iltasyazilim
FD Üye
Dünya, imtihan yeridir İnsanlar bu dünyada imtihana tabi tutulmaktadırlar Deccal da bir imtihan vesilesidir Allah'ın kendisine verdiği güçle birtakım hârikalar gösterecektir Deccâl'in göstereceği hârikalara istidrâcdenir İstidrâc, inançsız ve şerîr kimselerin arzularına uygun olarak gösterdikleri hârikalaradenir
İlâhlık iddia eden Deccâl, istidrâc türünden hârikalar gösterecek ve neticede bazı zayıf inançlılar buna aldanacak, imanı kuvvetli olanlar ise kanmayacaklardır
Zira insanlar çok iyi bilirler ki, ilah doğmaz, yemez, içmez, acıkmaz, susamaz, dünyada insanlar tarafından görülmez Halbuki Deccâl ise bir insandır, üstelik eksik yani kör bir insan ve hatta kendi gözünü iyileştirmekten aciz bir yaratıktır İşte insanlar, akıllarıyla bunları bilebilecekleri için Deccâl ve benzerlerinin istidrâc göstermeleri mümkinattandır
Müseylemetü'lKezzâb gibi peygamberlik iddia edenler ise ihânettüründen hârikalar gösterebilirler Yani isteklerinin zıddı gerçekleşerek rezil olurlar İstedikleri yönde harika gösterseler; peygamberlik iddia eden yalancılarla gerçeğini halk ayırt edemez Ve bu, halkın sapmasına sebep olacağından caiz değildir İnsandan peygamber olur ama ilah olamaz Hz Peygamber (asm),
Dikkat edin Deccâl'in sağ gözü kördür Rabbiniz ise tek gözlü değildir
diye ümmetini bu konuda uyararak Deccâl'in harikalarına aldanmalarını önlemiştir Hadislerde Deccâl'in iki gözü arasında KFR (kâfir) yazılacağı ve bunun herkes tarafından okunacağı bildirilmiştir (Müslim, Fiten,102, 103,105)
Deccâl, müminler için çok büyük bir fitne olduğundan, bütün peygamberler ümmetlerini Deccâl'e karşı uyarmışlardır (Buhârî, Fiten, 26; Müslim, Fiten, 101)
DECCAL: Bu kelime (decl) kökünden mübalağalı ismi faildir Aşırı yalan ve aldatmalarla hakkı bâtıl, bâtılı hak olarak gösteren ve münafıkane hakkı bâtıl ile karıştırıp hakkı örten ve böylece cemiyetleri ifsad ve idlâl eden şahıs demektir Tac tercemesi, V 631 hadiste beyan edildiği gibi: Deccal meçhul (gaib) bir şerdirşeklindeki ifadeden de anlaşıldığı gibi, süfyan denen İslâm deccalının deccallığı, herkesin anlayacağı tarzda apaçık değildir
Münafıkane bir tavırla ümmeti ifsad ve idlâle çalışır Deccalın başlattığı cereyana da deccaliyet denir Deccalın en şerli ve zararlı tarafı da deccaliyetidir Deccalın ölümünden sonra da cereyanı hayli devam eder Deccalın hak ile bâtılı karıştırmasına karşı Kur'an, hak ile bâtılın tefrik ve tebyinini ister, İşte Kur'an'ın dersini, tam anlayan sahabeler nazarında hak ile bâtıl tamamen ayrılmıştı
Deccal; Sahih hadislerin ihbarı ve din büyüklerinin izah ve kabulleri ile, âhir zamanda gelecek ve Risâleti Ahmediyeyi inkar edip İslâmiyet'i tahribe çalışacak ve dünyayı fesada verecek çok şerli ve küfrü mutlak yolunda olan dehşetli bir şahıstırBir hadis rivayetinde üç deccal, diğerinde yirmiyedi deccal geleceği Peygamberimiz Aleyhissalâtü Vesselam tarafından bildirilmiştir
Âlemi islâm'da muhtelif zamanlarda çıkmış olan dehşetli din düşmanlarının ve anarşiye hizmet edenlerin umumu da rivayetleri tasdik etmektedir Bu din yıkıcılığının âhirzamanda daha dehşetli olacağı bildirilmektedir Şu son asırda görülen ve dünyayı tehdit eden ve Cenabı Hakk'ı inkâra kadar cür'et edip medeniyeti beşeriyeyi tahribe çalışan dehşetli cereyanlar bu gaybî ihbarın doğruluğunu tasdik etmektedir
Deccalın sahsı surisi insan gibidir Mağrur, fîr'avunlaşmış, Allah'ı unutmuş olduğundan; surî, cebbârane olan hâkimiyetine, uluhiyet namını vermiş bir şeytanı ahmaktır ve bir insanı dessastır Fakat sahsı manevîsi olan dinsizlik cereyanı azimi, pek cesimdir Rivayetlerde Deccala ait tavsifatı müdhişe ona işaret eder Bir vakit Japonya'nın başkumandanının resmi, bir ayağı Bahri Muhitte, diğer ayağı on günlük mesafedeki Port Artür Kal'asında tasvir edilmiş O küçük Japon Kumandanının bu surette tasviriyle, ordusunun sahsı manevîsi gösterilmiş(Bediüzzaman, Mektubat, s58)
Âhir zamanda biri İslâm âleminde, diğeri beşeriyet âleminde olmak üzere, iki deccal ve cereyanları bulunur
Sual: Rivayetlerde, her iki Deccalın harikulade icraatlarından ve pek fevkalâde iktidarlarından ve heybetlerinden bahsedilmiş
Elcevab: (İlim ancak Allah' ındır) İcraatları büyük ve harikulade olması ise: Ekser tahribat ve hevesâta sevkıyat olduğundan, kolayca harikulade öyle işler yaparlar ki, bir rivayette, Bir günleri bir senedirYâni; bir senede yaptıkları işleri ücyüz senede yapılmaz denilmiş tstidrac eseri olarak, müstebidâne olan koca hükümetlerinde, cesur orduların ve faal milletin kuvvetiyle vukua gelen terakkiyat ve iyilikler haksız olarak onlara isnad edilmesiyle binler adam kadar bir iktidar onların şahıslarında tevehhüm edilmeğe sebep olur
Her iki Deccal, azamî bir istibdat ve azamî bir zulüm ve azamî bir şiddet ve dehşet ile hareket ettiklerinden, azamî bir iktidar görünür Evet, öyle acib bir istibdat ki: kanunlar perdesinde herkesin vicdanına ve mukaddesatına, hattâ elbisesine müdâhale ederler Zannederim asrı âhirde İslâm ve Türk hürriyetperverleri, bir hissi kablel vuku ile bu dehşetli istibdadı hissederek oklar atıp hücum etmişler Fakat çok aldanıp yanlış bir hedef ve hatâ bir cephede hücum göstermişler Hem öyle bir zulüm ve cebir ki, bir adamın yüzünden yüz köyü harab ve yüzer mâsumları tecziye ve tehcir ile perişan eder
Her iki Deccal, Yahudinin İslâm ve Hıristiyan aleyhinde şiddetli bir intikam besliyen gizli komitesinin muavenetini ve kadın hürriyetlerinin perdesi altındaki dehşetli bir diğer komitenin yardımını, hattâ İslâm Deccalı masonların komitelerini aldatıp müzaheretlerini kazandıklarından dehşetli bir iktidar zannedilir(Bediüzzaman, Şualar, s 593594)
(Taç Tercümesi, V cilt, 1026 hadisten 1047 hadisler; Doç Dr Abdülvehhab ÖZTÜRK tercümesinde sayfa 408429 kadar Deccal hakkındaki rivayetlerdendir)
SÜFYAN: Âhir zamanda geleceği ve ümmetin karanlık günler yaşamasına sebeb olacağı sahih hadislerle bildirilen ve şeairi İslamiyeyi tahribe çalışan dehşetli ve münafık bir şahıs
Rivayetler, Deccal'in dehşetli fitnesi İslâmlarda olacağını gösterir ki, bütün ümmet istiaze etmiş
(Gaybı yanlız Allah bilir) Bunun bir te'vili şudur ki: İslamların Deccalı ayrıdır Hattâ bir kısım ehli tahkik, İmamı Ali'nin (RA) dediği gibi demişler ki onların Deccalı, Süfyan'dır İslâmlar içinde çıkacak, aldatmakla iş görecek Kâfirlerin Büyük Deccalı ayrıdır Yoksa büyük Deccalın cebr ve ceberutu mutlakına karşı itaat etmiyen şehid olur ve istemeyerek itaat eden kâfir olmaz, belki günahkâr da olmaz(Bediüzzaman, Şualar, s 585)
Diğer bir hadisi şerifte de şöyle buyuruluyor:
“Sizleri benden sonra vuku bulacak yedi fitneden sakınmaya davet ederim: Medine'den çıkacak bir fitne, Mekke'den çıkacak bir fitne, Yemen'den çıkacak bir fitne, Şam'dan çıkacak bir fitne, şarktan çıkacak bir fitne, garbdan çıkacak bir fitne Bir fitne de Şam'ın merkezinden zuhur eder ki, işte bu Süfyanî'nin fitnesidir
(Kitabül Fetevayı Hadisiyye, Ahmed Şehabeddin bin Hacerül Heytemî adlı eserin 30 sahifesinde ve Kenzül Ummal, 14 cilt, 272sahifede ve 39639, 39677 hadislerinde ve diğer bazı hadis kitablarında Süfyandan bahsedilir)
Evet, Rivayetlerde, vukuatı Süfyaniye ve hâdisatı istikbaliye Şam'ın etrafında ve Arabistan'da tasvir edilmiş
Allahu a'lem, bunun bir te'vili şudur ki: Merkezi hilâfet eski zamanda Irak'da ve Şam'da ve Medine'de bulunduğundan, râviler kendi içtihadlariyle daimî öyle kalacak gibi mâna verip Merkezi Hükûmeti İslâmiyeyakınlarında tasvir etmişler, Haleb ve Şam demişler Hadîsin mücmel haberlerini, kendi içtihadlariyle tafsil etmişler
Diğer bir rivayette, İslâm Deccalı Horasan taraflarından zuhur edecekdenilmiş Allahu alem bunun bir te'vili şudur ki: Şarkın en cesur ve kuvvetli ve kesretli kavmi ve Islâmiyetin en kahraman ordusu olan Türk milleti, o rivayet zamanında Horasan taraflarında bulunup daha Anadolu'yu vatan yapmadığından, o zamandaki meskenini zikretmekle Sûfyânî Deccal onların içinde zuhur edeceğine işaret eder
Garibdir hem çok garibdir Yediyüz sene müddetinde Islâmiyetin ve Kur'an'ın elinde şerefşiâr, bârikaasâ bir elmas kılınç olan Türk milletini ve Türkçülüğü, muvakkaten Islâmiyetin bir kısım şeâirine karşı istimal etmeğe çalışır Fakat muvaffak olmaz, geri çekilir Kahraman ordu, dizginini onun elinden kurtarıyordiye rivayetlerden anlaşılıyor
Rivayette var ki: Süfyan büyük bir âlim olacak, ilim ile da lâlete düşer Ve çok âlimler ona tâbi olacaklar
Vel'ilmu indallah, bunun bir te'vili şudur ki: Başka padişahlar gibi ya kuvvet ve kudret veya kabile ve aşiret veya cesaret ve servet gibi vâsıtai saltanat olmadığı halde, zekâvetiyle ve fenniyle ve siyasî ilmiyle o mevkii kazanır ve akliyle çok âlimlerin akıllarını teshir eder, etrafında fetvacı yapar Ve çok muallimleri kendine taraftar eder ve din derslerinden tecerrüd eden maarifi rehber edip tamimine şiddetle çalışırdemektir(Bediüzzaman, Şualar, s 585596)
Büyük Deccal'ın ispirtizma nevinden teshir edici hassaları bulunur İslâm Deccalı'nın dahi, bir gözünde teshir edici manyatizma bulunur Hattâ rivâyetlerde, Deccalın bir gözü kördür diye nazarı dikkati gözüne çevirerek büyük Deccal'ın bir gözü kör ve ötekinin bir gözü, öteki göze nisbeten kör hükmünde olduğunu hadîste kaydetmekle , onlar kâfiri mutlak bulunduğundan yalnız münhasıran bu dünyayı görecek birtek gözü var ve âkıbeti ve ahireti görebilecek gözleri olmamasına işaret eder
Ben bir mânevi âlemde İslam Deccalını gördüm Yalnız bir tek gözünde teshirci bir manyetizma gözümle müşahede ettim ve onu bütün bütün münkir bildim İşte bu inkârı mutlaktan çıkan bir cür'et ve cesaretle mukaddesata hücum eder Avâmı nâs hakikatı hâli bilmediklerinden hârikulâde iktidar ve cesaret zannederler
Hem şanlı ve kahraman bir millet, mağlûbiyeti hengâmında, böyle istidraclı ve şanlı ve tâli'li ve muvaffakiyetli ve kurnaz bir kumandanı bulunduğundan gizli ve dehşetli olan mâhiyetine bakmayarak kahramanlık damariyle onu alkışlar, başına kor, seyyielerini örtmek ister Fakat kahraman ve mücâhid ordunun ve dindar milletin, ruhundaki nuru îman ve Kur'an ışığıyle hakikatı hâli göreceği ve o kumandanın çok dehşetli tahribâtını tâmire çalışacağı, rivâyetlerden anlaşılır(Bediüzzaman, Şualar, s 225)
Süfyan ve Deccal'in kendilerinden daha çok, Süfyaniyet ve Deccaliyet denen cereyanları ve komiteleri daha dehşetlidir
Linkleri sadece kayıtlı üyelerimiz görebilirForumTR üyesi olmak için tıklayınız
İlâhlık iddia eden Deccâl, istidrâc türünden hârikalar gösterecek ve neticede bazı zayıf inançlılar buna aldanacak, imanı kuvvetli olanlar ise kanmayacaklardır
Zira insanlar çok iyi bilirler ki, ilah doğmaz, yemez, içmez, acıkmaz, susamaz, dünyada insanlar tarafından görülmez Halbuki Deccâl ise bir insandır, üstelik eksik yani kör bir insan ve hatta kendi gözünü iyileştirmekten aciz bir yaratıktır İşte insanlar, akıllarıyla bunları bilebilecekleri için Deccâl ve benzerlerinin istidrâc göstermeleri mümkinattandır
Müseylemetü'lKezzâb gibi peygamberlik iddia edenler ise ihânettüründen hârikalar gösterebilirler Yani isteklerinin zıddı gerçekleşerek rezil olurlar İstedikleri yönde harika gösterseler; peygamberlik iddia eden yalancılarla gerçeğini halk ayırt edemez Ve bu, halkın sapmasına sebep olacağından caiz değildir İnsandan peygamber olur ama ilah olamaz Hz Peygamber (asm),
Dikkat edin Deccâl'in sağ gözü kördür Rabbiniz ise tek gözlü değildir
diye ümmetini bu konuda uyararak Deccâl'in harikalarına aldanmalarını önlemiştir Hadislerde Deccâl'in iki gözü arasında KFR (kâfir) yazılacağı ve bunun herkes tarafından okunacağı bildirilmiştir (Müslim, Fiten,102, 103,105)
Deccâl, müminler için çok büyük bir fitne olduğundan, bütün peygamberler ümmetlerini Deccâl'e karşı uyarmışlardır (Buhârî, Fiten, 26; Müslim, Fiten, 101)
DECCAL: Bu kelime (decl) kökünden mübalağalı ismi faildir Aşırı yalan ve aldatmalarla hakkı bâtıl, bâtılı hak olarak gösteren ve münafıkane hakkı bâtıl ile karıştırıp hakkı örten ve böylece cemiyetleri ifsad ve idlâl eden şahıs demektir Tac tercemesi, V 631 hadiste beyan edildiği gibi: Deccal meçhul (gaib) bir şerdirşeklindeki ifadeden de anlaşıldığı gibi, süfyan denen İslâm deccalının deccallığı, herkesin anlayacağı tarzda apaçık değildir
Münafıkane bir tavırla ümmeti ifsad ve idlâle çalışır Deccalın başlattığı cereyana da deccaliyet denir Deccalın en şerli ve zararlı tarafı da deccaliyetidir Deccalın ölümünden sonra da cereyanı hayli devam eder Deccalın hak ile bâtılı karıştırmasına karşı Kur'an, hak ile bâtılın tefrik ve tebyinini ister, İşte Kur'an'ın dersini, tam anlayan sahabeler nazarında hak ile bâtıl tamamen ayrılmıştı
Deccal; Sahih hadislerin ihbarı ve din büyüklerinin izah ve kabulleri ile, âhir zamanda gelecek ve Risâleti Ahmediyeyi inkar edip İslâmiyet'i tahribe çalışacak ve dünyayı fesada verecek çok şerli ve küfrü mutlak yolunda olan dehşetli bir şahıstırBir hadis rivayetinde üç deccal, diğerinde yirmiyedi deccal geleceği Peygamberimiz Aleyhissalâtü Vesselam tarafından bildirilmiştir
Âlemi islâm'da muhtelif zamanlarda çıkmış olan dehşetli din düşmanlarının ve anarşiye hizmet edenlerin umumu da rivayetleri tasdik etmektedir Bu din yıkıcılığının âhirzamanda daha dehşetli olacağı bildirilmektedir Şu son asırda görülen ve dünyayı tehdit eden ve Cenabı Hakk'ı inkâra kadar cür'et edip medeniyeti beşeriyeyi tahribe çalışan dehşetli cereyanlar bu gaybî ihbarın doğruluğunu tasdik etmektedir
Deccalın sahsı surisi insan gibidir Mağrur, fîr'avunlaşmış, Allah'ı unutmuş olduğundan; surî, cebbârane olan hâkimiyetine, uluhiyet namını vermiş bir şeytanı ahmaktır ve bir insanı dessastır Fakat sahsı manevîsi olan dinsizlik cereyanı azimi, pek cesimdir Rivayetlerde Deccala ait tavsifatı müdhişe ona işaret eder Bir vakit Japonya'nın başkumandanının resmi, bir ayağı Bahri Muhitte, diğer ayağı on günlük mesafedeki Port Artür Kal'asında tasvir edilmiş O küçük Japon Kumandanının bu surette tasviriyle, ordusunun sahsı manevîsi gösterilmiş(Bediüzzaman, Mektubat, s58)
Âhir zamanda biri İslâm âleminde, diğeri beşeriyet âleminde olmak üzere, iki deccal ve cereyanları bulunur
Sual: Rivayetlerde, her iki Deccalın harikulade icraatlarından ve pek fevkalâde iktidarlarından ve heybetlerinden bahsedilmiş
Elcevab: (İlim ancak Allah' ındır) İcraatları büyük ve harikulade olması ise: Ekser tahribat ve hevesâta sevkıyat olduğundan, kolayca harikulade öyle işler yaparlar ki, bir rivayette, Bir günleri bir senedirYâni; bir senede yaptıkları işleri ücyüz senede yapılmaz denilmiş tstidrac eseri olarak, müstebidâne olan koca hükümetlerinde, cesur orduların ve faal milletin kuvvetiyle vukua gelen terakkiyat ve iyilikler haksız olarak onlara isnad edilmesiyle binler adam kadar bir iktidar onların şahıslarında tevehhüm edilmeğe sebep olur
Her iki Deccal, azamî bir istibdat ve azamî bir zulüm ve azamî bir şiddet ve dehşet ile hareket ettiklerinden, azamî bir iktidar görünür Evet, öyle acib bir istibdat ki: kanunlar perdesinde herkesin vicdanına ve mukaddesatına, hattâ elbisesine müdâhale ederler Zannederim asrı âhirde İslâm ve Türk hürriyetperverleri, bir hissi kablel vuku ile bu dehşetli istibdadı hissederek oklar atıp hücum etmişler Fakat çok aldanıp yanlış bir hedef ve hatâ bir cephede hücum göstermişler Hem öyle bir zulüm ve cebir ki, bir adamın yüzünden yüz köyü harab ve yüzer mâsumları tecziye ve tehcir ile perişan eder
Her iki Deccal, Yahudinin İslâm ve Hıristiyan aleyhinde şiddetli bir intikam besliyen gizli komitesinin muavenetini ve kadın hürriyetlerinin perdesi altındaki dehşetli bir diğer komitenin yardımını, hattâ İslâm Deccalı masonların komitelerini aldatıp müzaheretlerini kazandıklarından dehşetli bir iktidar zannedilir(Bediüzzaman, Şualar, s 593594)
(Taç Tercümesi, V cilt, 1026 hadisten 1047 hadisler; Doç Dr Abdülvehhab ÖZTÜRK tercümesinde sayfa 408429 kadar Deccal hakkındaki rivayetlerdendir)
SÜFYAN: Âhir zamanda geleceği ve ümmetin karanlık günler yaşamasına sebeb olacağı sahih hadislerle bildirilen ve şeairi İslamiyeyi tahribe çalışan dehşetli ve münafık bir şahıs
Rivayetler, Deccal'in dehşetli fitnesi İslâmlarda olacağını gösterir ki, bütün ümmet istiaze etmiş
(Gaybı yanlız Allah bilir) Bunun bir te'vili şudur ki: İslamların Deccalı ayrıdır Hattâ bir kısım ehli tahkik, İmamı Ali'nin (RA) dediği gibi demişler ki onların Deccalı, Süfyan'dır İslâmlar içinde çıkacak, aldatmakla iş görecek Kâfirlerin Büyük Deccalı ayrıdır Yoksa büyük Deccalın cebr ve ceberutu mutlakına karşı itaat etmiyen şehid olur ve istemeyerek itaat eden kâfir olmaz, belki günahkâr da olmaz(Bediüzzaman, Şualar, s 585)
Diğer bir hadisi şerifte de şöyle buyuruluyor:
“Sizleri benden sonra vuku bulacak yedi fitneden sakınmaya davet ederim: Medine'den çıkacak bir fitne, Mekke'den çıkacak bir fitne, Yemen'den çıkacak bir fitne, Şam'dan çıkacak bir fitne, şarktan çıkacak bir fitne, garbdan çıkacak bir fitne Bir fitne de Şam'ın merkezinden zuhur eder ki, işte bu Süfyanî'nin fitnesidir
(Kitabül Fetevayı Hadisiyye, Ahmed Şehabeddin bin Hacerül Heytemî adlı eserin 30 sahifesinde ve Kenzül Ummal, 14 cilt, 272sahifede ve 39639, 39677 hadislerinde ve diğer bazı hadis kitablarında Süfyandan bahsedilir)
Evet, Rivayetlerde, vukuatı Süfyaniye ve hâdisatı istikbaliye Şam'ın etrafında ve Arabistan'da tasvir edilmiş
Allahu a'lem, bunun bir te'vili şudur ki: Merkezi hilâfet eski zamanda Irak'da ve Şam'da ve Medine'de bulunduğundan, râviler kendi içtihadlariyle daimî öyle kalacak gibi mâna verip Merkezi Hükûmeti İslâmiyeyakınlarında tasvir etmişler, Haleb ve Şam demişler Hadîsin mücmel haberlerini, kendi içtihadlariyle tafsil etmişler
Diğer bir rivayette, İslâm Deccalı Horasan taraflarından zuhur edecekdenilmiş Allahu alem bunun bir te'vili şudur ki: Şarkın en cesur ve kuvvetli ve kesretli kavmi ve Islâmiyetin en kahraman ordusu olan Türk milleti, o rivayet zamanında Horasan taraflarında bulunup daha Anadolu'yu vatan yapmadığından, o zamandaki meskenini zikretmekle Sûfyânî Deccal onların içinde zuhur edeceğine işaret eder
Garibdir hem çok garibdir Yediyüz sene müddetinde Islâmiyetin ve Kur'an'ın elinde şerefşiâr, bârikaasâ bir elmas kılınç olan Türk milletini ve Türkçülüğü, muvakkaten Islâmiyetin bir kısım şeâirine karşı istimal etmeğe çalışır Fakat muvaffak olmaz, geri çekilir Kahraman ordu, dizginini onun elinden kurtarıyordiye rivayetlerden anlaşılıyor
Rivayette var ki: Süfyan büyük bir âlim olacak, ilim ile da lâlete düşer Ve çok âlimler ona tâbi olacaklar
Vel'ilmu indallah, bunun bir te'vili şudur ki: Başka padişahlar gibi ya kuvvet ve kudret veya kabile ve aşiret veya cesaret ve servet gibi vâsıtai saltanat olmadığı halde, zekâvetiyle ve fenniyle ve siyasî ilmiyle o mevkii kazanır ve akliyle çok âlimlerin akıllarını teshir eder, etrafında fetvacı yapar Ve çok muallimleri kendine taraftar eder ve din derslerinden tecerrüd eden maarifi rehber edip tamimine şiddetle çalışırdemektir(Bediüzzaman, Şualar, s 585596)
Büyük Deccal'ın ispirtizma nevinden teshir edici hassaları bulunur İslâm Deccalı'nın dahi, bir gözünde teshir edici manyatizma bulunur Hattâ rivâyetlerde, Deccalın bir gözü kördür diye nazarı dikkati gözüne çevirerek büyük Deccal'ın bir gözü kör ve ötekinin bir gözü, öteki göze nisbeten kör hükmünde olduğunu hadîste kaydetmekle , onlar kâfiri mutlak bulunduğundan yalnız münhasıran bu dünyayı görecek birtek gözü var ve âkıbeti ve ahireti görebilecek gözleri olmamasına işaret eder
Ben bir mânevi âlemde İslam Deccalını gördüm Yalnız bir tek gözünde teshirci bir manyetizma gözümle müşahede ettim ve onu bütün bütün münkir bildim İşte bu inkârı mutlaktan çıkan bir cür'et ve cesaretle mukaddesata hücum eder Avâmı nâs hakikatı hâli bilmediklerinden hârikulâde iktidar ve cesaret zannederler
Hem şanlı ve kahraman bir millet, mağlûbiyeti hengâmında, böyle istidraclı ve şanlı ve tâli'li ve muvaffakiyetli ve kurnaz bir kumandanı bulunduğundan gizli ve dehşetli olan mâhiyetine bakmayarak kahramanlık damariyle onu alkışlar, başına kor, seyyielerini örtmek ister Fakat kahraman ve mücâhid ordunun ve dindar milletin, ruhundaki nuru îman ve Kur'an ışığıyle hakikatı hâli göreceği ve o kumandanın çok dehşetli tahribâtını tâmire çalışacağı, rivâyetlerden anlaşılır(Bediüzzaman, Şualar, s 225)
Süfyan ve Deccal'in kendilerinden daha çok, Süfyaniyet ve Deccaliyet denen cereyanları ve komiteleri daha dehşetlidir
Linkleri sadece kayıtlı üyelerimiz görebilirForumTR üyesi olmak için tıklayınız
Türkiye'nin en güncel forumlardan olan forumdas.com.tr'de forumda aktif ve katkısı olabilecek kişilerden gönüllü katkıda sağlayabilecek kişiler aranmaktadır.