fazla berbat haldeyim

Merhaba arkadaşlar Sitenizin kalıcı üyesi değilim hatta bu birincil mesajım Benim sıkıntıma aynı bir mesaj gördüm forumda Ben de yazim dedimİstanbul da yaşamış 28 yaşında bir banka çalışanıyım Bundan yaklaşık 1 sene önce bankam dil öğrenmem için beni 8 aylığına Amerikaya yolladı Bekar birisi olduğum için o zamanlar evlenme planlarım vardı fakat besbelli hemen şimdi bir namzet yoktu Arkadaşlar saolsunlar tanıdıkları bazı kimseleri önerdiler fakat yurtdışına çıkacağım için bu işleri dönünceye kadar ertelemeyi planlamıştım Hayatımdan hiçbir sorunum da yoktu Yanlızdım fakat huzurluydum Ne olduysa amerika da oldu doğma çoğalma Danimarka da yaşayan, annesi babası türk olan bir kızla tanıştım Gerçekten ilk kez o kadar hoşuma gitmemişti, zaten görüşmemiz de eğitim icabı mecbur oluyordu Benden 8 yaş küçük olması da ilgimi çekmeme sebeplerinden biriydi Fakat kızın bana alaka duyduğu her halinden belliydi Ayaküstü görüşmelerimizde konuyu her zaman gönül işlerine getirirdi, yanlız olduğunu ima ederdi Bir vakit daha sonra acayip bir şekilde ben de ona karşısında bişeyler hissetmeye başladım Fazla kuvvetli bir duygu olmasa da onunla konuştukça daha pozitif bağlanmaya başladığımı hissediyordum Hem danimarka da yaşaması keza 20 yaşında olması ayrıca de halen üniversite de okuyor olması ve bitirmesi için 2 sene gibi bana tarafından çok uzun olan bir süre olması sebebiyle bu işin hiçbir yere varmıyacağını biliyordum Aslında bu meslek için çok kafa yordum fakat 2 sene baştan başa evlenmeyip 20 yaşında bir kız çocuğunu orda bir erkek arkadaş bulmadan üniversitesini bitirmesini beklemenin, sonra da anne babasının, kızlarının 30 yaşında birisiyle türkiye de evlenmesine müsade etmelerini beklemenin saçmalığın danıskası olduğunu da biliyordum bu nedenle kendi kendime kararlar aldım ona yüz vermemeye dairAma zaten sevgili olmadığımız için aracısız bidaha benle hitabe diyemiyordum Ayaküstü muhabbetlerimiz devam etti, ister istemez laf lafı açıyordu Alt ben kontrolümü tamamen kaybettim, hayatımda ilk kez birisini bedensel güzelliğinden nedeniyle değil iç güzelliğinden nedeniyle sevdiğimi farkettim Birkaç ay daha sonra o danimarkaya döndü Ilk öncelikle başarılı bir meslek çıkarttığımı zannediyordum çünki bir çok konuda ona yüz vermemiştim hatta onunla konuşmamak için çoğu geziye katılmamıştım Fakat sonradan şifayı kaptığımı anladım Onu aylarca unutamadım İşin daha kötüsü gittikden birkaç ay sonradan arkadaşlarından öğrendiğim kadarıyla orda bir sevgili bulduğunu öğrendim Olan yine bize oldu yani Ben de döner dönmez arkadaşlarımdan rica edim birileriyle görüşim dedim lakin işin bundan böyle eskisi gibi olmadığını farkettim 11 ay geçmesine karşın onu hala unutamıyorum içimdeki duygu azalacağına artıyor ve ben bundan böyle kimseye alaka duyamaz oldum kime bakıyorsam ona benzetmeye çalışıyorum, bir şekilde benzetemeğim için de ilgi duyamıyorum Kısacası fazla berbat bir haldeyim arkadaşlar Kendimi çok cılız ve karaktersiz hissediyorum Yaş olmuş 28, arkadaşlarımın nerdeyse hepsi evli, bir çoğunun boyum kadar çocukları var ben güya hala 16 yaşındayım, uğraştığım işlere bakın Fazla fena kilitlendim, çıkış yolu bulamıyorum bir türlü Yusuf Hayaloğlu da olmasa ne yapardım bilmiyorum Üstatdan bir şiirle bitirim

şu anda saat sensizliğin ertesi
yıldız dolmuş gökyüzü ayaydınlatılmış
avutulmuş çocuklar çoktan sustu
bir ben kaldım tenhasında gecenin
avutulmamış bir ben

hemen gözlerime ağlamayı öğrettim
ki bu yaşlar
çekingen boynunun kolyesi olsun
bu da benden sana
ayrılığın hediyesi olsun

soytarılık etmeden güldürebilmek seni
ekmek çalmadan doyurabilmek
ve haksızlık etmeden doğan güneşe
tüm aydınlıkları içine süzebilmek gibi
sığınmacı isteklerim oldu ara sıra, biliyorsun
şimdi iyi niyetlerimi
bir bir yargılayıp asıyorum
bu son olsun bebu son olsun!
bu da benim sana
ayrılırken mazeretim olsun!

hemen saat yokluğunun belası
sensiz gelen sabaha günaydın!
işigücü olanlar çoktan gitti
bir ben kaldım voltasında sensizliğin
hiç uyumamış bir ben

şimdi dişlerimi sıkıp
dudaklarıma kanamayı öğrettim
ama bu kızıl damlalar
körpe yanağında bir veda busesi olsun
bu da benden sana
heba edilmiş bir aşkın
son nefesi olsun

kafamı duvara vurmadan
tanıyabilmek seni
beyninin içindekileri anlayabilmek
ve yitirmeden, yüzündeki hemen olan tebessümü
bütün saatleri öylece durdurabilmek için
çıldırasıya paraladım kendimi
lanet olsun!
bundan böyle sigarayı üç pakete çıkardım günde
olsun be! ne olacaksa olsun!
bu da benim sana
ayrılırken şikayetim olsun

gözyaşım utangaç boynunun inciden kolyesi olsun
her damla vefasız teninde bir veda busesi olsun
isterim sende ben gibi emrindeki ömrüne her zaman ağla
defalarca ağla bu benden son dua bu benden ayrılık hediyesi olsun