adanali
FD Üye
- Katılım
- Eki 20, 2019
- Mesajlar
- 2,792
- Etkileşim
- 0
- Puan
- 36
- Yaş
- 36
- Konum
- Adana
- Web sitesi
- bilgilihocam.com
- F-D Coin
- 69
Günah İşleyenlere Karşı Allah'ın Rahmeti
Günah işleyenlere karşı Allah'ın rahmeti hakkında bilgi verir misiniz?
Cenab-ı Hak, tevbe edilen her günahı affeder. Bir kafir, küfrüne tevbe ederse, mü'min olur, bütün günahları affolur. Bir mü'min de her çeşit günahı işlese, hatta Allaha şirk koşsa, sonra pişman olup tevbe etse, Allahü teala yine affeder. Kur'an-ı kerimde mealen buyuruldu ki: "Ey günahta haddi aşanlar, Allahın rahmetinden ümit kesmeyin! çünkü Allah, bütün günahları affeder. O, gafûrurrahimdir, affı, merhameti çoktur." (Zümer 53)
Tevbe Eden Affolur
Hadis-i şeriflerde buyuruldu ki:
"Tevbe eden, günah işlememiş gibi olur." (İbni Mace)
"Hak teala buyurdu ki, kulumun, günahı göklere kadar yükselse, benden ümit kesmeyip, af dilerse affederim." (Tirmizi)
"Günahınız çok olup göklere kadar ulaşsa, tevbe edince, Allahü teala tevbenizi kabûl eder." (İbni Mace)
"Allahın Rab, benim de peygamber olduğuma yakinen inanana, Cehennem haram olur." (Hakim)
"Hak teala 'Günahını affımdan büyük görene şiddetli gazap edirim' buyurdu" (Deylemi)
"Allahın rahmetinden ümit kesmiyen fasık, Allahın rahmetinden ümit kesen abidden, rahmete daha yakındır." (Hakim)
"Allahın rahmeti bu kadar bol iken O'nun rahmetinden hiç ümit kesilir mi?"
"Allahı kullarına sevdirin ki, Allah da sizi sevsin!" (Taberani)
"Allahü teala, hiç kimsenin hatırına gelmiyen bir mağfiretle, günahkar müslümanları affeder." (Beyheki)
"Allahü teala buyurdu ki, 'Ey kulum, af dilersen, günahlarının çokluğuna bakmadan affederim. Günahların bulutlara kadar yükselse de affederim. Yer dolusu günahla gelsen, yer dolusu mağfiretle karşılarım. Yeter ki iman ile gel!' " (Tirmizi)
İnsanın devamlı cehennemi hatırlayıp ona göre adımlarını kontrol etmesi kemalatının göstergesidir. Ama bu cehennemi hatırlama, kendi hayatını zehire dönüştürmemek ve Allah'tan ümit kestirecek seviyeye getirmemek şartıyladır. Böylece insan her adım atışta “acaba bu adımım beni cehenneme mi götürüyor” diye bir muhasebe içerisinde olmasını da sağlayacaktır.
Allah bazı insanları cehennem için yaratmamıştır. Aksine cehennemi bazı insanlar için yaratmıştır. Mesela, bir devlet hapishane yapar, ama bu hapishaneyi falan falan insanlar içeriye tıkılsın diye yapmaz. Bu hapishaneyi kim hakkederse onu içine almak için yapar. Aynen bunun gibi, Allah hakkedenlere cehennemi inşa etmiştir. Yoksa “falan insanlara cehennemi hazırladım demek” Cenab-ı Hakkın adaleti ve hikmetine uymaz. çünkü bu gibi insanlar hiç cehennemi hak etmemişlerse itiraz hakları olur.
Cehennemin ismi çok insanları korkutmaktadır. öyle olmalıdır da. Fakat kimin cehenneme kimin cennete gideceğini bilmediğimiz için, devamlı uyanık olmak zorundayız. Söylediğimiz her sözü tartıp öyle konuşmak gerektir.
ümit ve korku arasında olmak, her insan için lazım olan bir dengedir. Zira, ne kadar Müslüman olursak olalım yine imansız ve cehennemlik ölebilmemiz mümkündür. Ne kadar günahkar yaşasak yaşayalım sonunda Cenab-ı Hak Tevbe nasip eder, imanlı ve cennetlik gidebiliriz.
Hz. Ebubekir (r.a.)'in şöyle söylediği nakledilir: Gökten bir ses duysam ki "tüm insanlar cennette olacak bir kişi cehennemde" diye, korkarım ki cehenneme gidecek o bir kişi ben miyim? Yine "tüm insanlar cehennemde olacak bir kişi cennette" denilse, ümid ederim ki acaba cennete gidecek o bir kişi ben miyim?.
Müslümanın imanı "Havf ve Reca", korku ve ümit arasında olması gerekir. Hiç kimse Allah'ın azabından emin olamaz. Ancak onun gazabından rahmetine, azabından bağışlamasına sığınarak cennetini ümid ederler. Bizde bu dengeyi muhafaza etmeliyiz. İbadetimizi hakkıyla yapıp Cenab-ı Hakkın bizi cennetlikler listesine almasını ümit etmeliyiz.
Günah işleyenlere karşı Allah'ın rahmeti hakkında bilgi verir misiniz?
Cenab-ı Hak, tevbe edilen her günahı affeder. Bir kafir, küfrüne tevbe ederse, mü'min olur, bütün günahları affolur. Bir mü'min de her çeşit günahı işlese, hatta Allaha şirk koşsa, sonra pişman olup tevbe etse, Allahü teala yine affeder. Kur'an-ı kerimde mealen buyuruldu ki: "Ey günahta haddi aşanlar, Allahın rahmetinden ümit kesmeyin! çünkü Allah, bütün günahları affeder. O, gafûrurrahimdir, affı, merhameti çoktur." (Zümer 53)
Tevbe Eden Affolur
Hadis-i şeriflerde buyuruldu ki:
"Tevbe eden, günah işlememiş gibi olur." (İbni Mace)
"Hak teala buyurdu ki, kulumun, günahı göklere kadar yükselse, benden ümit kesmeyip, af dilerse affederim." (Tirmizi)
"Günahınız çok olup göklere kadar ulaşsa, tevbe edince, Allahü teala tevbenizi kabûl eder." (İbni Mace)
"Allahın Rab, benim de peygamber olduğuma yakinen inanana, Cehennem haram olur." (Hakim)
"Hak teala 'Günahını affımdan büyük görene şiddetli gazap edirim' buyurdu" (Deylemi)
"Allahın rahmetinden ümit kesmiyen fasık, Allahın rahmetinden ümit kesen abidden, rahmete daha yakındır." (Hakim)
"Allahın rahmeti bu kadar bol iken O'nun rahmetinden hiç ümit kesilir mi?"
"Allahı kullarına sevdirin ki, Allah da sizi sevsin!" (Taberani)
"Allahü teala, hiç kimsenin hatırına gelmiyen bir mağfiretle, günahkar müslümanları affeder." (Beyheki)
"Allahü teala buyurdu ki, 'Ey kulum, af dilersen, günahlarının çokluğuna bakmadan affederim. Günahların bulutlara kadar yükselse de affederim. Yer dolusu günahla gelsen, yer dolusu mağfiretle karşılarım. Yeter ki iman ile gel!' " (Tirmizi)
İnsanın devamlı cehennemi hatırlayıp ona göre adımlarını kontrol etmesi kemalatının göstergesidir. Ama bu cehennemi hatırlama, kendi hayatını zehire dönüştürmemek ve Allah'tan ümit kestirecek seviyeye getirmemek şartıyladır. Böylece insan her adım atışta “acaba bu adımım beni cehenneme mi götürüyor” diye bir muhasebe içerisinde olmasını da sağlayacaktır.
Allah bazı insanları cehennem için yaratmamıştır. Aksine cehennemi bazı insanlar için yaratmıştır. Mesela, bir devlet hapishane yapar, ama bu hapishaneyi falan falan insanlar içeriye tıkılsın diye yapmaz. Bu hapishaneyi kim hakkederse onu içine almak için yapar. Aynen bunun gibi, Allah hakkedenlere cehennemi inşa etmiştir. Yoksa “falan insanlara cehennemi hazırladım demek” Cenab-ı Hakkın adaleti ve hikmetine uymaz. çünkü bu gibi insanlar hiç cehennemi hak etmemişlerse itiraz hakları olur.
Cehennemin ismi çok insanları korkutmaktadır. öyle olmalıdır da. Fakat kimin cehenneme kimin cennete gideceğini bilmediğimiz için, devamlı uyanık olmak zorundayız. Söylediğimiz her sözü tartıp öyle konuşmak gerektir.
ümit ve korku arasında olmak, her insan için lazım olan bir dengedir. Zira, ne kadar Müslüman olursak olalım yine imansız ve cehennemlik ölebilmemiz mümkündür. Ne kadar günahkar yaşasak yaşayalım sonunda Cenab-ı Hak Tevbe nasip eder, imanlı ve cennetlik gidebiliriz.
Hz. Ebubekir (r.a.)'in şöyle söylediği nakledilir: Gökten bir ses duysam ki "tüm insanlar cennette olacak bir kişi cehennemde" diye, korkarım ki cehenneme gidecek o bir kişi ben miyim? Yine "tüm insanlar cehennemde olacak bir kişi cennette" denilse, ümid ederim ki acaba cennete gidecek o bir kişi ben miyim?.
Müslümanın imanı "Havf ve Reca", korku ve ümit arasında olması gerekir. Hiç kimse Allah'ın azabından emin olamaz. Ancak onun gazabından rahmetine, azabından bağışlamasına sığınarak cennetini ümid ederler. Bizde bu dengeyi muhafaza etmeliyiz. İbadetimizi hakkıyla yapıp Cenab-ı Hakkın bizi cennetlikler listesine almasını ümit etmeliyiz.