Türkiye'nin en güncel forumlardan olan forumdas.com.tr'de forumda aktif ve katkısı olabilecek kişilerden gönüllü katkıda sağlayabilecek kişiler aranmaktadır.
Tiroid bezi boynumuzun ön kısmında konum alan kelebek biçiminde bir salgı bezidir. Tiroid bezinin vazifesi tiroid hormonlarını üretmek, gerektiğinde kana vermek ve metabolizmayı düzenlemektir. Bu hormonların az ya da ziyade olması birtakım tiroid bezi hastalıklarına sebep olmaktadır. Tanısı konulmazsa değerli kimi marazlara sebep olabilir. Lakin tanı konulduğunda tedavisi mümkündür. Bu arada daima denetim edilmesi gerekli olan bir durumdur. Tiroid marazlarının en kıymetlileri tiroid bezinin çokça çalışması sonucu hormonların artması ile ortaya çıkan hipertiroidi, tiroid bezinin az çalılşması sonucu hormonların azalması ile ortaya çıkan hipotiroididir. Hipotiroidinin bir farklı formu de hashimato tiroiditidir.
Hipotiroidi durumunda umumide şahıslar çok halsiz ve yorgun olduklarından, çok üşüdüklerinden gün içinde çok ziyade şişkinlik hissettiklerinden bahsederler. Tıpkı vakitte bu insanlarda kabızlık, adale krampları, eklem ağrıları, saç dökülmesi, cilt kuruluğu, kolay kilo alımı ve unutkanlık üzere durumlarda görülmektedir. Ayrıyeten bu hastalarda kan kolesterol seviyesinde artış da kelam konusu olabilmektedir. Hipotiroidinin en sık görüleni hashimato (haşimato) tiroiditidir. Tiroid bezinde büyüme ve harabiyet vardır. Hashimato illeti daha çok bayanlarda görülmektedir. Birebir ailenin öteki bireyleri ve bir numara raddeden akrabalarında hipotiroidi marazı riski yüksektir.
Hipotiroidi marazı olan bireylerde hormon zayıflığı olduğu için bireye hormon dışarıdan verilir. Bu süreçte kilo alımında dalgalanmalar görülebilir. Ama ilerleyen devirlerde iyi diyet tedavisi ve ilaç tedavisi ile durum denetim altına alınabilmektedir.
Tiroid hastaları hayatları boyunca beslenmelerine dikkat etmelidirler. Bu nedenle sağlıklı ve istikrarlı bir beslenme programına gereksinim duyarlar. Günlük karbonhidrat, protein, yağ, vitamin ve mineral alımı istikrarlı ve ehliyetli olmalıdır. Zerzevat ve meyveler mevsiminde tüketilmelidir. Omega 3 yağ asidi alımı için en azından haftada 2 kere balık tüketimine ihtimam gösterilmelidir. Saf şeker konumuna tam tahıllı eserler tercih edilmelidir. Hashimato tiroiditi olanların iyotsuz tuz kullanması gerekmektedir. Başkaca kurubaklagiller hem lifli hem de yeterli bir protein kaynağıdırlar. Sık sık tüketilmelidirler.
E-vitamini ve çinko hipotroidide çok değerlidirler. Bu nedenle badem, fındık, deniz eserleri, tavuk, yumurta, et, süt nizamlı tüketilmelidir. Yeniden selenyum minerali de vücudumuz için kıymetli bir mineraldir. Selenyum eksikliği kanda T-4 ve TSH hormonu seviyelerini yükseltir. İyot ve selenyum eksikliği birlikte görülürse illetin şiddeti artar. Balık, hindi, dana eti, mercimek, mantar, susam, ceviz, tam tahıllı eserler selenyumdan güçlü besinlerdir. Bunlar daha sık tüketilmelidir.
B vitaminleri, mahsusen B12, tiroit bezinin güç üretmesine yardımcı olur. Tiroit işlevi için kıymetli olan vitamin ise B9 ‘dur. Bu vitaminlerin vücuttaki seviyelerine baktırılmalı, eksikliğinde bu vitaminlerden varlıklı besinlerin tüketimi artırılmalıdır.
Başkaca tiroid hormonlarının çalışmasını azaltan birçok besinler de vardır. Bunlar, beyaz lahana, kara lahana, karnabahar, brokoli, turp, brüksel lahanası, hardal, soya fasulyesi ve bölge fıstığıdır. Bu besinlerin çiğ tüketilmemesinde yarar vardır. Pişmiş olarak tüketilmeleri tavsiye edilir.
Hipotiroidide ödem sık görülen bir durumdur. Bu nedenle tuz tüketimi ve su tüketimi değerlidir. Çay, kahve üzere içecekler diüretik oldukları için ödeme sebebiyet verebilirler. Çay, kahve içildikten sonra kesinlikle su içilmelidir. Az tuzlu yenilmeli ve günde en az 2,5-3 litre su tüketilmelidir.
Yeniden çikolata kadmiyumdan güçlü olduğu için ve kadmiyum vücuttan selenyum atımını artıracağından ötürü illetin şiddeti artabilir. Bu nedenle çikolata tüketimine dikkat etmekte yarar vardır.
Bunlara ek olarak tertipli egzersiz her illette olduğu üzere hipotiroidide de çok kıymet taşımaktadır. Egzersiz metabolizmayı hızlandırdığı üzere gerilimi azaltmaktadır. Kilo sorunu da yaşayan bu kimseler yeniden sistemli egzersizle kilo denetimini de kolaylıkla sağlayabilirler.
SIHHATLE KALIN…..
Hipotiroidi durumunda umumide şahıslar çok halsiz ve yorgun olduklarından, çok üşüdüklerinden gün içinde çok ziyade şişkinlik hissettiklerinden bahsederler. Tıpkı vakitte bu insanlarda kabızlık, adale krampları, eklem ağrıları, saç dökülmesi, cilt kuruluğu, kolay kilo alımı ve unutkanlık üzere durumlarda görülmektedir. Ayrıyeten bu hastalarda kan kolesterol seviyesinde artış da kelam konusu olabilmektedir. Hipotiroidinin en sık görüleni hashimato (haşimato) tiroiditidir. Tiroid bezinde büyüme ve harabiyet vardır. Hashimato illeti daha çok bayanlarda görülmektedir. Birebir ailenin öteki bireyleri ve bir numara raddeden akrabalarında hipotiroidi marazı riski yüksektir.
Hipotiroidi marazı olan bireylerde hormon zayıflığı olduğu için bireye hormon dışarıdan verilir. Bu süreçte kilo alımında dalgalanmalar görülebilir. Ama ilerleyen devirlerde iyi diyet tedavisi ve ilaç tedavisi ile durum denetim altına alınabilmektedir.
Tiroid hastaları hayatları boyunca beslenmelerine dikkat etmelidirler. Bu nedenle sağlıklı ve istikrarlı bir beslenme programına gereksinim duyarlar. Günlük karbonhidrat, protein, yağ, vitamin ve mineral alımı istikrarlı ve ehliyetli olmalıdır. Zerzevat ve meyveler mevsiminde tüketilmelidir. Omega 3 yağ asidi alımı için en azından haftada 2 kere balık tüketimine ihtimam gösterilmelidir. Saf şeker konumuna tam tahıllı eserler tercih edilmelidir. Hashimato tiroiditi olanların iyotsuz tuz kullanması gerekmektedir. Başkaca kurubaklagiller hem lifli hem de yeterli bir protein kaynağıdırlar. Sık sık tüketilmelidirler.
E-vitamini ve çinko hipotroidide çok değerlidirler. Bu nedenle badem, fındık, deniz eserleri, tavuk, yumurta, et, süt nizamlı tüketilmelidir. Yeniden selenyum minerali de vücudumuz için kıymetli bir mineraldir. Selenyum eksikliği kanda T-4 ve TSH hormonu seviyelerini yükseltir. İyot ve selenyum eksikliği birlikte görülürse illetin şiddeti artar. Balık, hindi, dana eti, mercimek, mantar, susam, ceviz, tam tahıllı eserler selenyumdan güçlü besinlerdir. Bunlar daha sık tüketilmelidir.
B vitaminleri, mahsusen B12, tiroit bezinin güç üretmesine yardımcı olur. Tiroit işlevi için kıymetli olan vitamin ise B9 ‘dur. Bu vitaminlerin vücuttaki seviyelerine baktırılmalı, eksikliğinde bu vitaminlerden varlıklı besinlerin tüketimi artırılmalıdır.
Başkaca tiroid hormonlarının çalışmasını azaltan birçok besinler de vardır. Bunlar, beyaz lahana, kara lahana, karnabahar, brokoli, turp, brüksel lahanası, hardal, soya fasulyesi ve bölge fıstığıdır. Bu besinlerin çiğ tüketilmemesinde yarar vardır. Pişmiş olarak tüketilmeleri tavsiye edilir.
Hipotiroidide ödem sık görülen bir durumdur. Bu nedenle tuz tüketimi ve su tüketimi değerlidir. Çay, kahve üzere içecekler diüretik oldukları için ödeme sebebiyet verebilirler. Çay, kahve içildikten sonra kesinlikle su içilmelidir. Az tuzlu yenilmeli ve günde en az 2,5-3 litre su tüketilmelidir.
Yeniden çikolata kadmiyumdan güçlü olduğu için ve kadmiyum vücuttan selenyum atımını artıracağından ötürü illetin şiddeti artabilir. Bu nedenle çikolata tüketimine dikkat etmekte yarar vardır.
Bunlara ek olarak tertipli egzersiz her illette olduğu üzere hipotiroidide de çok kıymet taşımaktadır. Egzersiz metabolizmayı hızlandırdığı üzere gerilimi azaltmaktadır. Kilo sorunu da yaşayan bu kimseler yeniden sistemli egzersizle kilo denetimini de kolaylıkla sağlayabilirler.
SIHHATLE KALIN…..
