakla meşgûlken, buğdayları getiren kimse, abes çuvallarını alıp gitti Nereye gittiği ve hangi yoldan gittiği kesin değildi Ubeydullahı Ahrâr o anda niçin bu zavallı ve garib kimseden duâ almadığına üzüldü İçine garib bir ızdırap çöktü Buğdayı olduğu gibi bırakıp koşarak o kimsenin peşine düştü Yanına vararak tevâzu ile kendisine duâ etmesini istedi ve; Beni gönlünüze alın Hâlime biraz inâyet nazarıyla bakın Şayet duânız ve himmetiniz bereketiyle Allahü teâlâ beni bağışlar, merhâmet eder de yolum açılır, dedi Onun yüzüne baş döndürücü ve şaşma dolu ifâdelerle bakan zât; Zannediyorum ancak Türk şeyhlerinin söyledikleri; Her geleni Hızır bil, her geceyi Kadir bilsözüne kadar hareket ediyorsun Lakin ben hiçbir özelliği olmayan kendi hâline yaşamış bir kimseyim Elimi yüzümü bile lâyıkı ile yıkamayı bilmem Senin istediğin şeyden ben haberdâr değilim O bende yokturdedi UbeydullahıAhrâr duâ etmesi için yalvarmaya devâm etti O kimse, Ubeydullahı Ahrâr'ın yalvarışına dayanamayarak ellerini kaldırdı ve; Allahü teâlâ senin kalb gözünü açsın, diye duâ etti Bu duâ bereketiyle Ubeydullahı Ahrâr'ın kalbinde açılmalar oldu Hızır ve Gelin 1930'lu yıllar Rize Anzer, halkın kendi tabiri ile Ancer Dünyaca balı ile ünlü olan Ancer Binlerce poleni ve şifayı içinde barındıran balıyla meşhur Ancer Kış Yaylacılık yapan Ancerlilerin bir kısmı aşağıya Rize'ye şehre inmemiş, kışlamışlar Yazdan yığdıkları otlarıyla, mallarını kışdan çıkarıp, bahara eriştirmenin çabası içindeler Evet hepsinin mülk cümle parçası ettiği koyunları, sığırları var, tektük birkaç tanesinin de kara kovanı var Şifa niyetine hap niyetine küçük bir kavanozu dolduracak dek balları olurdu çoğunun O da kış bitmeden tükenir giderdi Meryem Lezgilerin kızı Meryem Yeni gelin, beyini gurbete Samsun'a göndermiş O da o kış yaylada kışlamış Sabaha dek kar yağmıştır Tam kürekle yolu açayım deyip, kapıya yönelmekte iken, kapısı çalınır Kapıyı açari Yaşlı bir adam selam verir ve: Kızım, ben Aşağı Ancerdenim, gelinim aş eriyor, canı bal çekti, Allah rızası için, bir iki kaşık bal verirmisin? Meryem gelin düşünmez bile, Allah rızası yok mi der, dibinde üç dört kaşık bal kalmış olan kavonozu getirir , onun da yarısını ihtiyar'a verir Ihtiyar: Allah razı olsun kızım, artsın eksilmesin der Meryem, kavanozu belirlemek için geri döner Kavanozun ağzını kapatayım derken birde ne görsün, kavanoz ağzına dek bal ile batmış Meseleyi anlar, kapıya koşar, kar ile dolu yaylanın uçsuzluklarına bakar Ne bir insan vardır ne de kar da bir iz Gelen Hızırdır Aradan üç dört ay geçer, her gün bal yediği halde kavanoz her seferinde ağzına değin bal ile doludur Sırrını hiç kimseye açmaz Yaza dürüst beyi gurbetten kazanç Beyine her öğün bal verir Bal bitmez, keza ancer balı olacak, tüm kış kalacak birde her öğün kaşık kaşık yenecek, bal bitmeyecek Beyini merak sarar, sorar, yanıt alamaz Beyi en sonunda: Ne olur beni seviyorsan söyle ne oluyor bunda bir iş var Meryem dayanamaz ve ağzı kapalı kavonozu da alır ve olayı anlatır Kavanozu açıp işte bak ağzına dek batmış aramak istediğinde dahası ne görsün? Kavonozun dibinde iki kaşık bal kalmış Evet, reel yaşanmış bir durum Belki sizin başınıza da geldi, ola ki gelebilir Meryem'in kavonozundaki bal bitmeyecekti Sizin de ola ki cebinizdeki araba parasını verdiğiniz bir yaşlı gerisinde elinizi her cebinizdeki cüzdana attığınızda tükenmeyecek para Ama sakın ha Sakın ha Hızır ile karşılaştığınızı ve sırrınızı kimseye söylemeyin Nasıl bir Hızır bekliyordun? Akşehir Kaymakamı Ladikli Ahmed Ağa'ya: Ahmed Ağa, demiş siz defalarca görüşüyorsunuz, bir de bana göster Hızır Aleyhisselâmı! Ahmed Ağa, Kaymakamın talebine dairesel çerçeveli bir yanıt vermiş: Oğlum, nasibse görürsünüz inşallah! demiş Ahmed Ağa'nın hayranlarından olan Kaymakam, bir Ramazan günü, iftara yakın, iftar sofrasına oturmuşlar, ailecek iftar topunu bekliyorlar Kaymakam sigara tiryakisiymiş Kaymakam tiryakiliğin verdiği ruh haliyetiyle beklerken, kapısı üç kez çalınmış Çıkmış bakmış Kaymakam, kapıda bir adam: Biseciii! Bise alırmısınız efendiii? Ardından da bir deve, geviş getiriyor geve geve Ne desin Kaymakam? Ne bisesi be adam? Biseyi ne yapayım ben? Peki efendi kızma! Bizden sorması, güya ısmarlamış gibiydiniz de Hadi iftarı şerifler hayrolsun! demiş, çekmiş devesinin yularını: Biseciii! Bise alan, katran bölge Kaymakam kapıyı kapatıp da sofraya dönerken, mırıldanıp kendi kendine içinden: Allah Allaaah! Bu saatte bise mi satılır be adam? Kutsal iftar vakti Fesûbhanallah! çekmiş Bir müddet sonra tekrar Ladik'e gittiği zaman: Aşk olsun Ahmed Ağa, bize Hızır Aleyhisselâmı daha göstermeyecen mi Hacı Babam? diye sitem etmeye kalkınca, Ahmed Ağa: Size de aşk olsun hay guzum! Kapınıza gelen Hızır'ı kovarsınız, ondan sonradan da gelir bize sitem yaparsınız! demiş Kaymakam allak bullak: Ne çağrıda bulunmak o? Ne vakit geldi Hacı Babam? diye sorunca, Ahmed Ağa: Ramazanın son günlerinde, siz sofrada beklerken kapınıza bir Biseci geldi mi? Geldi? Devesinin semerindeki katran küplerine dikkat ettin mi, semere emrindeki mıydı, değil miydi? Ben bu tiryaki kafasıyla nerden uyarı edecem ona Hacı Babam? İçeceksen sen iç cigarayı oğlum! Cigara seni içmesin! Ayrıca sen nasıl bir Hızır bekliyordun? Yakası kartlı, kravatlı birini mi bekliyordun? Kolalı gömlekli, ütülü pantolonlu birini mi bekliyordun? Neyse Gördün işte gayrı Görmedim diyemezsin! Kaçırdın ammaa, gördün işte gerçi demiş ve avuntu etmiş Kaymakamı, Ahmed Ağa, ama Kaymakam epey yazık çekmiş tabiii Hızırı Bakmak İstiyorum Bir Zamanlar, saftemiz bir adam, Hazreti Hızırı görmek derdine düşmüş Ona birileri: Filan çöle gideceksin filan istikamete içten yürüyeceksin, işte oralarda bir yerlerde Hızır'ı görebilirsin, demiş O da inanmış, o çöle gitmiş ve o istikamete doğru yüürmeye başlamış Gariban adam çölde epeyce yürümüş Bir müddet daha sonra birisiyle karşılaşmış: Selâmun aleyküm Aleyküm selâm Hayırdır, seyahat nereye kurban?demiş karşılaştığı adam Ben Hızır'ı görmek istiyorum bu çölde bu istikamete gidersem görebleceğimi söylediler Gidiyorum işte Peki Hızır'ı görünce tanıyabilecek misin? Saf adam: Vallahi, o hiç aklıma gelmedi demiş Üzülme Ben sana tanımlama edeyim: Benim gibi kara kuru, seyrek sakallı bir adamdır Eyvallah kurban demişler ve birbirlerinin aksine yürümüşler Fazla geçmeden aklı başına gelmiş, geri dönmüş lakin, kara kuru aralıklı sakallı Hızır (as) sır olup gitmiş Adamcağız kulağını kaşımış ve Hay Allah, kaçırdıkdemiş Hızır'ı kaçırdığına pişman olmuş Hızıra Söyle Bediüzzaman Saidi Nursi Emirdağ veya Afyon hapishanesi'nde yatarken, bir gece Konya'nın Ladik kasabasına Ahmed Ağa'nın yanında geldi Ahmed Ağa'nın yanına o anda yalnızca oğlu Zekeriya vardı Bediüzzaman tayyi mekan ederek gelmişti Ahmed Ağa'nın odasının eşiğinde, ellerindeki kelepçeyi ve ayaklarındaki zincirleri çözdü, içeri girdi: Bu çıksın, dedi, Zekeriya'dan ötürü, konuşacaklarım varAhmed Ağa: Mahzuru değil kardeşim, yabancımız değildir, oda duysun dedi Bediüzzaman: Ahmed Ağa, üstada Hızıra söyle, tahammülüm kalmadı, dediAhmed Ağa: Olur, söyleyelim kardeşim Saiddedi Bediüzzaman her tarafta hemen kelepçeyi ellerine zincirleri ayaklarına takarak geri döndü Bir müddet sonra benzer şekilde Bediüzzaman tekrar geldi ve: Söyledin mi Ahmed Ağa? Ne oldu sonuç?, diye sordu Ahmed Ağa: Söyledim kardeşim Said, söyledimdedi Bediüzzaman: Ne dedi Üstad? diye sordu Ahmed Ağa: Sabretmeni söyledidedi Bediüzzaman bu cevabı alınca, bu defa kapıdan yok, pencereden çıkıp gitti Yine elleri kelepçeli, ayakları zincirli idi Derhal söyle bir sorulsa, ayrıca tayyi mekan edebiliyor, hapishaneye girip çıkabiliyor, kelepçelerini çözüp takıyor Hemde hapishaneden çıkmak için Hazreti Hızır'dan takviye istiyor Bu nasıl oluyor diye bir soru akla gelebilir Evliyalar bu güce sahiptirler o zorlama ve o tasarruf ellerinde var fakat, izin almadan kullanamazlar İşte Bediüzzamanda o tasarruf kendisinde olduğu halde üstadı Hızır'dan müsade almadan kullanamamıştır Hızır Olduğunu Söylerim Ramazan Cuma günü Cuma vakti Cami Cemaat arada sırada görülen camiye girmekte İmam kürsüde Girenlerin arasında O Hızır Hızır as da genç ihtiyar arasında onlardan biri gibi gidiyor bir köşeye oturuyor Kürsüde imam sohbete başlıyor Hızır'ın yanında kırklarında bir adam gelip oturuyor Cami yavaşça dolmakta Adam, bir müddet daha sonra uyuklar bir vaziyette sallanıyor, ha uyudu ha uyuyacak Hızır as adamı dürtüklüyor: Uyuyacaksın, der Adam: Uyumam, beni gizli bırak Hızır as ses etmez, oysa ezan okundu okunacak, adam ha uyudu ha uyuyacak, bir daha dürtükleyerek: Uyuyacaksın dedim, der Adam: Ben de sana uyumam, beni gizli bırak dedim Rahat bırak beni Dar bırak yahut, Hızır olduğunu söylerim Buradan çıkamazsın Bu kalabalık sakalında bir tel bırakmaz Hızır as susar ve gözlerine kapar, boynunu büker Allah'a yönelerek: Ya Rabbim! Bu nasıl iştir Bu kulun benim kim olduğumu bildi Bu nasıl iştirki bendeki listede bunun ismi değil Yanıt gelir: Sana bahşedilen listede beni sevenlerin isimleri var O ise benim sevdiklerimden Allah sevdiklerinden etsin Hoşuna Gitmek, seviyorum aramak bir iddia Iş sevilenlerden almak  
 

Similar threads

Hızır ve Gelin(yaşanmış durum) 1930'lu yıllar Rize Anzer, halkın kendi tabiri ile Ancer Dünyaca balı ile meşhur olan Ancer Binlerce poleni ve şifayı içinde barındıran balıyla ünlü Ancer Kış Yaylacılık yapan Ancerlilerin bir kısmı aşağıya Rize'ye şehre inmemiş, kışlamışlar Yazdan yığdıkları...
Cevaplar
0
Görüntüleme
75
Hızır Hikayeleri Hz Hızır Hikayeleri Hıdırellez Hikayeleri Hızır ASİle İlgili Hikayeler Herşey aslına ceker Bir padişah Hızırı gormek istiyordu Bir gun bunun icin tellallar cağırttı: Kim bana Hızır'ı gosterirse onu armağanlara boğacağım,dedi Bircok oğlu uşağı olan fakir bir adam...
Cevaplar
0
Görüntüleme
123
Hızır Hikayeleri Hz Hızır Hikayeleri Hıdırellez Hikayeleri Hızır ASİle İlgili Hikayeler Herşey aslına çeker Bir padişah Hızırı görmek istiyordu Bir gün bunun için tellallar çağırttı: Kim bana Hızır'ı gösterirse onu armağanlara boğacağım,dedi Çoğu oğlu uşağı olan yoksul bir adam bu...
Cevaplar
0
Görüntüleme
166
HZ Hızır HZ Hızır Hızır Aleyhisselam, İslam alimlerinin büyük çoğunluğunun görüşlerine kadar peygamber olması kuvvetle muhtemel olan, hikmet ve ilim sahibi mübarek bir şahıstır İlmi ledünilmine sahiptir İlmi ledün, bir diğer ifadeyle ilmi batın, Allah'ın seçtiği kişilere vermiş olduğu özel...
Cevaplar
0
Görüntüleme
91
HzMusa İle Hızır Kıssası Hz Musa As ve Hızır As Kıssası Birgun Yuce Allah, Hz Musa'ya: Kullarımdan bir kul iki denizin birleştiği yerdedir O senden daha alimdir, buyurdu Hz Musa: Ey Rabbim, ben onu nasıl bulacağım? diye sordu Allah kendisine şoyle buyurdu: Torbanın icinde...
Cevaplar
0
Görüntüleme
133
858,559Konular
982,172Mesajlar
32,826Kullanıcılar
Cbastian27XDSon üye
Üst Alt