Türkiye'nin en güncel forumlardan olan forumdas.com.tr'de forumda aktif ve katkısı olabilecek kişilerden gönüllü katkıda sağlayabilecek kişiler aranmaktadır.
Evvelden prime time'da iki farklı dizinin yeni kısmı yayınlanırken, şimdilerde bir kısım bütün bir akşam sürüyor. Bu türlü olmasına karşın pek birden fazla bağımlılık yaratıyor. Pekala lakin neden?
Bundan yıllaaar yıllar evvel Türk dizilerinin bir kısmı ortalama 1 saat civarı sürüyordu.
O zamanki dizilerin tesiri daha mı azdı? Hayır, hiç sanmıyorum.
Hatta pek birçoklarını ekranda tekrar görsek, yeniden izleriz.
Sonra bir anda -ya da tahminen de yavaş yavaş- dizilerin mühletleri uzadı.
Tekrar de buna karşın adeta ekrana kilitlendik ve her kısmı heyecanla beklemeyi hatta toplumsal medyada günün en fazla konuşulanı olmasını sağladık.
Hatta kimilerimiz o denli çok ciddiye aldı ki, dizide yaşananları ve karakterleri gerçek sandık.
O da yetmedi, dizilerimiz ülke hudutlarını aştı ve ünlü ünsüz hayran kitlesine sahip olmayı başardı.
Pekala lakin bu nasıl oluyor? Yani neden hem pek çok vakit aile yapısını bozduğu için RTÜK pürüzüne takılıp ceza alıyorlar, hem ziyadesiyle eleştirip neredeyse nefret hissettiğimiz karakterler oluyor hem de izlemekten vazgeçmiyoruz?
Öncelikle her ne kadar kızsak da, en az bir karakter ya da olayda kendi hayatımızdan bir şey kesinlikle buluyoruz.
Kendimiz yaşamasak da bir tanıdığımız o zorlukları yaşamış oluyor ya da en azından birinin yaşama ihtimali oluyor.
Bazen ne kadar hengame dövüş olsa da, biraz macera bizi günlük yaşantımızdan bir nebze uzaklaştırıyor.
Muhtemelen eskiye duyduğumuz hasretin tesiriyle eski mahallelerdeki birlik-beraberliği görmek bizi keyifli ediyor.
Seni çok özleyeceğiz Rasim Öztekin!
Bunun için bana kızmayın fakat, kimi vakit okumak yerine bir şeyleri izlemek -uyarlama olsa bile- bize daha kolay geliyor.
Bu yüzden de pek çok şeyi yanlış öğreniyoruz lakin olsun.
Kimi vakit gerçekte yaşarken gücümüzün yetmediği olaylara dizilerde kazandığımız zaferlere sevinmekle yetinmek zorunda kalıyoruz.
Biliyoruz, kazanacağız!
Kabul etmesi sıkıntı olsa da, gerçek bir öyküden uyarlandığını bildiğimiz acı dolu bir kıssayı izleyip kendi güç hayatımıza "Buna da şükür" diyoruz.
Mecburiyetten konutlarımıza kapandığımız günler bir kenara dursun, pandemi öncesinde hayat pahalılığı ya da güvenlik üzere sıkıntılar sebebiyle konutta olduğumuz için bazen de diğer pek bir seçeneğimiz kalmıyor.
Bazen günlük hayatın karmaşası ve koşuşturmacasından dizilerdeki entrikalar sayesinde uzaklaşıyor bile olabiliriz.
Bazen de aslında geçim tasamız varken ekstra bir fiyat veremeyeceğimiz dijital platformlardaki kısa diziler yerine TV'de yayınlanan uzun dizileri izlemeye mecbur bırakılıyoruz.
Sizin bu mevzuda söyleyecekleriniz var mı?
