Dünya Özürlüler Günü

Özürlülük; doğuştan veya kaza ya da uzun süren bir hastalık sonucunda oluşan somut, zihinsel, hissi ve sosyal yeteneklerin kaybı olarak tanımlanmaktadır

Bugün sağlık, eğitim, istihdam, sosyal emniyet ve toplumsal yaşama bütün katılım gibi temel sorunlarda özürlü vatandaşlarımız için de büyük fırsat eşitsizlikleri yaşanmaktadır

Özürlülere karşın olarak geliştirilen politikalarda; özürlüleri ve ailelerini bilinçlendirmeye karşın veri paylaşımı için gerekli olanakların ilgili kurumlarca sağlaması, etkili bir tıbbi bakım şartının devlet kadar teminat altına alınması, özürlülerin kendi kendine yeterlik ve işlevsellik konusunda olabilecek en iyi düzeye çıkarılması ve bu düzeyin korunması için rehabilitasyon programlarının kurgulanması ve bilhassa araç gereçlerinin de bu kapsamda ele alınacağı destek servislerinin geliştirilmesi öncelikli konulardır Bu anlamda geliştirilen; sıhhat, rehabilitasyon, eğitim, sosyal güvenlik ve istihdam konularındaki politikalar özürlülerin topluma başarılı bir şekilde entegre olmasını sağlayacaktır

Özürlüler ile ilgili politikalar; yalnızca özürlülerin insani haklarını ve sosyal güvencelerini sağlamakla sınırlı olmayıp, aynı zamanda özürlülüğe niçin olan etmenlerin çözümünü de kapsamalıdır

Tıbbi açıdan; koruyucu önlemler konusunda ailelerin bilgilendirilmesi, sıhhat personelinin hizmet içi eğitimlerinin düzenlenmesi, yeni doğan çocuğun gelişiminin incelenmesi, genetik ve psikolojik danışmanlık verilmesi, kalıtımsal teşhis merkezlerinde konuya dominant personelin istihdamı için düzenlemeler yapılması, evde bakım ile ilgili olarak gerekli personelin sağlanması, rehabilitasyon hizmetlerinin özürlü bireylerin hayat boyu gereksinimlerini karşılamaya yönelik olarak planlanması, tam teşekküllü hastanelerde rehabilitasyon hizmetlerinin tıbbi, mesleki ve psikososyal boyutu ile uygulanabilmesinin sağlanması gerekmektedir

Bilindiği gibi; özürlülük nedenleri: Doğumsal ve genetik bozukluklar, annenin fötüsü etkileyebilecek sağlık durumu sorunlarının olması, doğum esnasında ortaya çıkabilecek sorunlar ya da doğumdan daha sonra geçirilen hastalıklar ve kazalardır

Tüm bu süreçlerde hekimlerin, lüzum özürlülüğün önlenmesi ve gerekse özürlü şahısların sağlık sorunlarına çözüm üretilmesi ve rehabilitasyon programlarının galibiyet ile gerçekleştirilmesi noktasında son derece önemli bir tahsis üstlendikleri yadsınamaz

Hekimlerin ve diğer sağlık durumu çalışanlarının özürlülüğün önlenmesi konusunda başarılı olabilmeleri açısından; erken teşhis amacı ile afiyet taramaları için gerekli koşulların sağlanması, eğitim programlarının geliştirilmesi, güvenilir, dinç veriler elde edilebilmesi için tescil sistemlerinin iyileştirilmesi, daha alçak inşa hizmeti veren kuruluşlar ile koordinasyonun sağlanması, dinç çevre bilincinin ve koşullarının oluşturulması, aralıksız tıp eğitimi kapsamında özürlülükten korunma ve rehabilitasyon konularına yer verilmesi gerekmektedir

Bugün AKP Hükümeti?nin sağlığı algılamasından, tüm sıhhat sorunlarının çözümünde dile getirdiği Genel Sıhhat Sigortası?nın Temel Teminat Paketi?nin içeriğinin bilinmezliğinden, ?paran dek afiyet? yaklaşımından, afiyet sorunu olmayana önerilen prim ile bakıma yoksul olandan istenecek prim arasındaki uçurumdan, diğer taraftan en esas insan hakkı olan vatandaşlarına dinç yaşamı sağlama ve sürdürme sorumluğundan kaçışından çok rahatsızız

Başımıza gelecek bu kazadan kaçınmak, olacaklara şimdiden tedbir edinmek olası Daha fazla duyalım, görelim, anlatalım, birbirimizi daha fazla hissedelim

TÜRK TABİPLERİ BİRLİĞİ
MERKEZ KONSEYİ *