Forumda yenilikler devam etmektedir , çalışmalara devam ettiğimiz kısa süre içerisinde güzel bir görünüme sahip olduk daha iyisi için lütfen çalışmaların bitmesini bekleyiniz. Tıkla ve Git
x

Son konular

Çocuğunuza Sınır Koymak

Çocuğunuza Sınır Koymak
0
85

dadaş

FD Üye
Katılım
Ocak 9, 2022
Mesajlar
38,091
Etkileşim
1
Puan
38
Yaş
46
F-D Coin
70


Etkili sınır koymak çocukluktan itibaren öğrenilen bir şeydir. Sınır koymayı ya da diğer kişilerin koyduğu sınırlara uymayı öğrenmeyen çocuk, yetişkinlik hayatında da sıkıntı yaşamaya devam eder. Çocuğun sınırlarına saygı göstermez ve ona sahip olduğu sınırları öğretmezsek; hayır diyemeyen, herkesi memnun etmeye çalışan, başkaları kendisine zarar verse de uzaklaşmayı ya da kendini korumayı bilemeyen yetişkinlere dönüşürler. Bunun aksine sınır koyamadığımız çocuklar; başkalarına saygı duymayan, hayırı cevap kabul etmeyen, bencil ve duyarsız yetişkinlere dönüşürler. Çocuk sınırlar sayesinde;

  • Toplum kurallarına uymayı öğrenir.

  • Anne babanın otoritesini kabul eder.

  • Sınırlar sayesinde kendilerini güvende hissederler.

  • Net sınırlar kafa karışıklığını önler, çocuğa rehberlik eder.

  • Çocuğun sorumluluk kazanmasını ve yeni deneyimler edinmesini sağlar.

  • İşbirliği ve uyumları artar.
Çocuğunuza sınır koyarken izlenecek 2 önemli yol vardır. Birincisi beklenen şey konusunda açık ve tutarlı olmak. Çocuktan ne istediğimizi mimiklerimizle, bakışlarımızla ya da imalarımızla anlamasını beklemek gerçekçi değildir. Ne yapmasını ya da yapmamasını istiyorsak net ve açık şekilde ortaya koymamız gerekir. Rica ya da öneri değil net talimat vermek gerekir. Eğer çocuktan istediğimiz şeyi ‘rica’ edersek işin yapılması tamamen onun inisiyatifine kalır ve yapmama hakkı doğar. Bu durumda çocuğa kızmak yersizdir.

Örneğin; “Elifçim, odanı toplayabilir MİSİN?” Böyle bir soruya alacağınız cevap “hayır” olursa şaşırmayın. Çünkü neden toplasın ki? Bunun yerine “Elif, odanı TOPLA” ya da “ Odanı toplayana kadar tableti alamazsın.” Gibi net ve açık ya da yaptırım içeren cümleler çocuğun görevini ve ne yapması gerektiğini anlaması açısından önemlidir. Burada kafa karışıklığına ya da inisiyatife yer yoktur. Çocuğun görevi budur ve yapması gerekir.

Benzer şekilde yaptırım cümleleriniz sonrasında gelen davranışlar da tutarlı olmalıdır. “ Odanı toplayana kadar tableti alamazsın.” Dedikten sonra odasını toplamasa bile tableti alabiliyorsa koyduğunuz sınırın hiçbir anlamı kalmamıştır. Çocuğunuzun yine odasını toplamak gibi bir zorunluluğu kalmıyor nasılsa onun yerine siz bu işi yapıyorsunuz. Özellikle ev işleriyle ve basit görevlerle ilgili sınırlar çocuğun yetişkinlikteki sorumluluk duygusunu olumlu etkiler. Küçük yaşlardan itibaren buna alışmayan çocuk, büyüdükçe bu tarz görevlerde ve yönergeye uymakta çok daha fazla zorlanır. “ Büyüdükçe yapmaya başlar zaten, kendi öğrenir.” Diye düşünmeyin eğitim küçük yaşlarda evde başlar.

Sınırlar çocuğun güven duygusu açısından da önemlidir. Evde her şeyin en iyisini bilen, net, kararlı ve istikrarlı ebeveynlerin olması çocuğu güvende hissettirir. Çocuk; “Ben bir yanlış yapsam bile annem/babam beni düzeltir, doğruyu gösterir, beni korur.” Diye düşünür. Etrafta kural koyucu bir ebeveyn yoksa çocuk neyin doğru neyin yanlış olduğunu ayırt edemez. Her şeyi deneme yanılma yöntemiyle keşfetmeye çalışır. Birçok zaman kendine ve çevresine zarar verici sonuçlarla karşılaşabilir. Çocuklar, dünyayı bizim aracılığımızla keşfeder ve her zaman bizim doğru rehberliğimize ihtiyaç duyarlar.

Sınır koymada izlenecek 2.önemli yol ise çok kısıtlayıcı olmamaktır. Çocuğun attığı her adıma, evdeki her duruma, her yanlış davranışa sınır ve kural getirmek de çocuğu yıpratan bir durumdur. Çocuğa keşif ve özgür irade için alan bırakmak gerekir. Her davranış kurallarla kısıtlanırsa çocuğun birçok becerisi gelişmez ve ileride daha ajite, öfkeli ve isyankâr olma olasılığı artar. Önemli olan her şeye sınırlama getirmek değil önemli ve doğru noktalarda sınır koymaktır. Hangi konuların sizin için önemli olduğunu önceden belirleyip, sınır koymanız gerektiğini açık bir şekilde çocuğunuza anlatın. Çocuğa doğru sınırı koyduktan sonra görevi yerine getirme becerisini ona bırakın. Önemli olan izlenecek yolu göstermek atacağı her adımı değil.

Tabii ki koyduğunuz kurallara siz de uymaya çalışın. Kendinizin yapamadığı şeyleri çocuğunuzdan beklemek adil olmaz. Sizler odanızı toplamıyorsanız, yemek saatinden sofraya oturmuyorsanız bunu çocuğunuzdan beklemek gerçekçi değildir. Tüm evde geçerli olabilecek kurallar koymaya çalışın. “Bizim evimizde kimse başkasına vurmaz/bağırmaz.” “Bu evde herkes döktüğü şeyi toplar.” gibi. Çocuklarınız sizi taklit ederek öğrenir sınır koymadan önce iyi birer örnek olduğunuzdan emin olun.


 

Similar threads

Çocuklara kural-sınır konulması çocuğun yararına olan psikolojik ve gelişimsel bir ihtiyaçtır. Çocuğun ruhsal ve bedensel iyiliği, toplumsal uyumu için sınırlarını bilmesi ve kurallara uyması gerekir. Bu açıdan ebeveynlerin yaklaşımı çok önemlidir. Çocuğa çok müdahaleci yaklaşılmamalı...
Cevaplar
0
Görüntüleme
161
Çocuklar büyürken sınırlara ihtiyaç duyarlar, bir yandan da bu sınırları test ederler. Sınırlar çocukların sağlıklı ve güvende gelişebilmesi için gereklidir. Peki sınır koyma derken neyi kastediyoruz? Sınırlar, çocuğun istenmeyen davranışlarının oluşmaması için ailenin koyduğu kurallardır. Bu...
Cevaplar
0
Görüntüleme
138
Öz disiplin; bireyin ulaşmak istediği ve kendisinin seçtiği bir hedefe varmak için, yapması gerekenleri saptayarak bu yolda çaba göstermesi, önüne çıkan engeller için istendik çözüm yolları üretmesi ve “başarıyı” elde ederek ödülüne kavuşması olarak tanımlanabilir. Sınır koymak ise; bireyin...
Cevaplar
0
Görüntüleme
145
Sınır koymak, çocuğun kendisini güvende hissederek hareket edebileceği alanı belirlemesine yardımcı ve yol gösterici olacak işaretleri çocuğa göstermek ve öğretmektir. Sınır koymak, çocuğun neleri yapıp, neleri yapamayacağını belirler ve sağlıklı gelişim için gereklidir. Çocuğu baskılamak...
Cevaplar
0
Görüntüleme
153
“Ben çocuğumu hiçbir şeyde kısıtlamıyorum, canı ne isterse yapsın. Özgür büyüteceğim çocuğumu, biz birçok şeyden mahrum büyüdük, çocuğuma yaşatmayacağım aynısını...” cümleleri uzar gider. Bu cümlelere, söyleyen kişinin olumlu bir havada ve gülümseyerek “evimizin hükümdarı, vallahi bu çocuk...
Cevaplar
0
Görüntüleme
115
858,505Konular
982,685Mesajlar
33,049Kullanıcılar
arliekaneSon üye
Üst Alt