Forumda yenilikler devam etmektedir , çalışmalara devam ettiğimiz kısa süre içerisinde güzel bir görünüme sahip olduk daha iyisi için lütfen çalışmaların bitmesini bekleyiniz. Tıkla ve Git
x

Son konular

Halide Edip Adıvar Ateşten Gömlek Özeti

Halide Edip Adıvar Ateşten Gömlek Özeti

iltasyazilim

FD Üye
Katılım
Ara 25, 2016
Mesajlar
0
Etkileşim
17
Puan
38
Yaş
36
F-D Coin
14
Ateşten Gömlek Kitabının Özeti


Halide Edip Adıvar Zorlu Sınama Kitap Özeti

Kitabın Konusu Şöyle
İzmirin işgali üstüne şehri kurtarmaya amaçlayan ulusal çaba hareketlerinin hedeflerine nasıl ulaştığını anlatıyor



Zorlu Sınama Roman Özeti

Peyami, dışişleri mesleğini seçen bir gençtir Bacaklarını kaybetmiştir Hatıralarını yazdığı sıralarda, kafası da açılacak, içeride kaldığı sanılan bir kurşun aranacaktır

Peyami'nin uzakta akrabası olan Ayşe, İzmir'den, onunla evlendirmek üzere İstanbul'a davet edilmiş, lakin Peyami istememiştir Bunu üstüne, onuruna fazla düşkün olan Ayşe, bir daha hiç bir zaman Peyami'yle evlenmemeyi aklına koymuştur Dolayısıyla bir başkasıyla evlenir Ayşe'nin kardeşi Cemal de subay olan akrabadır Harbiye Nezaretindeki Binbaşı İhsan ile Mütareke'nin ilk zamanlarından beri çok iyi anlaşmaktadırlar O sırada hepsi İstanbul'da bulunmaktadırlar Peyami'nin annesi, Şişli'deki salonuyla o günlerin kibar kadını, tanınmış kadını, söz geçiren bir kadınıdır Kadınlar arasındaki propagandayı o idare eder İstanbul'da, çeşit çeşit inanç, türlü türlü egzersiz vardır Bilhassa manda taraftarları, ülkeyi bir başka tanıdık olmayan devletin boyunduruğu altına koymak isteyenler fazla çalışmaktadırlar Bir gün, İzmir'e Yunanlıların çıktığı haberi kazanç Ayşe'nin kocasını, küçük oğlunu, birçok masum insanla birlikte süngülemişler, delik deşik etmişlerdir Ayşe, İstanbul'a Peyamilere kazanç

Günün birinde, Sultanahmet meydanında büyük bir miting yapılır Mitinge kadın erkek, çoluk çocuk katılmıştır Başlıca gelenler İstanbul'un arkadaki semt insanlarıdır Minarelerin aralarında çok büyük, siyah bayraklar asılmıştır Orada insanlar, ülke kurtuluncaya dek dövüşmeye, benzeri and içmeye gelmiştir

İşte bu büyük toplantıdan sonra İhsan ile Cemal, Anadolu'ya geçerler Şiddetli bir tifo geçirdikten daha sonra Peyami ile Ayşe de, bir kağnıya atlayıp Kandıra köylerinde İhsan'a kavuşurlar Bir çete kurmuşlardır Milli harekete direnmek isteyen köylüleri yola getirirler Peyami'yi, dilbilgisinden yararlanmak üzere, mütercim olarak Ulusal Müdafaa'ya verirler Ankara'ya gelir

Ayşe hemşire olmuş, Eskişehir'e gitmiştir İhsan, gürültüsüz ve çelikten bir insan gibi, yorgun düşürmek bilmeden didinir, çalışır Hepsi Ayşe'nin, İzmir kızının peşinde, İzmir yolunda ölmeye laf vermişlerdir Bu sıtmayla, benzeri sırtlarına ateşten bir gömlek giymişlerdir Peyami, büyük bir uğraştan sonra kendini İhsan'ın komutası altındaki birliğe verdirir İhsan, bir akşam Peyami'ye, Ayşe'yi ne değin fazla sevdiğini anlatır İkinci İnönü Savaşı'nda, alayının başında, başını kurşunlara uzatarak ölümü beklemiştir Metristepe'de göğsünden bir kurşun yiyerek bayıldığı lahza her şeyin bittiğini düşünmüştür Fazla kan kaybetmiştir Hastanede yer olmadığı için İhsan'ı bir otelde, minik bir odaya yatırırlar Ayşe sabahları kazanç, yarasını gözden geçirir, çarşaflarını değiştirir, derecesini alır İhsan, öğleye değin defalarca bununla süre geçirir Bir akşam, Ayşe ile, İzmir'e inecekleri günü konuşurlar İzmir'e ilk giren kendisi edinmek şartıyla Ayşe'den kendisiyle evlenmesini ister Ayşe bu sözü vermeden, mantosunu kapar, kaçmaya çalışır İhsan, yarasını açarak intihara teşebbüs eder Ayşe de ister istemez geri dönmek zorunda kalır

Rastlantılar İhsan'a kötü bir oyun oynar Hava değişimi için Ankara'ya gönderilir Orada, İhsan'ın isteğine aykırı olarak, bir amca kızını onunla evlendirmeye kalkarlar İhsan bunu kabul etmez, fakat dönüşte, trene binerken amcasının kızına, onu öperek veda eder İşte fena tesadüf burada olur; Ayşe, bu olayı görmüştür İzmir'in kızı, o günden sonra İzmir'den başka hiçbir şey düşünmez olur İhsan'da yırtıcı bir savaş başlamıştır; dışından düşmanlarla içinden kendi kendisiyle savaşmaktadır İhsan, bir atak esnasında, tırmandığı tepenin en yüksek noktasında bir makineli ateşiyle vurulur, Peyami'nin kolları aralarında hayatını kaybeder Hemşire Ayşe de bu saldırıda vurulanlar arasındadır Peyami, bir sedye içinde, bir asker kaputu aşağıda onu bulur Hemşire gömleği kana bulanmıştır Sol kaşın üstünden kocaman bir bere almıştır Ayşe'nin şehit oluşu üzücüdür: Sıhhiye Bölüğünde çalışırken komutanın şehit düştüğü haberi gelir Bunu duyar duymaz fırlar, en ileri hatta kadar koşar, yakalayamazlar Bir top mermisi parçasının isabetiyle, işte bu sırada vurulur

Peyami, Ayşe'yi de, İhsan'ı da Gökçepınar'da emrindeki yandan gömdürür Niyeti İzmir'e en önce girip, bunu Gökçepınar'da yatan Ayşe'ye anlatmaktır Çünkü, Peyami'ye tarafından Ayşe hiç kimseyi sevmemiştir Onun seveceği insan, İzmir'e birincil gelecek olan insandır

Peyami'nin hatıra defteri böyle biter Ameliyattan sonra, Cebeci hastanesinin iki doktoru bu konuda konuşurlar Değiştirme asteğmen Peyami Efendi'nin kağıtları incelenmiştir Ne İhsan isminde bir alay komutanı bulunmuştur, ne de Ayşe adında bir hemşire Peyami'nin akrabası da bulunmamıştır Bunun üzerine iki doktor, anı defterindeki olayların, kafasına kurşun girmesinden ileri gelme hayaller olduğuna karar verirler *
 
858,505Konular
982,713Mesajlar
33,055Kullanıcılar
MustafaincbySon üye
Üst Alt