iltasyazilim
FD Üye
Deyimlerin özellikleri nelerdir
Deyimlerin Özellikleri
1 Kalıplaşmış sözlerdir Yerleri değiştirilemez; bir sözcük çıkarılıp, aynı kavrama da gelse yerine başka bir sözcük konamaz Eli yüzü akıcıdeyimi, yüzü eli akıcıbiçiminde; baş uyandırmakdeyimi, kafa kaldırmakşeklinde değiştirilip söylenemez; söylense de deyim olmaz
2 Bir araya gelirken, çoklukla kendi hakiki anlamlarından bambaşka bir anlam belirtirler Altın kesmekdeyimi, altını kesip doğramak, parçalara ya da dilimlere ayırmakanlamında kullanılmaz; bu laf çok para galip gelmek, kazanır durumda almakanlamında kullanılır Fakat kimi deyimlerde, kalıplaşmış sözden çıkan amaç, hakiki anlamın dışarıya değildir Sesi çıkmamak; birçok gitti, azı kaldıdeyimlerinde olduğu gibi
3 Kısa ve veciz ifadeler taşırlar Bir kavramı, bir düşünceyi, bir olayı az sözle ayrıntıları ile belirtmek ya da daha etkili kılmak için kullanılırlar
4 minimum iki kelimeden oluşurlar Bir kısmı kelime grubu, bir kısmı da tümce hâlinde biçimlenmiştir Günaha sokmak, içini dökmekve elifi görse mertek sanır, burnu yere düşse almazgibi
5 Çoklukla mastar hâlinde olduklarından fiil çekimine girerler Burnunu sürüklemekdeyimi, burnunu çekti; bozuk çalmakdeyimi, bozuk çaldı; zorluk çıkarmakdeyimi, güçlük çıkardışeklinde çekimlenebilir
6 Deyimlerin bir çoğu benzetme ve laf sanatları ile süslüdür Anlatıma güzellik, canlılık ve çekicilik katmak için bu şekilde kullanılırlar Bu bakımdan, genel kural niteliği taşımazlar Bu yönleriyle de cet sözlerinden ayrılırlar Çünkü atasözleri genel kural niteliği taşırlar; yol göstermek, ders ve tavsiye atamak amacı güderler Ağaçtan maşa aptaldan paşa olmazsoy sözü, netleşmiş bir genel kuraldır Sınanmış, uygulanmış, her zaman ve herkes için doğru olan bir genel kural niteliğinde biçimlenmiştir Ama fiyatı canını yakmaksözünde genel bir kaide yoktur Çünkü tekrar tekrar fiyat dondurulmaz
7 Bir Takım benzetmeli söyleyişler deyim olmadıkları hâlde deyim gibi kullanılırlar Arpacı kumrusu gibi (dikkate almak), beşlik simit gibi (kurulmak), arı kovanı gibi (dağlamak), kabak çiçeği gibi (başlamak)deyimleri, bu türdendirler
8 Kimi ikilemeler de çoklukla deyim sayılmaktadır allak bullak, oldum muhtemel, takım taklavat, süklüm püklüm, ev barkgibi
9 Birçok süre deyimlerle birleşik kelimeler karıştırılır Bu yanlışlara düşmekten kimi bilgilere sahip olmakla kurtulmak mümkündür Birleşmiş kelimelerin bitişik yazıldıkları, isim soyundan geldikleri, aralarına üretim ve çekim eki girmeyecek kadar kaynaşmış oldukları unutulmamalıdır Bunun yanı sıra, deyimleri oluşturan sözcük gruplarının isim ve fiil çekimlerine girdikleri, aralarına çekim ekleri aldıkları da hatırdan çıkarılmamalıdır Ancak, bu ilkeler her ne değin göz önünde tutulsa da, deyimlerle birleşik kelimeleri kimi süre bütün ayrım yapmak imkânı yoktur
10 Bir milletin söz gücünden doğan ve doğduğu toplumun malı olan deyimler, bazı istisnaları dışarıya mecazdırlar; sözcük grubu olarak da ad, önad, zarf görevlerinde bulunurlar: Içten pazarlıklı bir adamcümlesinde doğru pazarlıklıdeyimi sıfat olarak; keyfimi kaçırıp gitticümlesinde keyfi firar etmekdeyimi zarf olarak; karga derneğinde işim değil benimcümlesinde karga derneğideyimi de isim görevinde kullanılmıştır
BilgicikCom, Türkçe, Edebiyat, Roman Özetleri, Duvar Yazıları, Atasözleri, Seri Okuma, Kısa Ve Öz Sözler, Türk
Deyimlerin Atasözlerinden farkı şöyle özetlenebilir:
1 Deyimler kavram ve durum bildirirler
2 Deyimlerin mecazlı anlamı vardır
3 Deyimlerin öyküsü,efsanesi ve kaynağı genelde vardır
4 Deyimleri anlatım kalıbı olarak görebiliriz
5 Deyimlerde belli hüküm,öğüt,yol göstericilik yokturBu yüzden genel kural oluşturmazlar
Anekdot: Atasözleri için de yukarıda belirtilen açıklamaların tersi geçerlidir
Deyimler ile atasözlerinin benzer tarafları şunlardır:
1 Her ikisinde de kelimelerde mecaz,istiare ve kinaye vardır
2 Sözcük dizilişleri değiştirilemez
3 Sözdeki kelimelerin eş anlamlısını kelimenin yerine ayarlamak olumlu bir netice vermez,sözü bozar
4 Biçim yönünden birbirlerine benzerler *
Deyimlerin Özellikleri
1 Kalıplaşmış sözlerdir Yerleri değiştirilemez; bir sözcük çıkarılıp, aynı kavrama da gelse yerine başka bir sözcük konamaz Eli yüzü akıcıdeyimi, yüzü eli akıcıbiçiminde; baş uyandırmakdeyimi, kafa kaldırmakşeklinde değiştirilip söylenemez; söylense de deyim olmaz
2 Bir araya gelirken, çoklukla kendi hakiki anlamlarından bambaşka bir anlam belirtirler Altın kesmekdeyimi, altını kesip doğramak, parçalara ya da dilimlere ayırmakanlamında kullanılmaz; bu laf çok para galip gelmek, kazanır durumda almakanlamında kullanılır Fakat kimi deyimlerde, kalıplaşmış sözden çıkan amaç, hakiki anlamın dışarıya değildir Sesi çıkmamak; birçok gitti, azı kaldıdeyimlerinde olduğu gibi
3 Kısa ve veciz ifadeler taşırlar Bir kavramı, bir düşünceyi, bir olayı az sözle ayrıntıları ile belirtmek ya da daha etkili kılmak için kullanılırlar
4 minimum iki kelimeden oluşurlar Bir kısmı kelime grubu, bir kısmı da tümce hâlinde biçimlenmiştir Günaha sokmak, içini dökmekve elifi görse mertek sanır, burnu yere düşse almazgibi
5 Çoklukla mastar hâlinde olduklarından fiil çekimine girerler Burnunu sürüklemekdeyimi, burnunu çekti; bozuk çalmakdeyimi, bozuk çaldı; zorluk çıkarmakdeyimi, güçlük çıkardışeklinde çekimlenebilir
6 Deyimlerin bir çoğu benzetme ve laf sanatları ile süslüdür Anlatıma güzellik, canlılık ve çekicilik katmak için bu şekilde kullanılırlar Bu bakımdan, genel kural niteliği taşımazlar Bu yönleriyle de cet sözlerinden ayrılırlar Çünkü atasözleri genel kural niteliği taşırlar; yol göstermek, ders ve tavsiye atamak amacı güderler Ağaçtan maşa aptaldan paşa olmazsoy sözü, netleşmiş bir genel kuraldır Sınanmış, uygulanmış, her zaman ve herkes için doğru olan bir genel kural niteliğinde biçimlenmiştir Ama fiyatı canını yakmaksözünde genel bir kaide yoktur Çünkü tekrar tekrar fiyat dondurulmaz
7 Bir Takım benzetmeli söyleyişler deyim olmadıkları hâlde deyim gibi kullanılırlar Arpacı kumrusu gibi (dikkate almak), beşlik simit gibi (kurulmak), arı kovanı gibi (dağlamak), kabak çiçeği gibi (başlamak)deyimleri, bu türdendirler
8 Kimi ikilemeler de çoklukla deyim sayılmaktadır allak bullak, oldum muhtemel, takım taklavat, süklüm püklüm, ev barkgibi
9 Birçok süre deyimlerle birleşik kelimeler karıştırılır Bu yanlışlara düşmekten kimi bilgilere sahip olmakla kurtulmak mümkündür Birleşmiş kelimelerin bitişik yazıldıkları, isim soyundan geldikleri, aralarına üretim ve çekim eki girmeyecek kadar kaynaşmış oldukları unutulmamalıdır Bunun yanı sıra, deyimleri oluşturan sözcük gruplarının isim ve fiil çekimlerine girdikleri, aralarına çekim ekleri aldıkları da hatırdan çıkarılmamalıdır Ancak, bu ilkeler her ne değin göz önünde tutulsa da, deyimlerle birleşik kelimeleri kimi süre bütün ayrım yapmak imkânı yoktur
10 Bir milletin söz gücünden doğan ve doğduğu toplumun malı olan deyimler, bazı istisnaları dışarıya mecazdırlar; sözcük grubu olarak da ad, önad, zarf görevlerinde bulunurlar: Içten pazarlıklı bir adamcümlesinde doğru pazarlıklıdeyimi sıfat olarak; keyfimi kaçırıp gitticümlesinde keyfi firar etmekdeyimi zarf olarak; karga derneğinde işim değil benimcümlesinde karga derneğideyimi de isim görevinde kullanılmıştır
BilgicikCom, Türkçe, Edebiyat, Roman Özetleri, Duvar Yazıları, Atasözleri, Seri Okuma, Kısa Ve Öz Sözler, Türk
Deyimlerin Atasözlerinden farkı şöyle özetlenebilir:
1 Deyimler kavram ve durum bildirirler
2 Deyimlerin mecazlı anlamı vardır
3 Deyimlerin öyküsü,efsanesi ve kaynağı genelde vardır
4 Deyimleri anlatım kalıbı olarak görebiliriz
5 Deyimlerde belli hüküm,öğüt,yol göstericilik yokturBu yüzden genel kural oluşturmazlar
Anekdot: Atasözleri için de yukarıda belirtilen açıklamaların tersi geçerlidir
Deyimler ile atasözlerinin benzer tarafları şunlardır:
1 Her ikisinde de kelimelerde mecaz,istiare ve kinaye vardır
2 Sözcük dizilişleri değiştirilemez
3 Sözdeki kelimelerin eş anlamlısını kelimenin yerine ayarlamak olumlu bir netice vermez,sözü bozar
4 Biçim yönünden birbirlerine benzerler *