Forumda yenilikler devam etmektedir , çalışmalara devam ettiğimiz kısa süre içerisinde güzel bir görünüme sahip olduk daha iyisi için lütfen çalışmaların bitmesini bekleyiniz. Tıkla ve Git
x

Son konular

çanakkale savaşından göz yaşartan bir mektup

çanakkale savaşından göz yaşartan bir mektup
0
84

ahmet0135

FD Üye
Katılım
Nis 13, 2018
Mesajlar
3,753
Etkileşim
89
Puan
48
F-D Coin
0
çanakkale savaşından göz yaşartan bir mektup Üsteğmen Faruk, cepheye yeni gelen askerleri denetlerken, bir yana da onlarla Sohbet ediyor, ' Nerelisin?' gibi sorular soruyordu Gözleri bir ara, saçının ortası sararmış bir delikanlıya takıldı Yanına çağırdı ve ilgiyle sordu: Adın ne senin evladım?dedi Ali, komutanımdedi Nerelisin?Tokatlıyım, komutanım, Tokat'ın Zile kazasındanımPeki evladım,bu kafanın hali ne? Saçlarının ortası neden kırmızı boyalı böyle?Cepheye gelmeden önce anam saçıma kına yaktı komutanım Neden yaktığını da bilmiyorumPeki dedi üsteğmen Gidebilirisin Kınalı AliO günden sonra Ali'nin adı Kınalı Ali oldu Cephede tüm arkadaşları Kınalı Ali demekle yetinmiyor, saçındaki kınayı da alay konusu yapıyorlardı Kınalı Ali, arkadaşlarına karşısında iyi huylu ve dürüst tutumu tamamen, kısa sürede hepsinin sevgisini kazandı Bir gün memleketine mektup yollamak için arkadaşlarından yardım istedi Anama, babama burada iyi olduğumu anlatmak istiyorum id Ama okumam yazmam yok Biriniz destek edebilir misiniz?Biri yok, birçok arkadaşı yardıma geldi Sen söyle biz yazalımdediler Kınalı Ali söylüyor, bir arkadaşı yazıyor, diğeri de Söylenenlerin içten yazılıp yazılmadığını denetliyordu Sevgili anacığım, babacığım hasretle ellerinizden öperim Ben burada fazla iyiyim, beni sakın merak etmeyinKız kardeşini, kendinden ufak erkek kardeşinin sağlığını ve hatırını sorduktan sonradan, köydeki herkesin burnunda tüttüğünü ve kimsenin kendisini merak etmemesini söyledikten sonra, Biz burada var epeyce bilesiniz ama düşman bir adım bile ilerleyemeyecektir tümcesi ile bitiriyordu Tam zarf kapatılırken Ali iki üç satır daha ekleteceğinisöyleyerek Mektubun sonuna şunları yazdırdı Anacığım, beni buraya gönderirken kafama kına yaktın lakin, Burada komutanlarım da, arkadaşlarımda benle daima dalga geçiyorlar Cepheye gitmek sırası yakında inşallah kardeşim Ahmet'e gelecek, Onu gönderirken sakın kına ışıklandırma saçına Burda onunla da dalga geçmesinler Bitmiş ellerinden öperim anacığımGelibolu'da savaş giderek şiddetleniyordu ingilizler belli sonuç elde etmek için bütün güçleriyle yükleniyorlardı Cephede savaşan askerlerimiz önceleri birer, birer, sonraları beşer,beşer, Onar, onar şehit oluyorlardı Gelen yardım güçleri de yeterli olmuyor, onlarında sayıları artan bir şekilde azalıyordu Gelibolu düşmek üzereydi Kınalı Ali'nin komutanı bu şart karşısında çaresizdi Kendi bölüğü demin sıcak temasa hazırlanmış değildi Genç erlerine insan bedeninin süngü ve mermilerle orak gibi biçildiği bu cepheye göndermek zorunda kalmaması için Allah'a dua ediyordu Komutanlarını düşünceli ve huzursuz gören Kınalı Ali ve arkadaşları, komutanlarına gidip, ondan kendilerini cepheye göndermesini istedilerAskerlerinin ısrarları üzerine komutanları daha artı direnemedi ve ölüme gönderdiğini bile, bile bu isteklerini benimsemek zorunda kaldı Kınalı Ali ve arkadaşları, mutluluk çığlıkları atarak cepheye hayır, bile,bile ölüme gidiyorlardı O gün güle oynaya Gelibolu cephesinde ölümle buluşacakları yere koşan Kınalı Ali'nin bölüğünden tek birey geri dönmedi Gidenlerin tümü şehit olmuştu Bu olaydan kısa bir süre sonra Kınalı Ali'ye anne, babasından mektup geldi Onun yerine komutanı aldı mektubu ve buruk bir açıklama ile okumaya başladı Cepheye gitmeden önce arkadaşlarına yazdırdığı mektubuna aile namına babası cevap veriyordu Oğlum Ali, nasılsın, iyi misin? Gözlerinden öperim, selam ederim Öküzü sattık, parasının yarısını sana gönderiyoruz, yarısını da yakında cepheye gidecek küçük kardeşine veriyoruz derhal öküzün yerine tarlayı ben sürüyorum Fazla yorulmuyorum da Sen sakın bizi düşünmeBabası mektupta köydeki herkesten akrabalarından haberler verdikten daha sonra şu anda * sana diyeceği vardiyerek sözü ona bırakıyordu Mektubun bundan sonraki bölümü Kınalı Ali'nin anasının ağzından yazılmıştı şöyle diyordu anası: Oğlum Ali, yazmışsın ki kafamdaki kınayla dalga geçtiler Kardeşime de ışıklandırma demişsin Kardeşine de yaktım Komutanlarına ve arkadaşlarına söyle senle dalga geçmesinler Bizde üç işe kına yakarlar; 1 GELINLIK KIZA, GITSIN AILESINE, ÇOCUKLARINA KURBAN OLSUN DIYE 2 KURBANLIK KOÇA, ALLAH'A KURBAN OLSUN DIYE 3 ASKERE DIŞARI GIDEN YIĞITLERIMIZE, VATANA KURBAN OLSUN DIYE Gözlerinden öper, selam ederim Allah'a emanet olun Ali'nin mektubu okunurken ve çevresindeki herkes onu dinlerken, hıçkıra, hıçkıra ağlıyordu (Bu mektubun aslı Çanakkale Müzesindedir)  
 
858,505Konular
982,794Mesajlar
33,075Kullanıcılar
Üst Alt