doyulur mu sana ey kutsal ay! Ramazan tüm bereketi ve maneviyatıyla geldi; fakat kendisi gitti diye o manevi atmosfer de onunla birlikte geçip gitmemeli Ramazan’da kazandığımız güzel huyları, hoş âdetleri, önümüzdeki günler baştan başa devam ettirmeye çalışalım Allah (cc) bu anlamda hepimize kolaylıklar nasip etsin Ömrümüz gibi her Ramazan da başlangıcında sanki çok uzun geçecekmiş gibi gelir Fakat ömür de Ramazanlar da gelir geçer Çünkü “sayılı gündür Gelecek Ramazan ayına kimlerin ulaşabileceğini bilemiyoruz Bu yıl neşe içinde iftar ettiğimiz, beraber cami cami gezdiğimiz, birlikte Kur’an okuduğumuz dostlarımız, yakınlarımız, ola ki de bizzat kendimiz acaba bir dahaki Ramazan’a ulaşabilecek miyiz? Bilemiyoruz Rabıtai mevt dediğimiz “ölümle her lahza iletişim hâli, bir saati bin yıllık beyhude ibadetten daha uğurlu görülen tefekkürün en önemli mihenk taşını oluşturuyor Kendi ölümünü ve hesap vereceğini düşünen insanın imanı gaflet içindeki insanlardan daha da kuvvetlidir Onu adaleli kılan da mü’minin teyakkuzudur Ahirete iman nasıl billurlaşır? Hepimiz öldükten sonra dirileceğimize inanıyoruz Allah’ın bir olduğuna, yarı olmadığına, onun tövbekâr kulları için “Cemîl; umursuz ve gamsızcasına günaha kendini kaptırmış kulları için ise “Celîl ve “Gafûr olduğuna iman ediyoruz Ama bu kadar imanımıza karşın yine de şaşıp yanılıp günah işleyebiliyor, çevresel faktörler nedeniyle edindiğimiz fena alışkanlıklarımızdan vazgeçemiyoruz Gerçekten bir kişinin ahirete olan imanının sağlamlığı hayırlara ve ibadetlere neşe içinde koşması veya bir günahla karşılaştığı zaman şimşek çarpmış gibi ondan ürküp kaçabilmesiyle dürüst orantılı Elimiz uzandığında eğer, “Dur! Alma! Öbür Dünya var!, gözümüz döndüğünde, “Dur, bakma ahiret var!, dilimiz yanlışa döndüğünde, “Sus, öbür dünya var! sesleri benliğimizi hemen kaplayabiliyor, bir salavat getirip pişmanlık istiğfar edebiliyorsak imanımız yeterince sağlam demektir Fakat bu hali bir defa beceremeyince, lanetlenmiş şeytanın, “Sen bu işi yapamazsın, bak zaten yapamadın!, ya da beceriverince, “Evet, sen yaptın, zaten en iyisini sen yaparsın, en hoş namazı sen kılarsın, bak başkalarına onlarınki de namaz mı? sözlerine aldanmamak gerekiyor Çünkü iblis bildiğimiz gibi defalarca soldan yaklaşmıyor “Sağdan yaklaşması olarak tanımladığımız, kişiyi ibadetine güvenme, ucb, riya gibi hastalıklara iten teknikleri de var Ramazan, 11 aya rehber olsun Ramazan’a defalarca “11 Ayın Sultanı deriz Peki bu nasıl olacak? Ramazan’daki yaptıklarımız diğer 11 ay için kılavuz, örnek olmuyorsa, sadece “Ramazan Müslüman’ı oluveriyorsak bu, ahiret mutluluğu açısından acaba tatmin edici mi? Gelin her bir ayımız Ramazan’dan bir ışık taşısın Bu ayda ibadetlere daha fazla yöneldik Gündüzleri tuttuğumuz oruçların yanı sıra Kur’lahza’lar okuduk ya da dinledik Yoksul fukarayı anladık, hoşnut ettik Önümüz kış, günler kısa, hâlâ en azından pazartesi ya da perşembe günleri oruç tutabiliriz Arkadaşlarımızı teşvik edip, yeni iftar davetlerinde buluşabiliriz Oruçluyuz diye gıybet, yalan, fena söz ve beddua gibi kerih şeylerden daha uzak durduk Bundan Böyle oruçlu değiliz diye bunlara geri mi döneceğiz! Küskünlükleri, düşmanlıkları ortadan kaldırdık ya da daha fazla önemsemez olduk Eğer böyleyse ne iyi “Ah keşke, Ramazan kutsal devam etseydi de bu manevi atmosferi doya doya yaşasaydık diyorsak ne mutlu Ama, “Oh be! İyi fakat bitti, şimdi eski programa devam! diyorsak ne eyvah Seslenmek ki, Ramazan bizim için “Sultan olamamış, çağırmak fakat; Ramazan gerçekte bizim için hiç gelmemiş Doğrusu böyle bile olsa, gerçi geç değil, hâlâ pişmanlık edip, gönlümüzü O’nun (cc) yoluna çevirmek için fırsatımız var “Ya Rab, kalbimi yoluna döndür, kalbimi Resul’ünün sözüne ve sünneti seniyyesine ısındır Dinî ve dünyevî işleri bana kolay göster İnsandan ve cinden şeytanların şerrinden beni koru! diye pişmanlık edip takviye isteyebiliriz Olgun Müslüman’ın hâli, Ramazan ayında nasılsa, Ramazan dışarıya da aynı ciddiyette olmalıdır En son bayram namazından çıkıp da, “Haydi cami kardeş, bir dahaki Ramazan’a değin cumadan cumaya, bayramdan bayrama inşallah görüşürüz! deyip kaçamayız