nicebayan
FD Üye
- Katılım
- Ara 24, 2016
- Mesajlar
- 94,678
- Etkileşim
- 2
- Puan
- 38
- Yaş
- 37
- Web sitesi
- nicebayan.com
- F-D Coin
- 95
Savunma Mekanizmaları Freud
Freud Savunma Mekanizmaları hakkında data
Freud kişinin ufak yaşlardan itibaren kendi benliğini korumak, sorunlar,iç ve dış çatışmalardan asgari etkilenmek için çeşitli şekillerde kendini rahatlatmaya çalışan savunma mekanizmaları geliştirdiğini ileri sürmüştürbunlardan narsisistik savunmalar en ilkelleri olup, daha fazla çocuklar ve psikotik grup olarak adlandırılan hastalıklardaki kişiler göre kullanılır Olgun olmayan (immature) savunma mekanizmaları yeni yetişme ,erişkinliğe geçiş dönemindekiler ve psikotik olmayan psikiyatrik hasta grubu göre kullanılmaktadır Nevrotik savunmalar obsesif*kompulsif bozukluk ve histerik yapıdaki kişilerde ya da stres aşağıda bulunan kişiler kadar kullanılırOlgun savunmalar ise dinç kişilerce kullanılabilen, sağlıklı ve üretime karşın iş görebilen uyum mekanizmalarıdır
Narsisistik savunmalar:
Red (denial): Gerçekliğin acı veren yönünün bilinçten uzaklaştırılması Represyon (buhran) güdü türevlerini ve duygulanımları bilinçten uzaklaştırken, red dış gerçekliğin görülmesine engel olur
Çarpıtma (ditortion): Ruhsal ihtiyaçlara kadar dış gerçeklik yeni bir şekil alır Sanrısal cömertlik duygularının sürdürülmesini karşılamak için hallüsinasyon gibi seziş değişimleri ve megalomanik (büyüklük) sanrılar da çarpıtma kapsamında değerlendirilebilirler
İlkel idealizasyon: Dış nesneler tamamiyle iyi ya da bütünüyle fena olarak görülürler Çoğunlukla bütün olarak iyi nesne bununla beraber omnipotent (herşeye kadir), ideal olarak, en kötü nesnenin fena yanları ayrıntılarıyla fena olarak büyültülür
Yansıtma (projeksiyon): İç dürtüler ve onların türevleri yarı dışarıdan geliyormuş gibi yansıtılır Psikotik düzeyde yansıtmada dış realite hakkında (genelde kötülük görme (perseküsyon) sanrıları şeklini alabilir Yansıtılan dürtüler kaynağını idden veya süperegodan alsa da yansıtma süreci içinde şekil değiştirirler
Yansıtmalı özdeşim: Kendiliğin gözden düşmüş tarafları diğer bir insana yansıtılır ve kişi kendisini karşısındakiyle benzer görür Kendisine aynı duyguları karşısındakinin de yaşamasına niçin olacak baskılı bir yanı vardır
Ayrılma (splitting): Dış nesneler hep iyidaima fena olarak bölünürken dış nesne hakkındaki fikirler ve duygular şipşak bir uçdan diğer uca değişken Kişinin kendisi hakkındaki düşünceleri ve kendini algılayışıdaki süratli değişimler de bu sürece eşlik edebilir
İlkel savunmalar:
Dışa dövme (acting out): Bilinç dışı bir dürtü ya da isteğe eşlik eden duygulanımı bilinç düzeyinde yaşamamak için, o dürtü ya da ricası eyleme dökme
Bloklama: Düşüncenin geçici bir süre için durdurulması Represyona benzer Farkı bloklamada gerilimin oluşmasıdır
Hipokondriazis: Yas, yalnızlık veya başkalarına aleyhinde agresif duyguların sızı, somatik hastalıklar ve sinir zayıflığı olarak kendine yöneltilmesi Hipokondriazis doğruca sorumluluktan kaçılır, suçluluk duygularından uzaklaşılır ve dürtülere karşısında konulur
İdentifikasyon (özdeşim): Egonun gelişiminde manâlı rolü olan identifikasyon bazı durumlarda savunma mekanizması olarak kullanılabilir Sevilen bir objenin identifikasyonu o nesnenin gerçek veya hayali kaybı ya da o nesneden bölünme sonucu gelişecek bunaltı veya acıya karşısında bir savunma mekanizmasıdır
İçeatım (introjection): Nesnenin bazı özelliklerinin içe alımıdır Bir savunma mekanizması olarak kullanıldığında özne ve nesne arasındaki ayrımı engelleyebilir Sevilen bir nesne içe atılarak onun kaybı veya ayrılığının getireceği acıdan kaçılır Korkulan nesnenin içe atımıyla nesnenin agresif özellikleri yoklama altına alınmasına çalışılır
Edilgen saldırgan tutum: Diğerlerine yönelmiş agresyon kendisini pasiflik, mazoşizm olarak gösterir Başarısızlık, ağırdan alma, kendisinden fazla başkalarını etkileyen rahatsızlıklar biçiminde kendini gösterir
Yansıtma (projeksiyon): Kendi duygu ve isteklerini eşlik edilen kabuledilemez duygular sebebiyle başlarına atfetme ve kendisinde değilmiş, dışarıdan kendisine yöneltilmiş gibi algılanması
Regresyon (gerileme): İçinde bulunduğu gelişim dönemindeki gerilim veya çelişkiden kurtulmak için bir aşağı gelişim dönemine dönme Bir tedarik regresyonun rahatlama, uyku için zorunlu olması nedeniyle normalde de görülür Yaratıcılığın kayda değer bir unsuru olduğu düşünülmektedir
Somatizasyon: Psişik dürtülerin vücuda yöneltilmesi ve bunaltıya psişik yok somatik (vücuda ait) yakınmalarla cevap verilmesi
Nevrotik savunmalar:
Denetim etme: Anksiyeteyi eksilmek ve iç çatışmaları çözmek için çevredeki olayları veya nesneleri aşırı bir biçimde denetleme etme ve düzenleme çabası
Yer değişiklik (displacement): Bir güdü ya da duygunun ait olduğu nesne veya düşünceden diğer bir nesne veya düşünceye döndürülmesi Döndürüldüğü yerde dürtü ya da duygu daha az bunaltı oluşturur
Disosiyasyon (çözülme): Duygularla başedebilmek için kişisel kimlik duygusunun değişmesi Kimlik, zihin veya bilincin adi olarak gerçekleştirdiği bir araya getirme işlevlerindeki bozukluk ya da değişim Bunaltı marifetli durumdan uzaklaştırma amacıyla bilinç durumunun değiştirilmesi
Dışa atma (eksternalizasyon): Yansıtmadan daha genel bir mekanizmadır Kişinin kendi dürtüleri, duygudurumu, davranışları, düşünce biçimi ve kişiliğini dış dünyada ve dışardaki nesnelerde görme eğilimidir
İnhibisyon: Dürtüler, süperego veya çevresel güçlerle çatışmasını azaltmak üzere bilinçli bir biçimde benlik fonksiyonlarının sınırlandırılması
Entellektüalizasyon (düşünselleştirme): Duygulardan uzaklaşabilmek amacıyla entellektüel süreçlerin fazla kullanımı Uyarı dış gerçekliklere yoğunlaştırılarak iç duyguların ifadesinden kaçılır
Izolasyon: Birlikte olan duygulanımın bastırılarak bir düşüncenin bölünmesidir Sosyal izolasyon nesnelerle ilişkinin olmamasıdır
Usa vurma (rasyonalizasyon): Başka türlü kabul edilemez olan tavır, davranış ve inançların akılcı talimatlar getirilerek sunulmasıdır
Tepkime formasyon (karşıt tepki kurma): Kabul edilemez bir dürtü tam tersine çevrilir Ego gelişiminin erken devrelerinden itibaren sık kullanılırsa bir kişilik özelliğine dönüşür
Bastırma (represyon): Fikir veya duygunun kişinin kendi isteğiyle olmadan bilinçten uzaklaştırılmasıdır Ilk bastırmada zihin ya da duygular hiç bir süre bilinç düzeyinde yaşanmamıştır İkincil bastırmada ise çok eskiden bilinçli olarak yaşanmış zihin ve duygular bilinçaltına itilirler
Olgun savunmalar:
Diğerkamlık (altruism): Yapıcı ve ılımlı bir karşıt tepki kurma durumudur Kişinin diğer insanların çıkar ve iyiliğini kendisininkilere seçim etmesidir
Antisipasyon: Gelecekteki olası tehlikeli ve huzursuz durumların yapacağı duygulanımların evvelden gerçekçi bir şekilde beklenilmesi ve hazırlanılması
Asceticism: Yaşantıların zevkli yanları dışlanır Bir Takım zevklerin ahlaki açıdan değerlendirilmesi yapılır
Hümor (nükte): Katlanılması zor bir durumun, katlanılmasını kolaylaştıracak bir biçimde ele alınmasını, duygularını ve düşüncelerini açıklayabilmesini sağlar Duygulanımdan uzaklaştıran bir çeşit yer değiştirmedir
Sublimasyon (yüceleştirme): Gerçekleştirilemeyen özlem ve dürtülerin toplumsal olarak da kabul edilebilecek bir biçimde yönlendirilmesidir
Supresyon: Bilinçli ya da yarıbilinçli bir biçimde bilinç düzeyindeki bir güdü ya da çatışmanın ertelelenmesidir Rahatsızlığın farkına varılır lakin azaltılmaya çalışılır
Özel Baskı *
Freud Savunma Mekanizmaları hakkında data
Freud kişinin ufak yaşlardan itibaren kendi benliğini korumak, sorunlar,iç ve dış çatışmalardan asgari etkilenmek için çeşitli şekillerde kendini rahatlatmaya çalışan savunma mekanizmaları geliştirdiğini ileri sürmüştürbunlardan narsisistik savunmalar en ilkelleri olup, daha fazla çocuklar ve psikotik grup olarak adlandırılan hastalıklardaki kişiler göre kullanılır Olgun olmayan (immature) savunma mekanizmaları yeni yetişme ,erişkinliğe geçiş dönemindekiler ve psikotik olmayan psikiyatrik hasta grubu göre kullanılmaktadır Nevrotik savunmalar obsesif*kompulsif bozukluk ve histerik yapıdaki kişilerde ya da stres aşağıda bulunan kişiler kadar kullanılırOlgun savunmalar ise dinç kişilerce kullanılabilen, sağlıklı ve üretime karşın iş görebilen uyum mekanizmalarıdır
Narsisistik savunmalar:
Red (denial): Gerçekliğin acı veren yönünün bilinçten uzaklaştırılması Represyon (buhran) güdü türevlerini ve duygulanımları bilinçten uzaklaştırken, red dış gerçekliğin görülmesine engel olur
Çarpıtma (ditortion): Ruhsal ihtiyaçlara kadar dış gerçeklik yeni bir şekil alır Sanrısal cömertlik duygularının sürdürülmesini karşılamak için hallüsinasyon gibi seziş değişimleri ve megalomanik (büyüklük) sanrılar da çarpıtma kapsamında değerlendirilebilirler
İlkel idealizasyon: Dış nesneler tamamiyle iyi ya da bütünüyle fena olarak görülürler Çoğunlukla bütün olarak iyi nesne bununla beraber omnipotent (herşeye kadir), ideal olarak, en kötü nesnenin fena yanları ayrıntılarıyla fena olarak büyültülür
Yansıtma (projeksiyon): İç dürtüler ve onların türevleri yarı dışarıdan geliyormuş gibi yansıtılır Psikotik düzeyde yansıtmada dış realite hakkında (genelde kötülük görme (perseküsyon) sanrıları şeklini alabilir Yansıtılan dürtüler kaynağını idden veya süperegodan alsa da yansıtma süreci içinde şekil değiştirirler
Yansıtmalı özdeşim: Kendiliğin gözden düşmüş tarafları diğer bir insana yansıtılır ve kişi kendisini karşısındakiyle benzer görür Kendisine aynı duyguları karşısındakinin de yaşamasına niçin olacak baskılı bir yanı vardır
Ayrılma (splitting): Dış nesneler hep iyidaima fena olarak bölünürken dış nesne hakkındaki fikirler ve duygular şipşak bir uçdan diğer uca değişken Kişinin kendisi hakkındaki düşünceleri ve kendini algılayışıdaki süratli değişimler de bu sürece eşlik edebilir
İlkel savunmalar:
Dışa dövme (acting out): Bilinç dışı bir dürtü ya da isteğe eşlik eden duygulanımı bilinç düzeyinde yaşamamak için, o dürtü ya da ricası eyleme dökme
Bloklama: Düşüncenin geçici bir süre için durdurulması Represyona benzer Farkı bloklamada gerilimin oluşmasıdır
Hipokondriazis: Yas, yalnızlık veya başkalarına aleyhinde agresif duyguların sızı, somatik hastalıklar ve sinir zayıflığı olarak kendine yöneltilmesi Hipokondriazis doğruca sorumluluktan kaçılır, suçluluk duygularından uzaklaşılır ve dürtülere karşısında konulur
İdentifikasyon (özdeşim): Egonun gelişiminde manâlı rolü olan identifikasyon bazı durumlarda savunma mekanizması olarak kullanılabilir Sevilen bir objenin identifikasyonu o nesnenin gerçek veya hayali kaybı ya da o nesneden bölünme sonucu gelişecek bunaltı veya acıya karşısında bir savunma mekanizmasıdır
İçeatım (introjection): Nesnenin bazı özelliklerinin içe alımıdır Bir savunma mekanizması olarak kullanıldığında özne ve nesne arasındaki ayrımı engelleyebilir Sevilen bir nesne içe atılarak onun kaybı veya ayrılığının getireceği acıdan kaçılır Korkulan nesnenin içe atımıyla nesnenin agresif özellikleri yoklama altına alınmasına çalışılır
Edilgen saldırgan tutum: Diğerlerine yönelmiş agresyon kendisini pasiflik, mazoşizm olarak gösterir Başarısızlık, ağırdan alma, kendisinden fazla başkalarını etkileyen rahatsızlıklar biçiminde kendini gösterir
Yansıtma (projeksiyon): Kendi duygu ve isteklerini eşlik edilen kabuledilemez duygular sebebiyle başlarına atfetme ve kendisinde değilmiş, dışarıdan kendisine yöneltilmiş gibi algılanması
Regresyon (gerileme): İçinde bulunduğu gelişim dönemindeki gerilim veya çelişkiden kurtulmak için bir aşağı gelişim dönemine dönme Bir tedarik regresyonun rahatlama, uyku için zorunlu olması nedeniyle normalde de görülür Yaratıcılığın kayda değer bir unsuru olduğu düşünülmektedir
Somatizasyon: Psişik dürtülerin vücuda yöneltilmesi ve bunaltıya psişik yok somatik (vücuda ait) yakınmalarla cevap verilmesi
Nevrotik savunmalar:
Denetim etme: Anksiyeteyi eksilmek ve iç çatışmaları çözmek için çevredeki olayları veya nesneleri aşırı bir biçimde denetleme etme ve düzenleme çabası
Yer değişiklik (displacement): Bir güdü ya da duygunun ait olduğu nesne veya düşünceden diğer bir nesne veya düşünceye döndürülmesi Döndürüldüğü yerde dürtü ya da duygu daha az bunaltı oluşturur
Disosiyasyon (çözülme): Duygularla başedebilmek için kişisel kimlik duygusunun değişmesi Kimlik, zihin veya bilincin adi olarak gerçekleştirdiği bir araya getirme işlevlerindeki bozukluk ya da değişim Bunaltı marifetli durumdan uzaklaştırma amacıyla bilinç durumunun değiştirilmesi
Dışa atma (eksternalizasyon): Yansıtmadan daha genel bir mekanizmadır Kişinin kendi dürtüleri, duygudurumu, davranışları, düşünce biçimi ve kişiliğini dış dünyada ve dışardaki nesnelerde görme eğilimidir
İnhibisyon: Dürtüler, süperego veya çevresel güçlerle çatışmasını azaltmak üzere bilinçli bir biçimde benlik fonksiyonlarının sınırlandırılması
Entellektüalizasyon (düşünselleştirme): Duygulardan uzaklaşabilmek amacıyla entellektüel süreçlerin fazla kullanımı Uyarı dış gerçekliklere yoğunlaştırılarak iç duyguların ifadesinden kaçılır
Izolasyon: Birlikte olan duygulanımın bastırılarak bir düşüncenin bölünmesidir Sosyal izolasyon nesnelerle ilişkinin olmamasıdır
Usa vurma (rasyonalizasyon): Başka türlü kabul edilemez olan tavır, davranış ve inançların akılcı talimatlar getirilerek sunulmasıdır
Tepkime formasyon (karşıt tepki kurma): Kabul edilemez bir dürtü tam tersine çevrilir Ego gelişiminin erken devrelerinden itibaren sık kullanılırsa bir kişilik özelliğine dönüşür
Bastırma (represyon): Fikir veya duygunun kişinin kendi isteğiyle olmadan bilinçten uzaklaştırılmasıdır Ilk bastırmada zihin ya da duygular hiç bir süre bilinç düzeyinde yaşanmamıştır İkincil bastırmada ise çok eskiden bilinçli olarak yaşanmış zihin ve duygular bilinçaltına itilirler
Olgun savunmalar:
Diğerkamlık (altruism): Yapıcı ve ılımlı bir karşıt tepki kurma durumudur Kişinin diğer insanların çıkar ve iyiliğini kendisininkilere seçim etmesidir
Antisipasyon: Gelecekteki olası tehlikeli ve huzursuz durumların yapacağı duygulanımların evvelden gerçekçi bir şekilde beklenilmesi ve hazırlanılması
Asceticism: Yaşantıların zevkli yanları dışlanır Bir Takım zevklerin ahlaki açıdan değerlendirilmesi yapılır
Hümor (nükte): Katlanılması zor bir durumun, katlanılmasını kolaylaştıracak bir biçimde ele alınmasını, duygularını ve düşüncelerini açıklayabilmesini sağlar Duygulanımdan uzaklaştıran bir çeşit yer değiştirmedir
Sublimasyon (yüceleştirme): Gerçekleştirilemeyen özlem ve dürtülerin toplumsal olarak da kabul edilebilecek bir biçimde yönlendirilmesidir
Supresyon: Bilinçli ya da yarıbilinçli bir biçimde bilinç düzeyindeki bir güdü ya da çatışmanın ertelelenmesidir Rahatsızlığın farkına varılır lakin azaltılmaya çalışılır
Özel Baskı *