nicebayan
FD Üye
- Katılım
- Ara 24, 2016
- Mesajlar
- 94,678
- Etkileşim
- 2
- Puan
- 38
- Yaş
- 37
- Web sitesi
- nicebayan.com
- F-D Coin
- 95
D harfiyle bailayan hanımefendi İsimleri
D ile başlayan kız isimleri
D harfiyle başlayan kız isimleri ve anlamları
DAHİYE: Üstün zeka sahibi
DALAY: Deniz
DALYA: Yıldız çiçeği
DAMLA: Bir sıvıdan ayrılarak düşen parça halinde, ufak tedarik, katre
HAZINE: Yere gömülmüş, kıymetli eşya Değer ve değeri olan kimse ya da mülk
DEFNE:Akdeniz ikliminde yetişen, yapraklan sert ve üst yüzleri parlak açık sarı çiçek ve güzel kokan defnegillerden bir ağaç
DELFİN: Yunus balığı
DELİSTAN: İlkbaharda pat diye kabarmış bahçe Gelişmiş, içinde her türden bitki yer alan, girift bahçe
DEMET: Bağlanarak, oluşturulan deste Biçilip bağlanmış ekin Bir kaynaktan meydana çıkan ışıkların meydana getirdiği ışık destesi, hazne
DENİZ: Büyük su kütlesi Büyük su kütlesindeki dalgalanma
DERYA: Deniz, büyük çay
DERYAB: Akıllı, halden anlayan
DERYACE: Minik deniz Göl
DERYADİL: Gönlü geniş, herşeyi güzel gören
DERYANUR: Nur denizi, deryası
DESEN: Renksiz çizim Bez şekli
EPOPE: Öykü, kıssa Aldatma, mekr, tenvir
DESTE: Demet, tutam, takım Kabza, tutacak yer
DESTEGÜL: Gül demeti, destesi
DEVA: Ilaç Tedavi, tedbir
DİBA: Alacalı ipek bez Atlas
DİBACE: Kitabın başlangıç kısmı, önsöz Kitapların süslü sayfaları
DİCLE: Yakındoğu'nun Türkiye'den doğan ve Mezopotamya'dan Basra Körfezine dökülen nehirlerden biri
DİDAR: Yüz, çehre Görme, mülâkat Bakış kuvveti Açık meydanda
DİDE: Göz Gözcü Gözbebeği Gözucu
DİDEM: Gözüm
DİLAN: Gönüller, yürekler
DİLARA: Gönül bölge, gönül tuzak, gönül okşayan, gönlü dinlendiren Bugün elde örneği olmayan eski Türk mürekkep makamlarından biri
DİLAVİZ: Gönlün takıldığı, gönüle takılan
DİLAY: Gönlü aydınlatan ay
DİLBAZ: Gönül eğlendiren Güzel söz söyleyen Yüze hoş görünen
DİLBER: Gönül alıp götüren, hoş
DİLBERAN: Dilberler, güzeller
DİLBERAY: Ay gibi güzel bayan
DİLBESTE: Gönül bağlamış, aşık
DİLDAR: Birinin gönlünü almış, sevgili
DİLDEREN: Sevgi toplayan, gönül bölge, hayranlık uyandıran
DİLEFRUZ: Gönül aydınlatan
DILEK: Dilenen şey, özlem, özlem İsteme, istek etme, dileme
DİLEM: Gönül ilacı
DİLFERAH: Gönlü ferah, sevinçli
DİLFEZA: Gönlü genişleten, gönlü artıran
DİLFÜRUZ: Gönüle ferahlık veren, sevindiren
DİLKESTE: Gönül albenili
DİLMEN: Hoş Hoş dil bilen, konuşan, laf söyleyen
DİLNUR: Gönlü nurlu
DİLRAH: Gönül yolu
DİLRUBA: Gönül kapan, gönül alan Yaklaşık Olarak 2 yüzyıllık bir makam
DİLSUZ: Gönül yakan, yürek yakıcı
DİLŞAD: Gönlü hoş, sevilmiş
DİLŞÜKUFE: Gönül çiçeği
DİRAHŞAN: Aydınlık, parlayan
DİRAYET: Akıl, bilgi, kavrayış
DOĞA: Tabiat
DOĞANNUR: Nurun doğması
DOYUM: Ganimet almış
DÖNDÜ: Hemen Şimdi evlenmemiş kız Örfte aralıksız erkek çocuğu olan ailenin son doğan çocuğu kız olursa döndü adını koyarlardı
DÖNE: Karşı ziyarette yeralma
DUCİHAN: İki evren, dünya ve öbür dünya
DUDU: Hanım, ufak kardeş Papağan, tuti Bir papağan cinsi
DUHA: Kuşluk vakti
DUHTER: Kerime, kız
DURANAY: Ayın en uzun süre gökyüzünde kaldığı süre
DURNA: Bir cins kuş Turna
DURSALİHA: Erkek çocuğu olmayan ailelerin en son doğan kız çocuklarına verdikleri ad
DURU: Saf, berrak
DURUGÜL: Pak, saf gül
DUYGU: His Duyulan, işitilen, hissedilen şey
DUYSAL: Duymakla, hissetmekle ilgili olan
DÜRDANE: İnci her birine Sevgili, kıymetli
DÜREFŞAN: İnci serpen İnci gibi söz söyleyen ağız
DÜRİYYE: İnci gibi parlayan, aydınlık Parıltılı yıldız
DÜRNUR: İnci ışığı
DÜRRE: İnci tanesine
DÜRVEŞ: İnci gibi
DÜZEY: Düzey
AKICI: Girintisi, çıkıntısı, pürüzü olmayan Düzeltilmiş, tesviye edilmiş İyi düzen verilmiş İntizamlı, nizamlı Yolunda, rayında *
D ile başlayan kız isimleri
D harfiyle başlayan kız isimleri ve anlamları
DAHİYE: Üstün zeka sahibi
DALAY: Deniz
DALYA: Yıldız çiçeği
DAMLA: Bir sıvıdan ayrılarak düşen parça halinde, ufak tedarik, katre
HAZINE: Yere gömülmüş, kıymetli eşya Değer ve değeri olan kimse ya da mülk
DEFNE:Akdeniz ikliminde yetişen, yapraklan sert ve üst yüzleri parlak açık sarı çiçek ve güzel kokan defnegillerden bir ağaç
DELFİN: Yunus balığı
DELİSTAN: İlkbaharda pat diye kabarmış bahçe Gelişmiş, içinde her türden bitki yer alan, girift bahçe
DEMET: Bağlanarak, oluşturulan deste Biçilip bağlanmış ekin Bir kaynaktan meydana çıkan ışıkların meydana getirdiği ışık destesi, hazne
DENİZ: Büyük su kütlesi Büyük su kütlesindeki dalgalanma
DERYA: Deniz, büyük çay
DERYAB: Akıllı, halden anlayan
DERYACE: Minik deniz Göl
DERYADİL: Gönlü geniş, herşeyi güzel gören
DERYANUR: Nur denizi, deryası
DESEN: Renksiz çizim Bez şekli
EPOPE: Öykü, kıssa Aldatma, mekr, tenvir
DESTE: Demet, tutam, takım Kabza, tutacak yer
DESTEGÜL: Gül demeti, destesi
DEVA: Ilaç Tedavi, tedbir
DİBA: Alacalı ipek bez Atlas
DİBACE: Kitabın başlangıç kısmı, önsöz Kitapların süslü sayfaları
DİCLE: Yakındoğu'nun Türkiye'den doğan ve Mezopotamya'dan Basra Körfezine dökülen nehirlerden biri
DİDAR: Yüz, çehre Görme, mülâkat Bakış kuvveti Açık meydanda
DİDE: Göz Gözcü Gözbebeği Gözucu
DİDEM: Gözüm
DİLAN: Gönüller, yürekler
DİLARA: Gönül bölge, gönül tuzak, gönül okşayan, gönlü dinlendiren Bugün elde örneği olmayan eski Türk mürekkep makamlarından biri
DİLAVİZ: Gönlün takıldığı, gönüle takılan
DİLAY: Gönlü aydınlatan ay
DİLBAZ: Gönül eğlendiren Güzel söz söyleyen Yüze hoş görünen
DİLBER: Gönül alıp götüren, hoş
DİLBERAN: Dilberler, güzeller
DİLBERAY: Ay gibi güzel bayan
DİLBESTE: Gönül bağlamış, aşık
DİLDAR: Birinin gönlünü almış, sevgili
DİLDEREN: Sevgi toplayan, gönül bölge, hayranlık uyandıran
DİLEFRUZ: Gönül aydınlatan
DILEK: Dilenen şey, özlem, özlem İsteme, istek etme, dileme
DİLEM: Gönül ilacı
DİLFERAH: Gönlü ferah, sevinçli
DİLFEZA: Gönlü genişleten, gönlü artıran
DİLFÜRUZ: Gönüle ferahlık veren, sevindiren
DİLKESTE: Gönül albenili
DİLMEN: Hoş Hoş dil bilen, konuşan, laf söyleyen
DİLNUR: Gönlü nurlu
DİLRAH: Gönül yolu
DİLRUBA: Gönül kapan, gönül alan Yaklaşık Olarak 2 yüzyıllık bir makam
DİLSUZ: Gönül yakan, yürek yakıcı
DİLŞAD: Gönlü hoş, sevilmiş
DİLŞÜKUFE: Gönül çiçeği
DİRAHŞAN: Aydınlık, parlayan
DİRAYET: Akıl, bilgi, kavrayış
DOĞA: Tabiat
DOĞANNUR: Nurun doğması
DOYUM: Ganimet almış
DÖNDÜ: Hemen Şimdi evlenmemiş kız Örfte aralıksız erkek çocuğu olan ailenin son doğan çocuğu kız olursa döndü adını koyarlardı
DÖNE: Karşı ziyarette yeralma
DUCİHAN: İki evren, dünya ve öbür dünya
DUDU: Hanım, ufak kardeş Papağan, tuti Bir papağan cinsi
DUHA: Kuşluk vakti
DUHTER: Kerime, kız
DURANAY: Ayın en uzun süre gökyüzünde kaldığı süre
DURNA: Bir cins kuş Turna
DURSALİHA: Erkek çocuğu olmayan ailelerin en son doğan kız çocuklarına verdikleri ad
DURU: Saf, berrak
DURUGÜL: Pak, saf gül
DUYGU: His Duyulan, işitilen, hissedilen şey
DUYSAL: Duymakla, hissetmekle ilgili olan
DÜRDANE: İnci her birine Sevgili, kıymetli
DÜREFŞAN: İnci serpen İnci gibi söz söyleyen ağız
DÜRİYYE: İnci gibi parlayan, aydınlık Parıltılı yıldız
DÜRNUR: İnci ışığı
DÜRRE: İnci tanesine
DÜRVEŞ: İnci gibi
DÜZEY: Düzey
AKICI: Girintisi, çıkıntısı, pürüzü olmayan Düzeltilmiş, tesviye edilmiş İyi düzen verilmiş İntizamlı, nizamlı Yolunda, rayında *