Hİpnoz

Hİpnoz HİPNOZ Hipnoz, yapay hareketlerle meydana getirilen bir ruh halidir karakteri, sadece, bu hal sırasında özlem edilen herhangi bir telkinin yerine getirilmesidir Bu akıl yavaş yavaş hazırlanıp ortaya çıkmıştır Dupau, Durand (de Gros), Joly gibi araştırıcılar, deneklerin uykudaki görünen irade azlığını, taklit ve baş eğmeyi ve kendilerinde oluşturulmuş fikirlere kadar hareket eden denekleri tanımladılar üstelik, kelime anlamının uyku olması sebebiyle hipnoz, başlıca uyku ile özdeşleştirilmiştir Gerçekten uyku, şuurumuzun nasıl öbür bir hali ise hipnoz da şuurumuzun daha öbür başka bir halidir Açıkgöz halde, herkesin bildiği ve farkında olan olduğumuzu sandığımız bir şuur hali yaşamaktayız Uykuda geçirdiğimiz vakit içinde ise öyle farkına varmamakla beraber öbür şuur hali yaşadığımızı hissederiz En azından rüyalarını hatırlayanlar, rüyaların, hakiki olarak kabul ettiğimiz kavramlardan hiç de ayrı olmadığını kolaylıkla kavrayabilirler Kurnaz hayat ile rüya aralarında realite açısından hiçbir ayrım yoktur Hipnoz, uyku hali olmadığı gibi bir kurnazlık hali de değildir Ancak, her iki hali de kapsayan komple bir kavramdır Hipnozun Şartları 1 Kabiliyet ve koşul: Uyutulmak istenen kişinin sinir sistemi ve düşünme yetisinin özel bir haline, deneğin ani yetenek ve durumuna bağlıdır Ani yetenek ve durumlara zıt olan nevrastenikler, ruhsal çöküntüye uğramışlar, sararlılar, hipnotize edilemezler 2 Takâtsizlik: Ruhsal gerilimin düşmesi ile beliren bu hal, dikkatin devamlılığından doğar Parlak noktalara baktırmak, derin dalma halleri, monoton sesler gibi uzun bir dinleme, uyarı çabasını sağlar Dikkatin bir noktada toplanması ve sürekli oluşu ani düşünce yorgunluklarını doğurur 3 Heyecan: Coşku fazla kere büyük bir karışıklığı meydana getiren aksaklıklardan doğmuş doğal uyurgezer hallerinin çoğuna karışır Başı kuvvetle geriye doğru çevirmek, enseye tokat atmak, başı sertçe sağa sola çevirmek suretiyle sersemletmek, bilinen heyecanlandırma ve zihinsel dengeyi bozma yollarıdır 4 Eğilimlerin gelişmesi: Hipnozun meydana gelmesi için depresyon hemencecik, hipnotizmle terslik oluşturmayacak olan, her şeyi konuşmakta gizli bırakan ve kendisini hipnotize eden kişiyi dinleyen ve onunla konuşmaya izin veren eğilimlerin olması gereklidir Evvelden hipnotize edilmiş deneğin sonraki hipnozlarının basit olması, bu durumun gelişmesiyle sıkı sıkıya bağlıdır 5 Çökme: Hipnotik halin en reel nedeni çökmedir, bu ise normal kişisel şuurun, yani uyanıklıkta göz önüne aldığımız fakat bu deneklerde kesin olmayan dengeler halinde çökebilen ve heyecanla yorgunluğun etkisi altında kaybolan özel fikir halinin durması demektir Hipnozda manâlı üç usul vardır: Manzara, Söz ve Fikir Görüntü: Hipnotik etkilerin çok önemli bir yardımcısı ve birçok ünlü hipnozcunun deneklerinde uykuyu oluşturabilmek için kullandıkları bir yöntemdir Bakışın reel amacı, gözlerden çıkan manyetik etkileri ahenkli, aralıksız ve uzun vakit devam ettirmektir Laf: Hipnotizmde fiilen bir güçtür Hipnoz yapan birey, bu yolla deneğin beynine sokmak istediği fikirleri yollar Bu bir akıl veya hareket olabilir Telkinde göz önünde tutulacak iki şey vardır; sözlerin seçilmesi ve tavır tarzı Us: Hipnotik deneylerde görüş, söz dek manâlı olan fikir, açlık edilen bir olayın olması için o yöne doğru yönelmesi ve ısrarla o nokta üstünde tutulması anlaşılmalıdır İnsanın hafıza gücünün devamlı olarak bir zihin ya da davranış üzerinde durması, yoğunlaşması ve bunu güçlü olarak arzu etmesi, öteki zihinlere etki ettiği, bugün deneylerle belirli ve müspet sonuçlar elde edilmiştir Etkili bir zihin gücü için birincil koşul, konsantrasyondur Konsantrasyon yoluyla meydana getirilen kuvvet öyle kaslı ve öyle şaşılacak olaylar ve etkiler meydana getirir fakat, bugün bile insanlık bunları keramet veya birtakım mucizeler diye adlandırır Hint fakirleri, İslam aleminin derviş ve şeyhleri, Tibet'in lamaları güçlerini konsantrasyondan ve psişik güçlerin yardımlarından almaktadır Telepati, psikokinezi gibi psişik fenomenlerin, kendi kendine önerme ve hipnoz gibi kişisel çalışmaların dayandığı esas, konsantrasyon olayıdır Hipnoz halinde yaşanan fenomenler ne değin gerçektir? Hiçbir gerçek yoktur ki, bütün karşıtı da en düşük onun kadar hakiki olmasın Bu açıdan bakıldığında her şey gerçektir Gerçekler arasındaki fark insanların bakış açılarıdır Kayda Değer olan hangi pencereden ve nasıl baktığınızdır Görüntüler, duygular, hisler görüş açılarına göre değişikler arz eder Halk Müziği aynı ortamlarda, aynı şartlara sahip etkilerde bile algılarına kadar değişik tepkiler verir Örneğin, aynı şiddette bahşedilen bir acı her insanda benzer şiddette hissedildiği halde, kişinin kavrama farklılığından nedeniyle tepkisi farklıdır Kimi insan hiç sesini çıkarmaz, kimi yalnızca inler, kimi bağırır İşte burada, acı aynı olmasına karşın tepkiler bambaşka olduğundan izleyenler kendi algılarına tarafından bambaşka acılar yaşandığı ve hepsinin bambaşka şekilde acı çektiği kanısına varırlar Gerçekte, acıyı yaşamış kişiler de acının benzer olduğunu bilseler zeka kendi algıları çerçevesinde o acıyı daha az veya daha çok yaşadıkları kanısındadırlar Her halükarda ortadaki acı herkes tarafından öbür algılanmaktadır Fakat bu koşul acının tek olduğu gerçeğini değiştirmez Hipnoz fenomenlerinin gerçekliğini daha iyi anlayabilmek için bu kavrama bir örnek: Karşımızda hipnoz olabilecek on birey olduğunu varsayalım 1 Kişiyi uyutuyoruz Uyandıktan daha sonra sağ eline bir ateş değdireceğimizi söylüyoruz ve uyandırıyoruz Deneyde Kullanılan adamakıllı uyandıktan, kurnazlık haline geçtikten sonradan sağ eline herhangi bir şey değdiriyoruz O anda deneyde kullanılan, reel bir alev değmiş gibi acıyla kıvranacaktır Deneğin yaşadıkları, hissettikleri reel bir ateşle sol elini yaktığımızda yaşayacakları ve hissedecekleri ile muhakkak aynı olacaktır Onun için sol elinin gerçek dediğimiz ateşle yakılması veya sağ elinin gerçek dışı olarak yakılması aralarında gerçeklik bakımından hiçbir ayrım olmayacaktır Seyreden 9 kişi için ise algılamaları ayrı olduğundan durum daha bambaşka değerlendirilecek ve gerçek dışı olarak kabul edilecektir Oysa 9 kişide uyutulup 1 kişinin yaşayacağı deney onlara da aynı şekilde telkin edilirse, hepsi birdenbire 1 kişinin elinin yandığını görürler Herkes elin yandığını gördüğüne tarafından el sahiden yanmış mıdır, yahut yanma olayı sadece bir düş midir? Sözü geçen 10 kişi için olayın hakiki olduğundan muhakkak belirlenmiş olabilirsiniz Hatta yanma olayı o derece etkin olabilir ancak, yanan sol eldeki kızarıklık, yandığı düşünülen sağ elde de oluşabilir id Bu durum için şöyle söyleyebiliriz; Birincil gurup için reel olan algılar, ikinci gurup için yalnızca bir hayaldir Ancak ikinci gurubun düş kabul ettiği tüm o algılar, ilk gurup için tartışmaya bile mahal vermeyecek dek gerçektir Bu aşamada son olarak bir Çin atasözünü yazalım; Rüyamda kendimi kelebek olarak gördüm Acaba ben, rüyasında, kendini kelebek olarak görebilen bir insan mıyım, yahut insan olarak görebilen bir kelebek miyim?