iltasyazilim
FD Üye
Küçük Yıldız ve Tonton Aydede Masalı
Bir varmış, bir yokmuş Evvel zaman içinde, kalbur saman içinde karanlık bir gecenin bütün en tepesinde aydede ve minik yıldız karşılaşmışlar yineKüçük yıldız Tonton aydedeye selam vermiş, Tonton aydede minik yıldıza gülümsemiş sonradan ikisi de gökyüzündeki yerlerini almışlar
Uzun bir gece onları beklerken, küçükyıldız “ Hapşu diye hapşırıvermiş Tonton Aydede o tarafa doğru dönüp, “Bu gece ayaz var Üstünü birazcık daha sıkı giyinseydin iyi olurdu “ demiş Minik yıldız başını sallamış: Haklısın aydede lakin evden çıkarken montumu almayı unuttum, sonradan bir baktım anahtarımı da unutmuşum, o yüzden geri dönüp montumu da alamadım Okul çantamı da evde unuttuğum için ödevlerimi de yapamayacağım şimdi demiş Aslında de tüm gece gökyüzünde durma görevi onun olduğu için, ödevlerini yapamayacakmış Çünkü yıldızlar gece olunca gökyüzüne gelirler ve gündüz olana değin yerlerini terk edemezlermiş
Aydede kocaman kafasını bir o yana bir bu yandan sallamış “Fakat minik yıldız, bir yıldız, bu yaşta bu değin unutkan olmaz ki, hem zaten topu topu kaç görevin var ? “ demiş Küçük yıldız azıcık utanmış, yanakları kırmızı kırmızı olmuş fakat görevlerini saymaya başlamış “Dişlerimi fırçalamak, ödevlerimi gerçekleştirmek, okula gidip varmak, evden çıkarken anahtarımı unutmamak Durmuş durmuş sayacak başka bir şey bulamamış Aydede Ona bakıp gülümsemiş“Birkaç tane görevin var, onunda yarısını yapmayı unutuyorsun bak demiş Ufak yıldız cebinden diş macunu ve fırçasını çıkarıp “Ama dişlerimi günde üç defa fırçalamayı hiç unutmuyorum demiş Sonradan küçük diş fırçasını ve macununu kullanarak dişlerini bir hoş fırçalamış
Tonton aydede o gece beyaz buluttan rica etmiş, beyaz bulut ufak yıldız ’ın bulunduğu yerde birkaç dakika durmuş, o sırada küçük yıldız annesini bulup anahtarı almış, sonrada evden mektep çantasını alıp gelmiş O gece sabaha kadar tüm ödevlerini bitirmiş ve ertesi gece gökyüzündeki nöbetine gelirken, montunu da giymiş Tonton Aydede ’nin en çok sevdiği akıllı yıldızlardan biri olmuş
Güneş ile Ay
Derler ama, çok eskiden Ay ile Güneş kardeşmişlerGünlerden bir gün,anneleri yufka
pişirmek için hazırlık yapıyormuş
Annesi, Ay`ı çağırıp:
git,oklavayı getir,demiş
Ay,oklavayı getirmek istememişAnnesine:
Güneş getirsin,demiş
Güneş le Ay,bu yüzden ağız dalaşı etmişlerO sırada
anne leri,sacı küllemekle meşgulmüş
Kadıncağaz ağız dalaşı etmemeleri için fazla uğraşmış,
çok dil dökmüş lakin çocuklar duymamışlar bile
netice:Hiç bir zaman kimseyle boşu boşuna
tartışma etme ve annenin sözünü dinle
Güneş ile Rüzgar
Bir gün rüzgar Güneş ’le konuşuyormuş Vuvv…Ben senden daha güçlüyüm demişBöylece mi?demişKesinlikle demiş rüzgar Bunu sana göstereceğim Bak şu aşağıdaki ihtiyar adamı görüyor musun?
Güneş eğilip bakmış
Görüyorum diye cevap vermiş
Rüzgar gururla:
Gör bak!Onun ceketini çıkaracağım diye konuşmuş
Güneş:
Peki o vakit demiş Haydi dene bakalım Sonra bulutların arkasına çekilmiş Ilgiyle rüzgarı izlemeye başlamış
Rüzgar bütün şiddetiyle esmiş O estikçe ihtiyar adam üşümüşÜşüdükçe paltosuna sarılmış Rüzgar buna öfkelenmiş Daha da şiddetli esmiş Bu kez adam da paltosunu daha sıkı tutmuş O ne dek şiddetli estiyse adam da paltosuna öyle fazla sarılmış Çünkü çok üşüyormuş
Rüzgar sonunda pes etmişBu defa sıra Güneş ’e gelmişGüneş bulutların arkasında çıkmış Yaşlı adama kuytu gülümsemişYeryüzünü iyice ısıtmış Adam o kadar sevinmiş Yeryüzü ısındıkça adam da ısınmış O da gülümsemeye başlamış
Artık paltoya ihtiyacım kalmadı diye düşünmüş Ve paltosunu çıkarmışGüneş rüzgara dönerek:
Gördün mü demiş Kibar olanlar zorbalardan defalarca daha güçlüdür *
Bir varmış, bir yokmuş Evvel zaman içinde, kalbur saman içinde karanlık bir gecenin bütün en tepesinde aydede ve minik yıldız karşılaşmışlar yineKüçük yıldız Tonton aydedeye selam vermiş, Tonton aydede minik yıldıza gülümsemiş sonradan ikisi de gökyüzündeki yerlerini almışlar
Uzun bir gece onları beklerken, küçükyıldız “ Hapşu diye hapşırıvermiş Tonton Aydede o tarafa doğru dönüp, “Bu gece ayaz var Üstünü birazcık daha sıkı giyinseydin iyi olurdu “ demiş Minik yıldız başını sallamış: Haklısın aydede lakin evden çıkarken montumu almayı unuttum, sonradan bir baktım anahtarımı da unutmuşum, o yüzden geri dönüp montumu da alamadım Okul çantamı da evde unuttuğum için ödevlerimi de yapamayacağım şimdi demiş Aslında de tüm gece gökyüzünde durma görevi onun olduğu için, ödevlerini yapamayacakmış Çünkü yıldızlar gece olunca gökyüzüne gelirler ve gündüz olana değin yerlerini terk edemezlermiş
Aydede kocaman kafasını bir o yana bir bu yandan sallamış “Fakat minik yıldız, bir yıldız, bu yaşta bu değin unutkan olmaz ki, hem zaten topu topu kaç görevin var ? “ demiş Küçük yıldız azıcık utanmış, yanakları kırmızı kırmızı olmuş fakat görevlerini saymaya başlamış “Dişlerimi fırçalamak, ödevlerimi gerçekleştirmek, okula gidip varmak, evden çıkarken anahtarımı unutmamak Durmuş durmuş sayacak başka bir şey bulamamış Aydede Ona bakıp gülümsemiş“Birkaç tane görevin var, onunda yarısını yapmayı unutuyorsun bak demiş Ufak yıldız cebinden diş macunu ve fırçasını çıkarıp “Ama dişlerimi günde üç defa fırçalamayı hiç unutmuyorum demiş Sonradan küçük diş fırçasını ve macununu kullanarak dişlerini bir hoş fırçalamış
Tonton aydede o gece beyaz buluttan rica etmiş, beyaz bulut ufak yıldız ’ın bulunduğu yerde birkaç dakika durmuş, o sırada küçük yıldız annesini bulup anahtarı almış, sonrada evden mektep çantasını alıp gelmiş O gece sabaha kadar tüm ödevlerini bitirmiş ve ertesi gece gökyüzündeki nöbetine gelirken, montunu da giymiş Tonton Aydede ’nin en çok sevdiği akıllı yıldızlardan biri olmuş
Güneş ile Ay
Derler ama, çok eskiden Ay ile Güneş kardeşmişlerGünlerden bir gün,anneleri yufka
pişirmek için hazırlık yapıyormuş
Annesi, Ay`ı çağırıp:
git,oklavayı getir,demiş
Ay,oklavayı getirmek istememişAnnesine:
Güneş getirsin,demiş
Güneş le Ay,bu yüzden ağız dalaşı etmişlerO sırada
anne leri,sacı küllemekle meşgulmüş
Kadıncağaz ağız dalaşı etmemeleri için fazla uğraşmış,
çok dil dökmüş lakin çocuklar duymamışlar bile
netice:Hiç bir zaman kimseyle boşu boşuna
tartışma etme ve annenin sözünü dinle
Güneş ile Rüzgar
Bir gün rüzgar Güneş ’le konuşuyormuş Vuvv…Ben senden daha güçlüyüm demişBöylece mi?demişKesinlikle demiş rüzgar Bunu sana göstereceğim Bak şu aşağıdaki ihtiyar adamı görüyor musun?
Güneş eğilip bakmış
Görüyorum diye cevap vermiş
Rüzgar gururla:
Gör bak!Onun ceketini çıkaracağım diye konuşmuş
Güneş:
Peki o vakit demiş Haydi dene bakalım Sonra bulutların arkasına çekilmiş Ilgiyle rüzgarı izlemeye başlamış
Rüzgar bütün şiddetiyle esmiş O estikçe ihtiyar adam üşümüşÜşüdükçe paltosuna sarılmış Rüzgar buna öfkelenmiş Daha da şiddetli esmiş Bu kez adam da paltosunu daha sıkı tutmuş O ne dek şiddetli estiyse adam da paltosuna öyle fazla sarılmış Çünkü çok üşüyormuş
Rüzgar sonunda pes etmişBu defa sıra Güneş ’e gelmişGüneş bulutların arkasında çıkmış Yaşlı adama kuytu gülümsemişYeryüzünü iyice ısıtmış Adam o kadar sevinmiş Yeryüzü ısındıkça adam da ısınmış O da gülümsemeye başlamış
Artık paltoya ihtiyacım kalmadı diye düşünmüş Ve paltosunu çıkarmışGüneş rüzgara dönerek:
Gördün mü demiş Kibar olanlar zorbalardan defalarca daha güçlüdür *